MİSYONERSAVAR YAZILAR

ÂYETLERDEN ÇIKARDIĞIMIZ ESASLAR İLE DEVÂM EDİYORUZ:

40 - ALLAH'IN BİZİM İÇİN TÂYİN ETTİĞİ YOLU TESBİT EDİP, O YOLDA İLERLEMEK,

41 - O YOLDA HAYIR İŞLERİNDE KOŞUŞTURMAK, YARIŞMAK.

BU HUSUSLA İLGİLİ ÂYET:

- "SİZDEN HER BİRİNİZ İÇİN
BİR ŞERİAT VE BİR YOL BELİRLEMİŞİZDİR.
ALLAH İSTESEYDİ, HEPİNİZİ TEK BİR ÜMMET YAPARDI.
FAKAT SİZE VERDİĞİ İÇİNDE SINAMAK İSTEDİ.
ÖYLE İSE HAYIR İŞLERİNE KOŞUN."
(MÂİDE SÛRESİ , 48. ÂYET)

ŞER'İAT "SUYA VARILAN YOL"DUR. YÂNİ, HAKK'A GİDEN YOLDUR... ALLAH'IN İNDİRDİĞİ HAYAT TARZINA, HUKUK SİSTEMİNE "ŞER'İAT" DENİR... MİNHAC DA "KOLAY YOL" DEMEKTİR, ÂYETTE İKİSİ DE KULLANILMIŞTIR.

TARİK DE "YOL" DEMEKTİR, . TARİKAT İSE "YOLLAR" ANLAMINA GELİR. ŞER'İATTAN FARKI SUYUN KAYNAĞINA GÖTÜRMESİDİR. BU YÜZDEN HUKUK KAİDELERİNDEN DAHA ÇOK İLÂHİ ESASLARI HEDEF ALIR. HERKESE GÖRE DEĞİLDİR. İLERLEMEK İSTEYENLERİN HEPSİNE UYAN TEK BİR YOL DA YOKTUR. ŞER'İAT, İSLAM'IN DIŞ KABUĞU; TARİKAT İSE İÇİ, MEYVESİ'DİR... BİZ BURADA ŞER'İ HÜKÜMLERİ VERİYORUZ. İÇE GİRMEDİK.

YUKARDAKİ ÂYET SON DERECE MÜHİM!.. BİR DEFA YOLU ALLAH'IN BELİRLEDİĞİNİ SÖYLÜYOR!.. İKİNCİSİ HER TOPLUMA AYRI BİR YOL ÇİZDİĞİNİ VURGULUYOR.

DEMEK Kİ, BÜTÜN DÜNYÂYI "HIRİSTİYAN BATI KÜLTÜRÜ", "HIRİSTİYAN BATI STANDARTLARI", "HIRİSTİYAN BATI ÂDETLERİ" ALTINDA TOPLAMA, "HIRİSTİYAN BATI DEĞERLERİ"Nİ BÜTÜN İNSANLARA KABUL ETTİRME ÇABASI YANLIŞTIR, BAŞARISIZLIĞA MAHKÛMDUR!.. ALLAH BİLE BÖYLE BİR ŞEYE KALKMAMIŞ!..

DEMEK Kİ, HERKESİN KENDİSİNE EN UYGUN OLAN YOLU BULMASI, DAHA DOĞRUSU TANRI'NIN KENDİSİNE HANGİ YOLU GÖSTERDİĞİNİ ANLAMAYA ÇALIŞMASI ŞARTTIR. BUNUN İÇİN DE DOĞDUĞU ÜLKEDEN, İÇİNE DOĞDUĞU ORTAMDAN İŞE BAŞLAMAK GEREKİR. TÜRKİYE'DE DOĞMUŞ BİR İNSANIN TÜRKLÜĞÜ, MÜSLÜMANLIĞI ANLAMADAN HİNT FELSEFESİNE, BUDİZME MERAK SARMASI ABESTİR. "ABES" DİYORUZ AMA; BİRAZ OKUMUŞ, BİRAZ DA ZENGİN OLMUŞLAR ARASINDA BÖYLE DAVRANMAK, GİTTİKÇE YAYGINLAŞMAKTADIR... ALLAH ŞAŞKINLARI HİDÂYETE ERDİRSİN!

YÜCE ALLAH AYRI YOLLARDAN AMACIN İMTİHAN OLDUĞUNU, İNSANLARIN İYİLİKTE YARIŞMASINI İSTEDİĞİNİ SÖYLÜYOR... BU YARIŞ BİR REKAABETTİR, ANCAK BU, BATI TARZI PİYÂSA REKAABETİNE BENZEMEZ!.. HAYIR İŞLERİNİ EN İYİ YAPMA YARIŞI VE REKAABETİDİR. RAKİBİ YOK ETME, EKARTE ETME, ALDATMA YOKTUR. HERKES KENDİ KULVARINDA EN İYİYE, EN HIZLI ŞEKİLDE KOŞMAYA ÇALIŞIR!..

- "ALLAH, SİZE VERDİĞİ ŞEYLERDE SİZİ DENEMEKTEDİR.
O HALDE İYİLİKLER YAPMAKTA YARIŞIN!"
(MÂİDE SÛRESİ , 48. ÂYET)

- "İŞTE ONLAR İYİLİKLERDE KOŞUŞURLAR,
VE ONDA İLERİ GEÇERLER!"
(MÜ'MİNÛN SÛRESİ , 61. ÂYET)

- "SONRA BİZ O KİTÂBI (KURAN'I)
KULLARIMIZDAN SEÇTİĞİMİZ KİMSELERE,
(MUHAMMED ÜMMETİNE) MİRAS OLARAK VERDİK.
ONLARDAN KENDİLERİNE ZÛLMEDENLER VARDIR.
ONLARDAN ORTADA OLANLAR VARDIR.
ONLARDAN ALLAH'IN İZNİYLE HAYIRLI İŞLERDE
(YARIŞIP) ÖNE GEÇENLER VARDIR.
İŞTE BU, BÜYÜK BİR LÛTURTUR."
(FÂTIR SÛRESİ , 32. ÂYET)

- "RABBİNİZDEN BİR BAĞIŞLANMAYA,
ALLAH'A VE RESÛLÜNE İNANANLAR İÇİN HAZIRLANAN
ENİ (BOYU) GÖKLE YERİN GENİŞLİĞİ KADAR OLAN CENNETE,
YARIŞIRCASINA KOŞUN!.
İŞTE BU ALLAH'IN BİR LÛTFUDUR.
ONU DİLEDİĞİNE VERİR.
ALLAH BÜYÜK LÛTUF SÂHİBİDİR."
(HADÎD SÛRESİ , 21. ÂYET)

KISACASI, SÂDECE İYİLİKTE, HAYIRLARDA YARIŞACAĞIZ. HIRİSTİYAN-YAHUDİ BATI'NIN YOLUNA GİRİP, ONUN ZÂLİM, YOKEDİCİ REKAABET ANLAYIŞINI BENİMSEMEYECEĞİZ!.. ONUN PEŞİNE TAKILIP ADIMLARINA ZİHNİYETİNİ BENİMSEMİYECEĞİZ! ONUN CİNSÎ SAPIKLIĞI, HOMOSEKSÜELLİĞİ HOŞGÖREN ZİHNİYETİNİ KABUL ETMEYECEĞİZ. YİNE BATI'NIN MÂSUMU, MAZLUMU BIRAKIP, SUÇLUYU VE GÜÇLÜYÜ TUTAN TAVRINA AYAK UYDURMAYACAĞIZ!.. İDÂM CEZÂSINI KALDIRMAK TA O ZİHNİYETİN BİR PARÇASIDIR!.. O OYUNA GELMİYECEĞİZ!..

İŞTE ONUN İÇİN, BATI ZİHNİYETİNİ "HOŞGÖRÜ" VE "MEDENİYET" KİSVESİ ALTINDA ÖN PİLÂNA ÇIKARAN TAYYİP ERDOĞAN VE FETHULLAH GİBİLERİNİ KINIYOR, VE O ZİHNİYET İLE MÜCÂDELE HÂLİNDEYİZ!..

İSRÂ SÛRESİ 22-39. ÂYETLERDE BELİRTİLEN HUSUSLAR İLE DEVÂM EDİYORUZ... BUNLARIN PEŞPEŞE GELİŞİNDE ELBETTE BİR HİKMET VAR:

42 - ANA BABAYA, KAPRİS YAPSALAR DAHİ "ÖF" BİLE DEMEMEK, ONLARIN ÂCİZLİKLERİNİ, KUSURLARINI YÜZLERİNE VURUP KÜÇÜK DÜŞÜRMEMEK, MAHÇUP ETMEMEK, ONLARIN SAĞLIĞI, RAHATI İÇİN SÜREKLİ DUA ETMEK, İYİLİKLERİNİ İSTEMEK, YAŞLILIĞINDA ONLARA SAYGI İLE HİZMET ETMEK,

43 - EĞER ANA-BABA, AKRABA VE MUHTAÇ OLANLARA MADDÎ VE MÂNEVÎ YARDIMDAN KAÇINIYORSAK, HİÇ DEĞİLSE ONLARA GÜZEL SÖZ SÖYLİYEREK GÖNÜLLERİNİ ALMAK.

BU HUSUSLARLA İLGİLİ İSRÂ SÛRESİNDE PEŞPEŞE GELEN ÂYETLER:

- "RABBİN....ANAYA BABAYA İYİLİK ETMENİZİ EMRETTİ.
İKİSİNDEN BİRİSİ, YAHUT HER İKİSİ, SENİN YANINDA
İHTİYARLIK ÇAĞINA ULAŞIRSA, SAKIN ONLARA 'ÖF' (BİLE) DEME!
ONLARI AZARLAMA. ONLARA GÜZEL SÖZ SÖYLE!
ONLARI ACIMANDAN DOLAYI KÜÇÜLTME.
(TEVÂZU) KANADINI İNDİR VE
'RABBİM, BUNLAR BENİ KÜÇÜKLÜĞÜMDE NASIL YETİŞTİRDİLERSE,
SEN DE BUNLARA ACI!' DE." (İSRÂ SÛRESİ , 23. ÂYET)

- "..EĞER ONLARDAN (YÂNİ ANA-BABA, AKRABA VE YOKSULDAN)
YÜZ ÇEVİRECEK OLURSAN, BÂRİ ONLARA YUMUŞAK SÖZ SÖYLE."
(İSRÂ SÛRESİ , 27. ÂYET)

YUKARILARDA "ANAYA, BABAYA, AKRABAYA, YOKSULA, YOLCUYA YARDIM ETMEK" KONUSUNU İŞLEMİŞTİK. DİKKAT EDİLİRSE, 26. ÂYET BU YARDIMIN "ONLARIN HAKKI" OLDUĞUNU, ONLARIN BÜYÜK HÜRMETE LÂYIK OLDUKLARINI, ASLA ONLARI RENCÎDE EDECEK BİR DAVRANIŞTA BULUNULMAMASI GEREKTİĞİNİ BELİRTİYOR!.. BU HUSUS TEVRAT'TA 5. EMİR OLARAK ŞÖYLE YER ALIR: "ALLAH'IN, RABB'İN SANA EMRETTİĞİ GİBİ BABANA VE ANANA HÜRMET ET!" (TESNİYE , 5. BÂB , 16. ÂYET) İNCİL'DE DE AYNISI VARDIR: "BABANA VE ANANA HÜRMET ET!" (MARKOS , 10. BÂB , 19. ÂYET ... "ÂYET" DİYORUZ, ÇÜNKÜ KUR'AN İLE BAĞDAŞIYOR.)

44 - CİMRİLİĞE KAPILIP KENDİNE, ÂİLESİNE VE ÇEVRESİNE MADDÎ SIKINTI ÇEKTİRMEMEK,

45 - TANRI'NIN BAHŞETTİĞİ NİMETLERDEN KENDİ HAKKI OLAN KISMI ÇAR-ÇUR EDEREK HARCAMAMAK, İSRAF VE ZİYÂN ETMEMEK, HELE BUNU YETKİSİNDE BULUNAN DEVLET MALI, VAKIF MALI, YETİM MALI İÇİN ASLA YAPMAMAK.

İLGİLİ ÂYETLER:

- "AKRABAYA, YOKSULA VE YOLCUYA HAKKINI VER.
FAKAT SAÇIP SAVURMA!
ÇÜNKÜ SAVURGANLAR,
ŞEYTANLARIN KARDEŞLERİ OLMUŞLARDIR."
(İSRÂ SÛRESİ , 26. ÂYET)

- "ELİN BOYNUNA BAĞLANMIŞ GİBİ (CİMRİLİK) YAPMA.
TAMAMEN DE AÇMA (AÇIP SAÇMA).
SONRA KINANIR, HASRET İÇİNDE KALIRSIN."
(İSRÂ SÛRESİ , 29. ÂYET)

- "İŞTE SİZLER ALLAH YOLUNDA HARCAMAYA ÇAĞRILIYORSUNUZ.
AMA İÇİNİZDEN KİMİ CİMRİLİK EDİYOR.
CİMRİLİK EDEN, KENDİ NEFSİNE KARŞI CİMRİLİK ETMİŞ OLUR!
ALLAH ZENGİNDİR, SİZ YOKSULSUNUZ."
(MUHAMMED SÛRESİ , 38. ÂYET)

İSLÂM ORTA YOL DİNİDİR. O YÜZDEN DE CİMRİLİK TE, SAVURGANLIK TA ŞEYTAN İŞİDİR, MÜSLÜMANA YAKIŞMAZ. HELE Kİ, YETKİSİ VAR DİYE, BAŞKASININ PARASINI, DEVLET'İN İMKÂNLARI SAÇIP SAVURANLAR ÇOK BÜYÜK BİR GÜNÂHA GİRERLER. YÜCE ALLAH BÖYLE DAVRANAN KİŞİLER İÇİN "ŞEYTANIN KARDEŞLERİ" DİYOR!

46 - MÜSLÜMANLAR ARASINDA AYIRIMCILIK, BÖLÜCÜLÜK, HİZİPÇİLİK YAPMAMAK, MEZHEPÇİLİK, TARİKATÇILIK GÜTMEMEK, AYRILANLARIN, BİRBİRİNE DÜŞENLERİN ARASINI BULMAK.

BU KONUYLA İLGİLİ ÂYETLER:

- "HEP BİRDEN ALLAH'IN DİNİNE SARILIN,
VE AYRILIĞA DÜŞMEYİN!"
(ÂL-İ İMRÂN SÛRESİ , 103)

- "YÂ MUHAMMED! GRUPLARA AYRILARAK
DİNLERİNİ FIRKA FIRKA YAPANLARLA
SENİN BİR İLİŞİĞİN OLAMAZ!"
(EN'ÂM SÛRESİ , 159. ÂYET)

- "DİNDE DOĞRU DÜRÜST OLUN,
VE ONDA FIRKALARA AYRILMAYIN!
AYRILIKLARA DÜŞMEYİN!"
(ŞÛRÂ SÛRESİ , 13. ÂYET)

- "MÜŞRİKLERDEN OLMAYIN!
O MÜŞRİKLER Kİ,
DİNLERİNİ TEFRİKAYA BIRAKIP PARÇALADILAR,
VE BÖLÜK BÖLÜK HÂLE GELDİLER."
(RUM SÛRESİ , 30-32. ÂYETLER)

TEFRİKA, "FIRKA, PARTİ, BÖLÜK" DEMEKTİR, TEVHİDİN ZIDDIDIR.

DEMEK Kİ, HIRİSTİYANLAR'LA, YAHUDİLER'LE, DİNSİZLERLE BİRLİK OLMAYACAĞIZ. BUNUN YANISIRA, BİZ MÜSLÜMANLAR KENDİ ARAMIZDA ASLA AYRILIĞA DÜŞMEYECEĞİZ. FARKLILIKLARIMIZI GÖRÜŞEREK, KONUŞARAK HALLEDECEK, BİRBİRİMİZE ANLAYIŞ GÖSTERECEĞİZ.

- "DİNLERİNİ PARÇALADILAR,
VE BÖLÜK BÖLÜK OLDULAR."
(RUM SÛRESİ , 32. ÂYET)

DURUMUNA DÜŞMEYECEĞİZ. AYRILIĞA DÜŞENLER İÇİN NE YAPMAMIZ GEREKTİĞİNİ DE ALLAH GÖSTERMİŞ:

- "EĞER MÜMİNLERDEN İKİ GRUP VURUŞURSA,
ONLARIN ARASINI DÜZELTİN!
ŞÂYET BİRİ ÖTEKİNE SALDIRIRSA,
ALLAH'IN BUYRUĞUNA DÖNÜNCEYE KADAR
SALDIRAN TARAFLA VURUŞUN!
DÖNERSE, ARTIK ADÂLETLE
ONLARIN ARASINI DÜZELTİN.
VE DÂİMA ÂDİL OLUN!
ÇÜNKÜ ALLAH ADÂLET YAPANLARI SEVER."
(HUCÜRAT SÛRESİ , 9. ÂYET)

- "MUHAKKAK Kİ MÜMİNLER KARDEŞTİRLER.
KARDEŞLERİNİZİN ARASINI DÜZELTİN."
(HUCÜRAT SÛRESİ , 10. ÂYET)

MÜSLÜMAN BİR ÜLKE, BAŞKA BİR MÜSLÜMAN ÜLKE İLE SAVAŞ HÂLİNDE İSE, HAKLININ YANINDA OLACAĞIZ. ŞİMDİKİ GİBİ MÜSLÜMAN ÜLKELERE SALDIRAN EMPERYALİST ZÂLİM HIRİSTİYAN-YAHUDİ BATI DÜNYÂSIYLA ORTAK HAREKET EDİP, DÜŞENE BİR DE BİZ VURMAYACAĞIZ! LİBYA, SURİYE (2012), IRAK (1991-2011), HATTA AFGANİSTAN MÜD^HALESİ, HEP YANLIŞ YAPTIĞIMIZ İLERDENDİR.

İSLÂM'DAN NE KADAR UZAKLAŞMIŞIZ, DEĞİL Mİ? TAKKELİ, TESBİHLİ, TAKUNYALILAR BİLE "YA ALLAH, BİSMİLLAH!" DEYİP HIRİSTİYANLAR İLE HAREKET EDİYOR!

47 - ALLAH'A , PEYGAMBERE VE İÇİMİZDEN ÇIKAN YÖNETİCİLERE İTAAT ETMEK.

MÜSLÜMANLAR ARASINDA HİZİPÇİLİK, BÖLÜCÜLÜK YAPMAMANIN YOLU, ALLAH'A, KUR'AN'A, PEYGAMBERE VE BAŞIMIZDA BİZİ İDARE EDEN DEVLET ADAMLARINA, KOMUTANLARA, MÜDÜRLERE, ÂMİRLERE İTAAT ETMEKTİR. HERKES KENDİ KAFASINA GÖRE HAREKET EDERSE, TOPLUMDA KARGAŞA MEYDANA GELİR. BU DA BÖLÜNMEYE, FİTNEYE YOL AÇAR. FİTNE İSE ÇOK KÖTÜDÜR. ALLAH AYNI SÛREDE İKİ KERE TEKRARLAMIŞ:

- "FİTNE KATİLDEN BETERDİR!"
(BAKARA SÛRESİ, 191. VE 217. ÂYETLER)

YÂNİ MÜSLÜMANLAR ARASINDA, HATTÂ İNSANLAR ARASINDA FİTNE ÇIKARMAK, ADAM ÖLDÜRMEKTEN DAHA KÖTÜDÜR, DAHA BÜYÜK GÜNAHTIR!

