g. HIRS

Şimdi de nefs-i emmârenin yedinci huyu olan hırstan bahsedeceğiz. Hırs, haddizatında hayatın tekâmülüne hizmet eden bir nimettir! Hırs olmasaydı bugün görülen terakkilerin hiçbiri olamazdı. Binâenaleyh bugünün insanı da Âdem aleyhisselâm devrini yaşamak mecburiyetinde kalırdı.

Fakat her şeyin bir hududu var; bunu geçince iş çileden çıkar, artık önüne geçmeye imkân kalmaz. Binâenaleyh teraziyi denk tutmak mecburiyetindeyiz.

Hırs o kadar fena ve mezmumdur ki, insanın gözünü doymaz hale getirir. Artık insan gecesini gündüzünü dünyayı kazanmak için harcar. İbâdât ü tâatlerden uzak kaldığı gibi kazandığı servetler de hiçbir işe yaramaz. Yardım isteseniz vermez veya pek az bir şey verir, o da işe yaramaz.

Onun için Cenâb-ı Peygamber buyurmuştur ki; “Harîs olan adamın iki dere dolusu altını olsaydı, üçüncüsünü isterdi”.

Yâni ne gözü doyar, ne karnı. Bundan dolayı âdemoğlunun karnını ancak toprak doyurur. Tevbe edenlerin tevbesini de Allah kabul eder.

Bu bize anlatıyor ki, bir kişi kendisini hırsa kaptırdığı takdirde ondan hayır gelmez. Eğer tevbe edebilirse ne mutlu ona...

<< Önceki Sayfa | İçindekiler | Sonraki Sayfa >>