Ana sayfa | Hukuk Sayfası | Mevzuat Sayfası

AVUKATLIK KANUNU

KANUN NO: 1136

19 Mart 1969

(Resmi Gazete ile neşir ve ilânı: 7 Nisan 1969 - Sayı: 13168)

5.t. Düstur, c.8 - s.1694

BİRİNCİ KISIM

AVUKATLIK VE AVUKAT

AVUKATLIĞIN MAHİYETİ

MADDE 1 - Avukatlık, kamu hizmeti ve serbest bir meslektir. Avukat, görevini yerine getirmede bağımsızdır.

AVUKATLIĞIN AMACI

MADDE 2 - Avukatlığın amacı, hukukî münasebetlerin düzenlenmesine, her türlü hukukî mesele ve anlaşmazlıkların adalet ve hakkaniyete uygun olarak çözümlenmesine ve genellikle hukuk kurallarının tam olarak uygulanması hususunda yargı organları ve hakemlerle resmî ve özel kurul ve kurumlara yardım etmektir.

Avukat bu amaçla hukukî bilgi ve tecrübelerini adalet hizmetine ve kişilerin yararlanmasına tahsis eder.

Adlî merciler ve diğer resmî daireler, avukatlara görevlerinin yerine getirilmesinde yardımcı olmakla yükümlüdürler

İKİNCİ KISIM

AVUKATLIK MESLEKİNE KABUL

AVUKATLIĞA KABUL ŞARTLARI

MADDE 3 - (Değişik: 2178 - 30.1.1979) Avukatlık mesleğine kabul edililebilmek için:

a) Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak,

b) Türk hukuk fakültelerinden birinden mezun olmak veya yabancı memleket hukuk

fakültesinden mezun olup da Türkiye hukuk fakülteleri programlarıına göre noksan kalan

derslerden başarılı sınav vermiş bulunmak,

c) Avukatlık stajını tamamlayarak staj bitim belgesi almış bulunmak,

d) Levhasına yazılmak istenen baro bölgesinde ikametgâhı bulunmak,

e) Bu Kanuna göre avukatlığa engel bir hali olmamak gerekir.

İSTİSNALAR

MADDE 4 - (Değişik 1. fıkra: 3256 - 22.1.1986) Adlî, İdarî ve askerî yargı hâkimlik ve savcılıklarında,Anayasa Mahkemesi raportörlüklerinde, Danıştay üyeliklerinde, kuruluşlarında avukat bulunan bakanlıklar ve katma bütçe ile yönetilen genel müdürlükler hukuk müşavirliği görevlerinde veya üniversiyete bağlı fakülteler hukuk ilmi dersleri profesörlük, doçentlik, yardımcı doçentlik veya doktor araştırma görevliliğinde en az 4 yıl süre ile hizmet etmiş olanlar 3 üncü maddenin (c)bendinde yazılı kayıttan vareste tutulurlar.

(Değişik: 2178 - 30.1.1979) Yabancılardan Türk uyrguğuna kabul olunanlardan, yabancı bir hukuk fakültesinden mezun olup da, geldikleri yerlerde, beş yıl süre ile mahkemelerin her derecesinde avukatlık etmiş ve avukatlığı meslek edinmiş bulunanlar 3 üncü maddenin (b)bendinde yazılı olduğu şekilde Türk Hukuk fakülteleri programlarına göre noksan kalan derslerden, usulüne uygun olarak yapılan sınavı başarıyla vererek tasdikname almış ve ayrıca Türkçeyi iyi bilir oldukları da bir sınavla anlaşılmış bulunursa, 3 üncü maddenin (c) bendinde yazılı kayıttan vareste tutulurlar. Birinci fıkrada gösterilenlerin baro levhasına yazılmasında, 17 inci maddenin (1) ve (2) nci bendlerinde yazılı belgelerden başka sicil özetlerinin onanmış birörneğinin de verilmesi gereklidir.

AVUKATLIĞA KABULDE ENGELLER

MADDE 5 - Ayağıda yazılı durumlardan birinin varlığı halinde, avukatlık meslekine kabul istemi reddolunur.

a) Kesinleşmiş bir kararla yüz kızartıcı bir suçtan veya ağır hapsi gerektiren bir cürümden mutlak olarak yahut kasdî bir cürümden bir sene veya daha ziyade hasip cezası ile hüküm giymek,

b) (Değişik: 3256 - 22.1.1986) Kesinleşmiş bir disiplin kararı sonucunda hâkim, memur veya avukat olma niteliğini kaybetmiş olmak,

c) Avukatlık meslekine yaraşmayacak tutum ve davranışları çevresince bilinmiş olmak,

d) Avukatlık mesleki ile birleşemiyen bir işle uğraşmak,

e) Mahkeme kararı ile kısıtlanmış olmak,

f) İflâs etmiş olup da itibarı iade edilmemiş bulunmak (Taksiratlı ve hileli müflisler itibarları iade edilmiş olsa dahi kabul olunmazlar),

g) Hakkında aciz vesikası verilmiş olup da bunu kaldırmamış bulunmak,

h) Avukatlığı sürekli olarak gereği gibi yapmaya engel vücut veya akılca malul olmak,

(Değişik 2. ve 3. Fıkra: 3256 - 22.1.1986) Taksirli suçlar hariç olmak üzere beş yıldan fazla hapis veya ağır hapis cezasıyla veya zimmet, ihtisas,irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanmak ve dolanlı iflas suçlarından biri ile kesin olarak hüküm giymiş olanlar affa uğramış olsalar da avukatlığa kabul edilmezler.

Adayın birinci fıkranın (a)bendinde yazılı cezalardan birini gerektiren bir suçtan kovuşturma altında bulunması halinde, avukatlığa alınması isteği hakkındaki kararın bu kovuşturmanın sonuna kadar bekletilmesine karar verilebilir.

Şu kadar ki ceza kovuşturmasının sonucu ne olursa olsun avukatlığa kabul isteğinin geri çevrilmesi gereken hallerde, sonuç beklenmeden istek karara bağlanır.

BAROYA YAZILMA İSTEMİ

MADDE 6 - (Değişik: 2178 - 30.1.1979) Mahkemeler ve avukat yanındaki stajlarını bitirdiklerine dair belge alanlar veya 4 üncü maddedeki şartları haiz bulunanlar, başvurdukları yer barosuna ait levhaya yazılmalarını dilekçe ile isteyebilirler.

KARAR

MADDE 7 - Baro yönetim kurulu, levhaya yazılma istemi hakkında başvurma dilekçesinin varış tarihinden itibaren bir ay içinde gerekçeli olarak karar vermekle ödevlidir.

Süresi içinde karar verilmediği takdirde, adayın avukatlığa kabul istemi reddedilmiş sayılır. Bu halde aday bir aylık sürenin bitiminden itibaren onbeşgün içinde Türkiye Barolar Birliğine itiraz edebilir. İtiraz üzerine 8 inci madde hükmü kıyas yolu ile uygulanır.

REDDE VEYA KOVUŞTURMA SONUNA KADAR BEKLENMESİNE DAİR KARARA İTİRAZ

MADDE 8 - Baro Yönetim Kurulu, avukatlığa kabul istemini reddettiği veya kovuşturma sonuna kadar beklenmesine karar verdiği takdirde bunun gerekçesini kararında gösterir. Gerekçeli karar adaya tebliğ olunur.

Aday, bu karara karşı tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde, kararı veren baro vasıtasiyla Türkiye Barolar Birliğine itiraz edebilir. Baro tarafından adaya, itiraz tarihini tesbit eden bir belge verilir. Bu belge hiçbir vergi, harç ve resme tabi değildir.

Türkiye Barolar Birliği itiraz üzerine dosya üzerine gerekli incelemeleri yaptıktan sonra, itirazı kabul veya reddeder. Türkiye Barolar Birliği itiraz tarihînden itibaren bir ay içinde bir karar vermezse, itiraz reddedilmiş sayılır.

Adayın levhaya yazılması hakkındaki Baro Yönetim Kurulu kararı ile itirazın kabul veya reddi hakkındaki Türkiye Barolar Birliği kararları onaylamak üzere, karar tarihinden itibaren bir ay içinde Adelet Bakanlığına gönderilir. Bu kararlar Adalet Bakanlığının onaylaması ile kesinleşir.

Baro yönetim kurulunun avukatlığa kabul isteminin reddi veya kovuşturma sonuna kadar beklenmesi hakkındaki kararları, süresi içinde itiraz edilmediği takdirde kesinleşir.

(Değişik 6. fıkra: 3256 - 22.1.1986) Adalet Bakanlığının dördüncü fıkra uyarınca verilecek kararları kesin olup aday, ilgili baro ve Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu bu kararlar aleyhine idarî Yargı Merciine başvurabilirler.

Barolar, kesinleşen kararları derhal yerine getirmeye mecburdurlar.

AVUKATLIK RUHSATNAMESİ VE YEMİN

MADDE 9 - Avukatlık meslekine kabul edilen adaya, ilgili baro tarafından bir ruhsatname verilir.

Avukatlığa kabul, ruhsatnamenin verildiği andan itibaren hüküm ifade eder. Aday böylece avukatlığa kabul edildikten sonra (Avukat) unvanını kullanmak hakkını kazanır. Durum Türkiye Barolar Biriliğine bildirilir. Ruhsatnameler, Türkiye Barolar Birliği tarafından tek tip olarak bastırılır.

Mesleke kabul edilen avukata ruhsatname verilirken, baro yönetim kurulu önünde aşağıdaki şekilde andiçtirilir: "Kanuna, ahlâka, meslekin onuruna ve kurallarına uygun davranacağıma namusun ve vicdanım üzerine andiçerim."

Avukatın andiçtirildiği, andın metnini de kapsayan bir tutanağa bağlanır ve ilgilinin dosyasında saklanır. Tutanak baro yönetim kurulu üyeleri ile birlikte andiçen avukat tarafından imzalanır.

RET KARARININ BİLDİRİLMESİ

MADDE 10 - Avukatlık meslekine kabul edilmek için baroya başvuran bir adayın bu isteminin reddine veya kovuşturma sonuna kadar beklenmesine dair kararlar kesinleşince, ilgili baro, adayın adını diğer barolara ve Türkiye Barolar Birliğine bildirir. Bu halde, ret ve bekleme sebepleri ortadan kalkmadıkça, hiçbir baro o kimseyi levhasına yazamaz

ÜÇÜNCÜ KISIM

YASAK HALLER

AVUKATLIKLA BİRLEŞEMİYEN İŞLER

MADDE 11 - Aylık, ücret, gündelik veya kesenek gibi ödemeler karşılığında görülen hiçbir hizmet ve görev, sigorta prodüktörlüğü, tacirlik ve esnaflık veya meslekin onuru ile bağdaşması mümkün olmıyan her türlü iş avukatlıkla birleşemez.

AVUKATLITLA BİRLEŞEBİLEN İŞLER

MADDE 12 - (Değişik: 3256 - 22.1.1986) Aşağıda sayılan işler 11 inci madde hükmü dışındadır:

  1. Milletvekilli, il genel meclisi ve belediye meclisi üyeliği,

b) Yüksek, orta ve ilköğretimde profesör, doçent, yardımcı doçent ve öğretmenlik,

c) Özel hukuk tüzelkişilerinin hukuk müşavirliği ve sürekli avukatlığı ile bir avukat yazıhanesinde ücret karşılığında avukatlık,

d) Hakemlik, tasfiye memurluğu, yargı mercilerinin veya adli bir dairenin verdiği herhangi bir görev veya hizmet,

e) Kamu İktisadî Teşebbüsleri Hakkında 233 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede başka bir iş veya hizmetle uğraşmaları yasaklanmamış bulunmak şartıyla; bu Kanun Hükmünde Kararnamenin kapsamına giren İktisadî Devlet Teşekkülleri, kamu iktisadi kuruluşları ve bunların müesseseleri, bağlı ortaklıkları ve iştirakleri ve iktisadî Devlet Teşekkülleri ile Kamu iktisadî kuruluşları dışında kalıp sermayesi Devlete ve diğer kamu tüzelkişilerine ait bulunan kuruluşların yönetim kurulu başkanlığı, üyeliği, denetçiliği,

f) Anonim, limitet, kooperatif şirketlerin ortaklığı, yönetim kurulu başkanlığı, üyeliği ve denetçiliği ve komandit şirketlerde komanditer ortaklık,

g) Hayrî, ilmî ve siyasi kuruluşların yönetim kurulu başkanlığı, üyeliği ve denetçiliği,

h) Gazete ve dergi sahipliği veya bunların yayım müdürlüğü Milletvekilleri hakkında, 3069 sayılı Türkiye Büyük Millet Meclisi Üyeliği ile Bağdaşmayan İşler Hakkında Kanun Hükümleri saklıdır.

(e) bendinde gösterilenlerin, Hazinenin, belideye ve özel idarelerin, il ve belideyelerin yönetimi ve denetimi altında bulunan daire ve kurumların köy tüzelkişiliklerinin ve sermayesinin yarıdan fazlası Devlete ait şirket ve kuruluşların aleyhinde; il genel meclisi ve belediye meclisi üyelerinin de,bağlı bulundukları tüzelkişilerin aleyhindeki dava ve işleri takip etmeleri yasaktır.

Bu yasak avukatların ortaklarını ve yanlarında çalıştırdıkları avukatlarıda kapsar.

Bir kadroya bağlı olarak aylık veya ücreti Devlet, il veya belediye bütçelerinden yahut Devlet, il veya belediyelerin yönetimi ve denetimi altındaki daire ve müessese yahut şirketlerden verilen müşavir ve avukatlar,yalnız bu daire müessese ve şirketlere ait işlerde avukatlık yapabilirler.

AVUKATIN HAKİM VEYA SAVCI İLE HISIMLIK VEYA EVLİLİK MÜNASEBETİ

MADDE 13 - Bir hâkim veya Cumhuriyet Savcısının eşi, sebep veya nesep itibarîyle usul ve füruundan veya ikinci dereceye kadar (Bu derece dahil) hısımlarından olan avukat, o hâkim veya Cumhuriyet Savcısının baktığı dava ve işlerde avukatlık edemez.

BAZI GÖREVLERDEN AYRILANLARIN AVUKATLIK EDEMEME YASAĞI

MADDE 14 - (Değişik 1. fıkra: 3256 - 22.1.1986) Emeklilik ve istifa gibi sebeplerle görevlerinden ayrılan adlî, idarî ve askeri yargı hakim ve savcıları ile Anayasa Mahkemesi raportörlerinin münhasıran hizmet gördükleri mahkeme veya dairelerde buralardan ayrılma tarihinden itibaren iki yıl süre ve avukatlık yapmaları yasaktır.

Yukarıki fıkra hükmü Anayasa Mahkemesi üyeleri ve Yüksek Mahkemeler hakimleri hakkında da uygulanır.

(Değişik 3.Fıkra: 3256 - 22.1.1986) Devlet, belediye, il özel idare ve ve Kamu İktisadî Teşebbüsleri Hakkında 233 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin kapsamına giren iktisadi Devlet Teşekkülleri ve kamu iktisadî kuruluşları ve bunların müessese, bağlı ortaklık ve iştiraklerinde,çalışanlar, buralardan ayrıldıkları tarihten itibaren iki yıl geçmeden ayrıldıkları idare aleyhine dava alamaz ve takipte bulunamazlar.

(Ek Fıkra: 2442 - 1.4.1981) Askerî Yargıtay Başkanı,Başsavcısı, İkinci Başkanı, Daire Başkanları ve Üyeleri, Milli Savunma Bakanlığı Askeri Adelet İşleri Başkanı, Askeri Adelet Teftiş Kurulu Başkanı,Genelkurmay Adli Müşaviri, sıkıyönetim adli müşavirleri ve sıkıyönetim askerî mahkemelerinde görevli hakim ve savcılar ile yardımcıları, başka hizmetlere atanmış olsalar bile anılan görevlerden ayrıldıkları tarihten itibaren üç yıl süre ile sıkıyönetim askeri mahkemelerinde avukatlık yapamazlar.

DÖRDÜNCÜ KISIM

STAJ

GENEL OLARAK

MADDE 15 - (Değişik: 2178 - 30.1.1979) Avukatlık stajı bir yıldır. Stajın bu kısmında yer alan hükümler uyarınca ilk altı ayı mahkemelerde ve kalan altı ayı da en az beş yıl kıdemi olan (bu beş yıllık kıdem, hesabına Kanunun 4 üncü maddesinde yazılı hizmette geçen süreler de dahildir.) bir avukat yanında yapılır.

Stajın hangi mahkeme ve adalet dairelerinde, ne surette yapılacağı yönetmelikte gösterilir.

ARANACAK ŞARTLAR

MADDE 16 - (Değişik: 1238 - 26.2.1970) Bu kanunun 3 üncü maddesinin (a), (b) ve (e) bentlerinde yazılı şartları haiz olanlar ve 5 inci maddede gösterilen engeli bulunmıyanlar staj yapacakları yer barosuna bir dilekçe ile başvururlar.

DİLEKÇEYE EKLENECEK BELGELER

MADDE 17 - 16 ncı madde gereğince verilecek dilekçeye, aşağıda gösterilen belgeler eklenir.

1. Kanunun aradığı şartlara ilişkin belgelerin asılları ile onanmış ikişer örneği,

2. Adayın 3 üncü maddenin (f) ve 5 inci maddesinin (a) bendlerinde yazılı halleri bulunmadığını gösteren bildiri kâğıdı,

3. Yanında staj göreceği avukatın yazılı muvafakati,

4. Adayın ahlâk durumu hakkında, o baroya yazılı iki avukat tarafından düzenlenmiş tanıtma kâğıdı.

Bu belgelerin birer örenği baro başkanı tarafından onaylanarak Türkiye Barolar Birliğine gönderilir. Diğer örnek veya asılları barodaki dosyasında saklanır. 22 nci maddenin 2 ve 3 üncü fıkralarında yazılı hallerde, adayın yanında staj göreceği avukatın yazılı muvafakatine ait belge aranmaz.

(Değişik son fıkra: 3256 - 22.1.1986) Staj isteminde bulunan tarafından verilen bildiri kâğıdının hilafı ortaya çıktığı takdirde, aday hakkında Türk Ceza Kanununun 528 inci maddesine göre ceza tayin olunur.

İSTEMİN İLANI

MADDE 18 - Adayın istemi, yukarıdaki maddede yazılı hususlarla birlikte, istem tarihinden itibaren on gün içinde baronun ve adelet dairesinin uygun bir yerinde on beş gün süre asılarak ilân olunur. Her avukat veya stajyer yahut diğer ilgililer, bu süre içinde, adayın stajyer listesine yazılmasına itirazda bulunabilirler. Şu kadar ki, itirazın incelenebilmesi, açık delil veya vâkıaların gösterilmiş olmasına bağlıdır.

RAPOR

MADDE 19 - Baro başkanı, istemin ilânından önce, baroya bağlı avukatlardan birini adayın gerekli nitelikleri taşıyıp taşımadığını ve avukatlıklabirleşmiyen bir işle uğraşıp uğraşmadığını araştırarak bir rapor düzenlemek üzere görevlendirir.

Görevlendirilen avukat, raporu en geç onbeş gün içinde baroya vermekle yükümlüdür.

KARAR

MADDE 20 - Baro yönetim kurulu, itiraz süresinin bitmesinden itibaren bir ay içinde, 19 uncu maddede yazılı raporu da göz önünde tutarak, adayın stajyer listesine yazılıp yazılmaması hakkında gerekçeli bir karar verir. Karar ilgiliye tebliğ edilmekle beraber, bir örneği de incelenmek üzere dosyası ile birlikte o yer Cumhuriyet Savcılığına verilir.