İLGİLİ ÂYETLER :

- "EY MÜMİNLER! ALLAH'A İTAAT EDİN!
PEYGAMBERE VE SİZDEN OLAN
BUYRUK SÂHİPLERİNE UYUN!
EĞER BİR HUSUSTA ANLAŞMAZLIĞA DÜŞERSENİZ,
(ALLAH'A VE ÂHIRET GÜNENE İNANIYORSANIZ)
ONU, ALLAH'IN VE PEYGAMBERİN HÜKÜMLERİYLE KIYASLAYIN.
BU DAHA İYİ VE YORUMCA DA EN GÜZEL YOLDUR."
(NİSÂ SÛRESİ , 59. ÂYET)

ELBETTE Kİ, BİZİ İDÂRE EDENLERİN, BAŞIMIZDAKİ MÜDÜRLERİN, ÂMİRLERİN, KOMUTANLARIN, USTABAŞILARIN TÜRLÜ KAPRİSLERİ VE YANLIŞLARI, HATTÂ SUİSTİMÂLLERİ OLABİLİR... AMA BUNLARI KONUŞARAK, GÖRÜŞEREK, RESMÎ KANALLARI DENEYEREK ÇÖZMEYE, VE ORTADAN KALDIRMAYA ÇALIŞMAK GEREKİR. ÖYLE KAFA TUTMA, BAŞKALDIRMA, GREV, İŞ BIRAKMA, DÜKKÂN-ARABA TAŞLAMA, SAĞA SOLA SALDIRMA İLE HİÇ BİR ŞEY ÇÖZÜLMEZ. HER ŞEY DAHA KÖTÜYE GİDER. DEVLET VE TOPLUM NİZÂMINI KORUMAK HER MÜSLÜMANIN ÖNDE GELEN GÖREVLERİNDENDİR. İDÂRECİ, ÂMİR DURUMUNDA OLANLARIN DA DAVRANIŞLARI İLE FİTNEYE SEBEP OLMAKTAN ÖZENLE KAÇINMALARI GEREKİR.

48 - BİLHASSA YÖNETİCİLER, HER TÜRLÜ İŞTE BİLENE DANIŞMAK, İSTİŞÂRE ETMEK.

YÖNETİLENLER ALLAH'A, PEYGAMBER'E VE ULULEMRE (EMİR SÂHİPLERİNE) İTAAT EDECEK TE, O YÖNETENLERİN YAPMASI GEREKENLER YOK MU?

BİR İNSAN NE KADAR BİLGİLİ DE OLSA, "AKIL AKILDAN ÜSTÜNDÜR," DEMİŞLER, DAHA İYİSİNİ BİLEN VARDIR... DAHA İYİ ÇÖZÜMLER, ÇÂRELER DÜŞÜNENLER VARDIR. BUNUN İÇİN YÜKSELİP İDÂRECİ MEVKİİNE GELENLER, ETRAFLARINA HER HUSUSTA İLİM SÂHİBİ OLANLARI TOPLAMALI, BİR KONUDA KARAR VERMEDEN ÖNCE O KONUYU ETRÂFLICA BİLENLERE, O KONU İLE İLGİLİ UZMANLARA MUTLAKA DANIŞMALI, ONLARIN FİKRİNİ ALMALIDIR.

HIRİSTİYAN BÂTI ÂLEMİ BU KONUDA ÇÖZÜMÜ "DEMOKRASİ" İLE BULMUŞTUR. ANCAK BİZE UYMAZ. ÇÜNKÜ NE İDÜĞÜ BELİRSİZ KİMSELERDEN VE BÖLÜNMÜŞ FIRKALARDAN (PARTİLERDEN) OLUŞAN PARLAMENTOLARDAN DA, SÖZÜMONA HALKA DANIŞMAK İÇİN YAPILAN REFERANDUMLARDAN DA DÜZGÜN BİR SONUÇ ÇIKMAZ. İLMİ İLGİLENDİREN HUSUSLARDA (NÜKLEER ENERJİ GİBİ) ULUORTA OYLAMA, REFERANDUM FALAN YAPILAMAZ!.. HİÇ BİLENLE BİLMEYEN BİR OLUR MU? (ZÜMER SÛRESİ, 9.ÂYET) HİÇ BİLMEYENİN REYİ, (FİKRİ, KANAATİ, OYU) BİLENİNKİNE DENK SAYILIR MI?..

- "ONLARIN İŞLERİ
ARALARINDA MEŞVERET İLEDİR."
(ŞÛRE SÛRESİ , 38. ÂYET)

- "EY PEYGAMBER)
İŞ HAKKINDA ONLARA DANIŞ.
(BİR KERE) KARAR VERDİN Mİ DE,
ARTIK ALLAH'A DAYANIP GÜVEN (YAP)"
ÂL-İ İMRÂN SÛRESİ , 159. ÂYET)

(SONRA MELİKE BELKIS) DEDİ Kİ:
'EY MİLLETİMİN BÜYÜKLERİ! (ULULAR!)
ŞU İŞİMDE BANA REYİNİZİ SÖYLEYİN.
BEN SİZ YANIMDA OLMADAN,
HİÇ BİR İŞE KAT'İ HÜKÜM VERMEM."
(NEML SÛRESİ , 32. ÂYET)

- "EĞER ANA VE BABA BİRBİRLERİYLE GÖRÜŞEREK
VE KARŞILIKLI ANLAŞARAK
(İKİ YILDAN ÖNCE)
ÇOCUĞU MEMEDEN KESMEK İSTERLERSE,
KENDİLERİNE BİR GÜNAH YOKTUR."
(BAKARA SÛRESİ , 233. ÂYET)

İSLÂM NE BÜYÜK, DEĞİL Mİ?.. ÇOCUĞU SÜTTEN KESMEYE BİLE KARI-KOCANIN BİRBİRİYLE GÖRÜŞEREK ANLAŞARAK KARAR VERMESİNİ İSTİYOR!.. DEMEK Kİ, BÜTÜN ÂİLE İŞLERİ DANIŞMA İLE, ANLAŞMA İLE YAPILMALIDIR. EVİŞLERİNDE KARAR MERCİİ KADIN, HÂRİCÎ İŞLERDE ERKEKTİR... AMA İKİSİ DE HER AN BİRBİRİNİN FİKRİNİ ALABİLİR.

NEML SÛRESİNDEKİ ÂYET İSE HÜKÜMDARIN DAVRANIŞINI ANLATIYOR... "BEN SİZLERE SORMADAN HİÇ BİR İŞTE KARAR VERMEM," DİYOR SABÂ MELİKESİ BELKIS... BİR BU OLAYA BAKIN, BİR DE BİZİM ŞEFLERE, MÜDÜRLERE, KOMUTANLARA, BAKANLARA, HATTÂ BAŞBAKANA!.. HEPSİNİN BURNU KAF DAĞINDADIR, HERŞEYİ KENDİLERİ BİLİR, DANIŞMAYI ZÛL GÖRÜRLER!.. HEM DE ALLAH, KOSKOCA PEYGAMBERE BİLE "ETRAFINA DANIŞ, ONLARI DİKKATLE DİNLE. AMA KARARI KENDİN VER, SONRA ALLAH'A GÜVEN, NEYİ KARARLAŞTIRDIYSAN, TERÜDDÜTSÜZ YAP," DEMİŞ İKEN!..

BURADA İKİ ÖNEMLİ KELİME VAR: BİRİ ŞÛRA... İSTİŞÂRE-MÜSTEŞÂR ONDAN TÜREMİŞ... DEMEK Kİ, BAKANLARIN MÜSTEŞARLARI İTİNÂ İLE SEÇİLMELİ VE KENDİLERİNE DANIŞILACAK KADAR BİLGİLİ OLMALILAR... KOMUTANLARIN KURMAY BAŞKANLARI SON DERECE BİLGİLİ OLMALI, YİNE DE KOMUTAN DAHA ALT SEVİYEDEKİ SUBAYLAR İLE İSTİŞÂRE ETMEKTEN KAÇINMAMALIDIR. MÜDÜRLERİN, ŞEFLERİN YARDIMCILARI GERÇEKTEN BİLGİLİ, KIDEMLİ VE TECRÜBELİ KİŞİLERDEN SEÇİLİP TÂYİN EDİLMELİDİR... ÖZEL SEKTÖRDE PATRONLAR, MÂİYETLERİNDE ÇALIŞAN BÜTÜN İLGİLİLERE DANIŞACAK KADAR ALÇAK GÖNÜLLÜ OLMALI, ONLARIN FİKİRLERİNE KULAK VERMELİDİRLER... MAALESEF GURUR VE ENÂNİYET MÂLÛLÜ HIRİSTİYAN-YAHUDİ BATILILARDAN BİZE BULAŞAN BİR KÖTÜ ÂDET TE, SIRADAN BİR MEVKİ-MERTEBE SÂHİBİ OLAN KİŞİNİN HEMEN "KÜÇÜK DAĞLARI BEN YARATTIM," HAVASINA GİRMESİ, KİMSELER İLE GÖRÜŞMEMESİ, BOŞ DURURKEN BİLE SEKRETERİNE "YOK, TOPLANTIDA" DEDİRTMESİDİR!.. ALLAH'TAN KORKAN, İNSANA SAYGISI OLAN BÖYLE YAPMAZ!

İKİNCİ KELİME MEŞVERETTİR. BUNDAN DA MÜŞÂVİR (DANIŞMAN)-MÜŞÂVERE KELİMELERİ TÜREMİŞTİR. DEVLET KURULUŞLARINDA KIZAĞA ÇEKİLECEK KİŞİLER "MÜŞÂVİR-DANIŞMAN" YAPILIR, AMA ONLARA HİÇ BİR ZAMAN DANIŞILMAZ. ONLAR DA SENELERCE BİR ODADA OTURUR, ÇALIŞMADAN MAAŞ ALIRLAR, SONUNDA EMEKLİ OLUR GİDERLER... BU, BÖYLE OLMAMALIDIR. MÜŞÂVİRLER SON DERECE DEĞERLİ İNSANLARDIR. İDÂRECİLER (BAKANLAR, GENEL MÜDÜRLER, PATRONLAR) SIK SIK ONLARLA BİR ARAYA GELMELİ, GELİŞMELERİ BİRLİKTE DEĞERLENDİRMELİ, GELECEK İÇİN BU KİŞİLERİN FİKİRLERİ SORULMALIDIR.

ŞÛRA VE MEŞVERET UYGULAMASI, İSLÂMÎ YÖNETİMİN ÜÇ TEMEL KURALINDAN BİRİSİDİR. (ADALET, MEŞVERET, ULULEMRE İTAAT) HIRİSTİYAN BATI ÂLEMİNİN DÜNYÂNIN GERİ KALANINA KAKALAMAYA ÇALIŞTIĞI DEMOKRASİDEN BİN KAT DAHA ÜSTÜNDÜR.

49 - İŞLERİ EHİL OLANLARA VERMEK.

DEVLET VE TOPLUM NİZÂMINI ANCAK HER İŞİ EN İYİ BİLENİN YAPMASI SAĞLAR. ÖYLE AKRABAYA, HISIMA, TANIDIĞA, PARTİLİYE, VEYÂ RÜŞVET VERENE MAKAM VE MEVKİ VERİLDİ Mİ, TOPLUM GERİLEMEYE BAŞLAR, DÜZEN BOZULUR.

İLGİLİ ÂYET:

- "ŞÜPHE YOK Kİ, ALLAH SİZE
EMÂNETLERİ, GÖREVLERİ
EHİL OLANLARA VERMENİZİ,
VE İNSANLAR ARASINDA HÜKMETTİĞİNİZ ZAMAN
ADÂLETLE HÜKMETMENİZİ EMREDER!"
(NİSÂ SÛRESİ , 58. ÂYET)

İŞİ EHLİNE VERMEK, ÂDİL BİR KARARDIR. BUNUN İÇİN MEMUR SEÇİMİNDE, ELEMAN SEÇİMİNDE, HATTÂ OKULA, ÜNİVERSİTEYE ÖĞRENCİ ALIMINDA ÇOK DİKKAT ETMEK GEREKİR... BURADA AKILDAN ÇIKMAMASI GEREKEN HUSUS; MAKAM, MEVKİ, RÜTBE VE GÖREVİN "EMÂNET" OLDUĞUDUR... ÖYLEYSE EMÂNET EHİL OLANA VERİLMELİDİR. EHİL OLMAYANA VERİLİRSE, VEREN O EMÂNETE HİYÂNET ETMİŞ OLUR, GÜNÂHA GİRER. EHİL OLMAYAN DA, BECEREMEYECEĞİ İÇİN, O DA EMÂNETE HİYÂNET EDER, BÖYLECE GÖREVİ VEREN İKİ KERE İHÂNET ETMİŞ OLUR, ÇOK BÜYÜK GÜNÂHA GİRER Kİ, NE DURUMA DÜŞTÜĞÜNÜ AŞAĞIDA AÇIKLADIK.

YÜCE PEYGAMBERİMİZ HAZRET-İ MUHAMMED (S.A.V.) BUYURMUŞTUR Kİ:

50 - EN İYİYİ SEÇİP UYGULAMAK.

NASIL Kİ, BİR İŞE BİR ÇOK ADAY ARASINDAN EN UYGUN ADAMI, EHLİNİ SEÇİP GETİRMEK GEREKİYORSA, HAYATTA DA HER ŞEY İÇİN DOĞRUYU, EN İYİYİ SEÇMEK ŞARTTIR... MESLEK SEÇMEDE, EVLENMEDE, İŞ KURMADA, HATTÂ ÖĞLENE NE YEMEK PİŞİRİLECEĞİ HUSUSUNDA KARŞIMIZA BİR ÇOK İHTİMAL ÇIKAR. HERKES BİR ŞEY SÖYLER, AKIL VERİR. BUNLARIN ARASINDAN ZAMANA VE ZEMİNE EN UYGUNUNU SEÇİP TATBİK ETMEK, BİLGİ, AKIL VE MUHAKEME İSTER. BUNUN İÇİN İNSAN AKIL VE TECRÜBE SÂHİPLERİNİ DİNLEMELİ, ONLARIN KİTAPLARINI OKUMALI, ANCAK SONUNDA DÜŞÜNÜP TAŞINIP, KENDİSİ KARAR VERMELİDİR. ÇÜNKÜ AMELLERİNDEN BİZZAT KENDİSİ SORUMLUDUR.

İLGİLİ ÂYET:

- "SÖZLERİ DİNLEYİP,
EN İYİSİNE UYAN KULLARIMA MÜJDELE!
ALLAH'IN DOĞRU YOLA ERİŞTİRDİĞİ
AKIL SÂHİPLERİ BUNLARDIR."
(ZÜMER SÛRESİ , 18. ÂYET)

DİKKAT ETTİNİZ Mİ, BURADA DA "SÖZ DİNLEME" İFÂDESİ İLE DANIŞMAYI, MEŞVERETİ KASTETMİŞ ALLAH.

51 - DEVLET MALI YEMEMEK, VAKIF MALI ÇALMAMAK, RÜŞVET YEMEMEK, YEDİRMEMEK.

HALK ARASINDAKİ NÂMUSSUZLARIN DİLLENDİRDİĞİ BİR DEYİM VARDIR, "DEVLET MALI DENİZ, YEMEYEN DOMUZ" DİYE... ASIL DEVLET MALI YİYEN DOMUZDUR!.. ÇOK BÜYÜK BİR GÜNAH İŞLEMİŞ OLUR. NE BU DÜNYÂDA YATACAK YERİ, NE DE ÂHIRETTE SIĞINACAĞI BİR YER VARDIR!..

- "KİM HÂİNLİKLE BİR KAMU MAL VE HAKKINA ELKOYARSA,
KIYÂMET GÜNÜ O ELKOYDUĞU ŞEYİ ORTAYA GETİRECEKTİR."
(ÂL-İ İMRÂN , 161. ÂYET)

YÜCE PEYGAMBERİMİZE (S.A.V.) ÂİT O KISSAYI TEKRARLAYALIM: HAYBER DÖNÜŞÜNDE, PUSU KURMUŞ OLAN PUTPERESTLERDEN BİRİNİN ATTIĞI OKLA HAZRET-İ PEYGAMBERİN HİZMETİNDE OLAN BİR "SAHÂBE" ÖLÜR. ORADAKİLER HEMEN "ŞEHİTLİĞİ MÜBÂREK OLSUN," DERLER. BUNU DUYAN HAZRET-İ MUHAMMED (S.A.V.) ŞÖYLE BUYURUR: "ASLA ŞEHİT OLMADI! ALLAH'A YEMİN EDERİM Kİ, HAYBER GÜNÜ GANİMETLERDEN AYIRIP ZİMMETİNE GEÇİRDİĞİ KAMU MALINA ÂİT GÖMLEK, ATEŞTEN BİR ÇARŞAF GİBİ ONU SARMAKTADIR!"

ADAMIN ÇALDIĞI ALT TARAFI BİR GÖMLEK, HEM DE GANİMET MALINDAN!.. AMA İNSANI ŞEHİT SAYILMAKTAN BİLE ALIKOYABİLİYOR!.. O YÜZDENDİR Kİ, PEYGAMBERİMİZ KAMU MALI ÇALMIŞ KİŞİLERİN CENÂZE NAMAZINI KILMAZDI, ASHAPTAN OLSA DAHİ!.

- "“MALLARINIZI ARANIZDA HAKSIZ SEBEPLERLE YEMEYİN!
VE KENDİNİZ BİLİP DURURKEN,
İNSANLARIN MALLARINDAN BİR KISMINI YEMENİZ İÇİN
HÂKİMLERE, (MÜDÜRLERE, MEMURLARA)
ONLARI (PARAYI, MALI) AKTARMAYIN!"
(BAKARA SÛRESİ , 188. ÂYET)

- "EY İMÂN EDENLER!
BİRBİRİNİZİN MALLARINI (VEYÂ PARASINI)
BÂTIL YOLLARLA YEMEYİN!"
(NİSÂ SÛRESİ , 29. ÂYET)

BAŞKALARININ MALINI, HAKKINI BÂTIL YOLDAN YEMEK NASIL OLUR?.. YA ZORLA ELİNDEN ALACAKSIN, YA DA RÜŞVETLE ADÂLETTEN ŞAŞACAK, DEVLET MEMURLARINI KANDIRACAK, ONUN HAKKINI GASPEDECEKSİN!.. İŞTE BU YÜZDEN KUR'AN-I KERİM'DE AÇIK AÇIK "RÜŞVET" DİYE BELİRTİLMEMESİNE RAĞMEN YUKARDAKİ ÂYETLERDE İMÂ EDİLMİŞTİR... RÜŞVET HARAMDIR. İÇKİDEN, KUMARDAN DAHA KÖTÜDÜR. ÇÜNKÜ RÜŞVETLE YA OLMAYACAK BİR İŞİ "OLUR" HÂLE GETİRİRSİN, HAKKIN OLMAYANI ALIRSIN, MUHTEMELEN BAŞKASININ HAKKINI YERSİN... YA DA OLMASI GEREKENİ "OLMAZ" HÂLE GETİRİR, KENDİNİ CEZÂDAN, VERGİDEN KURTARIR, BELKİ "OLMAZ" YAPTIĞIN İŞLE BAŞKASININ HAKKINI YERSİN... O YÜZDENDİR Kİ, PEYGAMBERİMİZ TARAFINDAN ALAN DA, VEREN DE LÂNETLENMİŞTİR:

RÜŞVET, TEVRAT'TA DA YASAKLANMIŞTIR: "DÂVÂSINDA (RÜŞVET VERİP) FAKİRİN HAKKINI SAPTIRMAYACAKSIN!.. VE RÜŞVET ALMAYACAKSINIZ! ÇÜNKÜ RÜŞVET GÖRENLERİN GÖZLERİNİ KÖR EDER VE SÂLİHLERİN SÖZLERİNİ (ADÂLETTEN) DÖNDÜRÜR." ( ÇIKIŞ , 23. BÂB , 6-8. ÂYETLER... "ÂYET" DİYORUZ, ÇÜNKÜ KUR'AN İLE BAĞDAŞIYOR.)

52 - EMÂNETE RİÂYET ETMEK, EMÂNETE HIYÂNET ETMEMEK.

