28.03.99 Saat 01:08

 

Cumartesiyi pazara baglayan bir gece. CD calarda Leonard Cohen, eski gunleri hatirlatiyor, oglum icerdeki odada uyuyor. Ben de yatmaya hazirlanirken, birden  hissettigim duygu yogunlugu, beni  bu duygularimi acaba yazili ifade edip edemiyecegimi test edecek bir sinava soktu.Bakalim bu satirlar bittiginde  birdaha bøyle edebiyatci olmaya bilmem 1000 ninci tesebbusten sonuncusu olup olmiyacagi  ortaya cikacak , yani  yine karsiniza cikacagim yada birdaha hic karsilasmiyacagiz. Okey , eger sonuncusu  ise;Nice to meet You. Tanistigimiza memnunoldum. Kendinize iyi bakin.

Yok birincisi ise  MERHABA:

 

Bugun postadan ODTU Mezunlar Derneginin dergisi geldi bana.  Yasasin 1982 den buyana 3 kere okudugum dergi.  Bu sefer sahsima yollandi.Sagolasin ,ellerin dert gørmesin,isletmeci olacaktin ama Sehirplanlamacisi oldun, olsun ,Sen cok sagolasin Sevgili Nevay. Hemen bir solukta okudum.  Bu beni  olaganustu mutlu etti.  Yunanli arkadasim ziyaretime geldiginde Baraka yi gørunce sormustu bu ne diye, bende buyuk bir gururla  bu benim mezun oldugum universitenin dergisi diye acaip hava attim. Bu derginin 17 sene sonra Norvec e  ilk defa sahsima gønderilmesi,bende milliyetciligi kabartip , herzaman  yardimima kosan Nikolaia ya  simarik cocuklar gibi benim gameboy um var senin yok  yaptirtti.

 

Dergide kimin resmini gøreyim dersin ; benim guzelim , cankardesim sisko, yada namidiyar Panzer Mehmet. Canim arkadasim; eksantirik arkadasim benim.  Onunla basimizdan ne olaylar gecti okul zamaninda; øzel, tuzel, hercesit.:Aklima hemen Mehmet le birlikte yasadigim  bir  vukuat geldi:

 

Kanli 1 mayis in ertesi yilinda yine Ankara dan Istanbul a gittik trenle. Olaysiz, belasiz bitti 1 mayis kutlamalari (kafamda fazla detay kalmamis, dahacok kanli 1 mayisi hatirliyorum; nasil gururla,nese icinde  Taksime yurumustuk.Sanirim futbolmaci vardi? Stadyum un yanindan gecerken

Seyircilerde bize destek olmustu tribunlerden  "ib.. iktidar","ib.. iktidar". Taksim de toplanmis herkez, bir bayram havasi. Herkezin yuzundeki mutluluk ifadesi, birden kursun sesleriyle telasa,korkuya dønustu.Kafalarimizi birbirimizin altina sokusturduk.O bekleyis dakikalari saatler gibi uzun gelmisti. Korkudan kafamizi kaldiramiyorduk o kursun yagmurunda. Bir ara kursun sesleri azalinca meydanda panzerlerin altinda kalmamak icin kosmaya basladik. Benim 3 metre sola kosmam-tirajikomik nede olsa solcuyuz ya-beni kazanci yokusu Pamukeczanesi ne degilde, simdi adini hatirlamadigim bir bankanin icine atti . Dahasonra disarda toplanip, Gumussuyu ndan asagiya yuruyup, panzerlerin ønunden kacip,Haydarpasa ya vardik.Aksam treni ile butun gece , olaylarin sonuclarindan habersiz, samatali bir yolculukla ayni ekip Ankara ya dønduk . Sabah  gazetelere bakinca sucluluk duygusuyla  sok olmustuk.Siyasala gittigimizde , adimizi øluler listesinden karalamislardi-Birrrrr-

Ben aslinda kanli 1 mayis in ertesi senesini anlatacaktim.  Sayfanin basina dønup bir hatirlatma yapalim: Evet kazasiz belasiz yuruyus sonunda Taksim meydanindan ayrilmistik. Ben, panzer Memo,tilki Turgay-onunlada maceralar var-, ve Serak  bir gun Istanbul da kalip ertesi gun Ankara ya dønmeyi planladik.Bogazici Universitesine geldik. Hava guzel,bogaz manzarasi guzel, hadi aksamin tadini cikaralim dedik, bahcede sarap icmeye karar verdik. Bir sise køpekøldureni bitirdik. Ben yorgun oldugum icin , erkenden onlardan ayrilip, erkekler yurdunda bir odada  bos bir ranzada guzel guzel ruyalar gørurken,birinin sarsmasiyla uyandirildim, alelacele giyinip,disari ciktigimi hatirliyorum.Yurtta degil bir evde kalacagimizi søylediler. Bizler ormanlikta gece karanliginda tek katli bir eve geldik orada uyduk. Evdekiler Birikimci yada Kivilcimci iyi, hossohbet cocuklardi. Ertesi gun kitap sattiklari tezgahta konusmustuk onlarla.  Neyse lafi uzatmiyalim da konuya gelelim. Bizim yurtlari terk etmemizin nedeni:ben uyurken bizimkiler birazdaha bahcede kalirlar,sonrada yurda gireceklerken,bekci bizimkileri iceri almaz. Bizimkilerde silahlidevrimin neferleri olduklari icin ODTU de gørdugumuz hurmeti B.U de gørmeyice adamcagizi tehdit etmisler, biraz gurultu olmus,seni bogaz a atariz gibi seyler søylemisler.Øyle yapacak adam olmadiklarindan adami hirpalamadan orayi terketmeyi uygun bulmuslar. Biz Ankara ya dønduk ve ODTU de gunluk kosturmalarimizi yapiyoruz. Aradan 1 hafta  gecti, bize bir haber geldi ,ØTK sefleri bizlerle konusacaklarmis. Biz 4 kafadar gittik, ilkdefa halk mahkemesi gibi birseyle karsilastik- daha sonralari,  bir iki kere daha buna benzer mahkemelere ciktik, apolet søkulmesi gibi sacmasapan seyleri yasadik,-

Bu toplantida bize    icki icip BU de olay cikardigimiz ve bøylece siyasete karsi køtu propagandaya neden oldugumuz suclamasi geldi. Bizimkilerin tehtit ettigi bekci, ODTUde bizim gørusten bir cocugun agabeyisimiymis, oda kardesine anlatmis.Bu isguzarda bizi gammazlamis. Bize ceza: 2 hafta kafeterya da bizim gørusun dergisi ve kitaplarin satildigi tezgahta durmak(tezgah basinda durmak ,

yeni sempatizanlarin yaptigi bir isti)

Bu cezaya benim sevgili Panzerin cevabi :

<<Ne olacak,benim icin siyasetimin gazetesini satmak enbuyuk sereftir.Ben bunu seve seve yaparim vede bunu yapmaktan asla gocunmam,

 bunu da ceza olarak kabul etmem.>>

Ortada buz gibi hava,amcamlarin suratlarindaki ifadeyi gørecektiniz:

Denizin  dibinde sakin sakin yuzerken ,birden kocaman aglarla balikci gemilerine cekilen ve hemen soklanmayla dondurulan o uskumrularin birturlu olanibiteni anlayamamis saskin yuz ifadeleri idi karsimizda gørdugumuz.

(Pardon camur ve vs.ler)

Ne tesaduftur aradan gecen zamanda Turkiye ye Norvec ten bøyle yuz ifadeli tonlarca uskumru yollamakla para kazandik.

Her iste vardir bir keramet.

Aslanim Mehmet seni cok øzledim be.