Bu karar aleyhine baro yönetim kurulu üyeleri karar tarihinden, o yer Cumhuriyet savcısı kararın kendisine verildiği, ilgili ise kararın kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren onbeş gün içinde Türkiye Barolar Birliğine itiraz edebilirler.

Birinci fıkrada yazılı süre içinde bir karar verilmemiş olması halinde talep reddedilmiş sayılır. Bu takdirde, bir aylık sürenin bitiminden itibaren onbeş gün içinde aday Türkiye Barolar Birliğine itiraz edebilir.

(Değişik fıkra: 3256 - 22.1.1986) Türkiye Barolar Birliğinin itiraz üzerine verdiği karar Adalet Bakanlığının onayı ile kesinleşir. Adalet Bakanlığının kararı aleyhine stajyer adayı ve Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu İdari Yargı Merciine başvurabilir.

STAJIN BAŞLANGICI

MADDE 21 - Avukatlık stajı listeye yazılma ile başlar. İtiraz yazılmayı durdurur.

YANINDA STAJ YAPILACAK AVUKAT

MADDE 22 - Avukat yanında staja başlayabilecekleri Cumhuriyet savcılığınca baroya bildirilenler, evvelce dilekçelerinde gösterdikleri ve muvafakatini aldıkları avukat yanında staja başlarlar. Baro başkanının isteği veya ilgililerin başvurması üzerine, baro yönetim kurulu, stajın dilekçede gösterilenden başka bir avukat yanında yapılmasına karar verebilir.

17 nci maddenin 3 üncü bendinde yazılı belgeyi almak imkânını bulamıyan adayların hangi avukat yanında staj göreceğini baro başkanı tayin eder.

Avukat, ikinci ve üçüncü fıkralardaki halllerde stajiyeri kabul zorunluluğundadır.

STAJIN YAPILMASI VE STAJİYERİN ÖDEVLERİ

MADDE 23 - (Değişik 1. fıkra: 3256 - 22.1.1986) Staj kesintisiz olarak yapılır. Stajyerin askerlik görevi ile kendisinin veya bakmaya mecbur olduğu veya refakat etmediği takdirde hayatı tehlikeye girecek ana, baba, eş ve çocukları ile kardeşlerinden birinin ağır bir kaza geçirmesi veya önemli bir hastalığa tutulmuş olması gibi elinde olmayan haklı sebeplere dayalı engeller sonucu staja devam edememesi halinde ve bu hallerin belgelendirilmesi şartıyla, engelin ortadan kalkmasından sınraki bir ay içinde başvurduğu takdirde devam edemediği günler; mahkeme stajı sırasında, Adalet Komisyonu, avukat yanındaki stajı sırasında ise baro yönetim kurulu kararı ile tamamlattırılır. Stajın yapıldığı yere göre Adalet Komisyonu başkanı ve baro başkanı, haklı engeller halinde stajyerlere otuz günden fazla olmamak üzere izin verebilir.

Stajyer, staj süresi içinde duruşmalara avukatla birlikte girmek, staj konferanslarına devam etmek, baro yönetim kurulu ve yanında çalıştığı avukat tarafından verilen işleri yapmak, dava evrakını düzenlemek ve yönetmelikte gösterilecek diğer ödevleri yerine getirmekle yükümlüdür.

(Ek Fıkra: 3256 - 22.1.1986) Hâkimlik stajında geçen süreler,avukatlık stajında nazara alınmaz.

STAJ RAPORLARI

MADDE 24 - (Değişik: 2178 - 30.1.1979) Staj, Adalet Komisyonunun, baronun ve yanında çalışılan avukatın gözetimi altında yapılır.

Stajyer hakkında, yanında staj gördüğü hakimler, Cumhuriyet Savcıları tarafından staj durumu, meslekî ilgisi ve ahlâki durumunu belirten bir belge verilir.

Yanında staj görülen avukat tarafından, ilk üç ayın bitiminde ve staj süresinin sonunda da kesin olarak, staj durumunu ve adayın meslekî ilgisi ile ahlâki durumunu da kapsayan bir rapor verir.

STAJ SÜRESİNİN UZATILMASI

MADDE 25 - (Değişik: 2178 - 30.1.1979) Baro yönetim kurulu, staj hakkındaki kesin rapor üzerine, staj bitim belgesinin verilmesine veya staj süresinin azami 6 ay uzatılmasına karar verir.

Yönetim kurulunun bu kararları kesindir.

STAJİYERLERİN VEKALET ALMASI

MADDE 26 - (Değişik: 2178 - 30.1.1979) Stajyerler, avukat yanında staja başladıktan üç ay sonra, avukatın yazılı muvafakati ile ve onun gözetimi altında, icra tetkik mercii hakimlikleri ile sulh mahkemelerinde ve icra ve iflâs dairelerinde görülen dava ve işlerde vekâlet alabilirler.

Stajyerlerin bu yetkisi, stajyere baro yönetim kurulunca, staj bitim belgesi verilmesi isteğinin reddi kararının kesinleşmesi halinde sona erer.

STAJYERLERE BAROLARCA YAPILACAK YARDIM

MADDE 27 - Stajyerlere barolarca yardım yapılabilir. Bu yardımın şekil ve şartları Türkiye Barolar Birliğince belirtilir.

BEŞİNCİ KISIM

AVUKATLIK SINAVI

MADDE 28-33 - (30 Ocak 1979 tarih ve 2178 sayılı Kanunun 8 inci maddesiyle yürürlükten kaldırılmıştır.)

ALTINCI KISIM

AVUKATIN HAK VE ÖDEVLERİ

GENEL OLARAK

MADDE 34 - Avukatlar, yüklendikleri görevleri, bu görevin kutsallığına yakışır bir şekilde özen, doğruluk ve onur içinde yerine getirmek ve avukatlık unvanının gerektirdiği saygı ve güvene yakışır bir şekilde hareket etmekle yükümlüdürler.

YALNIZ AVUKATLARIN YAPABİLECEĞİ İŞLER

MADDE 35 - (Değişik: 1238 - 26.2.1970) Kanun işlerinde ve hukukî meselelerde mütalaa vermek, mahkeme, hakem veya yargı yetkisini haiz bulunan diğer organlar huzurunda gerçek ve tüzel kişilere ait hakları dava etmek ve savunmak, adlî işlemleri takip etmek, bu işlere ait bütün evrakı düzenlemek,yalnız baroda yazılı avukatlara aittir.

Baroda yazılı avukatlar birinci fıkradakiler dışında kalan resmî dairelerdeki bütün işleri de takip edebilirler.

Dava açmaya yeteneği olan herkes kendi davasına ait evrakı düzenleyebilir,davasını bizzat açabilir ve işini takip edebilir.

Hukuk ve Ceza Muhakemeleri Usulleri kanunları ile diğer kanun hükümleri saklıdır.

SIR SAKLAMA

MADDE 36 - Avukatların, kendilerine tevdi edilen veya gerek avukatlık görevi, gerekse Türkiye Barolar Birliği ve barolar organlarındaki görevleri dolayısiyle öğrendikleri hususları açığa vurmaları yasaktır.

Avukatların birinci fıkrada yazılı hususlar hakkında tanıklık edebilmeleri, iş sahibinin muvafakatini almış olmalarına bağlıdır. Ancak, bu halde dahi avukat tanıklık etmekten çekinebilir.

Yukarıki hükümler, Türkiye Barolar Birliği ve baroların memurları hakkında da uygulanır.

İŞİN REDDEDİLDİĞİNİN BİLDİRİLMESİ

MADDE 37 - Avukat, kendisine teklif olunan işi sebep göstermeden reddedilebilir. Reddin, iş sahibine gecikmeden bildirilmesi zorunludur.

İşi iki avukat tarafından reddolunan kimse, kendisine bir avukat tayinini baro başkanından isteyebilir.

Baro başkanı tarafından tayin olunan avukat, işi ücret karşılığında takip etmek zorundadır.

İŞİN REDDİ ZORUNLULUĞU

MADDE 38 - Avukat;

a) Kendisine yapılan teklifi yolsuz veya haksız görür yahut sonradan yolsuz veya haksız olduğu kanısına varırsa,

b) Aynı işte menfaati zıt olan bir tarafa avukatlık etmiş veya mütalâa vermiş olursa, c) İşe evvelce hâkim, hakem, Cumhuriyet Savcısı veya memur olarak el koymuş bulunursa,

d) Kendisinin düzenlediği bir senet veya sözleşmenin hükümsüzlüğünü ileri sürmek durumu ortaya çıkmışsa,

e) (Anayasa Mahkemesinin 2 Haziran 1977 gün ve E.1977/43, K.1977/84 sayılı karariyle iptal edilmiştir.)

f) Görmesi istenilen iş, Türkiye Barolar Birliği tarafından tespit edilen meslekî dayanışma ve düzen gereklerine uygun değilse,

Teklifi reddetmek zorunluluğundadır.

(F) bendi 3. fıkrası hükmü Anayasa Mahkemesinin 21 Ocak 1971 tarih ve E.1970-19, K.1971-9 sayılı karariyle iptal edilmiştir.)

(Son fıkra Anayasa Mahkemesinin 2 Haziran 1977 tarih ve E.1977/43, K.1977/84 sayılı karariyle iptal edilmiştir.)

AVUKATIN DOSYA SAKLAMASI VE HAPİS HAKKI

MADDE 39 - Avukat, kendisine tevdi olunan evrakı, vekâletin sona ermesinden itibaren üç yıl süre ile saklamakla yükümlüdür. Şu kadar ki, evrakın, geri alınması müvekkile yazı ile bildirilmiş olduğu hallerde saklama yükümlülüğü,bildirme tarihinden itibaren üç ayın sonunda sona erer.

Avukat, ücreti ve yapmış olduğu giderleri kendisine ödenmedikçe, elinde bulunan evrakı geri vermekle yükümlü değildir.

TAZMİNAT İSTEKLERİNDE ZAMANAŞIMI

MADDE 40 - İş sahibi tarafından sözleşmeye dayanarak avukata karşı ileri sürülen tazminat istekleri, bu hakkın doğumundan sonra beş yıl ve her halde o işin sona ermesinden başlıyarak bir yıl sonra zamanaşımına uğrar.

AVUKATIN VEKALETTEN ÇEKİLMESİ

MADDE 41 - Belli bir işi takipten veya savunmadan isteği ile çekilen avukatın o işe ait vekâlet görevi, durumu müvekkiline tebliğinden itibaren onbeş gün süre ile devam eder.

Şu kadar ki, adlî müzaharet bürosu yahut baro başkanı tarafından tayin edilen avukat, kaçınılmaz bir sebep veya haklı bir özürü olmadıkça, görevi yerine getirmekten çekinmez.

Kaçınılmaz sebebin veya haklı özürün takdiri avukatı tayin eden makama aittir.

BİR AVUKATIN GEÇİCİ OLARAK GÖREVLENDİRİLMESİ

MADDE 42 - Bir avukatın ölümü veya meslekten yahut işten çıkarılması veya işten yasaklanması yahut geçici olarak iş yapamaz duruma gelmesi hallerinde,baro başkanı, ilgililerin yazılı istemi üzerine veya iş sahiplerinin yazılı muvafakatini almak şartiyle, işleri geçici olarak takip etmek ve yürütmek için bir avukatı görevlendirir ve dosyaları kendisine devir ve teslim eder.

Yukarıdaki fıkrada yazılı işlere ait kanuni süreler, dosyaların devir ve teslimine kadar işlemez. Şu kadar ki, bu süre üç ayı geçemez.

İşin yeni avukata verilmesi durumu, baro başkanının mahkemelere yapacağı tebliğ ile tespit olunur.

Kendisine görev verilen avukat haklı sebepler göstererek bunu reddedebilir. Ret sebeplerinin yerinde olup olmadığına baro yönetim kurulu karar verir.

Vekâlet görevi, temsil edilen avukatın talimatına bağlı olmaksızın, bu görevi yapan avukatın sorumluluğu altında yürür. Yapılan işlerin ücretini, kendisine vekâlet olunan avukat öder.

Anlaşmazlık halinde ücretin miktarı baro yönetim kurulu tarafından belirtilir.

BÜRO EDİNME ZORUNLULUĞU

MADDE 43 - Her avukat, levhaya yazıldığı tarihten itibaren üç ay içinde baro bölgesinde bir büro kurmak zorundadır. Büronun niteliklerini barolar belirtir.

Bir avukatın birden fazla bürosu olamaz. Birlikte çalışan avukatlar ayrı büro edinemezler.

Bürosunu veya konutunu değiştiren avukat yenilerinin adreslerini bir hafta içinde baroya bildirmek zorundadır.

ORTAK AVUKAT BÜROSU HALİNDE BİRLİKTE ÇALIŞMA

MADDE 44 - Birden çok avukat, çalışmalarını bir (ortak avukat bürosu) şeklinde birleştirebilirler.

Bu halde birlikte çalışan avukatlardan birinin veya birkaçının öz ve soyadlarının yanında (ortak avukat bürosu) ibaresi kullanılabilir. Bu büro tüzel kişiliğe sahip olmadığı gibi, yapılan iş serbest meslek çalışması olup, ticarî sayılamaz. Ortak avukat bürosu halinde birlikte çalışan avukatlar kendi aralarındaki durumu, ücretleri kararlaştırılacak oranlara göre paylaşmak veya bazılarının sadece belli ücret alması şeklinde düzenlemekte serbesttirler.

AVUKAT BÜROSUNDA ÇALIŞABİLECEK KİŞİLER

MADDE 45 - Avukatlar, bürolarında yalnız avukatlık mesleki için gerekli olan yardımcı elemanları çalıştırabilirler.

Hâkimliğe ve avukatlığa engel suçlardan biri ile hükümlü olanlar veya avukatlıktan yasaklananlarla her ne şekilde olursa olsun işbirliği edilemez veya bu gibiler büroda çalıştırılamaz.

Yukarıdaki hükümlere aykırı hareket eden avukat ilk defasında işten tekrarında meslekten çıkarma cezası ile cezalandırılır.

İŞLERİN STAJİYER VEYA SEKRETERLE TAKİBİ, DAVA DOSYALARININ İNCELENMESİ VE DOSYADAN ÖRNEK ALMA

MADDE 46 - Avukat, bürosuna ait işleri, kendi sorumluluğu altında, yanında çalışan stajyer veya sekreter eliyle de takip ettirebilir ve örnek aldırabilir. Adalet dairesi içinde imkân bulunduğu ve gerekli giderler de ödendiği taktirde, fotokopi yoliyle örnek çıkartılabilir.

Dava ve takip dosyaları, yalnız avukatlar veya stajyerleri yahut taraflarca mahkeme ve icra kalemlerinde incelenebilir.

Avukat, dava ve takip dosyalarını, vekâletname ibraz etmeden inceliyebilir. Şu kadar ki, vekâletname ibraz etmeyen avukata dosyadaki kâğıt ve belgelerin örneği verilmez.

ÇEKİŞMELİ HAKLARI EDİNME YASAĞI

MADDE 47 - Avukat el koyduğu işlere ait çekişmeli hakları edinmekten veya bunların edinilmesine aracılıktan yasaklıdır. Bu yasak, işin sona ermesinden itibaren bir yıl sürer.

Birinci fıkra hükmü, avukatın ortaklarını ve yanında çalıştırdığı avukatları da kapsar.

AVUKATA ÇIKAR KARŞILIĞINDA İŞ GETİRME

MADDE 48 - Avukat veya iş sahibi tarafından vaad olunan veya verilen bir ücret yahut da herhangi bir çıkar karşılığında avukata iş getirmeye aracılık edenler ve aracı kullanan avukatlar altı aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

Bu eylemi yapanlar memur iseler, verilecek hapis cezası bir yıldan aşağı olamaz.

AVUKATLARIN RESMİ KILIĞI

MADDE 49 - Avukatlar, mahkemelere, Türkiye Barolar Birliğinin belirteceği resmî kılıkla çıkmak zorundadırlar.

BAROYA VE AVUKATLARA AYRILACAK YER

MADDE 50 - Her adalet dairesinde, bölgesinde bulunduğu baro için, her mahkeme salonunda ve icra dairesinde ise avukatlar için ihtiyaca yetecek nitelikte yer ayrılması zorunludur

DANIŞMA YAPILMASI UYGUN OLMIYAN YERLER

MADDE 51 - Avukatlar, baroda yazılı olan bürolarından başka yerlerde, mahkeme salonunda veya adalet binasının başka bir yerinde iş sahipleri ile hukukî danışmada bulunmaktan ve iş kabul etmekten yasaklıdırlar.

Yukarıki fıkra hükmü, avukatın özel olarak çağrıldığı hallerde uygulanmaz.

DOSYA TUTMAK

MADDE 52 - Avukat üzerine aldığı her iş yahut yazılı mütalâasına başvurulan her husus hakkında düzenli dosya tutmak zorundadır.

Avukat, kendisi tarafından yazılan veya taslağı yapılan her belgeyi imzalamakla yükümlüdür.

GÖRÜŞMELERE AİT TUTANAK

MADDE 53 - Avukat, iş için yaptığı görüşmelerden gerekli saydıklarını bir tutanakla tespit eder.

Tutanağın altı, görüşmede bulunanlar tarafından imzalanır.

SİCİL

MADDE 54 - Levhada yazılı olan her avukatın bağlı olduğu baroda, Türkiye Barolar Birliğinden gönderilen örneğe göre düzenlenecek bir sicil cüzdanı bulunur. Bu cüzdan gizlidir; ancak sahibi veya vekâlet vereceği başka bir avukat tarafından her zaman görülebilir ve gerekli not alınabilir.

Bir barodan diğerine nakil halinde, cüzdan, nakledilen baro başkanlığına gönderilir.

REKLAM YASAĞI

MADDE 55 - Avukatların iş elde etmek için, reklam sayılabilecek her türlü teşebbüs ve harekette bulunmaları ve özellikle tabelâlarında ve basılı kâğıtlarında avukat unvanı ile akademik unvanlarından başka sıfat kullanmaları yasaktır.

ÖRNEK ÇIKARABİLME VE TEBLİGAT YAPABİLME HAKKI

MADDE 56 - Usulüne uygun olarak düzenlenen ve avukata verilmiş olan vekâletname 52 nci maddede yazılı dosyada saklanır. Avukat, bu vekâletnamenin örneğini çıkarıp aslına uygunluğunu imzası ile onaylayarak kullanabilir.Avukatın çıkardığı vekâletname örnekleri bütün yargı mercileri,

resmî daire ve kurumlar ile gerçek ve tüzel kişiler için resmî örnek hükmündedir.

Asıllarının verilmesi kanunda açıkça gösterilmiyen hallerde avukatlar, takibettikleri işlerde, aslı kendilerinde bulunan her türlü kâğıt ve belgelerin örneklerini kendileri onaylıyarak yarı mercileri ile diğer adalet dairelerine verebilirler. Aslı olmayan vekâletname veya diğer kâğıt ve belgelerin

örneğini onaylıyan yahut aslına aykırı örnek veren avukat üç yıldan altı yıla kadar ağır hapis cezası ile cezalandırılır.

Avukatlar, vekâlet aldıkları işlerde ilgili yargı mercii aracılığı ile ve bu yargı merciinin tebligat konusunda bir kararı olmaksızın, diğer tarafa adlî kâğıt ve belge tebliğ edebilirler. Tebliğ edilen kâğıt ve belgelerin birer rnüshası, gerekli harç, vergi ve resim ödenmek şartiyle, ilgili yargı merciinin dosyasına konur.