- "BİZ EMÂNETİ GÖKLERE, YERE, DAĞLARA ARZETTİK.
ONLAR ONU YÜKLENMEKTEN ÇEKİNDİLER.
İNSANSA SIRTINA YÜKLENDİ.
O CİDDEN PEK ZÂLİM, PEK CÂHİLDİR."
(AHZAB SÛRESİ, 72. ÂYET)

MÂNÂSI PEK DERİN OLAN BU ÂYETİ AÇIKLAMAK İÇİN AYRI BİR KİTAP YAZMAK GEREKİR... YÜCE ALLAH'IN KUR'AN-I KERİM'DE ONLARCA DEFA TEKRARLADIĞI GİBİ,

- "GÖKLERDEKİLERİN VE YERDEKİLERİN HEPSİ
ALLAH'INDIR." (BAKARA SÛRESİ , 284. ÂYET)

ÖYLEYSE, CANIMIZ, HAYÂTIMIZ, BEDENİMİZ DÂHİL, HER ŞEY BİZE EMÂNETTİR. BİR DE KENDİMİZİN YÜKLENDİĞİ BİR EMÂNET VAR Kİ, ANLATMASI ZORDUR. ŞU KADARINI SÖYLEYELİM Kİ, ÜSTLENİLEN "EMÂNET" YÜCE ALLAH'IN HALİFELİĞİDİR. "BEN YERYÜZÜNDE BİR HALİFE YARATACAĞIM," DEMİŞTİ, İNSANI YARATMIŞTIR. YERYÜZÜNÜ O'NUN ADINA İMÂR ETMEMİZİ BEKLEMEKTEDİR. AMA İNSAN, TABİATI İCÂBI ZÂLİMDİR, CÂHİLDİR. ÇOĞU BU EMÂNETE HIYÂNETLİK EDER, DÜNYÂYI İMÂR EDECEĞİNE, CÂHİLLİĞİ İLE HARÂB EDER. ZÂLİMLİĞİ İLE DE HAYVANLARA, BİTKİLERE, ORMANLARA, KUŞLARA, BÖCEKLERE, BALIKLARA VE İNSANLARA EZİYET EDER, HATTÂ ONLARI YOK EDER.

DİYECEKSİNİZ Kİ, "ALLAH BİLMİYOR MUYDU İNSANIN ZÂLİM VE CÂHİL OLDUĞUNU?.. NİYE ONA BÖYLE BÜYÜK BİR GÖREVİ EMÂNET OLARAK VERDİ?.." BİLİYORDU, AMA ONU DENEMEK İSTEDİ, OLGUNLAŞTIRMAK, İSTEDİ. SÂDECE GÖREVİ DEĞİL, KENDİ İLÂHÎ VASIFLARINDAN BİRER NEBZE VERDİ, VE KULLANMASINI İSTEDİ. İNSANIN İMTİHÂNI İŞTE O, KULLANIP KENDİNİ İHYÂ, DÜNYÂYI İMÂR MI EDECEK; YOKSA KENDİNİ MAHV, DÜNYÂYI HARÂB MI EDECEK, İKİLEMİDİR.

- "ŞÜPHESİZ ALLAH, EMÂNETLERİ EHİLLERİNE VERMENİZİ,
VE İNSANLAR ARASINDA HÜKMETTİĞİNİZ ZAMAN,
ADÂLETLE HÜKMETMENİZİ EMREDER."
(NİSÂ SÛRESİ , 58. ÂYET)

BEŞERÎ EMÂNETLERE HİYÂNETLİK ETMEK, EL KOYMAK, ONLARI HARCAYIP YEMEK, İSLÂM DİNİNDE ÇOK BÜYÜK BİR GÜNAHTIR. YAŞAR NURİ ÖZTÜRK EMÂNETLERİ ŞÖYLE SAYAR : İMÂN, TABİAT, HAYVANLAR, BİTKİLER, DEVLET MALI, VAKIF MALI, KOMŞU HAKKI, BİZE HİZMET EDENLERİN HAKKI, AİLE FERTLERİNİN HAKLARI, YOKSULLARIN HAKKI, BİLGİ...

- "ONLAR Kİ EMÂNETLERİNE, AHİTLERİNE RİÂYETKÂRDIRLAR,
NAMAZLARINI (DA) MUHAFAZA EDERLER."
(MÜMİNÛN SÛRESİ , 8-9. ÂYETLER)

YÜCE ALLAH MEÂRİC SÛRESİNDE (32-35. ÂYETLER) KÂFİRLERİN CEHENNEMDE NELER ÇEKECEĞİNİ ANLATTIKTAN SONRA SONRA ŞÖYLE DEMİŞ:

- "EMÂNETLERİNE VE AHİTLERİNE RİÂYET EDENLER,
ŞAHÂDETLERİNİ HAKKIYLA İFÂ (EDENLER),
VE NAMAZLARINI MUHAFAZA EYLEYENLER BAŞKA.
BUNLAR CENNETLERDE MÜKERREMDİRLER."

- "KİM Kİ (EMÂNETE) HİYÂNET EDERSE, KIYÂMET GÜNÜ
BOĞAZINDA O HIYÂNET ZİNCİRİ İLE GETİRİLİR. SONRA
HAYIR VEYÂ ŞER, NE KAZANDIYSA, EKSİKSİZ ÖDENİR."
(ÂL-İ İMRAN SÛRESİ, 161. ÂYET)

- "EY MÜMİNLER! BİLE BİLE EMÂNETLERİNİZE
HİYÂNET ETMEK SÛRETİYLE,
ALLAH'A VE ELÇİSİNE HIYÂNET ETMEYİN!"
(ENFÂL SÛRESİ, 27. ÂYET)

YÜCE PEYGAMBERİMİZ DE (S.A.V,) DİYOR Kİ:

VE YİNE YÜCE PEYGAMBERİMİZ VEDÂ HACCINDA DEMİŞTİR Kİ:

ALLAH'IN KİTÂBI KUR'AN-I KERİM'DİR, ANLAŞILMAYACAK BİR ŞEY YOK... İKİNCİSİ İÇİN KİMİ RİVÂYET "SÜNNETİMDİR" ŞEKLİNDEDİR. ASLINDA İKİSİ ARASINDA BİR FARK YOK. PEYGAMBERİMİZİN EHL-İ BEYTİ ZÂTEN ONUN SÜNNETİNİ UYGULAR.

EHL-İ BEYT KONUSUNDA ALEVİLER, BEKTÂŞİLER, ŞİİLER İLE BİZİM ARAMIZDA GÖRÜŞ FARKI VAR. ONLAR HAZRET-İ MUHAMMED, HAZRET-İ ALİ, HAZRET-İ FATIMA, HAZRET-İ HASAN VE HAZRET-İ HÜSEYİN'İ (ÂL-İ ABA, PENÇE-İ ABA, BEŞ KİŞİ)) VE BÂZEN DE HÜSEYİN'İN SOYUNDAN GELEN DİĞER 9 İMÂMI EHL-İ BEYT SAYARLAR... İSLÂM GELENEĞİ İSE,

- "ALLAH SİZDEN KİRİ GİDERMEK,
VE TERTEMİZ YAPMAK İSTER,
EY EHL-İ BEYT!"
(AHZAB SÛRESİ , 33. ÂYET)

İFÂDESİNE DAYANARAK PEYGAMBERİMİZİN BÜTÜN HANIMLARIYLA ÇOCUKLARINI, TORUNLARINI "EHL-İ BEYT" KABUL EDER... ANCAK HAZRET-İ MUHAMMED, İRANLI OLAN SELMAN-I FÂRİSÎ İÇİN, "O BİZİM EHL-İ BEYT'İMİZDENDİR," DEMİŞTİR. DEMEK Kİ, PEYGMBERİMİZİN EHL-İ BEYT'İNE SINIR YOKTUR!.. BEYT "EV" DEMEK OLDUĞUNA GÖRE, BÜTÜN GERÇEK MÜMİNLER PEYGAMBERİMİZİN EVİ SAYILAN DÜNYÂ HALKINDANDIR.

ÂYETTEN VE HADİSTEN ANLIYORUZ Kİ, KUR'AN'A TERS DÜŞMEK, PEYGAMBER SOYUNA VE GERÇEK MÜMİNLERE KÖTÜ DAVRANMAK, PEYGAMBERİN EMÂNETİNE HİYÂNET DEMEKTİR. RİÂYET EDENLER (UYANLAR) CENNETLİKTİR, HIYÂNET EDENLER İSE CEHENNEMLİKTİR.

MAALESEF 9. VE 10. ASIRDA EHL-İ BEYT'İ SEVER GÖRÜNÜP, EHL-İ BEYT'E ZÛLMEDEN İSMÂİLÎLER, KARMATÎLER, FATIMÎLER VE BÜVEYHÎLER ÇIKMIŞ, EHL-İ BEYT'E MENSUP PEK ÇOK PEYGAMBER TORUNU ARABİSTAN'DAN ORTA ASYA'YA GÖÇMÜŞTÜR. ONLARIN FEYZİNDEN EN ÇOK KİM YARARLANMIŞTIR, BİLİYOR MUSUNUZ?.. TÜRKLER!.. PEYGAMBER TORUNU HÂCE AHMED YESEVÎ BUNLARDAN BİRİDİR. TALEBELERİ BÜTÜN ORTA ASYA'YA YAYILMIŞ, HACI BEKTAŞ-I VELİ DE ANADOLU'YA GELMİŞTİR. TÜRKLER ARASINDA EHL-İ BEYT'İ SEVMEYEN YOKTUR!

DEVAM EDİYORUZ:

53 - ÇOCUKLARI (DOĞUMDAN ÖNCE VEYÂ SONRA) ÖLDÜRMEMEK,

54 - HER ŞEYİN AŞIRISINDAN, AÇIK TA OLSA, GİZLİ DE OLSA KAÇINMAK, HAYÂSIZ, AHLÂKSIZ DAVRANIŞLARDAN, SEFAHATTAN, ÇILGINCA EĞLENCEDEN KAÇINMAK,

55 - İSTER İNSAN OLSUN, İSTER HAYVAN, HAKSIZ CANA KIYMAMAK!.. YÂNİ KEYF İÇİN SİNEK DAHİ ÖLDÜRMEMEK,

56 - YETİM MALI YEMEMEK,

57 - DUL KADINLARIN PARASINI MALINI YEMEMEK, ONLARI TÂCİZ ETMEMEK,

58 - TERÂZİDE, METREDE, LİTREDE, BASKÜLDE, HER ŞEYDE ÖLÇÜ VE TARTIYA HİLE KATMAMAK, AKRABA İLE YABANCI ARASINDA AYIRIM YAPMADAN AYNI ÖLÇÜYÜ, TARTIYI, FİYATI UYGULAMAK, AYNI İLGİYİ GÖSTERMEK, ADÂLETTEN ŞAŞMAMAK,

59 - ÜRETİMDE VE TİCÂRETTE YOLSUZLUK YAPMAMAK, STOKÇULUK, KARABORSACILIK, İĞTİŞAŞ YAPMAMAK, YÂNİ SAHTE İLAÇ ÜRETMEMEK, SÜTE SU, PİRİNCE TAŞ, BİBERE KİREMİT TOZU KATMAMAK, YALANLA DOLANLA, PAZARLIĞI KIZIŞTIRARAK ALIŞVERİŞ YAPMAMAK, ÇALINTI MAL ALIP SATMAMAK, HACİZLİ MALI BEDAVAYA KAPATMAYA KALKMAMAK,

60 - BAŞKALARINA İSTER SÖZLE, İSTER SİLAHLA, HAKSIZ YERE (KISAS DIŞI) SALDIRMAMAK,

61 - ALLAH'A VERİLEN BÜTÜN SÖZLERİ, EDİLEN YEMİNLERİ, TÖVBELERİ TUTMAK.

BU HUSUSLARLA İLGİLİ ÂYETLER:

- "RABBİNİZİN SİZE HARAM KILDIĞINI OKUYAYIM:
O'NA HİÇ BİR ŞEYİ ORTAK KOŞMAYIN.
ANA-BABAYA İYİLİK EDİN... ÇOCUKLARINIZI ÖLDÜRMEYİN...
FUHUŞLARIN AÇIĞINA KAPALISINA YAKLAŞMAYIN.
VE HAKSIZ YERE CANA KIYMAYIN...
YETİMİN MALINA YAKLAŞMAYIN...
ÖLÇÜ VE TARTIYI TAM ADÂLETLE YAPIN...
AKRABANIZ DA OLSA, ADÂLET YAPIN.
ALLAH'A VERDİĞİNİZ SÖZÜ TUTUN...
İŞTE BENİM DOĞRU YOLUM BUDUR.."
(EN'AM SÛRESİ , 151-158. ÂYETLER)

- "FAKİRLİK KORKUSUYLA,
ÇOCUKLARINIZI ÖLDÜRMEYİN!
ONLARI DA, SİZİ DE BİZ BESLİYORUZ."
(İSRÂ SÛRESİ , 31. ÂYET)

- "YETİM MALINA YAKLAŞMAYIN!
ANCAK (ONLAR) ERGİNLİK ÇAĞINA ERİŞİNCEYE KADAR
(VASİLİK VEYÂ VEKÂLET EDİYORSANIZ)
GÜZEL BİR TARZDA OLSUN!" (İSRÂ SÛRESİ , 34. ÂYET)

- "NAMAZI DOSDOĞRU KILIN, ZEKÂT VERİN.
BİRBİRİNİZİN KANINI DÖKMEYİN.
BİRBİRİNİZİ YURTLARINDAN ÇIKARTMAYIN!"
(BAKARA SÛRESİ , 84. ÂYET)

ALLAH'IN ÇOK AÇIK BİR ŞEKİLDE HARAM KILDIĞI HUSUSLARI GÖRDÜNÜZ MÜ?.. ALLAH'I BİRLEMEKTEN HEMEN SONRA ANA VE BABAYA İYİLİK YAPMAK, ÇOCUKLARI ÖLDÜRMEMEK, FUHUŞ YAPMAMAK, CANA KIYMAMAK, YETİM MALI YEMEMEK, TARTIDA ÖLÇÜDE, TİCÂRETTE HİLE YAPMAMAK, AKRABA-TANIDIK KAYIRMAMAK GELİYOR!..

BİZ BURAYA PEYGAMBERİMİZİN (S.A.V.) HADİSİNE UYARAK YETİMİN YANINA DUL KADINLARI RAHAT BIRAKMAYI DA EKLEDİK. HERNEKADAR ÂYETLERDE DULLARLA İLGİLİ BİR MADDE YOK GİBİ GÖRÜNÜRSE DE, İLERDE VERECEĞİMİZ "EVLENİN, EVLENDİRİN" EMRİNDEN VE PEYGAMBERİMİZİN HADİSLERİNDEN İSLÂM'IN DUL KADINLARIN KORUNMASINA BÜYÜK ÖNEM VERDİĞİNİ ANLIYORUZ. YÜCE PEYGAMBERİMİZ DİYOR Kİ:

İSLÂM'DA KEYF İÇİN, SPOR OLSUN DİYE SİNEK BİLE ÖLDÜRÜLMEZ!.. NASIL ORUÇ İLE MÜSLÜMANLAR NEFSİNİ BİR AY KONTROL EDİYOR, BİR YIL BUNU SÜRDÜKMESİ BEKLENİYORSA; HACDA BÖCEK ÖLDÜRÜLMEZ, YAPRAK KOPARILMAZ, MÜSLÜMANIN HAYATININ GERİ KALAN KISMINDA CANLILARA KARŞI MERHAMETLİ DAVRANMASI BEKLENİR.

İLGİLİ ÂYET:

- "EY İMÂN EDENLER!
İHRAMDA İKEN AVLANMAYIN!
İÇİNİZDEN KİM BİR AV HAYVANINI BİLEREK ÖLDÜRÜRSE,
CEZÂSI İKİ ÂDİL KİMSENİN HÜKMÜ İLE,
ÖLDÜRDÜĞÜ HAYVANIN BENZERİ,
KÂBE'YE GÖTÜRÜLMÜŞ BİR HAYVANI KURBAN ETMEKTİR!
YÂHUT, KEFFÂRETİ O NİSBETTE FUKARAYI DOYURMAK,
VEYÂ ONUN DENGİ ORUÇ TUTMAKTIR!
TÂ Kİ BU SÛRETLE ETTİĞİNİN VEBÂLİNİ TATSIN!
ALLAH GEÇMİŞİ (İSLÂM ÖNCESİNİ) AF BUYURDU.
FAKAT KİM BİR DAHA BÖYLE YAPARSA,
ALLAH ONDAN İNTİKAMINI ALIR!"
(MÂİDE SÛRESİ , 95. ÂYET)

GÖRDÜNÜZ MÜ?.. CAN MUKADDES!.. HAYAT KUTSAL!.. HACDA CEYLÂN GELİP YANINIZA ÇÖKSE, KEKLİK GELİP KUCAĞINIZA KONSA, SEVMEKTEN BAŞKA BİR ŞEY YAPAMAZSINIZ! SÂİR ZAMANDA DA AÇ OLMANIN DIŞINDA RASTGELE AVLANAMAZSINIZ!.. AVCILIK VE BALIK TUTMA SPOR OLAMAZ!

YETİM MALI YENMEYECEK!.. PEKİ, KİŞİ TERSİNİ YAPARSA, YETİMİN MALINI YERSE, VEYÂ DEVLETİN KAYNAKLARINDAN YETİMLERİN HAKKINI YERSE NE OLUR?

- "ZULÛMLE YETİM MALI YİYENLER,
KARINLARI DOLUSU ATEŞ YEMİŞ OLURLAR!
ONLAR YAKINDA ALEVLİ BİR ATEŞE GİRECEKLERDİR!"
(NİSÂ SÛRESİ , 10. ÂYET)

TERÂZİYE HİLE KATMANIN YANINA DA TİCÂRETE HİLE KATMAYI EKLEDİK. DUYMUŞSUNUZDUR, PEYGAMBERİMİZ (S.A.V.) ANCAK BÜYÜK BİR İKTİSATÇININ SÖYLEYEBİLECEĞİ SÖZÜ SÖYLEMİŞ:

BUNUN NE KADAR DOĞRU OLDUĞUNU, BUGÜN YENİ PAZARLAR BULMAK, PAZAR KAPMAK, TİCÂRET YOLLARINI KONTROL ETMEK İÇİN EMPERYALİST HIRİSTİYAN-YAHUDİ BATI ÜLKELERİNİN GİRDİĞİ SAVAŞLARDA GÖRÜYORUZ. ÇÜNKÜ BİR MALI ÜRETİRSİNİZ, MESELÂ BUĞDAYI, KENDİ KARNINIZI DOYURURSUNUZ, BU ONDA BİRE GİRER... AMA KALANINI SATAMAZSANIZ, ZİYÂN OLUR GİDER. İHTİYAÇTAN FAZLA ÜRETİLMİŞ OLAN MALIN MUTLAKA İHTİYAÇ SÂHİPLERİNE ULAŞMASI GEREKİR Kİ, BU DA KALAN ONDA DOKUZU TEŞKİL EDER. TOPLAYICILAR, AMBALAJCILAR, TAŞIMACILAR, TOPTANCILAR, PERÂKENDECİLER, SOKAK SATICILARINA KADAR HEP O ONDA DOKUZDAN EKMEK YİYENLERDİR. BU ZİNCİRİN HİÇ BİR SAFHASINDA HİLE OLMAMASI GEREKİR.

