Sanatci bir aileden geliyorum. Annem eski bir ses
sanatcisi, keman caliyor, siirler yaziyor, besteler yapiyor. Babam
cok guzel resim yapıyor, kanun caliyor. Ailede pek cok sanatci var. Eh, boyle
bir "ailede dogan cocugun baska bir sey olmasi dusunulemez.... Ben de buyuyunce
sanatci olmayi dusluyorum.Ya ressam olacagim, ya da tiyatro sanatcisi...
Tiyatroyu öyle cok seviyorum ki, oyunlarimda bile tiyatro var. Bir tabureyi
ters cevirip iki bacagi arasina perde geriyor, ardina gecip tahta ve oyuncak
parcalarini oyuncu yapıyor, mahalledeki cocuklara tiyatro oynatıyorum. Oyunlar
genellikle masallardan olusuyor; ama bazan ben de yeni masallar, oyunlar uyduruyorum.
Öte yandan iyi resim
yaptigim icin ogretmenlerim beni resme dogru itiyorlar.
Resim yapmayi da cok seviyorum. Üstelik sesim de guzel. Evimizde siklikla
muzik dolu geceler oluyor ve ben o gecelerin kucuk sarkicisiyim. Daha buyudugumde
yazma yetenegim ortaya çikiyor.Cevremde,sanatci olacagima kesin gozuyle bakiliyor.
Iste bu duslerle gecti okul yillarim. Oysa liseyi
bitirdigimde gerceklerle yuzyuze geldim.
Ne Istanbul'a Guzel Sanatlar Akademisine gitmeme,
ne de Ankara'da Konservatuar'in tiyatro bölümüne devam etmeme izin
vardi.Anneme kalsa cok bile okumustum. Nitekim onun israrlariyla orta okuldan
sonra bir yil kiz enstitusune devam etmis ama sonra direnip liseye gecmistim.
Onumde fazla bir secenek yoktu. Babamın calistigi yerde teknisyen olarak ise
baslamak uzereydim. Karsima cikan uygun bir damat adayi ile evlendirilecegim
belliydi. Yolum cizilmisti. Gizlice girdigim universite sinavlarinda Hacettepe
Tip Fakultesini kazaninca ne yapacagimi sasirdim. Universiteye girmek
benim için, cizilmis ama istemedigim bir kaderden
kurtulustu. Hangi fakulte oldugu bile onemli degildi aslinda. Doktorlarin
beyaz gomlegi ve toplum icindeki sayginligi da cekiciydi dogrusu.
Bereket versin babam beni destekledi de Hacettepe Tip fakultesine girdim.
Basarili bir ogrenciydim.
Fakültenin 2. sinifindayken, Erzurum Tip Fakultesi,
Hacettepeye bagli olarak kurulunca bir gurup arkadasimla
birlikte oraya gectim. Aslinda tum istegim, kendi
ayaklarimin ustunde durabilmek, kendimle ilgili kararlari kendim
alabilmek ve kaderimi kendim cizebilmekdi..Oyle de
yaptim.