AVUKATA KARŞI İŞLENEN SUÇLAR

MADDE 57 - Görev sırasında veya yaptığı görevden dolayı avukata karşı işlenen suçlar hakkında,bu suçların hâkimlere karşı işlenmesine ilişkin hükümler uygulanır.

SORUŞTURMAYA YETKİLİ CUMHURİYET SAVCISI

MADDE 58 - Avukatların görevlerinden doğan veya görev sırasında işledikleri suçlardan dolayı haklarında soruşturma, Adalet Bakanlığının vereceği izin üzerine, suçun işlendiği yer Cumhuriyet Savcısı tarafından yapılır.

Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu ile Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun duruşmanın inzibatına ilişkin hükümleri saklıdır. Şu kadar ki, bu hükümlere göre avukatlar tutuklanamayacağı gibi, haklarında hafif hapis veya hafif para cezası da verilemez.

KOVUŞTURMA İZNİ, SON SORUŞTURMANIN AÇILMASI KARARI VE DURUŞMANIN YAPILACAĞI

MAHKEME; MADDE 59 - 58 inci maddeye göre yapılan soruşturmaya ait dosya Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğüne tevdi olunur. İnceleme sonunda kovuşturma yapılması gerekli görüldüğü takdirde dosya, suçun işlendiği yer ağır ceza mahkemesine en yakın bulunan ağır ceza mahkemesi Cumhuriyet Savcılığına gönderilir.

Cumhuriyet Savcısı beş gün içinde, iddianamesini düzenliyerek dosyayı son soruşturmanın açılmasına veya açılmasına yer olmadığına karar verilmek üzere ağır ceza mahkemesine verir.

İddianamenin bir örneği, Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun hükümleri uyarınca, hakkında kovuşturma yapılan avukata tebliğ olunur. Bu tebliğ üzerine avukat, kanunda yazılı süre içinde bazı delillerin toplanmasını ister veya kabule değer bir istemde bulunursa nazara alınır, gerekirse soruşturma başkan tarafından derinleştirilir.

Haklarında son soruşturmanın açılmasına karar verilen avukatların duruşmaları, suçun işlendiği yer ağır ceza mahkemesinde yapılır.

İTİRAZ HAKKI

MADDE 60 - 59 uncu maddede yazılı mahkemelerin tutuklama veya salıverilmeye yahut son soruşturmanın açılmasına yer olmadığına dair kararlarına karşı Cumhuriyet Savcısı veya sanık tarafından genel hükümler uyarınca itiraz olunabilir.

Bu itiraz, suçun işlendiği yer ağır ceza mahkemesi hariç olmak üzere, itiraz edilen kararı veren mahkemeye en yakın ağır ceza mahkemesinde incelenir.

AĞIR CEZAYI GEREKTİREN SUÇÜSTÜ HALİ MADDE 61 - Ağır cezayı gerektiren suçüstü halinde hazırlık ve ilk soruşturma genel hükümlere göre yapılır.

GÖREVİ SAVSAKLAMA VE KÖTÜYE KULLANMA MADDE 62 - Türk Ceza Kanununun 294 ve 295 inci maddelerinde yazılı hallerden başka (Her ne şekilde olursa olsun) bu kanun ve diğer kanunlar gereğince avukat sıfatı ile veya Türkiye Barolar Birliğinin yahut baroların organlarında görevli olarak kendisine verilmiş bulunan görev ve yetkiyi ihmal veya kötüye kullanan avukat Türk Ceza Kanununun 230 ve 240 ıncı maddeleri gereğince cezalandırılır

AVUKATLIK YETKİLERİNİN BAŞKALARI TARAFINDAN KULLANILMAMASI

MADDE 63 - Baro levhasında yazılı bulunmayanlar ve işten yasaklanmış olan avukatlar, şahıslarına ait olmayan dava evrakı düzenleyemez, icra işlemlerini takip edemez ve avukatlara ait diğer yetkileri kullanamazlar. Baro levhasında yazılı bulunmayanlar avukatlık unvanını da taşıyamazlar.

(Değişik 2. ve 3. Fıkra: 3256 - 22.1.1986) Birinci fıkra hükmüne aykırı eylemde bulunanlar yüzbin liradan birmilyon liraya kadar ağır para cezasına ve altı aydan bir yıla kadar hapis cezasına mahkûm edilirler.

Avukatlık yapmak yetkisini taşımadıkları halde muvazali yoldan alacak devralarak ve kanunların tanıdığı başka hakları kötüye kullanarak avukatlara ait yetkileri kullananlar bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beşyüzbin liradan beşmilyon liraya kadar ağırpara cezasıyla cezalandırılırlar.

Mahkemeler, icra ve iflâs daireleri ve barolar, bu maddenin kapsamına giren bir olayı öğrenince Cumhuriyet Savcılığına bildirmek zorundadır. Yapılacak kovuşturma sonucu Cumhuriyet Savcısı tarafından baroya bildirilir.

BARO YÖNETİM KURULUNA KARŞI ÖZEL GÖREVLER

MADDE 64 - Denetleme ve şikâyetle ilgili meselelerde avukat, bu kanunda gösterilen meslek sırrını saklama yükümlülüğüne aykırı düşmedikçe, baro başkanına veya yönetim kuruluna yahut bunlar tarafından görevlendirilen üyelerden birine bilgi vermek ve istek üzerine dosyaları göndermek, dinlenmek üzere çağırıldığı hallerde baro başkanı, yönetim kurulu veya bu kurul üyelerinden birinin davetine uymak zorundadır.

(Değişik 2.Fıkra: 3256 - 22.1.1986) Birinci fıkrada yazılı zorunluğa uymayan avukat hakkında baro yönetim kurulu, onbin liradan yüzbin liraya kadar para cezası verebilir. Bu ceza her davet ve isteğe uymama halinde yeniden verilebilir. Ancak, gönderilen yazıda, davet ve isteğe uymama halinde para cezası verileceğinin belirtilmiş olması şarttır.

Bu para cezasına karşı, tebliğinden itibaren onbeş gün içinde, baro disiplin kuruluna itiraz olunabilir. Baro disiplin kurulunun kararı kesindir.

Yukarıki fıkralar gereğince hükmedilen para cezaları, bu kanunun disiplin cezalarına ilişkin hükümlerine göre tahsil edilir ve baroya irat yazılır.

BARO KESENEĞİNİ ÖDEMEMEKTE DİRENME

MADDE 65 - Baro yıllık keseneğini, tebilgata rağmen, kabule değer bir sebep olmaksızın ödememekte direnenlerin adları, yönetim kurul kararı ile borçlarını ödeyinceye kadar baro levhasından silinir ve durum ilgili yerlere bildirilir

YEDİNCİ KISIM

BARO LEVHASI VE AVUKATLAR LİSTESİ

LEVHAYA YAZILMA YÜKÜMLÜLLÜĞÜ MADDE 66 - Her avukat, bölgesi içinde sürekli olarak avukatlık edeceği yerin baro levhasına yazılmakla yükümlüdür.

Bir baro levhasına yazılmış olan avukat sürekli olmamak şartiyle memleketin her yerinde avukatlık yapmaya yetkilidir.

AVUKATLIĞIN SÜREKLİ OLARAK BAŞKA BÖLGEDE YAPILMASI

MADDE 67 - Bir avukat, levhasında yazılı bulunduğu baro bölgesi dışında sürekli olarak avukatlık eder veya disiplin cezası gerektiren bir eylemde bulunursa, o yer barosu yönetim kurulu tarafından bu konuda düzenlenecek tutanak, gereken işlem yapılmak üzere, avukatın levhasında yazılı olduğu baroya gönderilir.

BAŞKA BAROYA NAKİL

MADDE 68 - Bir barodan diğer baroya nakil hakkındaki istekler, levhasına yazılmak istenen baro yönetim kuruluna yazı ile yapılır.

Nakil dilekçelerine hangi belgelerin ekleneceği ve nakilde ne gibi usullerin uygulanacağı yönetmelikte gösterilir.

NAKİLLE İLGİLİ İNCELEME VE İSTEMİN KABULÜ

MADDE 69 - Nakil isteği ile başvurulan baronun yönetim kurulu, istekte bulunan avukat hakkında gerekli gördüğü her türlü inceleme ve işlemleri yapar ve özellikle avukatın disiplin kovuşturması altında olup olmadığını, ödenecek borcu bulunup bulunmadığını yazılı olduğu barodan sorar. Disiplin kovuşturmasının sonuçlanmasından veya avukatın baroya borçlarını ödemesinden evvel hiçbir işlem yapılamaz.

Nakil isteminin kabulü halinde verilecek karar, nakledilen baro yönetim kurulu tarafından Türkiye Barolar Birliğine ve avukatın ayrıldığı baroya derhal bildirilir.

NAKİL İSTEMİNİN REDDİ

MADDE 70 - Nakil isteminin, levhasına yazılmak için başvurulan baroca reddi halinde, nakil isteğinde bulunan avukat, bu kararın kendisine tebliğinden itibaren onbeş gün içinde Türkiye Barolar Birliğine itiraz edebilir.

Baro yönetim kurulu, nakil isteminin baroya varışı tarihinden itibaren bir ay içinde bir karar vermezse istem reddedilmiş sayılır. Bu halde bir aylık sürenin bitiminden itibaren on beş gün içinde ilgili, Türkiye Barolar Birliğine itiraz edebilir.

(Değişik 3. fıkra: 3256 - 22.1.1986) Türkiye Barolar Birliğinin itiraz üzerine vereceği kararlar kesin olup bu kararlara karşı ilgili tarafından İdari Yargı Merciine başvurabilirler.

Türkiye Barolar Birliği itiraz dilekçesinin varışı tarihinden itibaren çay içinde bir karar vermezse itiraz reddedilmiş sayılır.

Türkiye Barolar Birliği itirazın kabulü hakkındaki kararını, avukatın naklettiği ve ayrıldığı barolara derhal bildirir.

LEVHADAN SİLİNME

MADDE 71 - Levhadan silme kararını, avukatın yazılı olduğu baronun yönetim kurulu verir. Bu karardan önce avukatın yazılı cevabı istenmekle beraber, kendisinin dinlenmesi veya dinlenmek üzere yapılan çağırıya süresi içinde uymamış olması şarttır.

Levhadan silme kararı gerekçeli olarak verilir. Bu karara karşı avukat, kendisine tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içinde Türkiye Barolar Birliğine itiraz edebilir. Türkiye Barolar Birliğinin itiraz üzerine verdiği kararlar Adalet Bakanlığının onaylaması ile kesinleşir. Sekizinci maddenin 6ncı fıkrası burada da uygulanır.

İlgili levhadan silme kararı kesinleşinceye kadar avukatlık yapmak hakkına sahiptir. Şu kadar ki, baro disiplin kurulu, kamu yararı bakımından gerekli gördüğü hallerde, yönetim kurulunun levhadan silme kararı üzerine, avukatı geçici olarak işten yasaklıyabilir.

LEVHADAN SİLİNMEYİ GEREKTİREN HALLER

MADDE 72 - Aşağıdaki hallerde avukatın adı levhadan silinir:

a) Avukatlığa kabul için bu kanunun aradığı şartların sonradan kaybedilmiş olması,

b) Ruhsatnamenin verildiği tarihte onun verilmemesini gerekli kılan sebeplerin varlığının sonradan tespit edilmiş bulunması,

c) Üç ay içinde baro bölgesinde bir baro açılmamış olması veya büronun kapatılmış yahut baro bölgesi dışına nakledilmiş bulunması

d) (Değişik: 3256/9.md. - 22.1.1986) Baro ve Türkiye Barolar Birliği yıllık keseneklerinin, tebligata rağmen ödememekte direnilmesi,

e) Avukatın, meslekten isteği ile ayrılmış olması,

f) Topluluk sigortası primlerinin topluluk sözleşmesinde gösterilen zamanlarda ödenmemesi,

g) (Ek: 3256/9.md. - 22.1.1986) 10 uncu maddedeki engele rağmen levhaya yazılmış olması.

(Ek Fıkralar: 3256 - 22.1.1986) Şu kadar ki, staj sırasında mesleğin onuru ile bağdaşması mümkün olmayan işler müstesna olmak üzere, 11'inci maddede sayılan işlerden biri ile uğraştığı, ruhsatnamenin verildiği tarihten itibaren 5 yıl geçtikten sonra anlaşılan avukat, staj süresi içinde elde ettiği ödemelerin veya gelirlerin tutarının üç katını Baroya ödediği takdirde levhaya yeniden yazılır.

Baroya bildirilen büro terk edilmiş ve yenisi bildirilmemiş ise, 71 inci maddeye göre avukatın dinlenmek üzere çağrılmasından vazgeçilir.

LEVHAYA YENİDEN YAZILMA HAKKI

MADDE 73 - 72 inci maddeye göre levhadan silinmeyi gerektiren hallerin sona erdiğini ispat eden avukat, levhaya yeniden yazılmak hakkını kazanır. Şu kadarki, baro yönetim kurulu, gerekli gördüğü hallerde, sebeplerini de açıklamak suretiyle, levhaya yeniden yazılma talebinde bulunanı, ilk yazılmaya esas olan şartların hepsinin veya bir kısmının varlığını ispatla zorunlu tutabilir.

Ruhsatname verilmesi hükmü ayrık olmak üzere, bu kanunun 7, 8 ve 9 uncu maddeleri levhaya yeniden yazılma istemlerinde de kıyas yolu ile uygulanır.

Levhaya yeniden yazılmasına evvelce dahil olduğu baro tarafından karar verilen avukattan yeniden giriş keseneği alınmaz.

BİR DAHA YAZILMAMAK ÜZERE LEVHADAN SİLİNME

MADDE 74 - Cezai veya disipline ilişkin bir karar sonunda meslekten çıkarılanlarla 5 inci maddenin (a) bendinde yazılı suçlardan kesin olarak hüküm giyenlerin ruhsatnamesi baro yönetim kurulunca geri alınarak iptal ve adları bir daha yazılmamak üzere levhadan silinir.

Bu işlerin uygulanması, kararın kesinleşmiş olmasına bağlıdır.

Baro yönetim kurullarının bu maddeye dayanarak verdiği kararlara karşı avukat, kararın kendisine tebliği tarihinden itibaren 15 gün içinde Türkiye Baro Birliğine itiraz edebilir. Türkiye Barolar Birliğinin itiraz üzerine verdiği kararlar Adalet Bakanlığının onaylaması ile kesinleşir. 8 inci maddenin altıncı ve yedinci fıkraları hükümleri burada da uygulanır.

AVUKATLAR LİSTESİ

MADDE 75 - (Değişik 1. fıkra: 3256/10.md. - 22.1.1986) Baro yönetim kurulu üç yılda bir bölgesi içinde bulunan ve baro levhasında yazılı olan bütün avukatların bir listesini son yılın 31 Aralık tarihine kadar düzenler. Listeye her avukatın alfabe sırasıyla adı, soyadı, büro ve konut adresi yazılır. Ortak avukat bürosu niteliğindeki bürolar listede ayrıca belirtilir. Levhadaki değişiklikler her yıl sonunda düzenlenecek ek listede gösterilir.

Bu listenin düzenleme şekli Türkiye Barolar Birliğince tespit edilir.

Listenin düzenlenmesinden sonra baro levhasına yazılanlara yeni listenin düzenlenmesine kadar kullanılacak geçici bir belge verilir.

Listeden Anayasa Mahkemesine, Yüksek Mahkemelere, Adalet Bakanlığına, Türkiye Barolar Birliğine, diğer barolara, baronun bölgesi içinde bulunan mahkemelerle Cumhuriyet Savcılıklarına, en byük idare amirine, diğer yargı mercilerine, noterlere ve icra ve iflâs dairelerine yeteri kadar gönderilir.

SEKİZİNCİ KISIM

BAROLAR

BİRİNCİ BÖLÜM

GENEL HÜKÜMLER

BAROLARIN KURULUŞ VE NİTELİKLERİ

MADDE 76 - (Değişik 1. fıkra: 3003/1 md. - 8.5.1984) Barolar, bu Kanunda yazılı esaslar uyarınca avukatlık mesleğine mensup olanların; müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, meslekî faaliyetlerini kolaylaştırmak, avukatlık mesleğinin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleri ile ve iş sahipleri ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hâkim kılmak üzere meslek disiplini ve ahlâkını korumak maksadı ile kurulan tüzelkişiliğe sahip kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşlarıdır.

(Değişik 2. fıkra : 4276 - 18.6.1997)

Barolar, kuruluş amaçları dışında faaliyette bulunamazlar.

Resmi törenlerde barolar İl Cumhuriyet Savcısının yanında yer alırlar.

BARONUN KURULMASI, ORGANLARININ GÖREVDEN

UZAKLAŞTIRILMASI VE GÖREVLERİNE SON VERİLMESİ

MADDE 77 - (Değişik: 3003/2.md. - 8.5.1984) Bölgesi içinde en az onbeş Avukat bulunan her il merkezinde bir baro kurulur.

Baro kurulmayan yerlerin en yakın baroya bağlanmasına veya bunların birleştirilerek bir baro kurulmasına ve merkezlerinin belirtilmesine Türkiye Barolar Birliği karar verir.

Barolar, kuruluşlarını Türkiye Barolar Birliğine bildirirler.

Türkiye Barolar Birliği de keyfiyeti derhal Adalet Bakanlığına bildirir vebarolar bu bildirim ile tüzelkişilik kazanırlar.

(Değişik 5. fıkra : 4276 - 18.6.1997) Amaçları dışında faaliyet gösteren barolar ile Türkiye Barolar Birliği sorumlu organlarının görevlerine son verilmesine ve yerlerine yenilerinin seçilmesine, Adalet Bakanlığının veya bulundukları yer Cumhuriyet Başsavcılığının istemi üzerine, o yerdeki asliye hukuk mahkemisince basit usule göre yargılama yapılarak karar verilir ve dava en geç üç ay içinde sonuçlandırılır.

Görevlerine son verilen organların yerine en geç bir ay içerisinde yenileriseçilir. Yeni seçilenler eskilerin süresini tamamlarlar.

Adalet Bakanlığının bu Kanun uyarınca baro organlarının işlemleri hakkında onay mercii olarak verdiği kararları görevli baro organları aynen yerine getirmekle yükümlüdürler. Bakanlık kararını idari yargı merciinin yürütmenin durdurulmasına veya esasına ilişkin kararı veya kanuni bir sebep olmaksızın yerine getirmeyen veya eski kararda direnme niteliğinde yeni bir karar veren veya kanunun zorunluğu kıldığı işlemleri Bakanlığın uyarısına rağmen yerine getirmeyen baro organları hakkında da yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanır.

Görevlerine son verilen organ üyelerinin kanunda yazılı ceza sorumlulukları saklıdır. Bu organların yukarıdaki fıkra gereğince görevlerine son verilmesine neden olan tasarrufları hükümsüzdür.

(Değişik 9. fıkra : 4276 - 18.6.1997) Ancak, milli güvenliğin, kamu düzeninin, suçz işlenmesini veya suçun devamını önlemenin yahut yakalamanın gerektirdiği hallerde gecikmede sakınca varsa, barolar ile Türkiye Barolar Birliği, vali tarafından faaliyetten men edilebilir. Faaliyetten men kararı, yirmi dört saat içinde görevli hakimin onayına sunulur. Hakim, kararını kırk sekiz saat içinde açıklar; aksi halde, bu idari karar kendiliğinden yürürlükten kalkar.

Göreve son verme ve görevden uzaklaştırma hükümleri Baro Genel Kurulu hakkında uygulanmaz.