HİLE SÂDECE TERÂZİDE EKSİK TARTMAK, ENDÂZEDE EKSİK ÖLÇMEK DEĞİLDİR!.. MÜTEAHHİD ÇİMENTODAN, DEMİRDEN ÇALAR, EKSİK KOYAR. KUMU YIKAMAZ, BİNÂ ÇÖKER... ELEKTRİK KABLOSUNUN KALİTESİNDEN ÇALAR, YANGIN ÇIKAR... OTOMOBİL ÜRETİCİSİ OTOMOBİLLERDEN ŞASİYİ KALDIRIR, KAZALARDA ÖLÜM ARTAR... OT YİYEN İNEĞİN YEMİNE İNEK SAKATATI, YÂNİ ET KATAR, DELİ DANA HASTALIĞI ORTAYA ÇIKAR!.. HİLENİN HURDANIN SONU YOK!... ZÂTEN O YÜZDEN YÜCE ALLAH:

- "EY İMÂN EDENLER!
BİRBİRİNİZİN MALLARINI (VEYÂ PARASINI)
BÂTIL YOLLARLA YEMEYİN!
MEĞER Kİ O BİRBİRİNİZDEN (KARŞILIKLI)
HOŞNUTLUĞA DAYANAN TİCÂRET MALI OLSUN."
(NİSÂ SÛRESİ , 29. ÂYET)

BUYURMUŞ!.. BÂTIL, HAK OLMAYAN DEMEKTİR. "ŞER'AN HELÂL OLMAYAN YOLLARLA YEMEYİN," DİYOR ALLAH... YÂNİ İÇİNE HİLE KARIŞMAYACAK, RİBÂ-FÂİZ GİRMEYECEK... İĞTİŞAŞ (ÜRÜNE BİRŞEYLER KATMAK) OLMAYACAK... KUMAR, GASP, SİRKAT (HIRSIZLIK), MALZEMEDEN ÇALMA OLMAYACAK... AHDE VEFÂSIZLIK, SÖZ TUTMAMAK OLMAYACAK... NE OLACAK?.. ALANDA DA, SATANDA DA GÖNÜL HOŞNUTLUĞU OLACAK. ALICI EVE GİDİP PAKETİ BOŞALTTIĞINDA ALTTA ÇÜRÜKLERİ GÖRÜP KÜFÜRÜ BASMAYACAK!.. VEYÂ SATICI PARAYI BANKAYA GÖTÜRDÜĞÜNDE SAHTE OLDUĞUNU ÖĞRENMEYECEK!..

NE ENTERESANDIR Kİ, BU ÂYETİN DEVÂMINDA "KENDİNİZİ ÖLDÜRMEYİN, ÖLDÜRTMEYİN" ÂYETİ GELMEKTE!.. YÂNİ ÜRETİMDE VE TİCÂRETTE HİLE YAPMAK, İNTİHAR ETMEKLE BİR ARADA VERİLMİŞ!.. "YAPTIĞINIZ HİLE İLE HAYÂTINIZI, GELECEĞİNİZİ TEHLİKEYE ATMAYIN," DENMİŞ.

- "ARANIZDA MALLARINIZI BÂTILLA YEMEYİN!
İNSANLARIN BİR KISIM MALLARINI (VEYÂ PARASINI)
BİLE BİLE GÜNÂHI MUCİP OLACAK ŞEYLERLE (YEMEYİN!)
(VEYÂ) YEMEK İÇİN HÂKİMLERE KOŞMAYIN!"
(BAKARA SÛRESİ , 188. ÂYET)

PEYGAMBERİMİZ (S.A.V.) DİYOR Kİ:

BU NOKTADA HÂLİS BİR HIRİSTİYANDAN DİNLEDİĞİMİZİ NAKLETMEK İSTERİZ.. . DEDİ Kİ:

BİZE NEYİ HATIRLATTI BİLİYOR MUSUNUZ, "EMÂNETE HİYANET EDEN, ALLAH'A VE PEYGAMBERE HİYÂNET ETMİŞ OLUR," ÂYETİNİ!.. YALANLA, DOLANLA, HİLEYLE İNSANLARI ALDATMAK, KANDIRMAK TA AYNI!..

BÂZI FAKİHLER BU "ALDATMA" KONUSUNUN HAYVANLAR İÇİN DAHİ SAKINCALI OLDUĞUNU BELİRTİR, VE ÖKSEYLE, TUZAKLA, ZEHİRLE, DİNAMİTLE, DÜDÜKLE KUŞ, BALIK, HAYVAN AVLAMAYI DOĞRU BULMAZLAR. HATTÂ YEMLE BALIK AVLAMAYI DAHİ CÂİZ GÖRMEZLER, ÇÜNKÜ YEM VERİYOR GİBİ YAPIP, ALDATIP OLTAYA TAKIYORSUN... YAVRULARA KAÇMA FIRSATI VERMEYEN SIK DOKUNMUŞ AĞLA AVLANMA, VEYÂ YUVALARI TAHRİP EDEN TROL DE HARAMDIR... O FAKİHLER SÂDECE HAYVANA KAÇMA FIRSATI VEREN TUTMA, YAKALAMA VEYÂ VURMA ŞEKLİNDE AVLANMAYI DOĞRU BULURLAR.

- "YAZIKLAR VE AZAPLAR OLSUN
EKSİK VE HİLELİ ÖLÇÜP TARTANLARA!
(HİLELİ MAL ÜRETENLERE!)
VAY ONLARIN HÂLİNE!
ONLAR İNSANLARDAN BİR ŞEY ALDIKLARI ZAMAN
TAM ÖLÇERLER (TAM İSTERLER),
KENDİLERİ BİR ŞEY SATTIKLARINDA
EKSİK ÖLÇER VEYÂ TARTARLAR!
(VEYÂ ÜRETTİKLERİNE HİLE KATARLAR!)
ONLAR DİRİLTİLECEKLERİNİ SANMIYORLAR MI?
BÜYÜK BİR GÜN İÇİN OLACAKTIR BU!
O GÜN İNSANLAR ÂLEMLERİN RABBİNİN
DİVÂNINDA DURURLAR (HESAP VERİRLER)!"
(MÜTAFFİFİN SÛRESİ , 1-6. ÂYETLER)

UYANIN EY MÜSLÜMANLAR!.. SİZİ ŞARAP İÇMEKTEN, DOMUZ ETİ YEMEKTEN, BAŞI AÇIK GEZMEKTEN KORKUTARAK; ESAS BÜYÜK GÜNAHLARI GÖZLERDEN SAKLIYORLAR!.. SONRA DA KENDİLERİ OTURUP, YETİM MALI YİYORLAR!.. AKRABALARINA DEVLET İMKÂNLARINI PEŞKEŞ ÇEKİYORLAR! TARTIDA, ÖLÇÜDE, ÜRETİMDE, TİCÂRETTE, MAAŞTA, ÜCRETTE, MAHKEMEDE, İHÂLEDE HEP HİLE YAPIYORLAR!.. SİZİ HEP KANDIRIYORLAR!..

İSRÂ SÛRESİNDEKİ ÂYET HEP KIZ ÇOCUKLARINI GÖMEN ARAPLAR İÇİN DÜŞÜNÜLÜR. AMA ŞİMDİ BİLE VÂRİT!.. ÇOCUKLARINI SOKAĞA ATAN, CÂMİ AVLUSUNA BIRAKAN, GAYRIMEŞRÛ DİYE ÖLDÜREN NİCE ANA-BABA OLDUĞU GİBİ, KIREDİ BORCUNU ÖDEYEMEDİĞİ İÇİN ÇOCUKLARI İLE BİRLİKTE BÜTÜN ÂİLESİNİ ÖLDÜRÜP İNTİHAR EDENLER DAHİ VAR. AYRICA KÜRTAJ BİLE BELKİ BU AÇIDAN DEĞERLENDİRİLMELİDİR... EN DOĞRUSU ALLAH BİLİR.

BURADA ÖNEMLE BELİRTELİM Kİ, ÇOCUĞUN CİNSİYETİNİ ERKEĞİN KIROMOZOMLARI TÂYİN EDER. BU YÜZDEN KADINLARI "ERKEK DOĞURAMADI," DİYE SUÇLAYAN ERKEKLER, SON DERECE CÂHİLDİR VE ÇOK BÜYÜK BİR GÜNAH İŞLEMEKTEDİRLER... YİNE KARILARINI KISIRLIKLA SUÇLAYAN ERKEKLER, KENDİLERİNİN DE KISIR OLABİLECEĞİNİ BİLMELİ VE BUNU HASTANELERDE TESBİT ETTİRMELİDİRLER. KALDI Kİ ALLAH BU TARZ GEREKSİZ SUÇLAMALARA GİDEN KİŞİLERİ ÂYETLE İKAZ ETMEKTEDİR:

- "O DİLEDİĞİNİ YARATIR.
DİLEDİĞİNE DİŞİLER (KIZLAR) BAHŞEDER,
DİLEDİĞİNE DE ERKEKLER BAHŞEDER.
YÂHUT ONLARI ÇİFT (İKİZ) YAPAR.
HEM DİŞİ, HEM ERKEK VERİR.
DİLEDİĞİNİ DE KISIR YAPAR!"
(ŞÛRA SÛRESİ , 49-50. ÂYETLER)

ÖYLEYSE, "OĞLUM OLMADI, ÇOCUĞUM OLMADI," DİYE DÖĞÜNMENİN BİR MÂNÂSI YOK!.. "ALLAH'IN TAKDİRİ BÖYLE İMİŞ," DEYİP RIZA GÖSTERMEK GEREK! VEYÂ GÜNÜN İMKÂNLARINDAN, TÜP BEBEKTEN YARARLANMAK DÜŞÜNÜLEBİLİR.

YERİ GELMİŞKEN EKLEYEYİM Kİ, İSLÂM'DA "PİÇ" KAVRAMI YOKTUR!.. YÂNİ GAYRIMEŞRU İLİŞKİYE GİRENLER "ZÂNİ" DİYE SUÇLANIR AMA, O İLİŞKİDEN DOĞAN ÇOCUK SUÇLANMAZ!.. ONUN NE KABAHATİ VAR?.. O YÜZDEN YÜCE PEYGAMBERİMİZ VEDÂ HACCI'NDA :

DİYEREK O ÇOCUĞU MEŞRULAŞTIRMIŞTIR. ÜSTELİK DOĞDUĞU ÂİLEYE KAZANÇ, ZİNÂ EDİP KAÇANA DA "KAYIP" SAYIYOR!.. YÂNİ KARISININ ZİNÂ ETTİĞİNİ ÖĞRENEN BİR KOCA DOĞAN ÇOCUĞU, "SEN BUNU BAŞKASINDAN PEYDAHLADIN," DİYE DIŞLAYAMAZ!.. KOLLASAYDIN KARINI!.. ÇOCUK ARTIK SENİNDİR!.. KARINI BOŞARSAN, O BAŞKA, AMA YİNE DE HER İKİSİNİN DE NAFAKASINI ÜSTLENMEK ZORUNDASIN!.. NE YAZIK Kİ, BU HUSUS, BIRAKIN CÂMİ HOCALARINI, EN BÜYÜK DİN ÂLİMLERİMİZ TARAFINDAN BİLE DİLE GETİRİLMEZ!.. HALBUKİ ŞAMANİST CENGİZ HAN BİLE HADİSE UYGUN DAVRANMIŞTI. DÜŞMANLARININ KAÇIRDIKLARI KARISINI HÂMİLE GERİ ALDI. DOĞAN ÇOCUĞA "CUCİ" ADINI KOYDU, EN SEVDİĞİ OĞLU O OLDU. ALTINORDU, AKORDU, GÖKORDU, KIRIM HANLIĞI DEVLETLERİ ONA BAĞLI İDİ. ESKİ TÜRKLER DE ÖYLE DAVRANIRDI. "PİÇLİK" KAVRAMI BİZE ARAPLAR'DAN VE AVRUPALILAR'DAN BULAŞMIŞTIR.

- "EVLÂTLARINIZI ONLARIN BABALARININ ADLARINA BAĞLAYARAK ÇAĞIRIN.
BU, ALLAH'IN YANINDA DAHA ADÂLETLİDİR.
EĞER BABALARINI BİLMİYORSANIZ, (AYIPLAMAYIN)
ONLAR SİZİN DİN KARDEŞLERİNİZ VE DOSTLARINIZDIR."
(AHZAB SÛRESİ , 5. ÂYET)

İŞTE GÖRDÜNÜZ. PEYGAMBERİMİZİN HADİSİ ÂYETLE NASIL DOĞRULANIYOR!

BURADA GÂYE, ANASI ZÂTEN BELLİ OLAN OLAN ÇOCUĞUN BABASININ ADINI DA KULLANARAK İLERDE DÜZGÜN VE MEŞRÛ BİR EVLİLİK YAPMASINI SAĞLAMAKTIR. YÂNİ BİLMEDEN KENDİ KARDEŞİYLE, TEYZESİ, AMCASIYLA FALAN EVLENMESİNİ ÖNLEMEKTİR. PEK ÇOK ÜLKEDE KİŞİLER HÂLÂ BABA ADLARI İLE ÇAĞRILIR. BİZDE DE ASKERLİKTE "AHMET OĞLU MEHMET" İFÂDESİ KULLANILIR. BABASI BİLİNMEYENLERE ESKİDEN "ABDULLAH OĞLU" DENİRDİ.

SÖZÜMONA MEDENÎ HIRİSTİYAN BATI'DAN BİZE ULAŞAN KÖTÜ BİR UYGULAMA, SUN'İ DÖLLENME YOLUYLA, YÂNİ TANIMADIĞI BİRİNİN SİPERMİ İLE KADINLARIN HÂMİLE KALMASIDIR. BABANIN ADI TİTİZLİKLE SAKLANIR. HALBUKİ BU, YUKARDA BAHSETTİĞİMİZ KARDEŞ-AMCA-DAYI DÖLÜYLE ÇOCUK YAPMAYA YOL AÇABİLİR. O YÜZDEN ÇOK DİKKATLİ HAREKET EDİLMESİ GEREKİR.

DEVÂM EDİYORUZ:

62 - HIRSIZLIK ETMEMEK, ÇALMAMAK.

HIRSIZLIK İSLÂM'DA PEK BÜYÜK BİR SUÇTUR. TEVRAT'TA 8. EMİR OLARAK GEÇER : "ÇALMIYACAKSIN!" (TESNİYE , 5. BÂB , 19. ÂYET) ... İNCİL'DE ŞÖYLE YER ALIR : "EĞER SAĞ ELİN SÜRÇMENE SEBEP OLUYORSA, ONU ÇIKAR, VE KENDİNDEN AT! ÇÜNKÜ SENİN İÇİN ÂZÂNDAN BİRİNİN YOK OLMASI, BÜTÜN BEDENİNİN CEHENNEME GİTMESİNDEN İYİDİR." (MATTA , 5. BÂB , 30. ÂYET / "ÇALMIYACAKSIN!" (MARKOS , 10. BÂB , 19. ÂYET ... "ÂYET" DİYORUZ, ÇÜNKÜ KUR'AN İLE BAĞDAŞIYOR) ... HIRSIZLIĞIN CEZÂSI DA SON DERECE AĞIRDIR:

- "HIRSIZLIK EDEN ERKEK VE HIRSIZLIK EDEN KADININ,
YAPTIKLARINA KARŞILIK,
ALLAH'TAN CAYDIRICI BİR CEZÂ OLACAK BİÇİMDE
HER BİRİNİN ELLERİNİ KESİN!
ALLAH YÜCEDİR. ALÎMDİR.
KİM YAPTIĞI HAKSIZLIKTAN SONRA TÖVBE EDER,
VE DÜZELİRSE,
ŞÜPHESİZ ALLAH ONUN TÖVBESİNİ KABUL EDER.
DOĞRUSU ALLAH BAĞIŞLAR VE MERHAMET EDER."
(MÂİDE SÛRESİ , 38-39. ÂYETLER)

ELBETTE BU EL KESMENİN ŞARTLARI VARDIR, DİYETİ VARDIR. ANCAK CEZÂNIN ÇOK AĞIR OLUŞU; HIRSIZLIĞIN, BAŞKASININ MALINI ÇALMANIN NE KADAR BÜYÜK GÜNAH OLDUĞU AÇIKÇA GÖSTERMEKTEDİR. İSLÂM'DA YOL KESMEK, EŞKİYÂLIK ETMEK TE ÇOK BÜYÜK BİR SUÇTUR, ONUN DA CEZÂSI AĞIRDIR.

63 - YOL KESMEMEK, EŞKİYÂLIK YAPMAMAK, KAPKAÇ YAPMAMAK, İNSANLARI TEHDİT EDİP HARAÇ ALMAMAK, BAŞKASININ MALINA HAKSIZ YERE EL KOYMAMAK.

BU SAYDIKLARIMIZIN HEPSİ "YERYÜZÜNDE FESAT ÇIKARMAK" OLARAK GÖRÜLÜYOR, VE "ALLAH'A VE PEYGAMBERE SAVAŞ AÇMAK"TAN SONRAKİ BÜYÜK SUÇ OLARAK TANIMLANIYOR. ÇÜNKÜ BU EYLEMLER İNSANLARIN RAHATINI, HUZURUNU KAÇIRIYOR VE GÜVENLİĞİNİ ORTADAN KALDIRIYOR. CEZÂSI DA, ALLAH GÖSTERMESİN, DAYANILMAZ:

ALLAH VE RESÛLÜ İLE SAVAŞANLARLA,
YERYÜZÜNDE FESAT ÇIKARANLARIN CEZÂSI,
ÖLDÜRÜLMELERİ VEYÂ ASILMALARI,
YÂHUT ELLERİYLE AYAKLARININ ÇAPRAZVÂRÎ KESİLMESİ,
VEYÂ YERLERİNDEN SÜRÜLMELERİDİR.
BU CEZÂLAR ONLARA DÜNYÂDAKİ ZÛL VE HAKAARETTİR.
ÂHİRETTE İSE ONLAR İÇİN PEK BÜYÜK BİR AZAP VARDIR."
MÂİDE SÛRESİ , 33. ÂYET)

CEZÂ İŞLEDİĞİ SUÇUN BÜYÜKLÜĞÜNE GÖRE... DÜKKÂN TAŞLAMA, OTOMOBİL YAKMA, OTOBÜSLERE MOLOTOF KOKTEYLİ ATMA, POLİSE VE HALKA TAŞLA, HAVÂÎ FİŞEKLE SALDIRMA GİBİ TERÖR EYLEMLERİ DE BU "FESAT ÇIKARMA"YA DÂHİLDİR.

İNSANLARIN HUZUR VE GÜVEN İÇİNDE YAŞAYABİLMESİ İÇİN, BİZ İDÂM VE SÜRGÜN CEZÂLARININ MUTLAKA UYGULANMASINDAN YANAYIZ. HELE KASTEN ADAM ÖLDÜRENE ÖLÜM CEZÂSI VERİLMEMESİNİ ASLA ANLAYAMIYORUZ!

64 - ZİNÂYA YAKLAŞMAMAK!.. YÂNİ ALLAH'IN İSLÂM'DA PEK KOLAY KILDIĞI NİKÂH YOLUNU TERCİH EDİP, HAYÂSIZCA GAYRIMEŞRÛ KADIN-ERKEK İLİŞKİSİNDEN KAÇINMAK.

BÜTÜN DİNLERDE ZİNÂ BÜYÜK SUÇTUR. TEVRAT'TA 7. EMİR OLARAK GEÇER : "ZİNÂ ETMEYECEKSİN!" (TESNİYE , 5. BÂB , 18. ÂYET)... İNCİL'DE : "ZİNÂ ETMİYESİN!" (MATTA , 5. BÂB , 27. ÂYET / MARKOS , 10. BÂB , 19. ÂYET ... "ÂYET" DİYORUZ, ÇÜNKÜ KUR'AN İLE BAĞDAŞIYOR)

İLGİLİ AYETLER :

- "ZİNÂYA YAKLAŞMAYIN!.. O CİDDEN HAYÂSIZLIKTIR.
KÖTÜ BİR YOLDUR." (İSRÂ SÛRESİ , 32. ÂYET)

- "ALLAH'IN (SEVGİLİ) KULLARI ZİNÂ ETMEZ!
YAPAN GÜNAHA ÇARPILIR.
KIYÂMET GÜNÜ AZÂBI KAT KAT OLUR.
ORADA HORLANARAK TEMELLİ KALIR."
(FURKAN SÛRESİ , 68-69. ÂYETLER)

- "ZİNÂ EDEN ERKEK ANCAK ZİNÂ EDEN KADINLA,
VE ZİNÂ EDEN KADIN ANCAK ZİNÂ EDEN ERKEKLE
EVLENMEYE LÂYIKTIR.
BU(NUN AKSİ) İNANANLARA YARAŞMAZ
VE YASAKLANMIŞTIR."
(NÛR SÛRESİ , 3. ÂYET)

YİNE NUR SÛRESİNDE ZİNÂ EDEN ERKEK VE KADINA, AYIRIM YAPMADAN 100 CELDE (DEĞNEK) VURULMASI EMREDİLMİŞTİR.

