HALI

Cüneyt SUAVİ

            Cuma namazındaydık. Sağ tarafımda yaşlı bir adam, onun sağında ise tek kişilik boş yer vardı. Yaşlı adam, farza kalkarken arkaya döndü ve boşluğun gerisinde duran 13-14 yaşlarındaki gence: "Saf'ı doldur evlad, dedi. Gel yanıma. " Çocuk, mahçup bi ifadeyle: "Mümkünse burada kılmak istiyorum, diye kekeledi. Oraya başkası geçebilir." Yaşlı adam, çocuğun üzerinde bulunduğu uzun tüylü yeşil halıyı göstererek: " Ne o, dedi. Yoksa orası daha yumuşak diye mi gelmiyorsun? " Ve öfkeyle devan etti: " Anne kuzusu, ne olacak..."

            Namaz bittiğinde, yaşlı adamın Cuma'sını tebrik ettim. Arkadaki genç de gelerek onun elini öptü. Adam, söylediklerine çoktan pişman olmuştu. Delikanlının nurlu yanaklarını okşarken: "Sana, anne kuzu dediğim için kusura bakma yavrum dedi. Bir anda ağzımdan kaçtı işte..." Çocuğun gözleri dolu doluydu. Başını yere eğerken: "Söylediklerinizde haklısınız efendim, dedi. Üzerinde namaz kılmak için ısrar ettiğim halı, vefat ettiğinde annemin tabutuna örtülmüştü. Orada secdeye kapandığımda, sanki beni kucaklamış gibi oluyor da..."

Zafer Dergisinden Alınmıştır.  (Desteklerinden ötürü teşekkürü bir borç bilirim...)

Geri