BİLİM TEKNOLOJİ
havacilik tarihi
MARTIN 139 WT (B-10B)
"Marten"
Rıfat Bayrak, Eylül 1999, UçanTürk
İki dünya savaşı arası yıllarda, İtalyan
diktatörü Mussolini'nin Akdeniz sularını ısındırmaya çalışması ve
Akdeniz ülkelerinden gözüne kestirdiklerini kapalı ve açık bir şekilde
tehdit etmesi Atatürk'ü çok kızdırdı. İtalyan diktatörüne gerekli cevabın
verilmesini istedi. Bizzat Genel Kurmay Başkanı Mareşal Fevzi Çakmak'a
talimat vererek İtalya'ya gidip gelebilecek
bombardıman uçakları alınmasını istedi.
Mareşal Fevzi Çakmak, talimatı alır almaz o yılların ünlü ve tecrübeli
pilotlarından Yzb. Enver Akoğlu'nu davet ederek, uygun uçak seçimini yapmasını
istedi. Emri alan Yzb. Akoğlu, 1936 yılı
olimpiyat için Almanya'ya gitti ve gerekli araştırmaları yaptıktan sonra
Ekim 1936'da Amerika'ya geçti. Çünkü Avrupa'da stratejik bombardıman uçakları
imalatı henüz emekleme devresindeydi. Bu arada kendisine Fransa'da öğrenimini
tamamlayan uçak mühendisi Necdet Eraslan'da katıldı. Beraberce bütün ABD uçak
fabrikalarını gezdiler ve deneme uçuşlarına katıldılar.
Test uçuşları sonucu Martin Company'nin geliştirdiği B-10 B bombardıman uçağının
hız ve menzil açısından iyi bir performansa sahip olduğu kararına
vardılar. Zamanına göre oldukça hızlı olan bu bombardıman uçağından
ilk olarak ABD ordusu 103 uçaklık bir sipariş vermiş ve birkaç filosunu
donatarak Panama'da kullanmıştı. Ayrıca Arjantin, Tayland, Çin, Rusya,
Hollanda da B-10 B'lerden almak için çalışmalar yapmaktaydılar.
Yzb. Enver Akoğlu, B-10 B'lerde birçok uçuş yaptı. Uçağın performansı
oldukça iyiydi. Ancak yüksek hızda yapılan bombardıman uçuşlarında, uçağın
kararlılığının test edilmesi gerekiyordu. ABD kanunları, yabancıların ülke
topraklarında bu tür denemeler yapmasına izin veriyordu. Martin teknik ekibi,
Yzb. Akoğlu'na ilginç bir teklifte bulundu. Gerçek bombalar yerine eşit ağırlıkta
su dolu tankların uçaktan bırakılmasıydı. Akoğlu teklifi kabul etti.
Bomba istasyonlarına bomba benzeri su tankları takılacak şekilde uçak tadil
edildi. Bombardıman şartlarına uygun olarak yapılan uçuşa Martin Company
test pilotu ve Yzb. Akoğlu katıldı. Sıra bomba bırakan sistemin
çalıştırlmasına geldiğinde, kısa sürede hazırlanan su tankları boşaltma
mekanizması yanlış bağlandığından sistem devreye girdiğinde, tanklar
patladı ve uçağın bomba salonları ve içi su doldu. Şirketin pilotu paniğe
kapılınca Yzb. Akoğlu derhal olaya müdahale ederek uçağı yükseliş
pozisyonuna getirdi ve suların boşalmasını sağlayarak kazasız bir iniş
gerçekleştirdi. Daha sonra anılarını anlatırken, "Havacılık
tarihinde ilk boğulan pilot be olacaktım" diye bu olayı hicvetmiştir.
Ankara'ya raporunu ileten Yzb. Akoğlu, 20 uçaklık siparişi verdi. Ancak ülke
koşulları gözönüne alınarak bazı tadilatlar yapıldı. 750 Hp'lik
standart R-1820 motorları yerine 1000 Hp'lik Wright
Cyclon GR-1820 G.3'ler tercih edildi. Yedek parça ve diğer aksam da gözönüne
alındı. Firma gerekli tadilat ve imalata başlamadan önce, bir Tütk havacı
heyeti gönderildi. Heyet, Martin firması ile iş birliğinde bulunarak uçak
üzerindeki ikaz, ihbar etiketlerini türkçeleştirdi. Teknik kitapları da Türkçeye
çevirdi. Türk siparişi uçaklar Martin montaj hattına geldiğinde firma
boyama ve kamuflaj için Türk heyetinden bilgi istedi.