- "ZİNÂ EDEN KADIN VE ERKEĞİN HER BİRİNE
YÜZER DEĞNEK VURUN!
ŞÂYET ALLAH'A VE ÂHIRETE İYMAN EDENLERDEN İSENİZ,
BU HADDİ İFÂ EDERKEN, MERHAMET VE ŞEFKAT GÖSTERMEYİN!
DÖVME ESNÂSINDA MÜMİNLERDEN BİR TAİFE DE HAZIR BULUNSUN!"
(NÛR SÛRESİ , 2. ÂYET)

"MERHAMET ETMEYİN," DERKEN, "YALANDAN VURMAYA KALKMAYIN" KASTEDİLİYOR... YOKSA, AŞIRIYA GİDİLMEZ. VERİLEN CEZÂ DAYAK ATMAKTIR. SAKATLAMAK, HASTANELİK ETMEK VEYÂ ÖLDÜRMEK DEĞİLDİR, BU GİBİ SONUÇLARA YOL AÇMAMALIDIR. O YÜZDEN ÇIPLAK VÜCUDA VURULMAZ, GERİLEREK BÜTÜN GÜCÜYLE VURULMAZ VE HEP AYNI YERE VURULMAZ!.. AMERİKALILAR'IN KULLANDIĞI O UZUN KAMÇILAR İLE, İNGİLİZLER'İN KULLANDIĞI "7 KUYRUKLU KEDİ" DİYE BİLİNEN UÇLARI DEMİRLİ VEYA KANCALI KIRBAÇLAR ASLA KULLANILMAZ! SÖĞÜT DALI GİBİ İNCE DEĞNEK KULLANILIR, JOP KALINLIĞINDA SOPA İLE VURULMAZ. BİR DE YÜZE VURULMAZ, ALLAH'IN "ZÜL CEMÂL" İSMİNDEN DOLAYI!.. O YÜZDEN EBEVEYNLER ÇOCUKLARININ, KOCALAR EŞLERİNİN, ÖĞRETMENLERİN ÖĞRENCİLERİN, KOMUTANLAR ASKERLERİN YÜZÜNE VURMAMAYA ÖZEN GÖSTERMELİDİRLER... NE GÜZEL ÂDETTİ, BİZİM ÖĞRETMENLER YARAMAZLIK EDEN ÖĞRENCİLERİN AVUÇLARINI AÇTIRIR, ORTA ŞİDDETLE CETVEL İLE BİR KAÇ DEFA VURURLAR, ÖĞRENCİLER DE MAHÇÛBİYETLERİNDEN BİR DAHA AYNI HATÂYI YAPMAZLARDI!

İSLÂM'DA DAYAK ETKİLİ BİR CEZÂDIR, KURALLARA BAĞLANARAK UYGULAMASI DEVÂM ETMELİDİR. BİR HAPİSHÂNE MÜDÜRÜNÜN HÂTIRALARINDA OKUMUŞTUM. DİYOR Kİ, "CEZÂEVİNDE SUÇ İŞLEYEN BİR MAHKÛMA 2 YIL HAPİS CEZÂSI VERSENİZ, UMURSAMAZ. ZÂTEN 15 YIL CEZÂSI VARDIR, O 2 YIL 15 YIL SONRA GELECEKTİR, ALDIRMAZ! AMA DİĞER MAHKÛMLARIN ÖNÜNDE İKİ TOKAT ATARSANIZ, USLANIR. GURURU KIRILDIĞI İÇİN, BİR DAHA YEMEMEK İÇİN HATA YAPMAMAYA GAYRET EDER." BİZCE SON DERECE HAKLI!

ÂYETTEN ÇIKAN İKİNCİ SONUÇ; ZİNÂ ÇOK BÜYÜK BİR SUÇ OLDUĞU İÇİN "100 DEĞNEK" EN BÜYÜK CEZÂDIR, BİRİSİNE ONDAN FAZLA DAYAK ATILAMAZ. DİĞER SUÇLARIN CEZÂLARI DA "100 DEĞNEK"TEN GERİYE SAYILARAK, AZALTILARAK TESPİT EDİLİR. MESELÂ, AŞAĞIDA GÖRECEĞİZ, BİR KADINA ZİNÂ İSNAT EDİP TE İSPATLAYAMAYANA 80 DEĞNEK VURULUR... BİZ "HAZRET-İ ÖMER'İN İÇKİ İÇENLERE, SARHOŞLARA, 100 DEĞNEK VURDUĞU" İDDİASINA İNANMIYORUZ. OLSA OLSA, SARHOŞ OLUP OLAY ÇIKARDIĞI, ETRÂFI RAHATSIZ ETTİĞİ İÇİN 10 DEĞNEK VURDURMUŞTUR.

ZİNA KONUSUNA DÖNERSEK, BU "CELDE" CEZÂSININ UYGULANMASI İÇİN 4 ŞÂHİT ŞARTTIR!.. YÂNİ, BİR-İKİ KİŞİNİN "KOLKOLA GEZİYORLARDI," VEYÂ "BERÂBER EVE GİRDİLER," DEMESİ YETMEZ. BİLFİİL CİNSÎ İLİŞKİYİ GÖRMÜŞ OLMALARI GEREKİR... BUNDAN NE SONUÇ ÇIKAR?.. KİMSE (PORNO YILDIZLARI HÂRİÇ) DÖRT KİŞİNİN ÖNÜNDE O İŞLEMİ YAPMAYACAĞINA GÖRE, BİRİSİNİ ZİNÂ İLE SUÇLAMAK HEMEN HEMEN İMKÂNSIZDIR!..

65 - NÂMUSLU MÜSLÜMAN KADINLARI, EVLİ KADINLARI, GENÇ KIZLARI, GAYRIMÜSLİM KADINLARI, HATTÂ HAFİFMEŞREP KADINLARI ZİNÂ İLE SUÇLAMAMAK.

NE KÖTÜ ÂDETTİR Kİ, DUL BİR KADIN BİR ERKEKLE KONUŞURKEN GÖRÜLSE, HEMEN FAHİŞE DAMGASI YER!.. HELE İŞSİZLİKTEN, AÇLIKTAN YERİNİ YURDUNU BIRAKIP ÜLKEMİZE GELMİŞ OLAN RUS, ROMEN, YABANCI KADINLAR HEMEN "NATAŞA" KABUL EDİLİR. ZAVALLILARA HERHANGİ BİR İŞTE NÂMUSLARIYLA ÇALIŞMA İMKÂNI VERİLMEZ. TÜM ERKEKLER ONLARI BİR AN ÖNCE YATAĞA ATMAYA KALKAR!.. SEBEBİNİ SORARSANIZ, "ZÂTEN SOKAK KADINIDIRLAR, ÖNLERİNE GELENLE ZİNÂ YAPIYORLAR"DIR!..

HALBUKİ İSLÂM BİRİNİN ZİNÂ YAPMASINI, YUKARDA BELİRTTİĞİMİZ GİBİ, DÖRT KİŞİNİN ŞAHADETİNE BAĞLAMIŞTIR. DÖRT KİŞİ GÖZÜYLE GÖRMEDİKÇE, DÖRT KİŞİ ONUNLA YATMADIKÇA, KİMSE "ZÂNİ" DİYE DAMGALANAMAZ!.. DÖRT DEĞİL DE İKİ-ÜÇ KİŞİ OLSA, NE OLUR BİLİYOR MUSUNUZ?.. HADİ BİZ DEMEYELİM, ÂYET KENDİ AÇIKLASIN:

- "İFFETLİ, HÜR VE MÜKELLEF KADINLARA ZİNÂ İSNÂT EDİP TE,
SONRA DÖRT ŞÂHİT GETİREMİYENLERE SEKSEN DEĞNEK VURUN!
VE EBEDİYYEN ŞEHÂDETLERİNİ KABUL ETMEYİN!
ONLAR FÂSIK KİMSELERDİR!..
MEĞER Kİ, BUNDAN SONRA TÖVBE VE
HALLERİNİ İSLÂH ETMİŞ OLSUNLAR!
ALLAH MAĞFİRET VE RAHMET EDİCİDİR!"
(NÛR SÛRESİ , 4-5. ÂYETLER)

GÖRDÜNÜZ MÜ?... ZİNÂ ETTİĞİ DÖRT ŞÂHİT İLE İSPAT EDİLMİŞ OLANIN CEZÂSI 100 DEĞNEK; BİRİNE "ZİNÂ ETTİ" DEYİP İSPATLAYAMAYANIN CEZÂSI 80 DEĞNEK!.. YÂNİ ZİNÂ İFTİRÂSI ATMAK, NEREDEYSE ZİNÂ ETMEK KADAR BÜYÜK BİR SUÇ!.. "YALANCI ŞÂHİT" SAYILDIĞI İÇİN ÖMRÜ BİLLÂH ŞAHİTLİĞİ DE KABUL EDİLMİYOR!.. TÖVBE ETMEDİKÇE!.. TÖVBE EDİNCE AFFOLMAYACAK GÜNAH ZÂTEN YOK!

DİKKAT EDİLİRSE, ÂYET MÜSLİM-GAYRIMÜSLİM DİYE KADINLARI AYIRMAMIŞ. BİZ "MÜKELLEF" TÂBİRİ ALTINA DİĞER BÜTÜN KADINLARI KOYDUK. YANLIŞIMIZ VARSA, ALLAH AFFETSİN!..

- "O NÂMUSLU, BİR ŞEYDEN HABERSİZ, İNANMIŞ KADINLARA
ZİNÂ İFTİRA EDENLER,
DÜNYÂDA VE DE ÂHİRETTE LÂNETLENMİŞLERDİ."
(NUR SÛRESİ , 23. ÂYET)

VE BİR HADİS:

BU NOKTADA BİR SAHÂBEDEN İTİRÂZ GELMİŞ. DEMİŞ Kİ, "BEN KARIMI BİRİNİN ALTINDA YAKALASAM, GİDİP ÜÇ ŞÂHİT BULUNCAYA KADAR, ADAM KAÇAR. BEN ŞİMDİ O ADAMI ÖLDÜRSEM; YERİ Mİ, DEĞİL Mİ?" PEYGAMBERİMİZ (S.A.V.) BUNA O GÜN CEVAP VERMEMİŞ. AMA SONRADAN VAHİY İLE CEVÂBI GELMİŞ. BAKIN, YÜCE ALLAH BU MESELEYİ NASIL ÇÖZMÜŞ:

- "ZEVCELERİNE ZİNÂ İSNÂT EDİP TE,
ŞÂHİT GÖSTEREMEYENLERİN,
DÖRT DEFÂ SÖZÜNDE GERÇEK OLDUĞUNA DÂİR
ALLAH'A ŞAHÂDET ETMESİ,
BEŞİNCİDE DE 'ŞÂYET YALAN SÖYLÜYORSAM,
ALLAH'IN LÂNETİ ÜZERİME OLSUN!'
DEMESİ LÂZIMDIR!"

- "ZEVCENİN DE
'BİLLÂHİ ZEVCİM YALAN SÖYLEYENLERDENDİR,'
DİYE DÖRT DEFÂ ŞEHÂDET ETMESİ, BEŞİNCİDE DE
'ZEVCİM GERÇEĞİ SÖYLEYENLERDENSE,
ALLAH'IN GAZÂBI ÜZERİME OLSUN!'
DEMESİ, HADDİ KALDIRIR!"
(NÛR SÛRESİ , 8-9. ÂYETLER)

SEN NE BÜYÜKSÜN ALLAH'IM!.. KADINLARI NE KADAR ÇOK KORURSUN ALLAH'IM!.. DÜŞÜNSENİZE, KADIN GERÇEKTEN ZİNÂ ETMİŞ OLSA DAHİ, BÖYLE BİR DURUMDA ONUN DEDİĞİNİ KOCANINKİNDEN DAHA ÜSTÜN SAYIYOR, VE HADDEN (100 DEĞNEKTEN) KURTULUYOR!.. TABİİ CEZÂSINI İLERDE ÇEKMEK ÜZERE!.. ÇÜNKÜ YALAN YERE YEMİN ETTİ, YALAN YERE KENDİNE LÂNET ETTİ!..

BURADA ÖYLE ÖNEMLİ BİR NOKTA VAR Kİ, NASIL "RECM" SAVUNUCULARININ GÖZÜNDEN KAÇIYOR, ANLAMIYORUZ. ALLAH DİYOR Kİ, "HAD ÜZERİNDEN KALKAR". PEKİ, "HADD (ŞERİATIN BİÇTİĞİ CEZÂ)" NE?.. 100 DEĞNEK!.. RECM DEĞİL!.. ÇÜNKÜ CEZÂ RECM OLSA, ÖYLE AĞIR BİR CEZÂYI ALLAH, YALAN SÖYLEME İHTİMÂLİ OLAN BİR KADINDAN BİR YEMİN İLE KALDIRIR MI?.. ÜSTELİK YUKARIDA "ZÂNİLER ANCAK ZÂNİLER İLE EVLENEBİLİR," DİYOR. (NÛR SÛRESİ , 3. ÂYET) ZÂNİYİ RECMEDERSENİZ, KİM KİMİNLE EVLENECEK Kİ?

MESELE ZİNÂ İLE BİTMEZ!.. BİZİM ANADOLU İNSANIMIZ, KARŞI CİNSTEN YABANCI BİRİ İLE KONUŞURKEN EDEBİNDEN ÖNÜNE BAKAR.. BAŞINI KALDIRMAZ... İSLÂMÎ ESASLARI SIRALAMAYA, BU DAVRANIŞIN SEBEBİYLE BAŞLAYIP DEVAM EDİYORUZ:

66 - ERKEKLER İÇİN KADINLARA ŞEHVETLE BAKMAMAK, HAYÂSIZ KADINLARDAN GELEN HAYÂSIZ TEKLİFLERE DİRENMEK, IRZINI KORUMAK, AVRET YERLERİNİ KORUMAK.

BU HUSUSLARLA İLGİLİ ÂYETLER:

- "İNANAN ERKEKLERE SÖYLE:
BAKIŞLARINDAN BÂZILARINI YUMSUNLAR,
IRZLARINI KORUSUNLAR!
BU ONLAR IÇIN DAHA TEMİZDİR."
(NÛR SÛRESİ , 30. ÂYET)

- "(AHLÂKLI ERKEKLER) UTANILACAK YERLERİNİ KORURLAR.
ZEVCELERİNDEN VE MÂLİK OLDUKLARI CÂRİYELERİNDEN GAYRİYE
(KARŞI KORURLAR)
FAKAAAT, ONDAN İLERİSİNİ ARAYANLAR ...
İŞTE ONLAR HELÂLDEN HARAMA TECÂVÜZ EDENLERDİR."
(MEARİC SÛRESİ , 29-31. ÂYETLER)

BİR KADIN, ŞİMDİKİ ZIPIR AYDINLARIN İDDİA ETTİĞİ GİBİ ZORLA BİR ERKEĞE TECÂVÜZ EDEMEZ, ANCAK İLK ÂYETE GÖRE BİR ERKEĞİ İĞFAL EDİP IRZINI KİRLETEBİLİR!.. YÂNİ ERKEKLER DE KÖTÜ NİYETLİ KADINLARIN TASALLUTUNDAN IRZLARINI KORUMAK DURUMUNDADIRLAR!

CİNSLERİN BİRBİRİNE ŞEHVETLE BAKMASI İNCİL'DE DE YASAKLANMIŞTIR: "ZİNÂ ETMEYECEKSİN, DENİLDİĞİNİ İŞİTTİNİZ. FAKAT BEN SİZE DERİM, BİR KADINA ŞEHVETLE BAKAN HER ADAM, ZÂTEN YÜREĞİNDE ONUNLA ZİNÂ ETMİŞTİR." (MATTA , 5. BÂB , 27. ÂYET ... "ÂYET" DİYORUZ, ÇÜNKÜ KUR'AN İLE BAĞDAŞIYOR.)

67 - KADINLAR İÇİN ERKEKLERE ŞEHVETLE BAKMAMAK, ERKEKLERİN ŞEHVETİNİ VE HIRSINI ARTTIRACAK DAVRANIŞLARDAN KAÇINMAK, SÜSLERİNİ, ZİYNETLERİNİ VEYÂ MAHREM YERLERİNİ GÖSTEREREK ONLARDA KÖTÜ DUYGULAR YARATMAMAK, BAŞINI ÖRTÜP, GÖĞSÜNÜ VEYA BAŞKA BİR YERİNİ AÇMAMAK.

- "İNANAN KADINLARA DA SÖYLE:
BAKIŞLARINDAN BÂZILARINI YUMSUNLAR,
IRZLARINI KORUSUNLAR, SÜSLERİNİ GÖSTERMESİNLER!
ANCAK KENDİLİĞİNDEN GÖRÜNENLER HÂRİÇ!
BAŞÖRTÜLERİNİ (GÖĞÜS) YIRTMAÇLARININ ÜSTÜNE ÇEKSİNLER,
SÜSLERİNİ KİMSEYE GÖSTERMESİNLER!
YALNIZ KOCALARINA, BABALARINA, KOCALARININ BABALARINA,
OĞULLARINA, KOCALARININ OĞULLARINA, KARDEŞLERİNE,
KARDEŞLERİNİN OĞULLARINA, KIZKARDEŞLERİNİN OĞULLARINA,
KADINLARINA, ELLERİNİN ALTINDA BULUNANLARA (KÖLELERE),
KADINA İHTİYACI BULUNMAYAN ERKEK TÂBİLERE (UŞAK VS.),
YÂHUT HENÜZ KADINLARIN MAHREM YERLERİNİ ANLAMAYAN
ÇOCUKLARA GÖSTEREBİLİRLER.
GİZLEDİKLERİ SÜSLERİN BİLİNMESİ İÇİN AYAKLARINI VURMASINLAR!"
(NÛR SÛRESİ , 31. ÂYET)

KADININ, YANINDA RAHAT DAVRANACAĞI KİŞİLER YUKARDA SAYILMIŞ. ANCAK ONLARIN YANINDA DAHİ ÖLÇÜLÜ OLMASI, EDEPSİZCE AÇILIP SAÇILMAMASI UYGUN OLUR. ÇÜNKÜ TÜRKİYE'DE MAALESEF ASKERE GİDEN OĞLUNUN KARISINA TECÂVÜZ EDEN BABALAR AZ DEĞİLDİR. HERKESİN YANINDA ÖLÇÜLÜ OLMAK EN UYGUNUDUR.

- “EY PEYGAMBER!.. EŞLERİNE. KIZLARINA
VE MÜMİNLERİN KADINLARINA SÖYLE!
CİLBABLARINI ÜSTLERİNE SALSINLAR!
ONLARIN (MÜSLÜMAN OLARAK) TANINMALARI
VE İNCİTİLMEMELERİ İÇİN EN UYGUN OLAN BUDUR."
(AHZÂB SÛRESİ , 59. ÂYET)

CİLBAB, KADINLARIN DIŞARI ÇIKARKEN GİYDİKLERİ UZUN ÖRTÜ, VEYÂ ELBİSEDİR. PEYGAMBERİMİZ ZAMANINDA HÜR KADINLAR GİYERDİ. ÇÜNKÜ O TÂRİHLERDE BÂZI DENSİZLER GECE TUVALET İHTİYACI İÇİN DIŞARI ÇIKAN CÂRİYELERİ İZLER, ONLARA SATAŞIRDI. BİR KADININ CÂRİYE OLMADIĞI DA CİLBABINDAN ANLAŞILIRDI... TEFSİRDE HAZRET-İ ÖMER'İN FAZLA ÖRTÜNÜP TE HÜR KADINLARA BENZEYEN CÂRİYELERE KIZDIĞI İFÂDE EDİLİYOR... BURADAN CÂRİYE OLAN KADINLARIN KORUNMADIĞI GİBİ BİR MÂNÂ ÇIKARSA DA, O TÂRİHLERDE CÂRİYELERİN ALINIP SATILAN KADINLAR OLDUĞUNU, YÂNİ BUGÜNÜN SOKAK KADINLARINA YAKIN BİR DURUMDA BULUNDUKLARINI HATIRLAMAK GEREKİR. YİNE DE İSLÂMÎ AÇIDAN ONLARIN DA KORUNMASI İCAB ETTİĞİ: ANCAK NÂMUSLU, MAZBUT EV KADINLARINRI ÖNCELİĞİ OLDUĞU KANAATİNDEYİZ.