GÖREVLERİN PARASIZ OLUŞU VE BİR KİŞİDE BİRLEŞEMİYECEK GÖREVLER

MADDE 78 - Baro başkanlığı, başkanlık, divanı, yönetim, denetleme ve disiplin kurulları üyelikleri ile baro menfaatlerini gözetme, temsil ve savunma hususunda avukatlara verilen işler ücretsiz görülür.

Yolculuk ve ikamet giderleriyle diğer zarurî giderler baro kasasından ödenir.

Baro başkanlığı, baro yönetim ve disiplin kurulu üyelikleri ve denetçilik bir kişide birleşemez.

Şu kadar ki, levhada yazılı avukat sayısı 20 den az olan barolarda disiplinkurulu üyeleriyle denetçilik bir kişide birleşebilir.

İKİNCİ BÖLÜM

BAROLARIN ORGANLARI

ORGANLAR

MADDE 79 - Baroların organları şunlardır:

1. Baro genel kurulu,

2. Baro yönetim kurulu,

3. Baro başkanlığı,

4. Baro başkanlık divanı,

5. Baro disiplin kurulu, 6. Baro denetleme kurulu.

I - BARO GENEL KURULU KURULUŞU

MADDE 80 - Baro genel kurulu, baronun en yüksek organı olup levhada yazılı bulunan bütün avukatlardan kurulur.

GÖREVLERİ

MADDE 81 - Genel Kurulun görevleri şunlardır:

1. Yönetim, disiplin ve denetleme kurulları üyeleri ile baro başkanını ve Türkiye Barolar Birliği delegelerini seçmek,

2. (Değişik: 3256/11 md. - 22.1.1986) Levhaya yazılacakların giriş keseneğini, aralarında ayrım yapılmaksızın, en az ikiyüz, en çok sekizyüz, levhada yazılı avukatların yıllık keseneğini de en az yüz, en çok dörtyüz gösterge rakamının her yıl bütçe kanununda Devlet Memurları için belirlenen maaş katsayısının çarpımıyla elde edilecek miktarlar arasında tespit etmek ve bunların ödeyeceği tarihleri belirlemek,

3. Yönetim, kurulunun, baronun gelir ve giderleri ile mallarının yönetimi hakkında vereceği hesapları incelemek ve yönetim kurulunun ibra edilip edilmiyeceği hakkında karar vermek,

4. Baro bütçesini onaylamak,

5. Yönetim kurulunca hazırlanacak iç yönetmeliği inceliyerek onaylamak,

6. Mevcut mevzuatın baro yönetim kuruluna verdiği yetkinin dışında, muhtaç avukatlarla bunların ölümlerinde geride bıraktıkları kimselere yapılacak yardımın şekil ve miktarını tespit etmek,

7. Mesleke ait istekleri görüşüp karara bağlamak,

8. Avukat bürolarının niteliklerini belirtmek,

9. Kanunlarla verilen diğer yetkileri kullanmak.

OLAĞAN TOPLANTI

MADDE 82 - (Değişik: 3256/12 md. - 22.1.1986) Genel kurul iki yılda bir Ekim ayının ilk haftası içinde baro başkanının daveti üzerine gündemindeki maddeleri görüşmek üzere toplanır.

OLAĞANÜSTÜ TOPLANTI

MADDE 83 - Türkiye Barolar Birliği, baro başkanı, yönetim veya denetleme kurulu gerekli gördükleri hallerde genel kurulu olağanüstü toplantıya çağırabilirler. Baro başkanı, levhada yazılı avukatların beşte birinin, görüşme konularını belirten yazılı istemi ile, en geç onbeş gün içinde genel kurulu olağanüstü toplantıya çağırmak zorundadır.

TOPLANTIYA ÇAĞRI

MADDE 84 - Genel kurul toplantısına, levhada yazılı her avukat yazı ile çağrılır. Çağrı mektubunun toplantı gününden en az on gün önce taahhütlü olarak postaya verilmiş veya avukata tevdi edilmiş olması gereklidir. Çağrı mektubunda, toplantının yeri, günü ve saati ile gündemi ve ilk toplantıda yeterli çoğunluk olmadığı takdirde yapılacak ikinci toplantının yeri, günü ve saati yazılır.

GENEL KURUL BAŞKANLIK DİVANI

MADDE 85 - Gerek olağan, gerekse olağanüstü genel kurul toplantılarında ilkiş olarak toplantıya bir başkan, bir başkanvekili ile iki üyeden kurulu bir başkanlık divanı seçilir. Seçim ayrı ayrı ve genel kurulca aksine karar alınmadıkça işari oyla yapılır ve kullanılan oyların en çoğunu alanlar seçilir. Baro başkanı ve yönetim ve denetleme kurulu üyeleri başkanlık divanına seçilemezler.

TOPLANTIYA KATILMA YÜKÜMÜ MADDE 86 - (Değişik 1. fıkra: 3464/3 md. - 28.5.1988) Baro levhasında yazılı her avukat gerek olağan,gerek olağanüstü genel kurul toplantılarına katılmak ve oy kullanmakla yükümlüdür. Haklı bir engele dayanmış olmadıkça bu toplantılara gelmeyen veya oy kullanmayanlara yetkili ilçe seçim kurulu başkanı tarafından yirmibin lirapara cezası verilir.

Bu para cezaları ilgili baro başkanlığınca tahsil edilir ve gelir kaydedilir.

(Değişik: 3003 - 8.5.1988) 64 üncü maddenin üçüncü ve dördüncü fıkraları, bu maddeye göre verilen para cezaları hakkında da uygulanır.

GÖRÜŞME VE KARAR YETER SAYISI

MADDE 87 - Genel kurul, levhada yazılı avukatların yarıdan bir fazlasının katılmasıyle toplanır.

Birinci fıkrada yazılı çoğunluk olmadığı hallerde, toplantı 15 günü geçmemek üzere başka bir güne bırakılır. Bu toplantıda, üye sayısı 30 a kadar (30 dahil) olan barolarda en az üçte bir, yüze kadar olanlarda (100 dahil) beşte bir ve yüzden fazla olanlarda onda bir üye katılmadıkça toplantı ve görüşme yapılamaz.

Yukarıdaki hükümlere göre yetersayı bulunmak şartiyle, kararlar, tekliflerden en çok oy alanın kabul edilmiş sayılması suretiyle verilir. Oyların eşitliği halinde genel kurul başkanının bulunduğu taraf üstün sayılır.

Seçimlerde de, adayların aldıkları oylar bakımından aynı çoğunluğa bakılır.

Bir üye kendini ilgilendiren özel işinde oy veremez. Seçimlerde bu esas uygulanmaz.

(Değişik son Fıkra: 3003/4 md. - 8.5.1984) Genel kurulun kararları bir tutanakla tespit edilir.

Tutanak, genel kurul başkanlık divanı tarafından imzalanır ve Türkiye Barolar Birliğine gönderilir.

GÜNDEM DIŞI GÖRÜŞME YASAĞI

MADDE 88 - Genel kurul toplantısında, görüşüleceği gündemde belirtilmemiş konular hakkında karar verilemez. Yeni bir toplantı kararı bu hükmün dışındadır.

II - BARO YÖNETİM KURULU

KURULUŞU

MADDE 89 - Her baronun yönetim kurulu, baro başkanı ile en az dört üyeden kurulur.

Avukat sayısı ellinden yüze kadar olan barolarda altı, yüzbirden ikiyüzelliye kadar olan barolarda 8, 251 den fazla olan barolarda 10 asıl üye ve her baroda asıl üye sayısınca yedek üye bulunur.

Baro başkanı, yönetim kurulunun başkanıdır.

SEÇİLME YETERLİĞİ, ENGELLERİ VE SEÇİMİN ŞEKLİ

MADDE 90 - (Değişik: 1238 - 26.2.19701) Yönetim Kurulu üyeleri levhada yazılı ve avukatlıkta en az beş yıl kıdemli olan avukatlar arasından seçilir. Üye sayısı yüzden az olan barolarda beş yıllık kıdem şartı aranmaz.

Haklarında avukatlığa engel bir suçtan dolayı son soruşturma açılmasına karar verilmiş veya geçmiş beş yıl içinde disiplin kurulunca verilerek kesinleşmiş bir kararla kınama, para veya işten çıkarılma cezalariyle tecziye edilmiş olanlar Yönetim Kurulu Üyesi seçilemezler.

(Üçüncü fıkra, 8 Mayıs 1984 tarih ve 3003 sayılı Kanunun 9 uncu maddesiyle yürürlükten kaldırılmıştır.)

Yönetim Kurulu üyeleri gizli oy ile seçilirler. Oy puslasına, seçilecek asıl üye tamsayısının yarısından en az bir fazla isim yazılması zorunludur. Bundan noksan isim yazılmış oy pusulaları geçerli değildir. Oy pusulasına seçilecek asıl üye sayısından fazla ad yazıldığı takdirde, sondan başlanarak fazla adlar hesabakatılmaz.

Adayların aldıkları oyların sayısına göre sıralanır ve en çok oy alandan başlanmak üzere önce asıl, sonra yedek üye seçilmiş olanlar bu sıraya göre tespit edilir. Adayların aldıkları oylarda eşitlik halinde meslek kıdemi fazla olan, kıdemleri de eşitse, adayların yaşlısı sırada ön alır. Yedek üyeler aldıkları oy sayısına göre bulundukları sıra gözönünde tutularak Kurulda göreve çağırılır.

Seçim yeterliğini kaybeden Yönetim Kurulu üyelerinin görevi kendiliğinden sona erer.

SEÇİM DÖNEMİ

MADDE 91 - (Değişik: 3079 - 14.11.1984) Yönetim Kurulunun görev süresi iki yıldır. Süresi dolan Yönetim Kuruluna mensup üyeler yeniden seçilebilir.

SEÇİM DÖNEMİ BİTMEDEN AYRILMA

MADDE 92 - (Değişik 1. fıkra: 3256 - 22.1.1986) Seçim dönemi bitmeden önce ayrılan yönetimkurulu üyesinin yeri, en çok oy almış yedek üye ile doldurulur.

Yönetim Kurulu üyelerinden biri hakkında 90 ıncı maddeye göre seçilmeye engel bir suçtan dolayı kamu davası açılmış ise, dava sonuna kadar bu üye Yönetim Kuruluna katılamaz; yeri yedek üye ile doldurulur.

TOPLANTILAR

MADDE 93 - Yönetim Kurulu, Baro Başkanı tarafından doğrudan doğruya veya üyelerden birinin görüşme konusunu taşıyan yazılı isteği üzerine toplantıya çağırılır.

Yönetim Kurulu salt çoğunlukla toplanır ve üye tam sayısının salt çoğunluğu ile karar verir.

Oylarda eşitlik halinde, başkanın bulunduğu taraf üstün tutulur.

Baro Başkanı veya Yönetim Kurulu üyeleri, ilgili oldukları işlerin görüşülmesine katılamazlar.

Yönetim Kurulu kararları hakkında düzenlenen tutanak başkan ve üyeler tarafından imzalanır.

TOPLANTIYA ÇAĞRI

MADDE 94 - Yönetim kurulu üyeleri çağrı mektup ve listeleriyle toplantıya çağırılır. Ardı ardına üç toplantıya özürsüz olarak katılmamış olan üye, yönetim kurulu kararı ile istifa etmiş sayılır.

Bu karara karşı, tebiliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde Türkiye Barolar Birliğine itiraz olunabilir.

YÖNETİM KURULUNUN GÖREVLERİ

MADDE 95 - Yönetim kurulu, kendisine kanunen verilen görevleri yerine getirmekle, yükümlü olup, baronun işlerini kovuşturur ve menfaatlerini korur.

Yönetim kurulunun başlıca görevleri şunlardır:

1. Avukatlık onurunun ve meslek düzeninin korunmasını, meslekin adelet amaçlarına uygun olarak bağlılık ve onurla yapılmasını sağlamak,

2. Stajyer ve avukatların baroya kabul ve levhaya yazılma veya nakil işleri hakkında karar vermek,

3. Baro levhasını ve avukatlar listesini düzenlemek,

4. Meslekî ödevler hususunda baro mensuplarına yol göstermek ve onlara bilgi vermek ve meslekî görevlerin yapılıp yapılmadığını denetlemek,

5. Levhaya yazılı avukatlar arasında ve avukatla iş sahibi arasında çıkan anlaşmazlıklarda istek üzerine aracılık etmek ve ara bulmak ve ücret uyuşmazlıklarında hakemlik etmek,

6. Baro mallarını idare ve muhtaç avukatlara yapılacak yardım şeklini tespit etmek,

7. Baro mallarının idaresi hakkında her sene bir rapor hazırlayarak genel kurula hesap vermek ve senelik bütçeyi hazırlayıp genel kurulun onayına sunmak,

8. Baro adına menkul ve gayrimenkul almak, satmak, ipotek etmek ve bu mallar üzerinde her türlü aynî haklar tesis eylemek ve kaldırmak, bu hususlarda baro başkanına özel yetki vermek,

9. Staj işlerini düzenlemek ve denetlemek,

10. Yönetim kurulu üyelerinin istifaları hakkında karar vermek,

11. Adlî müzaharet bürosu kurup yönetmek,

12. Genel kurul gündemini hazırlamak,

13. Genel kurul kararlarını yerine getirmek,

14. Baronun ücretli memurlarının özlük işlerini düzenlemek ve yürütmek,

15. İç yönetime ait bütün işleri görmek, iç yönetmelikleri düzenlemek,

16. Adalet Bakanlığı, Türkiye Barolar Birliği ve disipin kurulu kararlarını yerine getirmek,

17. Bakanlıkların yahut mahkeme veya resmî kurumların istediği konularda görüşünü getirmek,

18. Kanunlarla verilen diğer yetkileri kullanmak. Yönetim kurulu ikinci fıkrasının 4 ve 5 numaralı betlerinde yazılı görevleri bazı üyelerine devredebilir.

III - BARO BAŞKANLIĞI

SEÇİM VE SEÇİM DÖNEMİ BİTMEDEN AYRILMA

MADDE 96 - Baro başkanı iki yıllık bir görev süresi için seçilir. Yeniden seçilmek caizdir.

Baro başkanı levhada yazılı ve avukatlıkta en az onbeş yıl kıdemli olan avukatlar arasından gizli oyla seçilir. Üye sayısı 50 den az olan barolarda kıdem şartı aranmaz.

90 ıncı maddenin 2, 3 ve 6 ncı fıkraları hükümleri baro başkanının seçimi hakkında da kıyasen uygulanır.

Seçim döneminin bitmesinden önce ayrılan baro başkanının yerine seçilen, geri kalan süreyi tamamlar.

GÖREVLERİ

MADDE 97 - Baro başkanının görevleri şunlardır:

1. Baroyu temsil ve yönetim kuruluna başkanlık etmek,

2. Genel kurul, yönetim kurulu ve disiplin kurulu kararlarını yerine getirmek ve günlük işlemleri

yürütmek,

3. 95 inci madde gereğince verilen izin ve yetki dairesinde baro adına iltizam ve iktisapta

bulunmak, yüklenmelere girişmek, baroya yapılan bağışları kabul etmek ve bütçeyi uygulamak,

4. Mahkeme ve resmî dairelerde baroyu temsil edecek ve savunacak avukatları tayin etmek,

5. Avukat sicillerinin Türkiye Barolar Birliği tarafından gönderilen örneğine uygun olarak düzenlenmesini ve korunmasına sağlamak,

6. Meslek onuru ve bağımsızlığı ile ilgili işlerde kanunlar ve meslek kurullarının gereğini her türlü organlara karşı savunmak ve bu konuda doğrudan doğruya veya dolayısiyle kendisini göreve zorlıyan hususları yapmak,

7. Baronun ve yönetim kurulunun çalışmaları hakkında her yıl Türkiye Barolar Birliğine yazılı bir rapor vermek,

8. Başkanlık Divanı olmıyan barolarda, divanın diğer üyelerine ait görevleri yerine getirmek ve yetkileri kullanmak,

9. Kanunlarla verilen diğer yetkileri kullanmak.

IV - BARO BAŞKANLIK

DİVANI KURULUŞU VE SEÇİMİ

MADDE 98 - Başkanlık divanı:

1. Baro Başkanı,

2. Baro Başkan Yardımcısı,

3. Baro Genel Sekreteri,

4. Baro Saymanından,

ibarettir.

Başkanlık divanı kurulması, 50 den fazla üyesi bulunan barolar için zorunludur.

Divanın başkan dışındaki üyeleri, yönetim kurulu için yapılan her seçimdensonraki ilk toplantıda bu kurul tarafından kendi üyeleri arasında gizli oyla seçilir.

Başkanlık divanı üyelerinden biri süresi dolmadan önce ayrılırsa, kalan görev süresi için en geç bir ay içinde yenisi seçilir.

BAŞKANLIK

DİVANININ GÖREVLERİ

MADDE 99 - Başkanlık divanı kanunla ve yönetim kurulu kararı ile kendisine verilen görevleri yerine getirir.

Divan, baro mallarının yönetimi hakkında gerekli kararları alır ve aynı konuda yönetim kurulunun isteğine göre, bu kurula yazılı veya sözlü bilgi verir.

BARO BAŞKAN YARDIMCISININ GÖREVLERİ

MADDE 100 - Baro başkan yardımcısı, baro başkanının bulunmadığı zamanlarda veya baro başkanlığı herhangi bir sebeple boşalmışsa yenisi işe başlayıncaya kadar başkana ait yetkileri kullanır ve görevleri yerine getirir.

Baro başkan yardımcısının da yokluğunda başkana ait yetkilerin kullanılması ve görevlerin yerine getirilmesi yönetim kurulunun meslekte en kıdemli üyesine aittir.

BARO GENEL SEKRETERİNİN GÖREVLERİ

MADDE 101 - Baro genel sekreteri, yönetim kurulu toplantılarına ait tutanakları düzenler, baronun iç çalışmalariyle yazı işlerini yönetir, baro kalemine gerekli direktifleri verir ve kalemin çalışmasını denetler.

BARO SAYMANININ GÖREVLERİ

MADDE 102 - Baro saymanı, baronun mallarını başkanlık divanı kararları gereğince yönetmeye ve para alıp vermeye, keseneklerin toplanmasına, baroya gelir yazılacak para cezalarının tahsiline ve bütçenin uygulanmasına dair hertürlü gözetimi yapmaya yetkilidir.

(Değişik 2.Fıkra: 3256 - 22.1.1986) Baro saymanı, para alma ve vermede düzenlenen kâğıtları baro başkanı, yokluğunda karo başkan yardımcısı veya baro genel sekreteriyle birlikte imzalar.

V - BARO DİSİPLİN KURULU KURULUŞU

MADDE 103 - Disiplin kurulu, avukat sayısı iki yüz elliye kadar olan barolarda 3, iki yüz elliden fazla olan barolarda 5 üyeden kurulur. Her baroda disiplin kuruluna üç de yedek üye seçilir.

SEÇİLME YETERLİĞİ VE ENGELLERİ MADDE 104 - (Değişik: 1238 - 26.2.1970) 90 ıncı madde hükümleri Disiplin Kurulu üyeleri hakkında da kıyasen uygulanır. Seçim sonucu, Yönetim Kurulu tarafından düzenlenen bir tutanak ile Türkiye Barolar Birliğine bildirilir.

SEÇİM DÖNEMİ

MADDE 105 - (Değişik: 3256 - 22.1.1986) Disiplin Kurulu üyeleri iki yıl için seçilir. Süresi dolan üye yeniden seçilebilir. Disiplin kurulu, seçimden sonra ilk toplantısında üyeleri arasından bir başkan seçer. 92 ve 94 üncü maddeler hükümleri disiplin kurulu üyeleri hakkında da kıyasen uygulanır.