Ancak o yıllarda Hava Kuvvetlerimizde bazı istisnalar hariç tüm uçaklar orjinal üretici renkleri ile uçmuştu ve kamuflaj konusunda da herhangi bir talimatname yoktu. Bu durumda Martin Company'nin önerdiği 15-20 km/h hız avantajı sağlayan parlak emaye boya tercih edildi. Bu durum Hava Kuvvetlerimizde uçan en ilginç renkli uçak konumuna soktu B-10 B'leri.Kırmızımtırak sarı renk üst yüzeyler için, aliminyum yaldız ise alt yüzeyler için kullanıldı.1937 yılında kullandığımız kanat alt ve üst yüzeylere kare fors , istikamet dümenine ayyıldız ve arka yan gövde üzerine seri no'sunun son iki rakamı iri siyah rakamlarla tespit edildi. İmlatı tamamlanan uçaklar Baltimore'da Türk işaretleri ile test uçuşlarını tamamladıktan sonra sökülerek sandıklandı ve gemi ile Türkiye'ye gönderildi.
İstanbul Yeşilköy'e gelen uçaklar Martin firması teknisyenleri kontrolünde uçuşa hazır hale getirildi ve Hidayet Yüksel başkanlığındaki heyet tarafından teslim alınarak personelin test ve intibak uçuşları için 9. Martin Taburuna verildi. Martin Company tarafından Türk Martin'lerine 139 WT denilmiş, Türk personel ise uçağa kısaca "MARTEN" adını vermiş ve yıllarca böyle isimlendirilmiş.
Uçaklar gelince Ulu önder bizzat gelerek Martin 139 WT'leri incelemiş ve uçuş personeline taltiflerde bulunmuştur. Marten'lerin kıta hizmeti 9. Müstakil Martin Taburu hakkında Çorlu'ya yeni inşa edilen meydanda başladı. 1939 Mayıs ayında 4. Tayyare Alayı 7. PZL P.24 Avcı Tabru ile birlikte Çorlu Tayyare Alayı adını aldı. Daha sonra bu alay 5. Tayyare Alayı adı altında görevine devam etti. 6 Ocak 1941 tarihinde 9. Martin Taburu Eskişehir'deki 1. Tayyare Alayı kuruluşuna verildi ve 1948 yılına dek burada görev yaptı. 1. ve 2. Tabur 4. Bölük'te 1944 yılında 9 adet M.139 WT görevine devam ediyordu.
Martin 139 WT Harekatı
1938 yılı Cumhuriyet ve Zafer Bayramaları törenleri ve tatbikatlar.
1940-1941 yıllarında Karadeniz hava sahası ve kıyı şeridi karakol uçuşları.
1944-1946 İrtibat nakliye grubu nakliye ve irtibat görevleri.
1945-1946 1. Hava Tümeni irtibat kıtaatı.
Ayrıca Çorlu'da üslenen uçaklar İtalyan diktatörü Musolini'nin hiç hoşuna gitmedi. ABD'ye çatarak bu uçakaların Türklere verilmesinin sakıncalı olduğunu söyledi ve İtalya üzerinde baskı oluşturulması neden oldu.
1931 yılında Glenn L. Martin Company kendi insiyatifi ile geliştirip ürettiği Model 123 uzun mesafe bombardıman uçağını ABD Hava Kuvvetleri'ne XB-10 olarak önerdi.
Prototip tecrübeleri 1932 yılında başladı ve bazı tadilatlarla 14 adet ön sipariş aldı. Model 139 W olarak tanımlandı ve 1934 başlarında 103 uçaklık siparişle birlikte uçağa B-10 B denildi.
site yapım,içerik ve dizayn:
SELCUK TUNCER
nick: BLueMooN