- "EY ÂDEM OĞULLARI!
BİZ SİZİN İÇİN AVRET YERLERİNİ ÖRTECER BİR LİBAS,
BİR DE ZİYNET LİBÂSI HALK ETTİK.
TAKVA LİBÂSI İSE BUNLARDAN HAYIRLIDIR.
(ÂRÂF SÛRESİ , 26. ÂYET)

ÖRTÜNME KADIN-ERKEK HERKESE FARZDIR. ERKEKLER DE KADINLARI TAHRİK EDECEK ŞEKİLDE ÇIPLAK DOLAŞAMAZ. HERNEKADAR BUNUN ÖLÇÜSÜ 'BELDEN DİZLERE KADAR' DENMİŞSE DE, DAHA EDEPLİ GİYİNMELERİ GEREKİR. ÖYLE, "ERKEĞİN MALI MEYDANDADIR," ŞEKLİNDEKİ APTALCA İFÂDELER SON DERECE YANLIŞTIR. O YÜZDENDİR Kİ, HİTAP ERKEKLEREDİR, KADINLARI DA BAĞLAR.

ZİYNET LİBÂSI, GEREKLİ ÖRTÜNMENİN DIŞINDA, İNSANIN MADDÎ DURUMUNA UYGUN GİYEBİLECEĞİ GÜZEL ELBİSELERDİR... YÜCE ALLAH "TAKVA LİBÂSI İSE BUNLARIN HEPSİNDEN HAYIRLIDIR," BUYURMUŞ... TAKVA, "ALLAH'I ÇOK SEVMEKTEN KAYNAKLANAN, O'NUN RIZÂSINA AYKIRI BİR DAVRANIŞTA BULUNMAKTAN SAKINMAK, DOLAYISİYLE KÖTÜLÜK VE ÇİRKİNLİK İÇEREN HER ŞEYDEN UZAK DURMAK"TIR. BU HİSSE SÂHİP OLMAYAN İNSAN, HELE BİR DE NİYETİ BOZUKSA, KIRK KAT ÇARŞAFA DA GİRSE, İŞE YARAMAZ!

ŞUNU KESİN OLARAK BELİRTELİM Kİ, KADINLARIN ÖRTÜNMESİNİN SEBEBİ, ERKEKLERİN KÖTÜ BAKIŞLARINDAN VE TAHRİK OLUP SALDIRMALARINDAN KORUNMALARI İÇİNDİR. BU SEBEPLE, HEM ÖRTÜNÜP; HEM DE ZİYNET, KOKU VEYA MAKYAJ İLE ERKEKLERİN DİKKATİNİ ÇEKECEK TARZDA GİYİNMEK TE DOĞRU DEĞİLDİR. DAHA AÇIK SÖYLEMEK GEREKİRSE; NÂMUSLU KADINLARIN GİYİMİ KUŞAMI; FÂHİŞELERİN, KONSUMATRİSLERİN, HAFİF KADINLARIN GİYİM VE KUŞAMINA BENZEMEMELİDİR Kİ, ERKEKLERİN TASALLUTUNDAN KORUNSUNLAR! AYNI ŞEKİLDE MAKYAJLARI, KONUŞMALARI, DAVRANIŞLARI DA ONLARDAN FARKLI OLMALIDIR.

GİYİM-KUŞAMIN TASALLUTU VE TÂCİZİ NASIL ÖNLEDİĞİNE DÂİR BİR MİSÂL VERMEK İSTERİZ: BİZE TEMİZLİĞE GELEN 35 YAŞLARINDA GÜZEL BİR KADIN, EVDE ERKEKLERİN YANINDA BAŞI AÇIK ÇALIŞMASINA RAĞMEN, GİDERKEN SIKICA ÖRTÜNÜYORDU. SORDUK, "SEN BİZİM YANIMIZDA RAHATSIN. NİYE SOKAĞA ÇIKARKEN BÖYLE ÖRTÜNÜYORSUN?" DİYE... "SİZDEN RAHATSIZ OLMUYORUM. SOKAKTA SATAŞMASINLAR, LÂF ATMASINLAR DİYE ÖRTÜNÜYORUM," DEDİ.. İŞTE AMACINA UYGUN ÖRTÜNME!

- "EVLENME ARZUSU KALMAMIŞ OTURAN KADINLARIN,
KASTEN SÜS GÖSTERMEYE ÇALIŞMADAN
ÖRTÜLERİNİ BIRAKMALARINDA
KENDİLERİ İÇİN GÜNAH YOKTUR.
AMA SAKINMALARI KENDİLERİ İÇİN DAHA HAYIRLIDIR."
(NÛR SÛRESİ , 60. ÂYET)

BU ÂYETİN RUHSATI, YÂNİ SAĞLADIĞI SERBESTİYET, VERDİĞİ İZİN, ÂDETÂ GÖZLERDEN, KULAKLARDAN SAKLANMAKTADIR... ÂYET HERHANGİ BİR YAŞ TAHDİDİ KOYMADAN, OLGUNLAŞMIŞ, ERKEĞE İLGİSİ KALMAMIŞ KADINLARIN, AŞIRIYA GİTMEDEN ÖRTÜLERİNİ BIRAKABİLECEĞİNİ SÖYLÜYOR!..

BİZDE İSE AKSİ YAPILIR... KADINLAR YAŞLANDIKÇA ÖRTÜNÜR. HALBUKİ ÖRTÜNMENİN AMACI ERKEĞİN ŞEHVETİNİ UYANDIRMAMAK, ONUN AZIP, KADINA SALDIRMA İHTİMALİNİ ÖNLEMEKTİR... GENÇKEN, GÜZELKEN EDEBLİ GİYİNMEK, ÖRTÜNMEK GEREK; YAŞLANIP KİMSE BAKMAYINCA DEĞİL!.. TERSİNE, ALLAH YAŞLANDIKÇA ÖRTÜNME İHTİYACININ AZALDIĞINI BELİRTİYOR!

KADIN-ERKEK, EVLENME, ÖRTÜNME DERKEN, YERİ GELDİ, "KADIN İLE ERKEK EŞİT Mİ?" SORUSUNA CEVAP VERELİM... HİÇ BİR ŞEY EŞİT DEĞİL Kİ, KADIN İLE ERKEK EŞİT OLSUN!.. BİNLERCE YILDIR YERE DÜŞEN ALTI KÖŞELİ KAR TÂNELERİ BİLE BİRBİRİNDEN FARKLIDIR. ŞİMDİYE KADAR BİRBİRİNE EŞİT İKİ KAR TÂNESİNE RASTLANMAMIŞTIR... ERKEKLER BİRBİRİNE EŞİT DEĞİL Kİ, KADINLA ERKEK EŞİT OLSUN, KADINLAR EŞİTLİK PEŞİNDE KOŞSUN!.. KUR'AN BUNU "ALLAH'IN SİZİ BİRBİRİNİZDEN ÜSTÜN KILDIĞI ŞEYLERİ HASRETLE ARZU ETMEYİN," (NİSÂ SÛRESİ, 32. ÂYET) İFÂDESİNDE BELİRTİR... KASTEDİLEN EŞİTLİK DEĞİL; KADIN İLE ERKEĞİN DÜNYÂ HAYÂTINDA BİRBİRİNE DENK OLMALARI, BİRBİRİNİ TAMAMLAMALARI OLMALIDIR.

DİYEN ŞÂİR SON DERECE HAKLIDIR... KUR'AN-I KERİM KADİN-ERKEK KONUSUNA İKİ YERDE ŞÖYLE DEĞİNİR:

- "ERKEKLERİN MÂRÛF VEÇHİLE KADINLAR ÜZERİNDE HAKLARI OLDUĞU GİBİ,
KADINLARIN DA ZEVÇLERİ ÜZERİNDE HAKLARI VARDIR.
ANCAK ERKEKLER, KADINLAR ÜZERİNDE ÜSTÜN BİR DERECEYE SÂHİPTİRLER."
(BAKARA SÛRESİ , 228. ÂYET)

NEDİR BU ÜSTÜNLÜR?.. KADININ KORUNMASI, BAKIMI, BOŞANIRKEN NAFAKASINI SAĞLAMA SORUMLULUĞUNDAN KAYNAKLANAN VERİCİ BİR ÜSTÜNLÜK!.. HOŞ, ŞİMDİLERDE "EŞİTLİK" ADINA KADINLAR DA ERKEKLERE NAFAKA ÖDER OLDU, O BAŞKA!..

- "ERKEKLER KADINLAR ÜZERİNE HÂKİMDİRLER.
ŞU SEBEPLEDİR Kİ, ALLAH,
BAZI ERKEKLERİ BÂZI KADINLARA ÜSTÜN KILMIŞTIR.
BİR DE MALLARINDAN ONLARA İNFAK ETMEKTEDİRLER.
SÂLİHA KADINLAR GÖNÜLDEN BOYUN EĞENLER(DİR),
VE ALLAH ONLARIN HAKLARINI NASIL KORUDUYSA,
ONLAR DA ÖYLECE GAYBI (BİLİNMEMESİ GEREKENİ,
ÂİLE SIRLARINI, NÂMUSLARINI) KORURLAR.
(KORUMAYAN) SERKEŞLİK EDEN KADINLARA GELİNCE,
EVVELÂ KENDİLERİNE NASİHAT EDİN.
(USLANMAZLARSA) YATAKLARINDA YALNIZ BIRAKIN!
SONRA (GENE USLANMAZLARSA,
HAFİFÇE, İZ BIRAKMADAN) DÖVÜN!
(USLANIP) İTAAT ETTİKLERİ TAKDİRDE,
ARTIK (ONLARI İNCİTMEYE) YOL ARAMAYIN!
ALLAH ÇOK YÜCE, ÇOK BÜYÜKTÜR.
(NE HALT ETTİĞİNİZİ BİLİR)"
(NİSÂ SÛRESİ , 34. ÂYET)

İLK KISMI ÇOK İYİ ANLAMAK GEREK!.. ALLAH DİYOR Kİ, "BÂZI ERKEKLER, BÂZI KADINLARA ÜSTÜNDÜR." ... "BÜTÜN ERKEKLER BÜTÜN KADINLARA ÜSTÜNDÜR," DEMİYOR!.. DEMEK Kİ, BÂZI KADINLAR DA BÂZI ERKEKLERDEN ÜSTÜN!.. ANCAK ALLAH, DÜNYÂ HAYÂTININ DEĞİŞMEZ ŞARTLARI İTİBÂRİYLE, VE GEÇİMİNİ SAĞLAMASI DOLAYISİYLE ERKEKLERİN KADINLAR ÜZERİNDE HÂKİM OLMASINI, YÂNİ ÂİLE REİSİ OLMASINI, KADININ DA BUNU GÖNÜLDEN KABULLENMESİNİ İSTİYOR!.. TABİİ Kİ BU, KADININ EZİLMESİ, HORLANMASI, SÖZÜNÜN DİNLENMEMESİ ANLAMINA GELMEZ. SÂDECE ÂİLEYİ BİR ARADA TUTMA, BESLEME, KORUMA SORUMLULUĞUNUN ÖNCELİKLE ERKEĞİN BOYNUNA BORÇ OLDUĞUNA İŞARET EDER. İKİ KAFADAN İKİ AYRI SES ÇIKINCA ORTALIK KARIŞACAĞI İÇİN, ERKEĞİN REİS OLMASINI TERCİH EDER... YİNE DE İDÂRE, ERKEĞİN RIZÂSI İLE, KADINA DA BIRAKILABİLİR.

BU "GEÇİM" MESELESİ FEMİNİST KADINLAR, VE EFEMİNE FEMİNİST ERKEK BOZUNTULARI TARAFINDAN İSTİSMAR EDİLİR... NEYMİŞ EFENDİM, KADININ DA "EKONOMİK ÖZGÜRLÜĞÜ" OLMALIYMIŞ. "EKONOMİK ÖZGÜRLÜĞÜ" OLAN KADIN NEDEN ERKEĞE BAĞLI OLSUNMUŞ?..

TEKRAR BELİRTİYORUZ, DÜNYA ŞARTLARI VE BEDEN BAKIMINDAN ERKEK GÜÇLÜ OLDUĞU İÇİN, KADINLARIN VE ÇOCUKLARIN KORUNMASI VE BESLENMESİ ERKEKLER TARAFINDAN SAĞLANIR... BİR KADIN YA BABASININ, ERKEK KARDEŞİNİN, YÂ DA KOCASININ HİMÂYESİNDEDİR... BİR KADININ TAM ANLAMIYLA "EKONOMİK ÖZGÜR" OLMASI İÇİN, YÂNİ TEK BAŞINA YAŞAYABİLMESİ İÇİN (O DA MAHALLENİN ZAMPARALARI BIRAKIRSA), BUGÜNÜN PARASIYLA EN AZ 600 DOLAR (GÜNDE 20 DOLAR) KAZANMASI GEREKİR... BIRAKIN KADINLARI; BUGÜN KAÇ ERKEK 600 DOLAR VEYA 1.000 LİRA KAZANIYOR Kİ?.. DÜNYÂ NÜFUSUNUN YARISI ANCAK GÜNDE 2 DOLAR İLE GEÇİNİYOR! GEÇİNEMİYENLER DÜŞÜYOR!.. O YÜZDEN, KADINLARI ERKEKLERİN HİMÂYESİNDEN ÇIKARMAYA ÇALIŞMAK, ONLARI SOKAĞA ATMAK DEMEKTİR!

YÜKÜMLÜGÜ OLMASINA RAĞMEN KARISINA, KIZINA BAKMAYAN BABALAR İLE KOCALARI ZÂTEN ERKEKTEN SAYMIYORUZ! MÜSLÜMAN HİÇ SAYMIYORUZ!.. HANİ YUKARDA DEDİK YA, "BÂZI KADINLAR DA BÂZI ERKEKLERDEN ÜSTÜNDÜR" DİYE... İŞTE O ÜSTÜN KADINLAR ELBETTE KENDİ BAŞLARININ ÇÂRESİNE BAKABİLİRLER. HİÇ İTİRÂZIMIZ YOK! ÇEVREMİZDE BÖYLELERİ ÇOK!

YÜCE PEYGAMBERİMİZ (S.A.V.) VEDÂ HACCINDA YUKARDAKİ ÂYETLERE ŞÖYLE AÇIKLAMA GETİRMİŞTİR:

DAHA ÖNCE BELİRTMİŞTİK, İSLÂM'DA DAYAK ETKİLİ BİR CEZÂDIR... NE KADAR ALEYHİNE LÂF EDİLSE DE, EN MEDENÎ GEÇİNEN BATI ÜLKESİNDE BİLE, HEM POLİSTE, HEM DE EVLERDE GÖRÜLÜR... İSLÂM'DA EN YÜKSEK HADDİ 100 DEĞNEK OLARAK ZİNÂ SUÇUNDA UYGULANIR. AMA ONDA DAHİ ÖLDÜRME, SAKATLAMA, HASTÂNELİK ETME YOKTUR... ÖYLEYSE, ERKEKLERİN KADINLARI, ÇOCUKLARI OLUR-OLMAZ ŞEYLER İÇİN KIYASIYA DÖVMELERİ, ÇOK BÜYÜK BİR GÜNAHTIR. İŞTE BU YÜZDEN "HAFİFÇE DÖVÜP GÖZÜNÜ KORKUTMA" İFÂDESİNİ VURGULUYORUZ... ÇÜNKÜ ÜLKEMİZDE KOCALAR KADINLARA "ALLAH YARATTI" DEMEDEN GİRİŞİYOR, HASTÂNELİK EDİYOR, HATTA VURUP ÖLDÜRÜYOR!.. ÖYLE YEMEK SOĞUK DİYE, KAPI GEÇ AÇILDI DİYE KADIN DÖVÜLMEZ!.. EVE SENDEN İZİNSİZ ADAM ALMIŞ OLACAK!.. İLİŞKİ KURMASA DA, BU YANLIŞ BİR DAVRANIŞ!.. SEN DE ÖNCE NASİHAT EDECEKSİN, UYARACAKSIN... GENE YAPARSA, BU SEFER YATAĞINI AYIRACAK, KÜS DURACAKSIN... GENE AKILLANMAYIP, SÖZ DİNLEMEYİP ADAM ALIRSA, "HAFİFÇE" VURABİLİRSİN... SAKIN HA, İZ BIRAKACAK KADAR ŞİDDETLİ OLMASIN! MAKSAT CAN YAKMAK DEĞİL, BİRAZ GURURUNU KIRMAK!.. YİNE AKILLINMADI, SEN DE RAHATSIZ OLDUN, EN FAZLA BOŞAYACAKSIN! ÖLDÜRMEYE GEREK YOK Kİ! ... HAA, BU ARADA SEN DE ONU KORUYACAK, BESLEYECEK, GİYDİRİP KUŞATACAKSIN. İHTİYAÇLARINI KARŞILAYACAKSIN!.. KADINI HEM AÇ BIRAK, EVİNE BAKMA, HATTA PARASINI YE, HEM DE DÖV!.. YOK ÖYLE ERKEKLİK!.. YOK ÖYLE MÜSLÜMANLIK!..

BUNA BAĞLI OLARAK, BÂZI SAPIK ERKEKLERİN "YA BENİMSİN, YA KARA TOPRAĞIN," VEYÂ "SENİ BAŞKASINA YÂR ETMEM," ZİHNİYETİ ASLA İSLÂM İLE BAĞDAŞMAZ!.. ÇÜNKÜ BÖYLE DİYEN SAPIK ERKEK, O KADINI SEVDİĞİNİ İDDİA ETMEKTEDİR, ASLINDA ZÛLMETMEKTEDİR!.. . SEVEN İNSANIN İLK YAPACAĞI ŞEY, SEVDİĞİNİ MUTLU GÖRMEKTİR. KADIN SENİNLE MUTLU DEĞİLSE, HATTÂ SENDEN İĞRENİYORSA, NASIL SENİNLE OLMASINI İSTER, SONRA DA "ONU SEVİYORUM" DİYEBİLİRSİN Kİ?.. KADIN BAŞKASINI SEVİYOR İSE, ONUNLA MUTLU OLACAK İSE, NASIL KALKAR, "HAYIR, BENİM OLACAKSIN," DİYEBİLİRSİN Kİ?.. EĞER GERÇEKTEN O KADINI SEVİYORSAN, BAĞRINA TAŞ BASIP ONUN MUTLULUĞU İÇİN KENDİNDEN FEDAKÂRLIK EDECEKSİN!.. BAŞKA TÜRLÜ DAVRANMAK ANCAK EGOİSTLİK, BENCİLLİK, HATTÂ SADİSTLİK OLUR!.. HİÇ BİR ŞEKİLDE SEVGİ İLE, AŞK İLE, SEVDA İLE ALÂKASI YOKTUR!.. BU HUSUS OKULLARDA, GENÇLER BULÜĞA ERME ÇAĞINDA İKEN İŞLENMELİ, HAYATLARINA YÖN VERİLMELİDİR.

DEVÂM EDİYORUZ:

68 - HOMOSEKSÜELLİKTEN, LİVÂTADAN, YÂNİ ERKEK ERKEĞE İLİŞKİDEN UZAK DURMAK. LEZBİYENLİKTEN, SEVİCİLİKTEN, YÂNİ KADIN KADINA İLİŞKİDEN UZAK DURMAK.