TOPLANTILAR

MADDE 106 - Disiplin kurulu, üyelerinden en az üçü hazır bulunursa,toplanır. Kararlar, üye tam sayısının salt çoğunluğu ile verilir. Oylar eşitlik halinde, başkanının bulunduğu taraf üstün tutulur.

Başkanının bulunmadığı zamanlarda, meslekte en kıdemli üye kurula başkanlık eder.

GÖREVİ

MADDE 107 - Disiplin kurulunun görevi, baro yönetim kurulunun disiplin kovuşturması açılmasına dair kararı üzerine avukatlar hakkında disiplin kovuşturması yaparak disiplinle ilgili kararları ve cezaları vermek ve kanunla verilen diğer yetkileri kullanmaktır.

VI - BARO DENETLEME KURULU

KURULUŞ VE GÖREVİ

MADDE 108 - (Değişik 1. fıkra: 3256 - 22.1.1986) Baro genel kurulu, baronun malî işlerini denetlemek üzere iki yıllık süre için kendi üyeleri arasından en çok üç asıl ve üç yedek denetçi seçer.

(Değişik 2. fıkra: 1238 - 26.2.1976) Seçim gizli oyla yapılır. 90 ve 92 nci maddeler hükümleri denetçiler hakkında da kıyasen uygulanır.

DOKUZUNCU KISIM

TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ

BİRİNCİ BÖLÜM

GENEL HÜKÜMLER

BİRLİĞİN KURULUŞ VE NİTELİKLERİ

MADDE 109 - Bütün baroların katılacağı Türkiye Barolar Birliği kurulur. Birlik tüzel kişiliğe sahip kamu kurumu niteliğinde bir meslek kuruluşudur.

Birliğin merkezi Ankara'dır.

BİRLİĞİN GÖREVLERİ

MADDE 110 - Türkiye Barolar Birliğinin görevleri şunlardır:

1. Baroları ilgilendiren konularda her baronun görüşünü öğrenip, ortaklaşa görüşmeler sonunda çoğunluğun düşünce ve görüşünü belirtmek,

2. Baroların çalışmalarını ortak amaca ulaşacak şekilde tasarlayıp meslekin gelişmesini sağlamak

3. Baro mensuplarının genel menfaatlerini ve meslekin ahlâk, düzen vegeleneklerini korumak,

4. Türkiye barolarını ve mensuplarını birbirine tanıtarak aralarındaki meslek bağını

kuvvetlendirmek,

5. Her il merkezinde baro kurulmasına ve vatandaşlarda kendilerine ait davaları avukatlar eliyle

açmanın ve savunmanın lüzum ve faydaları hakkındaki inancı yerleştirmeye çalışmak,

6. Kanunların memleket ihtayaçlarına uygun olarak gelişmesi ve yürütülmesi yolunda

dileklerde, yayınlarda bulunmak, gerekirse ön tasarılar hazırlamak,

7. Baroları ilgilendiren konularda görüşünü yetkili mercilere duyurmak,

8. Adalet Bakanlığının, yargı veya yasama yetkisini taşıyan mercilerin ve baroların soracakları

adlî ve meslekî konular hakkında görüş ve düşüncelerini rapor halinde bildirmek,

9. Avukatların meslekte gelişmelerini teşvik edecek ve sağlıyacak her türlü tedbirleri almak,

10. Mahkeme içtihatlarının sistemli bir surette toplanması ve yayınlanması için Adalet Bakanlığı

ve yargı mercileri ile işbirliği yapmak,

11. Kanunların avukatlara tanıdığı hakların gerçekleşmesine ve yüklediği görevlerin tam ve

şerefli bir şekilde yerine getirilmesine çalışmak,

12. Baro mensuplarının ilmî ve meslekî seviyelerini yükseltmek için kitaplık açmak, dergi

çıkarmak, konferanslar düzenlemek, telif ve tercüme eserler meydana getirilmesini teşvik etmek,

13. Meslekin daha cazip bir hale getirilmesi ve bu konuda yazılı amaçlara erişebilmesi için

düşünülecek çare ve tedbirleri görüşmek üzere zaman zaman toplantılar düzenlemek,

14. Memleket içinde kurulmuş hukukla ilgili kurul ve kurumlarla ilgilenmek ve temaslarda

bulunmak,

15. Yabancı memleket baroları, avukatlar birlikleri ve hukuk kurumları ile temaslarda

bulunmak ve uluslararası kongrelere katılmak,

16. Uyulması zorunlu meslek kurallarını tespit ve tavsiye etmek,

17. Kanunlarla verilen diğer yetkileri kullanmak.

YASAKLAR, MAL EDİNME, PROTOKOLDAKİ YER, GÖREVDEN UZAKLAŞTIRMA VE GÖREVE SON

VERME

MADDE 111 - (Değişik: 3003 - 8.5.1984) (Değişik 1. fıkra : 4276 18.6.1997) Türkiye Barolar

Birliği, kuruluş amaçları dışında faaliyette bulunamaz.

Birlik, amacına uygun işlerde kullanılmak üzere taşınır ve taşınmaz mal edinebilir.

Birlik, protokol kurallarına göre resmi törenlere katılır.

(Değişik son fıkra : 4276 - 18.6.1977)

77 nci maddenin beş, altı, yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkra hükümleri Birlik organları hakkında

da uygulanır.

GÖREVLERİN ÜCRETLİ OLUŞU

MADDE 112 - Türkiye Barolar Birliği Başkanlığı, başkan yardımcılığı, genel sekreterliği ve

saymanlığı görevleri ücretlidir. Birlik Yönetim Kurulunun başkanlık divanında görev almamış

olan üyeleri ile disiplin ve denetleme kurulları üyelerine, katıldıkları toplantılar için huzur hakkı

ödenir. Ücretlerle huzur hakkının miktarları ve ödenme şekilleri birlik genel kurulunca belli

edilir.

Bu kimselerden Ankara'dan başka illerden seçilenlere yolculuk, ikamet giderleri ile diğer zaruri

giderler birlik bütçesinden ödenir. Bunların miktarı da genel kurulca belli edilir.

İKİNCİ BÖLÜM

BİRLİĞİN ORGANLARI

ORGANLAR

MADDE 113 - Türkiye Barolar Birliğinin organları şunlardır:

1. Türkiye Barolar Birliği Genel Kurulu,

2. Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu,

3. Türkiye Barolar Birliği Başkanlığı,

4. Türkiye Barolar Birliği Başkanlık Divanı,

5. Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu,

6. Türkiye Barolar Birliği Denetleme Kurulu.

I - TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ GENEL KURULU

KURULUŞU

MADDE 114 - Türkiye Barolar Birliğinin en yüksek organı Genel Kuruldur.

(Değişik 2. Fıkra: 3003 - 8.5.1984) Genel kurul, baroların avukatlıkta en az onbeş yıl kıdemli

olan üyeleri arasında gizli oyla seçeçekleri ikişer delege ile kurulur.

Avukat sayısı yüzden fazla olan barolar, yüzden sonraki her üçyüz üye için ayrıca birer delege

seçerler.

Barolarca aynı sayıda yedek üyeler seçilir. Delegeler, her baronun olağan genel kurul

toplantısında iki yıl için seçilirler.

90 ıncı maddenin ikinci fıkrasında yazılı engelleri bulunanlar delege olamazlar.

Delegelerin yolculuk ve oturma giderlerini her baro kendi bütçesinden öder.

Genel Kurul toplantısının yeri, tarihi ve gündemi ile delegelerini gönderme lüzumu

toplantılardan en az otuz gün önce, barolara yazı ile bildirilir.

TOPLANTILAR

MADDE 115 - (Değişik 1. fıkra: 3256 - 22.1.1986) Birlik Genel Kurulu iki yılda bir evvelki genel

kurulun tayin edeceği zaman ve yerde olağan toplantısını yapar.

Birlik Yönetim Kurulu, gerekli gördüğü hallerde veya en az on baronun yönetim kurulları yazı ile

isterse Genel Kurulu olağanüstü toplantıya çağırır.

Adalet Bakını, adeletin ve meslekin genel menfaatleri ve hazırlanacak adlî ve mesleki kanun

tasarıları hakkında görüş ve düşüncelerini almak üzere Genel Kurulun olağanüstü toplantıya

çağırılmasını Birlik Yönetim Kurulundan istiyebilir.

Birlik Genel Kurulu başkanlık divanının seçimi hakkında 85 inci maddeninbirinci fıkrası hükmü

kıyasen uygulanır. Birlik organlarında görev alanlar, başkanlık divanına seçilemezler.

GÖRÜŞME VE KARAR YETER SAYISI

MADDE 116 - Birlik Genel Kurulu, üyelerinin en az dörtte biri katılmadıkça toplantı ve görüşme

yapamaz.

Birinci fıkrada yazılı yeter sayı olmadığı hallerde, toplantı bir ayı geçmemek üzere başka bir güne

bırakılır. Bu ikinci toplantıya da üyelerin en az beştebiri katılmadığı takdirde toplantı bu sayı elde

edilinceye kadar bir ay sonraki tarihlere bırakılır.

87 nci maddenin 3, 4 ve 5 inci fıkraları 88 inci madde hükmü Birlik Genel Kurulu taplantıları ve

görüşmeleri hakkında da kıyasen uygulanır.

GÖREVLERİ

MADDE 117 - Birlik Genel Kurulunun görevleri şunlardır:

1. Birlik yönetim, disiplin ve denetim kurulları üyeleri ile Birlik başkanını seçmek,

2. Kuruluş amacı içindeki işlere dair hazırlanan raporları ve gündemdeki maddeleri görüşüp

karara varmak,

3. Birlik Yönetim Kuruluna talimat vermek,

4. (Değişik: 3256 - 22.1.1986) Birliğin hesaplarını incelemek, bütçesini onaylamak, Birlik

Yönetim Kurulunun çalışmalarından dolayı ibrası hakkında karar vermek,

5. Yerli ve yabancı kongrelere gidecek delgeleri seçmek, (Genel Kurul bu yetkisini Birlik Yönetim

Kuruluna verebilir.)

6. Gelecek Genel Kurul toplantı zaman ve yerini kararlaştırmak,

7. (Değişik: 3256 - 22.1.1986) Adaleti ve mesleği ilgilendiren işler hakkında teklifte bulunmak,

uyulması zorunlu meslek kurallarını tespitetmek,

8. (Değişik: 3256 - 22.1.1986) Baroların birlik adına avukatlardan tahsil edeceği keseneğin

miktarını her avukat için yıllık baro keseneğinin yarısından fazla olmamak üzere tespit etmek,

9. Birlik başkanı, başkan yardımcıları, genel sekreteri ve saymanının ücretleri ile yönetim,

disiplin ve denetim kurulları üyelerine verilecek huzur hakları miktarını ve ödenme şeklini belli

etmek,

10. Bu Kanunun 30 uncu maddesinin (b) bendi ile 49 ve 75 inci maddelerinde ve 77 nci

maddesinin ikinci fıkrasında Birliğe verilen görevleri yerine getirmek ve yetkileri kullanmak,

11. Kanunlarla verilen diğer yetkileri kullanmak,

II - TÜRİYE BAROLAR BİRLİĞİ YÖNETİM KURULU

MADDE 118 - Birlik Yönetim kurulu birlik başkanı ile birlik genel kurulu tarafından kendi üyeleri

arasından gizli oyla seçilen on üyeden kurulur. Ayrıca on yedek üye seçilir.

Birlik yönetim kuruluna birlik başkanı başkanlık eder.

SEÇİM DÖNEMİ

MADDE 119 - (Değişik 1.fıkra: 3079 - 14.11.1984) Birlik Yönetim Kurulunun görev süresi dört

yıldır. Süresi dolan Birlik Yönetim Kuruluna mensup üyeler yeniden seçilebilirler.

90 ıncı maddenin 2, 3, 4, 5 ve 6 ncı fıkraları ve 92 nci madde hükmü BirlikYönetim Kurulu

üyeleri hakkında da kıyasen uygulanır.

TOPLANTILAR MADDE 120 - Birlik Yönetim Kurulu ayda bir defa olağan toplantı yapar.Başkan

veya Yönetim Kurulu üyelerinden birinin isteği ile kurul, acele hallerde her zaman olağan üstü

toplantıya çağırılabilir.

Her toplantı sonunda gelecek toplantının günü kararlaştırılır. Toplantı günü, üyelere çağrı

mektubu ile bildirilir. Engeli olanlar, bunu en az yedi gün önce yazı ile bildirirler.

Belgeye bağlanmış yerinde bir engele dayanmaksızın üst üste üç toplantıya gelmiyen üye istifa

etmiş sayılır.

Birlik Yönetim Kurulu, üye tamsayısının salt çoğunluğu ile toplanır ile toplanır ve toplantıya

katılanların salt çoğunluğu ile karar verir. Şu kadar ki, on veya daha az üyenin katılmasıyla yapılan

toplantılarda karar verilebilmesi için en az beş üyenin bir oyda birleşmesi şarttır. Oylarda eşitlik

halinde, başkanın bulunduğu taraf üstün tutulur.

GÖREVLERİ

MADDE 121 - Birlik yönetim kurulunun görevleri şunlardır:

1. Birlik genel kurulunu toplantıya çağırmak ve gündem hazırlamak,

2. (Değişik: 3256 - 22.1.1986) Birliği ve mallarını yönetmek,

3. (Değişik: 3256 - 22.1.1986) İki yıllık bütçeyi hazırlayıp genel kurula sunmak,

4. Birlik genel kurulunca alınan kararları uygulamak,

5. (Değişik: 3256 - 22.1.1986) Birlik adına gayrimenkul almak,satmak, ipotek etmek ve bu

malları üzerinde her türlü aynî haklar tesis eylemek ve kaldırmak, bu hususlarda ve diğer iktisabî

ve iltizamî işlemlerde Birlik Başkanına yetki vermek,

6. Birliğin ücretli memurlarının özlük işlerini düzenlemek ve yürütmek,

7. Birlik yönetim kurulu kararlarının özetini gösteren defterleri tutmak,

8. (Değişik: 3256 - 22.1.1986) Avukatların kayıtlarını, yönetmelikte gösterilen esas ve usullere

göre tutmak,

9. (Değişik: 3256 - 22.1.1986) Birliğin genel durumu ile işlemleri ve çalışmaları hakkında Birlik

Genel Kuruluna rapor vermek ve çalışma ve hesaplarından dolayı ibra istemek,

10. Kanunlarla başka bir merci veya organa verilmiş olmamak şartiyle, baroların kararlarına karşı

yapılan itirazları incelemek ve karara bağlamak,

11. Bu kanunun 33 ve 54 üncü maddeleri ile 77 nci maddesinin dördüncü fıkrasında ve 83

üncü maddesinde birliğe verilen görevleri yerine getirmek veyetkileri kullanmak,

12. Baro genel kurullarını olağanüstü toplantıya çağırmak,

13. Avukatların ve baroların hak ve menfaatlerinin korunması için ilgili mercilere gerekli baş

vurmalarda bulunmak,

14. Avukatlık meslekinin gelişmesine, avukatların haklarının korunmasına vesosyal durumlarının

geliştirilmesine yarıyacak incelemeleri yapmak, vardığısonuçları ve teklifleri birlik genel kuruluna

sunmak,

15. Avukatlık mesleki ile ilgili olarak resmî yerlerden sorulacak hususlarhakkında gerekli

düşünce ve görüşleri bildirmek,

16. Avukatların meslekte ilerlemesi için kitaplıklar açmak, mesleki yayındabulunmak,

avukatların hazırlayacağı eserlerin yayımına yardımcı olmak,

17. Barolar arasında çıkan anlaşmazlıkları çözümlemek,

18. Meslekî dayanışmanın sağlanması ve devamlılığı için her türlü çalışmalarda bulunmak,

19. Kanunlarla verilen diğer yetkileri kullanmak.

III - TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ BAŞKANLIĞI

SEÇİM VE SEÇİM DÖNEMİ BİTMEDEN AYRILMA

MADDE 122 - Birlik başkanı, birlik genel kurulu tarafından, kendi üyeleri arasında dört yıllık bir

dönem için seçilir. Yeniden seçilmek caizdir.

90 ıncı maddenin 2, 3 ve 6 ncı fıkraları ile 96 ncı maddenin 4 üncü fıkrasıhükmü birlik başkanı

hakkında da kıyasen uygulanır.

GÖREVLERİ

MADDE 123 - Birlik başkanının görevleri şunlardır:

1. Birliği temsil ve birlik yönetim kuruluna başkanlık etmek,

2. Birlik genel kurulu, yönetim kurulu ve disiplin kurulu kararlarını yerine getirmek,

3. 121 inci maddeye göre verilecek yetki dairesinde birlik adına iltizam veiktisapta bulunmak,

yüklenmelere girişmek, birliğe yapılan bağışları kabuletmek ve bütçeyi uygulamak,

4. Mahkeme ve resmî dairelerde birliği temsil edecek ve savunacak avukatları tayin etmek,

5. Yabancı barolar birlikleri, barolar ve hukuk kurumları ile ilişkileri kurmak ve yürütmek,

6. Meslek onuru ve bağımsızlığı ile ilgili işlerde kanunlar ve meslek kurallarının gereğini her türlü

organlara karşı savunmak ve bu konuda doğrudan doğruya veya dolayısiyle kendisini zorlıyan

hususları yapmak,

7. (Değişik: 3256 - 22.1.1986) Birliğin çalışmaları hakkında Birlik Genel Kuruluna yazılı bir rapor

vermek,

8. Kanunlarla verilen diğer yetkileri kullanmak.

IV - TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ BAŞKANLIK DİVANI

KURULUŞU VE SEÇİMİ

MADDE 124 - Birlik başkanlık divanı;

1. Türkiye Barolar Birliği Başkanı,

2. Türkiye Barolar Birliği iki başkan yardımcısı,

3. Türkiye Barolar Birliği Genel Sekreteri,

4. Türkiye Barolar Birliği Saymanından, ibarettir.

Divanın başkan dışındaki üyeleri, birlik yönetim kurulu için yapılan her seçimden sonraki ilk

toplantıda, bu kurul tarafından kendi üyeleri arasındangizli oyla seçilir.

Birlik başkan divanı üyelerinden biri süresi dolmadan önce ayrılırsa, kalangörev süresi için, bir

ay içinde yenisi seçilir.

BİRLİK BAŞKANLIK DİVANININ GÖREVLERİ

MADDE 125 - Birlik Başkanlık divanı, kanunla veya birlik yönetim kurulu karariyle kendisine

verilen görevleri yerine getirir.

Divan, birlik mallarının yönetimi hakkında gerekli kararları alır ve aynı konuda, birlik yönetim

kurulunun isteğine göre, bu kurula yazılı veya sözlü bilgi verir.

TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ BAŞKAN YARDIMCILARININ GÖREVLERİ

MADDE 126 - Birlik başkan yardımcıları, Birlik Başkanı tarafından verilecek görevleri yapar ve

yetkileri kullanırlar.

Birlik Başkanının bulunmadığı zamanlarda veya Birlik Başkanlığı herhangi bir sebeple

boşalmışsa yenisi işe başlayıncaya kadar Başkana ait yetkilerin kullanılması ve görevlerin yerine

getirilmesi meslekteki kıdem sırasına göre Başkan Yardımcılarına aittir.

Birlik Başkan Yardımcılarının da yokluğunda Birlik Yönetim Kurulunun meslekte en kıdemli üyesi

Başkana ait yetkileri kullanır ve görevleri yerine getirir.

TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ GENEL SEKRETERİNİN GÖREVLERİ

MADDE 127 - Birlik Genel Sekreteri, Birlik Yönetim Kurulu toplantılarına ait tutanakları

düzenler, Birliğin iç çalışmaları ile yazı işlerini yönetir,Birlik kalemine gerekli direktifleri verir ve

kalemin çalışmasını denetler.

TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ SAYMANININ GÖREVLERİ

MADDE 128 - Birlik Saymanı Birliğin mallarını Birlik Başkanlık divanının kararları gereğince

yönetmeye ve para alıp vermeye, bütçenin uygulanmasına dair her türlü gözetimi yapmaya

yetkilidir.

(Değişik 2.Fıkra: 3256 - 22.1.1986) Birlik saymanı, para alma ve vermede düzenlenen kâğıtları

Birlik Başkanı, yokluğunda Birlik Başkan yardımcılarından biri veya Birlik Genel Sekreteri ile

birlikte imzalar.

V - TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ DİSİPLİN KURULU

KURULUŞU

MADDE 129 - Birlik Disiplin Kurulu, Birlik Genel Kurulu tarafından kendi üyeleri arasında gizli

oyla seçilen yedi üyeden kurulur. Ayrca yedi yedek üye seçilir.

Kurul, seçimden sonraki ilk toplantısında kendi üyeleri arasından bir başkan seçer

SEÇİM DÖNEMİ

MADDE 130 - Birlik Disiplin Kurulu üyeleri dört yıl için seçilirler. Süresidolan üye yeniden üye

seçilebilir.

90 ıncı maddenin 2, 3, 4, 5 ve 6 ncı fıkraları ve 92 nci madde hükmü Birlik Disiplin Kurulu

üyeleri hakkında da kıyasen uygulanır.

TOPLANTILAR

MADDE 131 - Birlik Disiplin Kurulu ayda bir defa olağan toplantı yapar.Birlik Başkanının veya

Birlik Disiplin Kurulu Başkanının yahut üyelerinden birinin isteği ile Kurul acele hallerde her

zaman olağanüstü toplantıya çağrılabilir.

120 nci maddesinin 2 ve 3 üncü fıkraları Birlik Disiplin Kurulu hakkında dakıyasen uygulanır.

Birlik Disiplin Kurulu, üye tam sayısının salt çoğunluğu ile toplanır ve enaz dört üyenin bir oyda

birleşmesi ile karar verilir. Oylarda eşitlik halindeBaşkanın bulunduğu taraf üstün tutulur.

GÖREVİ

MADDE 132 - Birlik Disiplin Kurulu bu kanunla verilen görevleri yapar ve yetkileri kullanır.

VI - TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ DENETLEME KURULU

KURULUŞU VE GÖREVİ

MADDE 133 - (Değişik 1. fıkra: 3256 - 22.1.1986) Birlik Genel Kurulu, Birliğin malî işlemlerini

denetlemek üzere, dört yıl için kendi üyeleri arasından üç asıl ve üç yedek denetçi seçer.

Denetçiler gizli oyla seçilir. 90 ıncı maddenin 2, 3, 4, 5 ve 6 ncı fıkraları ve 92 nci madde

hükmü denetçiler hakkında da kıyasen uygulanır.

Birlik Denetleme Kurulunun çalışma usulü ile görev ve yetkileri yönetmelikte gösterilir.

ONUNCU KISIM DİSİPLİN İŞLEM VE CEZALARI

DİSİPLİN CEZALARININ UYGULANACAĞI HALLER

MADDE 134 - Avukatlık onuruna yahut meslek düzen ve geleneklerine uymıyan eylem ve

davranışlarda bulunanlarla, meslekî çalışmada görevlerini yapmıyan veya görevinin gerektirdiği

dürüstlüğü uygun şekilde davranmıyanlar hakkında bu kanunda yazılı disiplin cezaları uygulanır.

DİSİPLİN CEZALARI

MADDE 135 - Disiplin cezaları şunlardır:

1. (Değişik: 3256 - 22.1.1986) Uyarma; avukatın mesleğinin icrasında daha dikkatli davranması

gerektiğinin kendisine bildirilmesidir.

2. Kınama; meslekinde ve davranışında kusurlu sayıldığının avukata bildirilmesidir.

3. (Değişik: 3256 - 22.1.1986) Onbin liradan yüzellibin liraya kadar para cezası.

4. İşten çıkarma; avukatın üç aydan az ve üç yıldan fazla olmamak üzere meslekini yapmaktan

yasaklanmasıdır.

5. Meslekten çıkarma; avukatlık ruhsatnamesinin geri alınarak avukatın adının baro

levhasından silinmesi ve avukatlık unvanının kaldırılmasıdır.

CEZALARIN UYGULANMA ŞEKLİ

MADDE 136 - Bu kanunun avukatların hak ve ödevleri ile ilgili altıncı kısmında yazılı esaslara

uymıyanlar hakkında ilk defasında en az kınama, tekrarında davranışın ağırlığına göre, para

veya işten çıkarma cezası ve 5inci maddenin (a) bendinde yazılı bir suçtan kesin olarak hüküm

giyme halinde meslekten çıkarma cezası uyglanır.

Beş yıllık bir dönem içinde iki veya daha çok defa disiplin cezasını gerektiren davranışta bulunan

avukata her yeni suçu için bir öncekinden daha ağır ceza uygulanır.

Bir defa işten çıkarılan avukat, beş yıllık dönem içinde bu kanunun altıncıkısmındaki kurallara

aykırı davranışlar bulunursa meslekten çıkarılır.

SAVUNMA HAKKI

MADDE 137 - Avukatlar hakkında yapılacak kovuşturmalarda, isnat olunan hususun avukata

açıkça ve yazılı olarak bildirilmesi, yazılı savunmasının istenmesi ve bu savunma için en az on

günlük bir süre tanınması zorunludur.

BAROYA YAZILMADAN ÖNCEKİ VE MESLEKTEN AYRILDIKTAN SONRA EYLEM VE DAVRANIŞLAR

MADDE 138 - Baro levhasına kabul ve yazılmadan önceki eylem ve davranışlar,meslekten

çıkarma cezasını gerektirmiş olmadıkça, disiplin kovuşturmasına konu olamaz.

Avukatın, avukatlıktan ayrılması, avukutlığı sırasındaki eylem ve davranışlarından dolayı disiplin

kovuşturması yapılmasına engel değildir.

KOVUŞTURMA YETKİSİ VE EKSİK ÜYELERİN TAMAMLANMASI

MADDE 139 - Kovuşturmanın dayandığı şikâyet veya ihbarın vaki olduğu yahut Cumhuriyet

savcısının kovuşturma isteğinde bulunduğu veya kovuşturmaya esasteşkil eden eylem veya

davranışın re'sen haber alındığı tarihte avukat hangi baronun levhasında yazılı ise, disiplin

kovuşturmasına karar verme ve kovuşturmayı yürütme yetkisi o baroya aittir.

Baro başkanı, baro yönetim ve disiplin kurulu üyeleri, kendi haklarındaki kovuşturmalarla ilgili

görüşme ve kararlara katılamazlar.

İkinci fıkranın kapsamına giren bir durumun mevcut olması veya ret yahut istinkâf sebepleriyle

başkan ve üyelerin katılmamaları yüzünden baro yönetim ve disiplin kurullarında toplantı yeter

sayısı bulunamazsa, eksikler yedeklerle tamamlanır, yedeklerin de herhangi bir sebeple görüşme

veya karara katılmamaları yahut sayılarının yetişmemesi halinde, baro levhasında yazılı olup

yönetim ve disiplin kurullarına seçilme yeterliği bulunan avukatlar arasından ad çekme yolu ile

seçileceklerle eksikler tamamlanır.

CEZA KOVUŞTURMASININ DİSİPLİN CEZALARINA TESİRİ

MADDE 140 - Avukat hakkında başlamış olan ceza kovuşturması, disiplin işlem ve kararlarının

uygulanmasına engel olmaz.

(Değişik 2.Fıkra: 3256 - 22.1.1986) Şu kadar ki, disiplin işlem ve kararına konu teşkil edecek

bir eylemde bulunmuş olan avukat hakkında aynı eylemlerden dolayı ceza mahkemesinde dava

açılmış ise, avukat hakkındaki disiplin kovuşturması, ceza davasının sonuna kadar bekletilir.

Bu halde yönetim kurulunun isteği üzerine disiplin kurulu, avukatın işten yasaklanmasına yer

olup olmadığı hakkında 153 ve 154 üncü maddeler uyarınca bir karar vermek zorundadır.

Eylemin işlenmemiş veya sanığı tarafından yapılmamış olması sebebiyle beraat hali müstesna,

beraatle sonuçlanmış bir ceza davasının konusuna giren eylemlerden dolayı disiplin kovuşturması,

o eylemin ceza kanunları hükümlerinden ayrı olarak başlı başına disiplin kovuşturmasını

gerektirir mahiyette olmasına bağlıdır.

Baro yönetim kurulları, hükümlülükle sonuçlanan bir ceza davasının konusunu teşkil eden

eylemlerden dolayı ayrıca disiplin kovuşturması açmak zorundadırlar.

DİSİPLİN KOVUŞTURMASININ AÇILMASI

MADDE 141 - Disiplin kovuşturması, yönetim kurulu tarafından verilen bir kararla açılır.

Yönetim kurulu, ivedilikle ve her halde ihbar, şikâyet veya istek tarihinden itibaren en çok bir yıl

içinde disiplin kovuşturması hakkında birkarar vermeye mecburdur.

Yönetim kurulu, re'sen ilgilinin ihbar ve şikâyeti veya Cumhuriyet savcısının isteği üzerine yahut

resen, disiplin kovuşturması açılmasına karar vermeye esas olacak soruşturmanın yapılması

görevini kendi üyelerinden birine verebilir. Bu kararlar, Cumhuriyet savcısına tebliğ olunur.

DİSİPLİN KOVUŞTURMASINA YER OLMADIĞINA DAİR KARARLARA İTİRAZ

MADDE 142 - Baro yönetim kurulunun disiplin kovuşturmasına yer olmadığına dair kararlarına

karşı, tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde şikâyetçi veya Cumhuriyet savcısı tarafından Türkiye

Barolar Birliği Yönetim Kuruluna itiraz olunabilir.

Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu tarafından dosya üzerinde yapılacak inceleme sonunda

şikâyet, ihbar veya istem konusu incelemeye değer mahiyette görülürse, evvelki karar kaldırılarak,

disiplin kovuşturmasının açılması için dosya evvelki kararı veren baroya gönderilir. Türkiye Barolar

Birliği Yönetim Kurulunun bu kararları kesindir.

Baro Yönetim Kurulunun disiplin kovuşturmasına yer olmadığına dair kararları süresi içinde

itiraz edilmezse kesinleşir.

(Değişik 4. fıkra: 3256 - 22.1.1986) Birinci fıkra gereğince yapılan itirazın Türkiye Barolar Birliği

Yönetim Kurulu tarafından reddine dair kararlar, Adalet Bakanlığının onaylaması ile kesinleşir.

Adalet Bakanlığının bu kararı kesindir. Şu kadar ki, bu karar aleyhine, şikâyetçi, ilgili baro yönetim

kurulu ve Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu İdari Yargı Merciine baş vurabilirler.

8 inci maddenin 6 ncı ve 7 nci fıkraları hükümleri bu halde de kıyasen uygulanır.

AYNI EYLEMDEN DOLAYI YENİDEN İNCELEME

MADDE 143 - Disiplin kovuşturması açılmasına yer olmadığına dair kararın konusuna giren

eylemlerden dolayı yeniden inceleme yapılabilmesi, yeni delillerin bulunmasına ve bu kararı

kesinleştiği tarihten itibaren üç yıl geçmemiş olmasına bağlıdır.

DİSİPLİN KURULUNDA DURUŞMA

MADDE 144 - (Değişik: 3256 - 22.1.1986) Disiplin Kovuşturması açılmasına karar verilen

hallerde, yönetim kurulunun iletmesi üzerine disiplin kurulu incelemesini evrak üzerinde yapar şu

kadar ki, avukatın isteği veya disiplin kurulunca gerek görülmesi halinde inceleme duruşmalı

olarak yapılır. Duruşma gizli olur. Disiplin kurulu incelemeyi ivedilikle ve herhalde kararın

kendisine gelişi tarihinden itibaren en geç bir yıl içinde sonuçlandırmak zorundadır. Ceza

davasının sonucunun beklenmesini gerektiren haller saklıdır.

GIYAPTA DURUŞMA

MADDE 145 - Çağrıya uymıyan avukatın gıyabında duruşma yapılır. Şu kadarki, duruşmaya

gelmediği takdirde duruşmanın gıyabında yapılacağının davetiyeye yazılması şarttır.

DELİLLERİN GÖSTERİLMESİ VE İNCELENMESİ

MADDE 146 - Disiplin kurulu, delillerin gösterilme ve incelenme şeklini, istek veya feragatle

yahut evvelce verilmiş kararlarla bağlı olmaksızın takdir ve tayin eder.

TANIK VE BİLİRKİŞİ DİNLENMESİ

MADDE 147 - Tanık ve bilirkişinin duruşmaya çağrılması veya üyelerden biri tarafından yahut

istinabe yoliyle dinlenmesi veya yazılı ifadesinin okunmasiyle yetinilmesi, disiplin kurulunun

takdirine bağlıdır.

Ancak, bir olayın delili yalnız bir tanığın şahsi bilgisinden ibaret ise,bu tanık her halde dinlenir.

DURUŞMA TUTANAĞI

MADDE 148 - Duruşma tutanağı, disiplin kurulu başkanının görevlendireceği bir üye veya kâtip

tarafından tutulur.

Duruşuma dışında dinlenenlere ait tutanakların duruşmada okunması zorunludur.

İSTİNABE TALİMATININ YERİNE GETİRİLMESİ

MADDE 149 - İstinabe yoluyla verilen talimat, baro merkezinde disiplin kurulu veya bu kurulun

bir üyesi, diğer yerlerde o baronun disiplin kurulunca görevlendirilecek bir avukat tarafından yerine

getirilir.

TANIK VE BİLİRKİŞİNİN ÇAĞRILMASI

MADDE 150 - Tanıklar ve bilirkişiler Tebligat Kanunu hükümlerine göre çağrılır.

Usulüne göre çağrılıp da gelmiyen veya kanuni bir sebep olmaksızın tanıklıkyahut bilirkişilikten

veya yemin etmekten çekinen kimsenin giderlerden başka,20 liradan 200 liraya kadar hafif para

cezasına çarptırılması, bu kimsenin ikamet ettiği yer sulh ceza hâkiminden istenebilir. Ayrıca istek

üzerine, tanığın zorla getirilmesine, Baronun bulunduğu il merkezindeki sulh cezahâkimi karar

verir.

Yukarıki fıkra hükmüne göre cezalandırılan ve zorla getirilmesi istenmeyip yeniden çağrılan

tanık ve cezalandırıldıktan sonra yeniden çağrılan bilirkişiyine gelmezse tekrar cezalandırılır.

Sulh hâkimi, gerek hafif para cezasına gerekse zorla getirmeye, disiplin kurulunun tutanak

örneği üzerinden karar verir.

DİSİPLİN KURULU ÜYELERİNİN REDDİ VE İSTİNKAFI

MADDE 151 - Disiplin kurulu üyeleri, Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununda yazılı sebeplerle

reddedilebilir ve istinkâf edebilirler.

Ret istemi, reddi istenen üyeden başkalarının katılmasiyle incelenir.

Ret ve istinkâf sebebiyle kurulun toplanmaması halinde 139 uncu maddeye göre işlem yapılır.

KARARLARIN TEBLİĞİ

MADDE 152 - Disiplin kurulu kararlarının onanmış bir örneği ilgililerden başka, baronun

bulunduğu il merkezindeki Cumhuriyet savcısına da tebliğ olunur.

İŞTEN YASAKLANMA

MADDE 153 - Hakkında meslekten çıkarma cezasını gerektirebilecek mahiyette bir işten dolayı

kovuşturma yapılmakta olan avukat disiplin kurulu karariyle, tedbir mahiyetinde işten

yasaklanabilir. Kararın verilmesinden önce ilgilinin dinlenmiş veya dinlenmek üzere çağrılmış olup

da belirtilen günde gelmemiş olması şarttır.

Disiplin kurulu, bu karara esas olacak delillerin hangi sınır dahilinde gösterilip inceleneceğini,

istekle bağlı olmaksızın, serbestçe takdir eder.

Karar, hakkında kovuşturma yapılan avukata gerekçesiyle birlikte tebliğ olunur ve bu karar

verildiği tarihte yürürlüğe girer. Ancak, karara karşı Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kuruluna itiraz

olunabilir.

İtiraz kararın uygulanmasını durdurmaz. Bu husustaki itirazlar ivedilikle ve en geç bir ay içinde

karara bağlanır. İtiraz yerinde görülürse karar kaldırılır.

İşten yasaklanma kararı, yargı organları ile sair mercilere baro başkanlığı tarafından derhal

duyurulur.

İŞTEN YASAKLANMANIN ZORUNLU OLDUĞU HALLER MADDE 154 - (Değişik: 3003 - 8.5.1984)

Haklarında meslekten çıkarma cezası verilen veya tutuklama müzekkeresi çıkarılan (Anayasa

Mahkemesinin 1.3.1985 gün, 1984/12 Esas, 6 Karar sayılı kararı ile 24 kelime iptal edilmiştir.)

ve 42 nci madde uyarınca geçici olarak görevlendirilmiş olup, yapılan işlerin ücretini iş

sahibinden aldığı halde aynı maddenin son fıkrası gereğince kabule değerbir sebep olmaksızın ilgili

mercie ödememiş olan avukatların işten yasaklanmaları zorunludur. Yukarıdaki fıkrada belirtilen

işten yasaklanma sebeplerinin meydana gelmesinden itibaren iki ay içinde disiplin kurulunca

haklarında işten yasaklama kararı verilmeyen avukatlar, Bakanlığın doğrudan vereceği kararla

işten yasaklanırlar.

İŞTEN YASAKLANMANIN HÜKÜMLERİ

MADDE 155 - İşten yasaklanmış olanlar bu tarihten itibaren avukatlığa ait yetkileri hiçbir

şekilde kullanamazlar. Bu hüküm avukatı eşi ile reşit olmıyan çocuklarına ait işlerde uygulanmaz.

Birinci fıkrada yazılı yasağa aykırı hareket eden avukat hakkında 135 inci maddenin 4 ve 5 inci

bentlerinde yazılı cezalardan biri uygulanır.

Mahkemeler, resmi daireler işten yasaklanan avukatları kabul etmemekle görevlidirler.

İŞTEN YASAKLANMA KARARININ KALDIRILMASI

MADDE 156 - İşten yasaklanma kararı, kovuşturmanın durdurulmuş veya avukatlığa engel

olmıyan bir ceza verilmiş yahut 42 nci maddenin son fıkrasında yazılı ücretin ödenmiş olması

hallerinde kendiliğinden kalkar.

İşten yasaklanma kararı, bu kararın verilmesine esas olan hal ve şartların bulunmadığı veya

sonradan kalktığı sabit olursa disiplin kurulu tarafından kaldırılır.

DİSİPLİN KURULU KARARINA KARŞI İTİRAZ

MADDE 157 - Disiplin kurulu kararlarına karşı, Cumhuriyet Savcısı ve ilgililer, tebliğ tarihinden

itibaren otuz gün içinde Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kuruluna itiraz edebilirler.