İLGİLİ ÂYETLER:

- "LÛT KAVMİNE DEDİ Kİ: 'SİZ (GÖZ) GÖRE GÖRE
O AŞIRI KÖTÜLÜĞÜ YAPIYORSUNUZ, HA?
SİZ KADINLARI BIRAKIP
ŞEHVETLE ERKEKLERE Mİ YAKLAŞIYORSUNUZ?
SİZ GERÇEKTEN CÂHİL BİR TOPLULUKSUNUZ.'
ONLARIN ÜZERLERİNE (YOKEDİCİ) YAĞMURU YAĞDIRDIK."
(NEML SÛRESİ , 54-58. ÂYETLER)

- "LÛT... KAVMİNE DEDİ Kİ: 'SİZ, SİZDEN ÖNCE ÂLEMLERDEN
HİÇ KİMSENİN YAPMADIĞI BİR FUHŞA GİDİYORSUNUZ.
SİZ ERKEKLERE GİDİYORSUNUZ. YOL KESİYORSUNUZ,
VE TOPLANTINIZDA EDEPSİZCE ŞEYLER YAPIYORSUNUZ, HA?'
ANDOLSUN Kİ, BİZ AKLINI KULLANAN BİR TOPLUM İÇİN
ONDAN (LUT KAVMİNDEN) BİR İŞÂRET BIRAKMIŞIZDIR."
(ANKEBÛT SÛRESİ , 28-35. ÂYETLER)

- "RABBİNİZİN SİZİN İÇİN YARATTIĞI EŞLERİNİZİ BIRAKIYORSUNUZ DA,
ÂLEMLERİN İÇİNDE ERKEKLERE Mİ GİDİYORSUNUZ?
SİZ HADDİ AŞAN BİR KAVİMSİNİZ!...
BİZ DE ONU (LUT'U) VE ÂİLESİNİ KURTARDIK...
SONRA ÖTEKİLERİ HEP YIKTIK. HELÂK ETTİK."
(ŞUÂRA SÛRESİ , 165-172. ÂYETLER)

BU KONUDA İKİ GRUBU UYARMAK İSTERİZ... BİRİNCİSİ, SÖZÜMONA KENDİNİ MODERN, İLERİCİ VE DEMOKRAT SAYAN, SÖZÜMONA AYDIN KESİM... BUNLAR HOMOSEKSÜELLİĞİ, ERKEK ERKEĞE, KADIN KADINA İLİŞKİYİ BİR "CİNSEL TERCİH" OLARAK NORMÂL GÖRMEKTE, HATTÂ BUNUNLA YETİNMEYİP, BAZI SANATÇI BOZUNTULARI İLE MEDYADA REKLÂMINI DAHİ YAPMAKTADIRLAR. HALBUSİ "TAHKİK, O (KUR(AN), AYIRD EDEN BİR SÖZDÜR" (TÂRIK SÛRESİ , 13. ÂYET) İFÂDESİ GEREĞİ DÜNYÂ HAYÂTINDA DOĞRU İLE YANLIŞI AYIRT ETME MECBURİYETİ VARDIR. HER ŞEYİ "DOĞRU, İYİ, MAKBUL" SAYARSAK, BUNA HIRSIZLIK, ADAM ÖLDÜRME, ÇOCUKLARA TECÂVÜZ DE GİRER, TOPLUMDA DÜZEN VE GÜVEN KALMAZ!.. HIRSIZLIK GİBİ HOMOSEKSÜELLİK TE YANLIŞLARDAN BİRİDİR. ALLAH BUNU UYGUN GÖRMEDİĞİNİ HEM TEVRAT'TA (TEKVİN, 18-19. BÂBLAR LUT KAVMİ HAKKINDA... "KADINLA YATAR GİBİ ERKEKLE YATMAYACAKSIN." LEVİLİLER, 18. BÂB , 22. ÂYET... "ÂYET" DİYORUZ, ÇÜNKÜ KUR'AN İLE BAĞDAŞIYOR) , HEM DE KUR'AN-I KERİM'DE AÇIKÇA BELİRTMİŞTİR.

İKİNCİ KESİM İSE CÂHİL HALK TABAKASIDIR... HERNEKADAR HALK ARASINDA OĞLANCILIK, SÜBYANCILIK, KULAMPARALIK TÂBİRLERİ VARSA DA, BUNLARDAN ÇOCUKLARA TECÂVÜZ DEMEK OLAN OĞLANCILIK VE SÜBYANCILIK AYIP GÖRÜLÜR. HOMOSEKSÜELLİKTE İSE, SÂDECE PASİF OLANI, KADIN ROLÜ ÜSTLENENİ AYIPLARLAR; AMA AKTİF OLANI, ERKEK ROLÜ ÜSTLENENİ ÂDETÂ ALKIŞLARLAR! HİÇ BİR ZAMAN AKTİF ERKEĞİ "HOMOSEKSÜEL, SAPIK" KABUL ETMEZLER!.. O EYLEMİ YAPMAYI ERKEKLİK SAYAR, HATTÂ ÖĞÜNÜRLER!.. BU YÖNDE KÜFÜR ETMEYİ MÂRİFET SAYARLAR!..

HALBUKİ DİN AÇISINDAN (Kİ, BUNA BÜTÜN DİNLER DÂHİLDİR) HER İKİSİNİN DE YAPTIĞI ÇİRKİNDİR. YÜCE ALLAH'IN HİTÂBI DA ASLINDA, ERKEKLİK TASLAYIP BAŞKA ERKEKLERİ KADIN GİBİ KULLANANLARADIR. ÇÜNKÜ BU HERİFLER ERKEK ÇOCUKLARINI BU YOLA ZORLA SÜRÜKLEMEKTE, TOPLUMA ESAS ZARARI BUNLAR VERMEKTEDİRLER!.. EĞER BU SAPIK NAMUSSUZLAR OLMASA, NE TRAVESTİLER, NE DE TRANSSEKSÜELLER MÜŞTERİ BULABİLİR. KADINSI GÖRÜNMEYE ÖZENEN ERKEK SAYISI AZALIR.

HERNEKADAR KUR'AN-I KERİM'DE KADIN KADINA İLİŞKİ, LÛT KAVMİNİN YAPTIĞI KADAR AÇIK KINANMAMIŞSA DA, BÂZI ÂYETLERİ O YÖNDE YORUMLAYANLAR VARDIR:

- "KADINLARINIZDAN FUHUŞ EDENLERE KARŞI
İÇİNİZDEN DÖRT ŞÂHİT İSTEYİN.
ŞÂYET ŞEHÂDET EDERLERSE,
ÖLÜM MELEĞİ RUHLARINI ALINCAYA KADAR,
YÂHUT ALLAH (İSLÂH EDİCİ) BİR YOL AÇINCAYA KADAR,
ONLARI EVDE ALIKOYUN!
SİZLERDEN FUHUŞ EDENLERİN
HER İKİSİNİ DE TEVBİH VE SERZENİŞLE İNCİTİN!
EĞER TÖVBE EDİP NEFİSLERİNİ İSLÂH EDERLERSE,
BU TAKDİRDE EZİYET ETMEKTEN VAZGEÇİN!
ŞÜPHE YOK Kİ ALLAH TÖVBEYİ KABUL EDİCİ,
VE EMİRLERİNE İTAAT EDENLERE RAHMET EDİCİDİR."
(NİSÂ SÛRESİ , 15-16. ÂYETLER)

BİZ DE TABİATA AYKIRI BU İLİŞKİNİN DİNEN DE UYGUN OLMADIĞINI BELİRTİYORUZ... MAALESEF LÛT KAVMİ GİBİ ÇÖKMEKTE OLAN HIRİSTİYAN BATI DÜNYÂSI, BU TARZ İLİŞKİLERİ MUBAH GÖRMEK, TEŞVİK ETMEK ŞÖYLE DURSUN; SEVİCİ KADINLARI, HOMOSEKSÜEL ERKEKLERİ PAPAZ YAPMAYA BAŞLAMIŞ, KİLİSELERDE ERKEK ERKEĞE, KADIN KADINA NİKÂH KIYMAYI, BU YÖNDE YASALAR ÇIKARTARAK MEŞRÛLAŞTIRMIŞTIR... DİNE AYKIRI BİR EYLEMİN ALLAH'IN EVİNDE KUTSANMASI NE KADAR DİNDARLIKTIR, SİZ KARAR VERİN.

BU KONUDA SON OLARAK EKLİYELİM Kİ, HAYVANLAR İLE İLİŞKİYE GİRMEK TE HOMOSEKSÜELLİK KADAR KÖTÜDÜR. MUSEVÎLİKTE HAYVANLA İLİŞKİYE GİREN MUNDAR ADDEDİLİR: "VE HİÇ BİR HAYVANLA KENDİNİ MUNDAR ETMEK İÇİN YATMAYACAKSIN!" (LEVİLİLER, 18/23) ALLAH BU TARZ EĞİLİMLERİN YAYGIN OLDUĞU TOPLUMLARI HELÂK ETTİĞİNİ HATIRLATIYOR, GELECEKTE DE HELÂK EDECEĞİNİ İMÂ EDİYOR!.. AMAN DİKKAT!..

69 - KURALLARINA UYARAK VE MEHİR VEREREK EVLENMEK, EVLENDİRMEK.

YUKARIDA ZİNÂDAN, HOMOSEKSÜELLİKTEN KAÇINMAK GEREKTİĞİNİ ANLATTIK. BUNU NASIL YAPABİLİRİZ?.. TOPLUMDA ZİNÂYI, HOMOSEKSÜELLİĞİ, HATTÂ AHLÂKSIZLIĞI NASIL ENGELLEYEBİLİRİZ?.. EVLENEREK, BEKÂRLARI EVLENDİREREK, EVLENMEYİ KOLAYLAŞTIRARAK!..

İLGİLİ ÂYETLER :

- "İÇİNİZDEN, KENDİLERİYLE HUZURA KAVUŞACAĞINIZ EŞLER YARATAN,
VE ARANIZA SEVGİ VE MERHAMET KOYAN ALLAH'TIR."
(RÛM SÛRESİ , 21. ÂYET)

- "İÇİNİZDEKİ BEKÂRLARI,
KÖLELERİNİZDEN, CÂRİYELERİNİZDEN
İYİ OLANLARI EVLENDİRİN.
EĞER YOKSUL İSELER,
ALLAH ONLARI LÛTFU İLE ZENGİNLEŞTİRİR.
EVLENEMEYENLER, ALLAH ONLARI
LÛTFU İLE ZENGİNLEŞTİRİNCEYE KADAR
İFFETLİ DURSUNLAR."
(NÛR SÛRESİ , 32-33. ÂYETLER)

ERKEK VEYÂ KADININ DÜNYÂ HAYÂTINDA YALNIZ KALMASI BÜYÜK BİR SIKINTIDIR. BU YÜZDEN PEYGAMBERİMİZ, SAVAŞTA ŞEHİT OLANLARIN EŞLERİNİ İDDETLERİ DOLUNCA (4 AY, 10 GÜN) DERHAL EVLENDİRİRDİ. AYNI ŞEKİLDE KARISI VEFAT EDEN ERKEĞİN HEMEN EVLENMESİNİN DE BİR MAHZURU YOKTUR. İNSANLARIN KİMLERLE EVLENEBİLECEKLERİ KUR'AN-I KERİM'DE TEFERRUTI İLE ANLATILMIŞTIR. BUNDAN BAŞKA BİR KISITLAMA YOKTUR. NE ERKEĞİ, NE KADINI TEKRAR EVLENDİĞİNDE "GÖZÜ DIŞARDA İMİŞ" DİYE SUÇLAMAK DOĞRU DEĞİLDİR, HATTÂ GÜNAHTIR!.. HELE KARISINDAN BOŞANMIŞ BİR ADAMIN HÂLÂ O KADINA SÂHİP ÇIKMASI, ONUN EVLENMESİNE ENGEL OLMASI DÜŞÜNÜLEMEZ BİLE!.. BOŞANDIĞI ANDAN İTİBÂREN O KADIN ÜZERİNDEKİ HAKKI HUKUKU DA SONA ERMİŞTİR. ERKEKLİK TASLAYIP, ÖRF-ÂDET-TÖREYİ ÖNE SÜRÜP KADINI RAHATSIZ ETMESİ, HATTÂ ÖLDÜRMESİ CÂHİLLİK, SAPIKLIKTIR!

EVLENİLMEYECEK KİŞİLERİN LİSTESİ TEFERRUATLI OLARAK Nikahı düşenler-düşmeyenler SAYFASINDA VERİLMİŞTİR.

İLGİLİ ÂYET:

- "ANALARINIZ, (BABALARINIZ),
KIZLARINIZ, (OĞULLARINIZ),
KARDEŞLERİNİZ, HALALARINIZ (AMCALARINIZ),
TEYZELERİNİZ. (DAYILARINIZ),
ERKEK KARDEŞLERİNİZİN KIZLARI, (OĞULLARI),
KIZ KARDEŞLERİNİZİN KIZLARI, (OĞULLARI),
SİZİ EMZİREN SUT ANNELERİNİZ, SÜT KARDEŞLERİNİZ,
KAYNANALARINIZ, (KAYNATALARINIZ),
CİNSEL İLİŞKİDE BULUNDUĞUNUZ EŞLERİNİZDEN DOĞMUŞ OLAN
ÜVEY KIZLARINIZ, (ÜVEY OĞULLARINIZ İLE EVLENEMEZSİNİZ!)
EĞER ANALARI (BABALARI)İLE İLİŞKİDE BULUNMAMIŞ İSENİZ,
BU KIZLAR (VEYÂ OĞULLAR) İLE EVLENMENİZDE MAHZUR YOKTUR.
ÖZ OĞULLARINIZIN (VEYÂ KIZLARINIZIN) EŞLERİ İLE EVLENMENİZ,
VE İKİ KIZ KARDEŞİ BİRLİKTE NİKÂHINIZ ALTINA ALMANIZ
SİZE HARAM KILINDI....
SAVAŞ ESİRİ OLARAK ELİNİZE GEÇMİŞ CÂRİYELER DIŞINDA
EVLİ KADINLAR İLE EVLENMENİZ HARAMDIR.
BUNLAR ALLAH'IN ÜZERİNİZE YAZDIĞI YASAKLARDIR.
BUNLARIN DIŞINDA KALAN KADINLARI
İFFETLİ YAŞAMANIZ, ZİNÂ ETMEMENİZ ŞARTI İLE,
(MUTLAKA) MEHİRLERİNİ VEREREK,
NİKÂHLAMANIZ SİZE HELÂL KILINDI.
BU KADINLARDAN SAĞLADIĞINIZ FAYDANIN KARŞILIĞI OLARAK
KENDİLERİNE, ARANIZDA KARARLAŞTIRDIĞINIZ MEHİRLERİNİ
HAKLARI OLARAK VERİNİZ.
DAHA ÖNCE BELİRLENEN MEHRİ,
EŞİNİZLE (TATLILIKLA) ANLAŞARAK,
YENİ BİR MİKTARA BAĞLAMANIZDA MAHZUR YOKTUR.
HİÇ KUŞKUSUZ ALLAH HER ŞEYİ BİLİR
HİKMET SÂHİBİDİR."
(NİSÂ SÛRESİ , 23-24. ÂYETLER)

UZUN UZUN YAZDIK Kİ, ANLAŞILMAYAN BİR HUSUS KALMASIN!.. KUR'AN BU KONUDA ERKEKLERE HİTAP ETTİĞİ İÇİN PARANTEZ İÇİNDE KADINLAR İÇİN YASAK OLAN KİŞİLERİ DE BELİRTTİK.

BURADA HİCAP DUYARAK İLETMEK İSTERİZ Kİ, MAALESEF ÜLKEMİZDE "BALDIZ BALDAN TATLIDIR," GİBİ HEM GÜNAH, HEM DE AYIP OLAN BİR TEKERLEME İLE "ENİŞTE"YE YAZILMIŞ ŞARKILAR, TÜRKÜLER VARDIR. BALDIZ VE ENİŞTE NİKÂH BİLE DÜŞMEYECEK, YÂNİ MEŞRÛ BİR İLİŞKİ DAHİ KURULAMAYACAK KİŞİLER OLMASINA RAĞMEN, ONLARA GÖZ DİKENLER BULUNMASI UTANÇ VERİCİDİR... AYNI ŞEKİLDE GELİNİNE SULANAN AHLÂKSIZ KAYINPEDERLER OLDUĞUNU DA DUYUYORUZ. ALLAH BU GİBİLERİN ŞERRİNDEN ÂİLELERİMİZİ KORUSUN!

BİR BAŞKA HUSUS TA MEHİR MESELESİDİR, MAALESEF ÇOĞU KİMSE TARAFINDAN DİNÎ NİKÂHIN BİR GEREĞİ OLARAK GÖRÜLMEMEKTEDİR. ÇOĞU YERDE DE "BAŞLIK PARASI"NA DÖNÜŞMÜŞTÜR, GELİNİN BABASI ALIR. HALBUKİ NİKÂHTAN ÖNCE VERİLMESİ KARARLAŞTIRILAN MEHİR, KADINA EVİNİ KURMASI İÇİN, HARCAMASI TAMÂMEN ONUN ARZUSUNA BAĞLI OLAN PARADIR, ALTINDIR. "MİHR-İ MUACCEL" OLARAK BİLİNİR... BAŞLIK PARASININ BABAYA VERİLMESİ, ANCAK KIZIN CEYİZİNİ KIZIN İSTEĞİNE GÖRE HAZIRLAMIŞ OLMASI HÂLİNDE MUBAH GÖRÜLEBİLİR... "MİHR-İ MÜECCEL" İSE, NİKÂH SONLANDIRILDIĞI TAKDİRDE, YÂNİ BOŞANMA HÂLİNDE, KADIN HAYÂTINI YENİDEN KURABİLSİN DİYE PEŞÎNEN TAAHHÜD EDİLEN MİKTARDIR. O VERİLMEDEN BOŞANMA TAMAMLANMIŞ OLMAZ! KADIN HER İKİSİNDEN DE İSTEDİĞİ MİKTARI BAĞIŞLAYABİLİR AMA, ERKEĞİN VAADETTİĞİ MİKTARIN ÜSTÜNE YATMA HAKKI YOKTUR!

70 - ÂDET GÖREN KADINLA İLİŞKİ KURMAMAK,

71 - KADINLARLA TERS İLİŞKİ YAPMAMAK.

KUR'AN ÂDET GÖREN KADINLA İLİŞKİYE GİRMEYİ YASAKLAMIŞTIR. BU, MUSEVÎLİK'TE DE YASAKTIR: "ÂDET MURDARLIĞINDA İKEN ÇIPLAKLIĞINI AÇMAK İÇİN BİR KADINA YAKLAŞMAYACAKSIN!" (LEVİLİLER, 18. BÂB , 19. ÂYET... "ÂYET" DİYORUZ, ÇÜNKÜ KUR'AN İLE BAĞDAŞIYOR.)BU HEM KADININ SIKINTISINI ANLADIĞINIZI GÖSTERİR, HEM DE BÜNYE İTİBÂRİYLE ZAYIFLADIĞI İÇİN, MİKROP KAPMASINI ÖNLER.

İLGİLİ ÂYET:

- "O ÂDET HÂLİ, BİR SIKINTI VE EZİYET HÂLİDİR.
O HÂLDE, ÂDET HÂLİNE GİRDİKLERİNDE,
KADINLARDAN AYRILIN
VE (ÂDET BİTİP)TEMİZLENİNCEYE KADAR,
ONLARA YAKLAŞMAYIN!
TEMİZLENDİKLERİNDE İSE,
ALLAH'IN SİZE EMRETTİĞİ YOLDAN
İLİŞKİ KURUN!
ALLAH ÇOK TÖVBE EDENLERİ DE,
ÇOK TEMİZ OLANLARI DA SEVER."
(BAKARA SÛRESİ , 222. ÂYET)

ÇOK AÇIK, DEĞİL Mİ?.. "ALLAH'IN EMRETTİĞİ YOLDAN" İFÂDESİ, TERS İLİŞKİYİ YASAKLIYOR!.. ÜSTELİK ALLAH ONU TEMİZ DE SAYMIYOR!.. PEYGAMBERİMİZ DE KADINLARA TERS YOLDAN YAKLAŞANLARI LÂNETLEMİŞTİR.

72 - BOŞANMA DURUMUNDA KARISINA VE ÇOCUKLARINA BAKMAK, ONLARI BAINDIRMAK

İSLÂM DİNİ GERÇEKÇİDİR. TOPLUMDA EVLENMELER OLDUĞU GİBİ, ANLAŞMAZLIKLAR SONUCU BOŞANMALAR DA OLABİLECEĞİNİ HESÂBA KATARAK HÜKÜMLER KOYMUŞTUR.

- "KADINLARI BOŞADIĞINIZ ZAMAN... İDDETİ SAYIN... (3 AY)
ONLARI EVLERİNDEN ÇIKARMAYIN!
KENDİLERİ DE ÇIKMASINLAR!
APAÇIK BİR EDEPSİZLİK YAPMALARI
BU HÜKMÜN DIŞINDADIR.
SÜRELERİNİN SONUNA VARDIKLARINDA
YA ONLARI GÜZELCE TUTUN,
YAHUT GÜZELLİKLE ONLARDAN AYRILIN!
İÇİNİZDEN ADÂLETLİ İKİ KİŞİYİ DE ŞÂHİT TUTUN."
(TALÂK SÛRESİ , 1-2. ÂYETLER)

- "O (BOŞADIĞINIZ) KADINLARI
GÜCÜNÜZ ÖLÇÜSÜNDE
OTURDUĞUNUZ YERİN BİR BÖLÜMÜNDE OTURTUN,
(TÂ Kİ KENDİLERİNE UYGUN BİR BARINAK BULUNCAYA KADAR).
ONLARI EVDEN ÇIKARMAK İÇİN
KENDİLERİNE ZARAR VERMEYE KALKIŞMAYIN!
GEBE İSELER YÜKLERİNİ BIRAKINHCAYA KADAR
ONLARIN GEÇİMİNİ SAĞLAYIN!
SONRA (ÇOCUĞUNUZU) SİZİN İÇİN EMZİRİRSE,
ONLARIN ÜCRETLERİNİ VERİN!
ARANIZDA GÜZELLİKLE KONUŞUN, ANLAŞIN."
(TALÂK SÛRESİ , 6. ÂYET)

YÜCE ALLAH BOŞANMA KONUSUNDA KOCA BİR SÛRE İNDİRMİŞ!.. BİZCE BU SÛREDEKİ HÜKÜMLER KAANUNLARIMIZA YANSITILMALIDIR.

ŞU HALDE İYİ BİR MÜSLÜMAN BOŞADIĞI KARISINI EVDEN KOVAMAZ, SOKAĞA ATAMAZ. ÇÜNKÜ SOKAĞA ATILAN KADIN, FUHŞA DÜŞER, GÜNÂHI VEBÂLİ DE KOCAYA ÂİT OLUR. GEREKİRSE, ERKEK EVİ TERKETMELİDİR. ANCAK KADINA EVDE UYGUN BİR YER GÖSTERİP, KENDİSİNİ BARINDIRACAK VE GEÇİNDİRECEK BİR YUVA BULANA KADAR ORADA TUTMASI EN UYGUNUDUR. BU DURUM İKİ YIL DAHİ SÜREBİLİR. BU SÜRE İÇİNDE ERKEK "BARINDIRIYORUM" DİYE KADINDAN YARARLANMAYA KALKAMAZ!..

ARALARI BOZULAN KARI KOCANIN ÂİLELERİNE DÜŞEN GÖREVLER DE VARDIR :

- "ŞÂYET ARALARINDA AYRILIK VUKUUNDAN ENDİŞE EDERSENİZ,
TARAFLARIN ÂİLELERİNDEN BİR HAKEM GÖNDERİN.
BUNLAR GERÇEKTEN BARIŞTIRMAK İSTERLERSE,
ALLAH ONLARI UYUŞMA KONUSUNDA BAŞARILI KILAR."
(NİSÂ SÛRESİ , 35. ÂYET)

ASLINDA İSLÂM'DA "BOŞ OL" DEDİKTEN SONRA DAHİ, İLK ÜÇ AY "GEÇİŞ" DÖNEMİDİR. YÂNİ KADIN İLE ERKEK NE EVLİDİR, NE DE BOŞANMIŞ! BU SÜRE ZARFINDA ARALARI DÜZELİRSE, (Kİ, İKİ TARAFIN YAKINLARINDAN DA DÜZELTMEYE YARDIMCI OLMALARI BEKLENİR) EVLİLİK SÜRER, BOŞANMIŞ OLMAZLAR. EĞER ÜÇ AY SONRA DA GEÇİMSİZLİK SÜRERSE, BOŞANMA GERÇEKLEŞMİŞ OLUR. O ZAMAN ÖNCEDEN KARARLAŞTIRILMIŞ OLAN MEHR-İ MÜECCEL (KADINA YENİDEN BİR HAYAT KURMASINI SAĞLAYACAK KADAR PARA) VERİLİR.

ZÂTEN İLK ÜÇ AY (Kİ BU AYNI ZAMANDA İDDET, YÂNİ "BEKLEME" SÜRESİDİR) KADIN BAŞKASI İLE EVLENEMEZ.

- "ÂDETTEN KESİLEN KADINLARINIZIN,
EĞER ŞÜPHEDE İSENİZ, İDDET ÜÇ AYDIR.
HENÜZ ÂDET GÖRMEYENLER DE BÖYLEDİR.
GEBE OLANLARIN BEKLEME SÜRESİ
YÜKLERİNİ BIRAKMALARINA KADARDIR."
(TALÂK SÛRESİ , 4. ÂYET)

BOŞANAN KADIN ANASININ EVİNE GİTMEMİŞSE, KOCANIN EVİNDE BİR YERDE YAŞAYACAKTIR. BOŞANMA GERÇEKLEŞSE DAHİ, EĞER KADININ GİDECEK YERİ YOKSA, BU BARINDIRMAYI DEVÂM ETTİRMEK KOCANIN GÖREVİDİR. SAKIN OLA Kİ, KADINA ZARAR VERMESİN!.. KÖTÜ SÖZ SÖYLEMESİN!.. BARINDIRMAYI BAŞINA KAKMASIN!

- "ELİ GENİŞ OLAN, ELİNİN GENİŞLİĞİNE GÖRE
(BOŞADIĞI KARISINA VE ÇOCUĞUNA) NAFAKA VERSİN.
RIZKI DAR OLAN DA,
ALLAH'IN ONA VERDİĞİNDEN HARCASIN!
(TALÂK SÛRESİ , 7. ÂYET)

ÇOK ŞÜKÜR Kİ, KAANUNLARIMIZ BOŞANAN KADINA VE ÇOCUĞA NAFAKA BAĞLIYOR. TABİİ BURADA ÖNEMLİ OLAN ZENGİNİN VARLIĞINA GÖRE NAFAKA VERMESİDİR. GÜLÜNÇ RAKAMLAR SÖZ KONUSU OLAMAYACAĞI GİBİ, UÇUK RAKAMLARA DA NE KADININ, NE DE MAHKEMENİN KAPILMAMASI GEREKİR. DİKKAT ÇEKEN HUSUS, RIZKI DAR OLANIN DAHİ, BU NAFAKA MÜKELLEFİYETİNDEN KURTULMAMASIDIR. ALLAH DİYOR Kİ, "BEN SANA NE VERİYORSAM, AZ DA OLSA, ONDAN ESKİ KARIN VE ÇOCUĞUN İÇİN HARCA!"

- "İÇİNİZDEN ALLAH'A VE SON GÜN'E İNANAN KİMSEYE ÖĞÜTLENEN BUDUR!
KİM ALLAH'TAN SAKINIRSA, ALLAH ONA BİR ÇIKIŞ YOLU YARATIR.
VE ONU UMMADIĞI YERDEN RIZIKLANDIRIR.e."
(TALÂK SÛRESİ , 2. ÂYET)

BURADA YİNE KAANUNLARIMIZA HIRİSTİYAN BATI HUKUKUNDAN SİNSİCE GİRMİŞ OLAN VE ARTNİYETLİ ERKEKLERİ KORUYAN BİR HÜKÜM VAR: "EŞİTLİK" KANDIRMACASINA UYGUN "KADIN ZENGİNSE ERKEĞE NAFAKA VERİR" HÜKMÜ... BÖYLE BİR ŞEY İSLÂM'DA YOKTUR. EĞER ERKEK SAKAT, GÜÇSÜZ, İHTİYAR VEYÂ ÇOK MUHTAÇ İSE, KADININ DA HÂLİ VAKTİ YERİNDE İSE, "YOKSULLARI DOYURMA" BÂBINDA ERKEĞE ZEKÂT VEYÂ SADAKA VEREBİLİR, ONU GEÇİNDİREBİLİR. AMA BU ZEVCELİK GÖREVİ DEĞİLDİR, ÖYLE BİLİNE!

- "EY İNANANLAR!
İNANAN KADINLARI NİKÂHLAYIP TA
HENÜZ ONLARA DOKUNMADAN BOŞARSANIZ,
ONLARIN ÜZERİNE SAYACAĞINIZ BİR İDDET HAKKINIZ YOKTUR.
HEMEN MUT'ALARINI VERİN
VE ONLARI GÜZELLİKLE SERBEST BIRAKIN."
(AHZAB SÛRESİ , 49. ÂYET)

"İDDET"İ SÖYLEMİŞTİK, KADININ BOŞANDIĞI KOCASINDAN HÂMİLE KALIP KALMADIĞINI, BÖYLECE ÇOCUĞUN BABASINI TESBİT ETMEK İÇİN ÜÇ AYLIK BEKLEME SÜRESİ... EĞER KADININ KOCASI ÖLÜRSE, İDDET DÖRT AY ON GÜNE ÇIKAR. ONDAN SONRA KADIN YENİDEN EVLENEBİLİR... BURADA NİKÂH KIYIP TA GERDEĞE GİRMEME DURUMUNDA NE YAPILACAĞI ANLATILIYOR. KADINI GÜZELLİKLE BOŞARSINIZ, AMA ONU OYALADIĞINIZ İÇİN DE MİHR-İ MÜECCEL DEĞİL, (YÂNİ NİKÂH SÖZLEŞMESİNDE TAAHHÜT ETTİĞİNİZ MİKTARI DEĞİL) ANCAK BİR SÜRE GEÇİM SAĞLAYACAK MAL, PARA VEYÂ İMKÂNI VERİRSİNİZ.

BURADAKİ "MUT'A" KELİMESİNDEN BİR "BEDELLİ EVLİLİK" UYGULAMASI ÇIKARILMIŞTIR Kİ, TIPKI "İMAM NİKÂHI" GİBİ İSTİSMAR EDİLMEKTEDİR. İRAN'DA VE DİĞER BÂZI YERLERDE KADINA BELİRLİ BİR MİKTAR PARA ÖDENİP, BİR VEYÂ BİR KAÇ GÜN BİRLİKTE YAŞADIKTAN SONRA AYRILMAK ŞEKLİNDE BİR UYGULAMA YAYGINLAŞMIŞTIR Kİ, DOĞRU DEĞİLDİR... BELİRLİ BİR SÜRE İÇİN EVLENİLEBİLİR, ANCAK BU EVLİLİK TE MEHİR VE İDDETE TÂBİDİR. MEHRİ GEÇİM SAĞLAYACAK BİR MİKTAR OLAN "MUT'A"YA İNDİRMEK SURETİYLE YAPILAN BU EVLİLİĞE "MUT'A NİKÂHI" DENİR. PEYGAMBERİMİZ BÂZI SAVAŞ DÖNEMLERİNDE UYGULAMIŞTIR.

KAANUNLARIMIZDA KADININ DA "BOŞANMA İSTEME" HAKKI VAR. ANCAK DİNÎ NİKÂHTA BÖYLE BİR HAK YOK GİBİ GÖRÜNÜYOR. BU MESELENİN HALLİ, EVLENME SÖZLEŞMESİNE KADININ MEHİR MİKTARI GİBİ "BOŞANMA HAKKI"NI YAZDIRMASIYLA SAĞLANABİLİR.

YİNE ÇOK ÖNEMLİ BİR PİRENSİPLE DEVÂM EDIYORUZ...

73 - ALLAH'IN DİN KONUSUNDA, SABIR KONUSUNDA, SAYGI KONUSUNDA, IRZ-NÂMUS KONUSUNDA KADIN-ERKEK AYIRIMI YAPMADIĞI BİLMEK!.. O YÜZDEN SORUMLU OLMAYI, NÂMUSLU OLMAYI SÂDECE KADINLARIN GÖREVİ SAYMAMAK!.. ERKEK OLARAK TA SORUMLULUK ÜSTLENMEK.

İNANMADINIZ MI?.. İŞTE DELİLİ:

- "MÜSLÜMAN ERKEKLER VE MÜSLÜMAN KADINLAR,
MÜMİN ERKEKLER VE MÜMİN KADINLAR,
TAATE DEVAM EDEN ERKEKLER VE TAATE DEVAM EDEN KADINLAR,
DOĞRU ERKEKLER VE DOĞRU KADINLAR,
SABREDEN ERKEKLER VE SABREDEN KADINLAR,
SAYGILI ERKEKLER VE SAYGILI KADINLAR,
SADAKA VEREN ERKEKLER VE SADAKA VEREN KADINLAR,
ORUÇ TUTAN ERKEKLER VE ORUÇ TUTAN KADINLAR,
IRZLARINI KORUYAN ERKEKLER VE IRZLARI KORUYAN KADINLAR,
ALLAH'I ÇOK ZİKREDEN ERKEKLER VE ALLAH'I ÇOK ZİKREDEN KADINLAR!
İŞTE ALLAH BUNLAR İÇİN BÜYÜK BİR MÜKÂFAT HAZIRLAMIŞTIR."
(AHZÂB SÛRESİ , 35. ÂYET)

GÖRDÜNÜZ MÜ?.. CİNSİYET AÇISINDAN NÂMUSLU OLMAK SÂDECE KADINA HAS BİR ÖZELLİK DEĞİL!.. ERKEĞİN DE KADINLARA KARŞI IRZINI KORUMASI GEREK!.. ZÂTEN ZİNÂ EDEN ERKEKLERIN ANCAK ZİNÂ EDEN KADINLAR İLE EVLENEBILECEĞİNİ BELİRTEN ÂYET (NÛR SÛRESİ, 3. ÂYET) BU KONUYA AÇIKLIK GETİRMİŞ!.. AMA HANİ VURGULAYAN?.. HANİ BUNLARI TALEBELERINE ÖĞRETEN MÜRŞİTLER?..

ÇOK ÖNEMLİ BİR ÂYETLE BİR KAÇ ÖNEMLİ KURALI BİR ARADA VEREREK BU KONUYU BİTİRELİM:

- "FELÂHA ERDİLER O MÜMİNLER Kİ,
NAMAZLARINDA SAYGI GÖSTERİRLER,
BOŞ SÖZDEN YÜZ ÇEVİRİRLER,
ZEKÂT VERME GÖREVİNİ YERİNE GETİRİRLER,
IRZLARINI KORURLAR.
YALNIZ EŞLERİ
VE ELLERİNİN SÂHİP OLDUĞU (CÂRİYELER) İLE
İLİŞKİDE BULUNURLAR,
Kİ BUNDAN DOLAYI KINANMAZLAR.
AMA BUNDAN ÖTESİNE GİTMEK İSTEYEN OLURSA,
İŞTE ONLAR HADDİ AŞANLARDIR.
VE ONLAR (MÜMİNLER) EMÂNETLERİNE
VE AHİTLERİNE ÖZEN GÖSTERİRLER.
(VE) NAMAZLARINI KORURLAR."
(MÜMİNUN SÛRESİ , 1-9. ÂYETLER)

İŞTE BÖYLE!... NAMAZ KILMAKLA BOŞ LÂF ETMEMEK, ZEKÂT VERMEK, KADIN-ERKEK NÂMUSUNU KORUMAK, EMÂNETE HIYÂNET ETMEMEK VE VERDİĞİ SÖZDE DURMAK BİR ARADA! ÖYLE SEÇİP AYIRMAK YOK!..

74 - ALLAH'IN ZÂT'I HAKKINDA, SIFATLAR'I HAKKINDA, EF'ÂL'İ HAKKINDA, YÂNİ YAPTIKLARI, İSTEDİKLERİ, YAPACAKLARI HAKKINDA, KESİN OLARAK BİLMEDİĞİ ŞEYLERİ SÖYLEMEKTEN KAÇINMAK.

İLGİLİ ÂYET:

- "RABBİM ANCAK FUHUŞLARI, GEREK AÇIĞINI, GEREK KAPALISINI,
GÜNÂHI VE HAKSIZ YERE SALDIRMAYI, ALLAH'A ORTAK KOŞMAYI
VE ALLAH HAKKINDA BİLMEDİĞİNİZ ŞEYLERİ SÖYLEMEYİ
HARAM ETMİŞTİR." (ÂRAF SÛRESİ , 33. ÂYET)

ALLAH HAKKINDA BİLİP BİLMEDEN KONUŞMAK KADAR ABES BİR ŞEY OLAMAZ! HELE O 150 MİLYAR IŞIK YILI GENİŞLİĞİNDEKİ KÂİNATI,
(Kİ, BİR IŞIK YILI 300.000 x 60 x 60 x 24 x 365 KİLOMETREDİR...
BUNU BİR DE 150.000.000.000 İLE ÇARPIN, KÂİNATIN BİLİNEN GENİŞLİĞİ İŞTE O KADAR)
NİCE ÂLEMLERİ YARATAN ALLAH'IN ZÂTI, EF'ÂLİ HAKKINDA RASTGELE KONUŞMAK SON DERECE YANLIŞTIR, HARAMDIR, GÜNAHTIR. BİZ SÂDECE ONUN ESERLERİNİ SEYREDİP TEFEKKÜR ETMEKLE, ŞÜKRETMEKLE, O'NA İBÂDET ETMEKLE YÜKÜMLÜYÜZ.

75 - BAĞYDAN, YÂNİ ZULÛMDEN VE GEREKSİZ SERTLİKTEN UZAK DURMAK.

- "ALLAH, ADÂLETİ, İHSÂNI, AKRABAYI VERMEYİ EMREDER.
FUHUŞTAN, MÜNKERDEN VE BAĞYDAN MENEDER."
(NAHL SÛRESİ , 90. ÂYET)

FUHUŞ-FAHŞA "AŞIRI DERECEDE ÇİRKİN VE İĞRENÇ FİİL VE SÖZ" ANLAMINDADIR. MÜNKERİN KÖKÜ "NEKR"DİR, "İNKÂR, GÖRMEMEZLİKTEN GELME" ANLAMINA GELİR. İNKÂRIN ZIDDI "İRFAN"DIR Kİ, "YAKÎNEN BİLMEK" DEMEKTİR. MÜNKER, KUR'AN'DA "AKLIN ÇİRKİNLİĞİNE HÜKMETTİĞİ FİİL" ANLAMINDA GEÇER. YUKARIDA "İYİLİĞİ EMRETMEK, KÖTÜLÜKTEN MENETMEK" ŞEKLİNDE BİR KURAL OLARAK AÇIKLAMIŞTIK. BAĞY İSE "AZGINLIK, HAK VE SINIR TANIMAMAK" DEMEKTİR, ZULÛMDÜR.

TOPARLARSAK, ALLAH HAKKINDA BİLİR-BİLMEZ RASTGELE KONUŞMAK GÜNAHTIR. HER ŞEYİN AŞIRISI GÜNAHTIR. MESELÂ, DOYDUKTAN SONRA YEMEYE DEVAM ETMEK, TIKABASA YEMEK DAHİ DOĞRU DEĞİLDİR!.. SAĞA SOLA, İNSANLARA SALDIRMAK, KABADAYILIK ETMEK, HALK TÂBİRİ İLE POSTA KOYMAK TA GÜNAHTIR, ÇÜNKÜ ZULÛMDÜR.

ZÛLMÜN ÇOĞU MEVKİİNE, PARASINA VEYÂ BİLEĞİNE GÜVENENLERDEN KAYNAKLANIR. YÖNETENLER YÖNETTİKLERİNE, İŞVERENLER İŞÇİLERİNE, GÜÇLÜLER DE ZAYIFLARA KÖTÜ DAVRANMAKTAN KAÇINMALIDIRLAR, ÇÜNKÜ ALLAH "BAĞY"I YASAKLAR! YÜCE PEYGAMBERİMİZ (S.A.V.) ,