Birlik disiplin kurulu, disiplin davalarını dosya üzerinde inceler. Ancak,işten veya meslekten

çıkarma cezasına yahut işten yasaklanmaya dair kararların incelenmesi sırasında, ilgili avukatın

isteği üzerine veya kendiliğinden duruşma yapılmasına karar verebilir.

145 ve 146 ncı maddeler, birlik disiplin kurulu hakkında da uygulanır.

Birlik disiplin kurulunda duruşmaya raportör üyenin işi izah etmesiyle başlanır bu üyenin

duruşmadan önce raporunu imzalayıp dosyaya koymuş bulunması gereklidir.

Raportör üyenin izahından sonra ilgili avukat ve varsa vekilleri gerekli izahlarda bulunurlar.

Bunlardan itirazı yapmış olan taraf önce dinlenir. Sonsöz, hakkında disiplin kovuşturması

yapılanındır. Birlik disiplin kurulu, inceleme konusu kararın onanmasına veya kovuşturmanın

derinleştirilmesi için kararın bozularak dosyanın ilgili baroya gönderilmesine karar verebileceği

gibi, yeniden incelemeyi gerektirmiyen hallerde, uygun görmediği kararı kaldırarak işin esası

hakkında karar verebilir veya verilmiş olan kararı düzelterek onaylayabilir.

Birlik disiplin kurulunun itirazı üzerine verdiği kararlar Adalet Bakanlığının onaylaması ile

kesinleşir. Şu kadar ki, uyarma, kınama ve para cezasına ilişkin kararlar kesin olup Bakanlığın

onayına tabi değildir.

(Değişik son fıkra: 3256 - 22.1.1986) İlgili avukat ve birlik disiplin kurulu, Adalet Bakanlığının

onaylamaya ilişkin kararına karşı İdari Yargı Merciine başvurabilirler.

DELİLLERİN SERBESTÇE TAKDİRİ, CEZA VERMENİN AMACI VE CEZADAN MAHSUP(*) MADDE

158 - Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu ve barolar disiplin kurulları, gösterilen delilleri,

soruşturma ve duruşmadan edinecekleri kanıya göre serbestçe takdir ederler.

Bu kurullar, disiplin cezalarının verilmesinde, avukatlık onur ve itibarını korumak, meslekin

adalet amaç ve gereklerine ve meslekî düzen, gelenek ve adetlere uygun olarak yerine

getirilmesini sağlamak ilkesini göz önünde tutarlar.

(Ek 3.Fıkra: 3256 - 22.1.1986) İşten yasaklanan avukata süreli olarak işten çıkarma cezası

verilmesi halinde, işten yasaklandığı süre cezadan mahsup edilir.

KOVUŞTURMA VE CEZA ZAMANAŞIMI

MADDE 159 - Disiplin cezasını gerektirecek eylemlerin işlenmesinden itibaren üç yıl geçmiş ise

kovuşturma yapılamaz. Yönetim kurulunca işe elkonulmuş ise bu süre işlemez.

Disiplin cezasını gerektiren eylemlerin işlenmesinden itibaren dört buçuk yıl geçmiş ise disiplin

cezası verilemez.

(*) 158 inci maddenin başlığı, 22.1.1986 tarih ve 3256 sayılı Kanunun 26 ncı maddesiyle bu

şekilde değiştirilmiştir.

Disiplin cezasını gerektiren eylem aynı zamanda bir suç teşkil ediyor ve bu suç için kanun daha

uzun bir zamanaşımı süresi koymuş bulunuyorsa, birinci ve ikinci fıkralardaki süreler yerine bu

zamanaşımı süresi uygulanır.

DİSİPLİN KARARLARININ UYGULANMASI VE CEZALARIN SİCİLDEN SİLİNMESİ

MADDE 160 - (Değişik: 3256 - 22.1.1986) Disiplin cezalarına ait kararlar kesinleşmedikçe

uygulanamaz.

Meslekten çıkarma ve işten çıkarma cezalarından başka bir disiplin cezası verilen avukatlar,

uyarma, kınama ve para cezalarının uygulanmasından itibaren beş yıl geçtikten sonra disiplin

kuruluna başvurarak bu disiplin cezalarının sicillerinden silinmesini isteyebilirler.

İlgilinin yukarıki fıkrada yazılı süre içerisinde disiplin cezası almamış olması halinde, disiplin

cezasının silinmesine karar verilir ve sicil dosyasındaki disiplin bölümü çıkartılarak yenisi

düzenlenir.

TANIK VE BİLİRKİŞİ GİDERİ

MADDE 161 - Disiplin işlemleri dolayısiyle çağırılan her tanık ve bilirkişinin kaybettiği zaman ve

harcadığı mesaiye uygun bir tazminata hakkı vardır; bunlardan çağrıya uymak için yolculuk

etmek zorunda olanlara yolculuk ve ikamet giderleri de verilir. Şikâyetçi ve hakkında kovuşturma

yapılan avukat, dinlenmesini istedikleri tanık ve bilirkişiye ait giderleri evvelden öderler.

Avukata veya üçüncü bir kişiye yükletilmiyen veya borçludan alınma imkânı kalmayan giderler

baroya yüklenir.

Şikâyet edenden, şikâyetin mahiyeti ve yapılacak disiplin soruşturma ve kovuşturmasının

genişliği göz önünde bulundurularak 10 liradan 200 liraya kadar avans alınabilir. Yapılan

işlemlere, alınan avansın yetmemesi halinde, tamamlanması her zaman istenebilir. Avans ve

tamamlanması istenen miktar ilgilisi tarafından ödenmedikçe işlem yapılmıyabilir.

PARA CEZASI VEYA GİDERLERİN TAHSİLİ

MADDE 162 - Para cezasına veya giderlerin ödenmesine dair olan kararlar İcra ve İflâs

Kanununun ilâmların yerine getirilmesi hakkındaki hükümlerine göre yerine getirilir. Para

cezaları baroya gelir yazılır.

İcra takibi genel hükümlere göre baro tarafından vekâlet verilecek avukat eliyle yürütülür.

ONBİRİNCİ KISIM

AVUKATLIK ÜCRETİ

AVUKATLIK ÜCRETİNİN SERBESTÇE KARARLAŞTIRILMASI

MADDE 163 - Avukatlık ücreti, avukatın vekâlet hizmetine karşılık olan meblâğı ifade eder.

Avukatlık ücreti, avukatla iş sahibi arasında serbestçe kararlaştırılır.

Şu kadar ki, tarifedeki asgari miktar altında kalan avukatlık ücreti karşılığında iş ve dava kabulü

yasak olup, aksine hareket disiplin cezasını gerektirir.

168 inci maddenin son fıkrası hükmü saklıdır.

Dava, takip ve her türlü danışma ücretleri hakkındaki anlaşmaların yazılı şekilde olması şarttır.

Ücretten doğan davalarda, yazılı sözleşmeden başka delil getirilemez ve dinlenemez.

Yazılı ücret sözleşmesi yapılmamış olan hallerde asgari ücret tarifesi uygulanır.

ÜCRET SÖZLEŞMESİNİN KAPSAMI

MADDE 164 - Ücret sözleşmesinin kural olarak belli bir miktar kapsaması gereklidir.

Şu kadar ki, üçüncü fıkra hükmü saklı kalmak üzere, davada gösterilen başarıya göre değişmek

ve yüzde yirmibeşi aşmamak üzere, dava olunan veya hükmolunacak şeyin değerinin belli bir

yüzdesi avukatlık ücreti olarak kararlaştırılabilir.

İkinci fıkraya göre yapılacak anlaşmalar, dava konusu olan mal, alacak veyahak gibi

kıymetlerden bir kısmının aynen avukata ait olacağını ve böylece avukatın taraflardan biri imiş gibi

dava konusuna doğrudan doğruya ortaklğınıkapsıyamaz. Bu gibi ücret sözleşmeleri batıldır.

Avukata iş sahibi arasında aksine yazılı sözleşme bulunmadıkça tarifeye dayanarak karşı tarafa

yüklenecek avukatlık ücreti avukata aittir.

ÜCRET DOLAYISİYLE MÜTESELSİL SORUMLULUK MADDE 165 - İş sahibinin birden çok olması

halinde bunlardan her biri, sulh ile sonuçlanan işlerde ise her iki taraf, avukat ücretlerinin

ödenmesi hususunda müteselsil borçlu sayılırlar.

AVUKATIN HAPİS HAKKI VE AVUKATLIK ÜCRETİNİN RÜÇHANLI BULUNMASI

MADDE 166 - Avukat, müvekkili tarafından verilen veya onun namına aldığı malları, parayı ve

diğer her türlü kıymetleri, avukatlık ücreti ve giderin ödenmesine kadar, kendi alacağı nispetinde

elinde tutabilir.

Avukat, sözleşme ile kararlaştırılan ve hâkim tarafından takdir olunan ücretinden dolayı, kendi

çalışması sonucunda müvekkilin muhafaza ettiği veya kazandığı mallar ve davadaki diğer taraftan

ilâm gereğince tahsil edilecek para yahut alınacak mallar üzerinde diğer alacaklılara nazaran

rüçhan hakkını haizdir. Rüçhan hakkı, vekâletnamenin düzenlenme tarihine, vekâletname

umumî ise iş sahibi adına ücret konusu işten dolayı ilk yapılan resmî başvurma tarihine göre sıra

alır.

Bir ilâmın cebrî icra yoluyla infazına girişildiğinde, icra dairesi, takip talebinde bulunan tarafın

ilâmda adı yazılı olan avukatına, icra emri ile aynızamanda düzenliyeceği bir bildiriyi, gideri takip

talebinde bulunandan alınmak suretiyle, derhal tebliğ eder. Bu bildiri tebliğ edilmedikçe icranın

sonraki safhalarına geçilemez. Avukata yapılacak tebliğin giderleri hakkında 2004 sayılı İcra ve

İflâs Kanununun 59. maddesi hükmü uygulanır.

Avukatın ölümü halinde, mirasçılarına intikal eden avukatlık ücreti alacakları da, avukat

alacakları gibi rüçhanlıdır. Şu kadar ki, üçüncü fıkradayazılı bildirim zorunluğu bu kimseler

hakkında uygulanmaz.

AVUKATLAR TARAFINDAN YAPILACAK AVUKATLIK ÜCRETİ DAVALARI

MADDE 167 - Ücret davası açacak avukatlar önce baro yönetim kuruluna haber vermek

zorunluluğundadırlar. Bu zorunluluk ihtiyatî tedbir ve ihtiyatî haczi kapsamaz.

AVUKATLIK ÜCRET TARİFESİNİN HAZIRLANMASI

MADDE 168 - (Değişik: 2329 - 31.10.1980) Her baronun yönetim kurulu iki yılda bir seçim

devresi başlangıcında, yargı yerlerindeki işlemlerle diğer işlemlerden alınacak avukatlık ücretinin

asgari haddini gösteren birer tarife hazırlayarak Türkiye Barolar Birliğine gönderir.

Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu, baro yönetim kurullarının tekliflerini de gözönünde almak

suretiyle muhtelif baroları, içine alacak grupları tespit ve gruplarda uygulanacak tarifeleri

hazırlayarak Adalet Bakanlığına gönderir.

Adalet Bakanlığı tarifeyi aynen ya da gerekli gördüğü değişikliklerle onaylar.

Avukatlık ücretinin takdirinde hukuki yardımı başladığı veya davanın açıldığı tarihte yürürlükte

olan tarifeler esas alınır.

Yeni bir tarifenin onaylanmasına kadar eldeki tarife hükmü devam eder.

Ücretsiz dava alınması halinde, keyfiyet Baro Yönetim Kuruluna bildirilir.

YARGI MERCİLERİNCE KARŞI TARAFA YÜKLETİLECEK AVUKATLIK ÜCRETİNİN MİKTARI

MADDE 169 - (Değişik: 2329 - 31.10.1980) Yargı mercilerince karşı tarafa yükletilecek avukatlık

ücreti, avukatlık ücret tarifesinde yazılı miktardan az ve üç katından fazla olamaz.

Dava veya işin değeri ve miktarı üzerinden nispi olarak takdir edilecek avukatlık asgari ücret

tarifesindeki esaslar, bir milyar lirayı aşan bölümde ise binde bir oranı uygulanır.

MADDE 170 - (22 Ocak 1986 tarih ve 3256 sayılı Kanunun 29 uncu maddesiyle yürürlükten

kaldırılmıştır.)

İŞİ SONUNA KADAR TAKİP ETME ZORUNLULUĞU VE BAŞKASINI TEVKİL

MADDE 171 - Avukat, üzerine aldığı işi kanun hükümleri ve yazılı sözleşme şartlarına göre

sonuna kadar takip eder.

Avukata verilen vekâletnamede başkasını tevkile yetki tanınmış ise, yazılı sözleşmede aksine

açık bir hüküm olmadıkça, işi başka bir avukatla birlikte veya başka bir avukata vererek takip

ettirebilir. Vekâletnamede, bunun düzenlendiği tarihten sonra açılacak veya takip edilecek bütün

dava ve işlerde vekâlete ve başkasını tevkile genel şekilde yetki verilmişse, avukat, bu tarihten

sonraki dava ve işlerde müvekkilinden ayrıca vekâlet almaya lüzum kalmaksızın işi başka bir

avukatla birlikte veya başka bir avukata vererek takip ettirebilir.

İkinci fıkradaki hallerde, avukatın müvekkile karşı sorumluluğu devam eder.Birlikte takip ettiği

veya işi tamamen devrettiği avukatların kusurlarından ve meydana getirdikleri zarardan dolayı

müvekkile karşı hem şahsen hem de diğer avukatla birlikte müştereken ve müteselsilen

sorumludur. Şu kadar ki, bu hüküm 12 nci maddede yazılı bir iş sebebiyle başka bir yerde

çalışmak zorunluğunda olduğu için işi tamamen başkasına devreden avukatlar hakkında

uygulanmaz.

Avukat tarafından işe başka avukatlar teşrik edilmiş ise, avukat bundan dolayı ayrı bir ücret

istiyemiyeceği gibi, işi birlikte takip eden avukat damüvekkilden herhangi bir ücret istiyemez. İş

tamamen başka bir avukata bırakılmış ise, tevkil eden ve tevkil olunan avukatlar ücret

sözleşmesindeki miktarı aşmamak şartiyle, harcadıkları mesaiye karşılık olan ücreti müvekkilden

istiyebilirler. Ancak, tevkil eden avukat müvekkilden peşin ücret almışsa, harcadığı mesaiye karşılık

olan miktarın fazlasını tevkil ettiği avukata ödemekle yükümlüdür.

İŞ SAHİBİNİN İŞİ BAŞKA BİR AVUKATA VERMESİ

MADDE 172 - İş sahibi, ilk anlaşmayı yaptığı avukatının yazılı muvafakatı ile, başka avukatları

da işin kovuşturma ve savunmasına katabilir. İş sahibi, ilk avukatın muvafakatını kendisine tevdi

veya tebliğ edilecek bir yazı ile en az bir haftalık süre vererek talep eder. Avukat bu süre içinde

cevap vermemişse muvafakat etmiş sayılır.

İlk avukatın muvafakat etmemesi halinde, vekâlet akdi kendiliğinden sona erer. İş sahibi,

muvafakat etmiyen avukata ücretin tamamını ödemekle yükümlüdür.

İlk avukatın muvafakatı ile işin başka avukatlar tarafından da takibi halinde iş sahibi, ilk

avukatın ücretinden kısıntı yapamaz. Bu halde avukatların müvekkile karşı sorumluluğu konusunda

171 inci maddenin üçüncü fıkrası hükmü uygulanır.

AVUKATLIK ÜCRETİNİN BELLİ BİR İŞE HASREDİLMESİ

MADDE 173 - Sözleşmede aksine bir hüküm yoksa, kararlaştırılan avukatlık ücreti yalnızca

avukatın üzerine almış olduğu işin karşılığı olup, mukabil dava, bağlantı ve ilişki bulunsa bile

başka dava ve icra kovuşturmaları veya her türlü hukukî yardımlar ayrı ücrete tabidir.

Avukata tevdi edilen işin yapılması veya yapıldıktan sonra sonucunun alınması için gerekli bütün

vergi, resim, harc ve giderler iş sahibinin sorumluluğu altında olup, avukat tarafından ilk istekte

avukata veya gerektiği yere ödenir. Bu harcamaların avukat tarafından yapılabilmesi için, yeteri

kadar avansın iş sahibi tarafından verilmiş olması gerekir. Avukatın iş için yapacağı yolculuk

masrafları ve bulunduğu yerden ayrılma tazminatı, anlaşma gereğince iş sahibi tarafından ayrıca

ödenir. Bu giderler peşin olarak ödenmedikçe avukat yolculuğa zorlanamaz. Bu hükmün aksine

sözleşme yapılabilir.

AVUKATIN İŞİ TAKİPTEN VAZGEÇMESİ, AZLİ VE ÜCRETİN GÜNÜNDE ÖDENMEMESİ MADDE

174 - Üzerine aldığı işi haklı bir sebep olmaksızın takipten vazgeçen avukat hiçbir ücret isteyemez

ve peşin aldığı ücreti geri vermek zorundadır.

Avukatın azli halinde ücretin tamamı verilir. Şu kadar ki, avukat kusur veya ihmalinden dolayı

azledilmiş ise ücretin ödenmesi gerekmez. Anlaşmaya göre avukata peşin verilmesi gereken ücret

ödenmezse, avukat işe başlamakla zorunlu değildir. Bu sebeple doğabilecek her türlü sorumluluk

iş sahibinindir. Yazılı sözleşmedeki diğer ödeme şartlarının yerine getirilmemesinden dolayı avukat

işi takip etmek ve sonucunu elde etmekten mahrum kalırsa sorumluluk bakımından aynı hüküm

uygulanır.

İŞ SAHİBİNİN ADRESİ

MADDE 175 - İş sahibinin verdiği vekâletnamede yazılı adrese avukat tarafından yapılacak her

tebliğ, kendisine yapılmış sayılır. Adres değişiklikleri en geç üç gün içinde iş sahibi tarafından

taahhütlü mektupla avukata bildirilir.

İş sahibinin adresine gönderilecek yazıların tebliğ edilememesinden veya adres değişikliklerinin

bildirilmemesinden doğan sorumluluk iş sahibine aittir

ONİKİNCİ KISIM

ADLİ MÜZAHARET

ADLİ MÜZAHARET BÜROSU

MADDE 176 - Asliye mahkemesi bulunan her yerde baro yönetim kurulu tarafından tayin

kılınan bir avukatın gözetim ve denetimi altında bir adlî müzaharet bürosu kurulur.

Avukat sayısı beşten aşağı olan yerlerde bu zorunluluk yoktur.

BÜRONUN AÇILMASI

MADDE 177 - Adlî müzaharet bürosunda sürekli şekilde çalışacak stajiyer ve ücretli memurların

tayini ve büroda görev alacak avukatlara ait sıradefterinin düzenlenmesi baro yönetim kuruluna

aitir.

BÜRONUN GÖREVLERİ VE ADLİ MÜZAHARETE MEMUR AVUKAT

MADDE 178 -Adlî müzaharet bürosu, adlî müzaharet sağlanması için gerekli işlemleri yapmak,

yardım isteminin kabulü halinde davayı takip etmek ve sonuçlandırmak, genellikle muhakeme

veya diğer takip işlerinin gerektirdiği giderleri ödemekten kısmen veya tamamen aciz olanların

mahkemeler ve adalet daireleri ile diğer mercilerdeki işlerini takip etmekle yükümlüdür.

Adlî müzaharete memur avukat, o işin tarifede belirtilen ücretini baro kasasına yatırdığı takdirde

bu yükümden kurtulur.

Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun adlî müzaharet hakkındaki hükümleri saklıdır.

ADLİ MÜZAHARET İÇİN DELİL GÖSTERME ZORUNLULUĞU

MADDE 179 - Adlî müzaharet isteminde haklı olduklarına dair delil göstermiyenlere yardım

edilemez.

Yardım isteğinin reddi halinde ilgili, yazı veya sözle baro başkanına başvurabilir. Baro başkanının

vereceği karar kesindir.

GELİR VE GİDER

MADDE 180 - Adlî müzaharet bürolarının gelir ve gideri baro bütçesinin ayrıbir bölümünde

gösterilir. Bu bölümde kalan gelir fazlasının sonraki yıla aynen aktarılması zorunludur.

İl veya belediye bütçelerinden yahut hayır müesseselerinden baroya tahsis edilen yardımlar ile

baro lehinde yapılan her türlü bağışlardan tahsis yeri gösterilmiyenler bu bölümün gelir kısmına

eklenir.

Adlî müzaharete memur avukat, aldığı ücretin yüzde yirmisini ve büronun yardımından

yararlanan kimse avukat ücretinden başka yararlandığı kısmın yüzde onu baroya ödemeye

zorunludur. Şu kadar ki, adlî müzaharetten yararlananın vereceği meblâğ asgari tarifeden aşağı

olamaz.

YILLIK ÇALIŞMA RAPORU

MADDE 181 - Adlî müzaharet bürosunun yönetme ve denetleme ile görevlendirilen avukat veya

avukatlar, büronun senelik çalışmasını bir raporla yönetim kuruluna bildirirler.

Yönetim kurulu büroda çalışmış olanlara ikramiye dağıtılmasına karar verebilir.

ONÜÇÜNCÜ KISIM

ÇEŞİTLİ HÜKÜMLER

YÖNETMELİK

MADDE 182 - Bu kanunda düzenlenmesi yönetmeliğe bırakılan hususlar ile kanunun

uygulanabilmesi için yönetmelikte yer alması gereken diğer konuları kapsıyan Yönetmelik Türkiye

Barolar Birliği Yönetim Kurulu tarafından hazırlanarak Adalet Bakanlığının onayıyla yürürlüğe

konur.

CUMHURİYET SAVCILARINA YAPILACAK TEBLİGAT

MADDE 183 - Bu kanun gereğince Cumhuriyet savcılarına yapılacak tebligatta ilgili dosyanın

da birlikte gönderilmesi şarttır.

AVUKATLIK KIDEMİNE SAYILACAK HİZMETLER

MADDE 184 - Dördüncü maddenin birinci fıkrasında sayılan hizmetlerden avukatlığa geçenlerin

bu hizmetlerde geçen süreleri avukatlık kıdemine sayılır.

DAVA VEKİLLERİ HAKKINDA UYGULANACAK HÜKÜM

MADDE 185 - Bu kanunun ikinci, dördüncü, beşinci, yedinci, sekizinci ve dokuzuncu kısmı ile 65

inci maddesi dışında kalan hükümleri dava vekilleri hakkında da kıyasen uygulanır.

Baro giriş ve yıllık kesenekleri dava vekillerinden alınmaz.

TOPLULUK SİGORTASINA GİRMELERİ MUTLAK ŞEKİLDE ZORUNLU OLANLAR

MADDE 186 - 188 inci maddede yazılı olanlar dışında kalan avukatların 506 sayılı Sosyal

Sigortalar Kanununun 86 ncı maddesinde gösterilen "Topluluk Sigortasına" girmeleri zorunludur.

Ancak, bu zorunluluk (Malullük, yaşlılık ve ölüm sigortası) bakımından olup, (İş kazaları ve meslek

hastalıkları), (Hastalık) ve (Analık) sigortalarına girmek avukatın isteğine bağlıdır.

(Ek Fıkra: 1238 - 26.2.1970) Topluluk Sigortasına tabi olan avukatlar hakkında bu kanundaki

özel hükümlere aykırı olmamak kaydı ile, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ile 5.1.1961 gün

ve 228 sayılı Kanun ve bu kanunların ek ve tadilleri hükümleri uygulanır.

TOPLULUK SİGORTASINA GİRME ZORUNLUĞU ŞARTA BAĞLI OLANLAR

MADDE 187 - Geçici 2 nci maddenin kapsamına giren avukatlar T.C. Emekli Sandığına

borçlanma haklarını aynı maddede gösterilen süre içinde kullanmadıkları takdirde, 186 ncı madde

uyarınca Topluluk Sigortasına girmek zorunluluğundadırlar.

TOPLULUK SİGORTASINA GİREMİYENLER

MADDE 188 - (Değişik: 1238 - 26.2.1970) Emekliliğe tabi bir görevde çalışmakta olanlar, 506

sayılı Sosyal Sigortarlar Kanunu kapsamına girenler (Aynı kanunun 85 inci maddesindeki isteğe

bağlı sigortalardan faydalananlar dahil), geçici 2 nci maddedeki borçlanmak hakkından

faydalananlar ile T.C. Emekli Sandığından emeklilik veya malülük aylığı almakta olan yahut 506

sayılı Sosyal Sigortalar Kanununa göre yaşlılık veya malüllük sigortasından faydalanmış

bulunanlar ve aynı kanunun geçici 20 nci maddesindeki şartlara uygun olarak faaliyette bulunan

sandıklara tabi bulunan veya bu sandıklardan faydalanmış olanlar 186 ncı madde uyarınca

topluluk sigortasına giremezler.

Avukatın yukarıki fıkraya göre topluluk sigortasına girememesi, avukatlık meslekinin icrasına

engel teşkil etmez.

TOPLULUK SİGORTASINA GİRMELERİ İSTEKLERİNE BAĞLI OLANLAR

MADDE 189 - (26 Şubat 1970 tarih ve 1238 sayılı kanunun 6 ncı maddesi a fıkrasiyle

kaldırılmıştır.)

PRİM BORCUNU ÖDEMEMENİN SONUÇLARI

MADDE 190 - Topluluk Sigortası primlerini, topluluk sözleşmesinde gösterilen zamanda

ödemiyen avukatın adı baro yönetim kurulunun karariyle, birikmiş prim borcunu, sözleşmedeki

şartlar dairesinde ödeyinceye kadar, baro levhasından silinir ve durum ilgili yerlere bildirilir.

Topluluk Sigortası primin ödememenin sonuçları, prim borçlusu avukatın şahsına munhasır olup,

bu sonuçların aynı Topluluk Sigortası sözleşmesine katılmış olan diğer sigortalılara veya baroya

sirayeti hakkında bir hüküm sözleşmeye konulamaz.

TİP SÖZLEŞMENİN HAZIRLANMASI VE TOPLULUK SÖZLEŞMESİNE GİRİŞ

MADDE 191 - 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 86 ncı maddesi gereğince barolarla

Sosyal Sigortalar Kurumu arasında yapılacak sözleşmelere esas teşkil eden tip sözleşme, Çalışma

Bakanlığı, Türkiye Barolar Birliği ve Sosyal Sigortalar Kurumu arasında yapılacak görüşmelerle

tespit edilir.

Tip sözleşmede yapılacak değişiklikte de yukarıdaki fıkra hükmü uygulanır.

Bu kanunun yürürlüğe girmesinden sonra kurulacak olan barolar da, kuruluşlarını takip eden

bir ay içinde tip sözleşmeye göre Topluluk Sigortası sözleşmesi yapmak üzere Sosyal Sigortalar

Kurumuna başvururlar. Yeni teşekkül eden baroya kayıtlı avukatlar, evvelce kayıtlı oldukları

baroda iken girdikleri Topluluk Sigortası ile kazandıkları haklar saklı kalmak üzere, yeni

kaydoldukları baronun topluluk sigortasına girerler.

YÜRÜRLÜKTEN KALDIRILAN HÜKÜMLER

MADDE 192 - 3499 sayılı Avukatlık Kanunu ile ek ve tadilleri, geçici 7 nci madde hükümleri

saklı kalmak şartiyle, yürürlükten kaldırılmıştır.

DEĞİŞTİRİLEN KANUN HÜKÜMLERİ HAKKINDA

MADDE 193 - (6207 sayılı Avukatlar Yardımlaşma Kanununun 1, 4 ve 5 inci maddelerinin

değiştirilmesine dair olup ilgili kanun metnine işlenmiştir.)

1086 SAYILI KANUNUN DEĞİŞTİRİLEN HÜKMÜ

MADDE 194 - (1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 61 inci maddesinin

değiştirilmesine dair olup ilgili kanun metnine işlenmiştir.)

EMEKLİLİĞE TABİ GÖREVDEN ÖNCEKİ AVUKATLIĞIN KIDEME SAYILMASI

MADDE 195 - (Değişik: 1238 - 26.2.1970) Bu kanun gereğince topluluk sigortasına girmiş olup

sigortalığı devam eden bir avukat emekliliğe tabi bir göreve veya hizmete atandığı yahut

seçildiğinde, sigortalılığına esas alınan avukatlık süresinin üçte ikisi kıdemine eklenerek intibakı

yapılır ve görev veya hizmet aylığı ile emeklilik keseneğine esas aylığı yükseltilir.

14.7.1965 TARİH VE 657 SAYILI DEVLET MEMURLARI KANUNUNA EKLENEN GEÇİCİ MADDE

MADDE 196 - (26 Şubat 1970 tarih ve 1238 sayılı Kanunun 6 ncı maddesi a fıkrasıyla

kaldırılmıştır.)

22.4.1962 TARİH VE 44 SAYILI KANUNA EKLENEN MADDE

MADDE 197 - (26 Şubat 1970 tarih ve 1238 sayılı Kanunun 6 ncı maddesi a fıkrasıyla

kaldırılmıştır.)

22.4.1962 TARİH VE 44 SAYILI KANUNA EKLENEN GEÇİCİ MADDE

MADDE 198 - (26 Şubat 1970 tarih ve 1238 sayılı Kanunun 6 ncı maddesi a fıkrasıyla

kaldırılmıştır.)

KAMU KURUM VE KURULUŞLARI İLE KAMU İKTİSADİ

TEŞEBBÜSLERİNDE GÖREVLİ AVUKATLAR

EK MADDE 1 - (3003 - 8.5.1984) Kamu kurum ve kuruluşları ile kamu iktisadi teşebbüslerinde

aslî ve sürekli olarak avukatlık görevinde çalışanların baro levhasına yazılmaları isteklerine

bağlıdır. Ancak bunlar hakkında bu kanunun avukatlık meslekine kabul ve ruhsatname

verilmesine ilişkin hükümler aynen uygulanır. Bunlar, görevlerinin gereği olan işleri yaparken

baro levhasına kayıtlı avukatların yetkileriyle haklarına sahip ve onların ödevleriyle

yükümlüdürler. Baroya kaydını yaptırmayan avukat, çalıştığı yer barosuna bilgi verir.

Yukardaki fıkra uyarınca bora levhasına yazılmak istemediklerini bildiren adayların, sadece

avukatlık mesleğine kabullerine ve adlarına ruhsatname düzenlenmesine karar verilerek

kanununda öngörülen diğer işlemler aynen yerine getirilir.

Birinci fıkrada sözü edilen görevlerden ayrılma halinde, avukatlık mesleğinin yapılabilmesi baro

levhasına yazılmakla mümkündür.

Bu Kanunun avukatlar hakkında öngördüğü disiplin işlem ve cezaları, bu maddede sözü edilen

avukatlar hakkında da avukatın sürekli görev yaptığı yer barosunca uygulanır.

YURT DIŞINA ÇIKMA İZNİ

EK MADDE 2 - (3003 - 8.5.1984) Türkiye Barolar Birliğini veya baroları temsil etmek üzere

uluslararası toplantı ve kongrelere katılmak Adalet Bakanlığının iznine tabidir.

SEÇİMLERİN YAPILMASI

EK MADDE 3 - (Ek: 3003 - 8.5.1984) Barolar ile Türkiye Barolar Birliğinin bu Kanuna göre gizli

oyla yapılacak organ seçimlerine ilişkin işlemler, aşağıdaki esaslara göre yargı gözetimi altında

gerçekleştirilir.

Seçim yapılacak genel kurul toplantısından en az onbeş gün önce, Baro seçimleri için levhaya

kayıtlı avukatları, Türkiye Barolar Birliği seçimleri için de genel kurula barolarca seçilen asıl ve

yedek delegeleri belirleyen liste, toplantının gündemi, yeri, günü, saati ile çoğunluk olmadığı

takdirde yapılacak ikinci toplantıya ilişkin hususları belirten bir yazı ile birlikte üç nüsha olarak o

yer ilçe seçim kurulu başkanı olan hâkime tevdi edilir. Bir yerde birden fazla ilçe seçim kurulu

bulunduğu takdirde görevli hâkim Yüksek Seçim Kurulunca belirlenir. Toplantı tarihlerinin

gündemde yer alan diğer konular gözönünde bulundurularak görüşmelerin bir Cumartesi günü

akşamına kadar sonuçlanması ve seçimlerin ertesi gün olan Pazar gününün dokuz-onyedi saatleri

arasında yapılmasını sağlayacak şekilde düzenlenmesi zorunludur.

Hâkim, gerektiğinde ilgili kayıt ve belgeleri de getirtip incelemek suretiyle varsa noksanları

tamamlattırdıktan sonra seçime katılacak avukatları belirleyen liste ile yukarıdaki fıkrada belirtilen

diğer hususları onaylar. Onaylanan liste ile toplantıya ilişkin diğer hususlar Adalet dairesi ve

baro ilan yerlerinde asılmak sureti ile üç gün süre ile ilan edilir.

İlan süresi içinde listeye yapılacak itirazlar hâkim tarafından incelenir ve en geç iki gün içinde

kesin olarak karara bağlanır.

Bu suretle kesinleşen listeler ile toplantıya ilişkin diğer hususlar onaylanarak ilgili baro veya

Türkiye Barolar Birliğine gönderilir.

Hâkim, kamu görevlileri veya aday olmayan avukatlar arasından bir başkan ile iki üyeden

oluşan bir seçim sandık kurulu atar. Aynı şekilde ayrıca üç yedek üye de belirler. Seçim sandık

kurulu başkanının yokluğunda kurula yaşlı üye başkanlık eder.

Seçim sandık kurulu, seçimlerin kanunun öngördüğü esaslara göre yürütülmesi, yönetimi ve

oyların tasnifi ile görevli olup, bu görevleri seçim ve tasnif işleri bitinceye kadar aralıksız olarak

devam eder.

Dörtyüz kişiden fazla üyesi bulunan barolarda her dörtyüz kişi için bir oy sandığı bulunur ve her

seçim sandığı için ayrı bir kurul oluşturulur. Yüze kadar olan üye fazlalığı sandık sayısında nazara

alınmaz. Seçimlerde kullanılacak araç ve gereçler ilçe seçim kurulundan sağlanır. Ve sandıkların

konacağı yerler hâkim tarafından belirlenir.

Seçim süresinin sonunda seçim sonuçları tutanakla tespit edilip seçim sandık kurulu başkan ve

üyeleri tarafından imzalanır. Birden fazla sandık bulunması halinde tutanaklar, hâkim tarafından

birleştirilir. Tutanakların birer örneği seçim yerinde asılmak suretiyle geçici seçim sonuçları ilan

edilir. Kullanılan oylar ve diğer belgeler tutanağın bir örneği ile birlikte üç ay süreyle saklanmak

üzere ilçe seçim kurulu başkanlığına tevdi edilir.

Seçimin devamı sırasında yapılan işlemler ile tutanakların düzenlenmesinden itibaren iki gün

içinde seçim sonuçlarına yapılacak itirazlar, hâkim tarafından aynı gün incelenir ve kesin olarak

karara bağlanır. İtiraz süresinin geçmesi ve itirazların karara bağlanmasından hemen sonra hâkim

yukarıdaki hükümlere göre kesin sonuçları ilan eder ve ilgili baro ile Türkiye Barolar Birliğine

bildirir.

(Değişik 11.Fıkra: 3464 - 28.5.1988) Oy verme işlemi, gizli oy açık tasnif esasına göre yapılır.

Listede adı yazılı bulunmayan avukat oy kullanamaz. Oylar, oy verenin kimliğinin baro veya resmî

kuruluşca verilen belge ile ispat edilmesinden ve listedeki isminin karşısındaki yerin

imzalanmasından sonra kullanılır. Oylar, organlara göre birlikte veya ayrı ayrı her şekilde

düzenlenen oy pusulalarının üzerinde ilçe seçim kurulu mühürü bulunan ve oy verme sırasında

sandık kurulu başkanı tarafından verilecek zarfa konulması suretiyle kullanılır. Bunların dışındaki

zarflara konulan oylar geçersizdir. Asıl üyenin mazereti olduğu takdirde yedek üye Türkiye Barolar

Birliği Genel Kuruluna katılır ve oy kullanır.

Hâkim, seçim sonuçlarını etkileyecek ölçüde bir usulsüzlük veya kanuna aykırı uygulama

nedeniyle seçimlerin iptaline karar verdiği takdirde, süresi bir aydan az ve iki aydan fazla olmamak

üzere seçimin yenileceği Pazar gününü tespit ederek ilgili baroya veya Türkiye Barolar Birliğine

bildirir. Belirlenen günde yalnız seçim yapılır ve seçim işlemleri bu madde ile kanunun öngördüğü

diğer hükümlere uygun olarak yürütülür.

İlçe seçim kurulu başkanı hâkime ve seçim sandık kurulu başkanı ile üyelerine, "Seçimlerin

Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun" da belirtilen esaslara göre ücret ödenir.

Bu ücret ve diğer seçim giderleri,Türkiye Barolar Birliği ve ilgili baroların bütçelerinde karşılanır.

Seçimler sırasında sandık kurulu başkanı ve üyelerine karşı işlenen suçlarDevlet memurlarına

karşı işlenmiş gibi cezalandırılır.

Seçimlerin düzen içerisinde ve sağlıklı biçimde yürütülmesi amacıyla hâkimin ve sandık

kurulunun aldığı tedbirlere uymayanlara, eylemin ağırlığına göre bu Kanunda yazılı disiplin

cezaları verilir.

DENETİM

EK MADDE 4 - (3003 - 8.5.1984) Adalet Bakanlığı, Barolar ve Türkiye Barolar Birliği

organlarının görevlerini kanun hükümlerine uygun olarak yapıp yapmadıklarını ve malî işlemlerini

yönetmelikte belirlenecek esaslara göre denetlemeye yetkilidir. Bu idarî ve mali denetim, adalet

müfettişlerince yapılır.

GEÇİCİ HÜKÜMLER

GEÇİCİ MADDE 1 - (Değişik: 1238 - 26.2.1970) 7 Temmuz 1969 tarihinden sonra 506 sayılı

Sosyal Sigortalar Kanununun 86 ncı maddesi gereğince barolarla Sosyal Sigortalar Kurumu

arasında yapılacak sözleşmelere esas teşkil eden ilk tip sözleşme, bu kanunun geçici 10 uncu

maddesi uyarınca Türkiye Barolar Birliğinin yapacağı ilk toplantıyı takip eden üç ay içinde Çalışma

Bakanlığı, Türkiye Barolar Birliğin ve Sosyal Sigortalar Kurumu arasında yapılacak görüşmelerle

tespit edilir. Hazırlanan tip sözleşme, Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu tarafından bir hafta

içinde bütün barolara gönderilir. Topluluk sigortasına girmeye mecbur olan avukatların bağlı

bulundukları barolar, tip sözleşmeye göre topluluk sigortası sözleşmesi yapmak üzere tip

sözleşmenin baroya gelişi tarihinden itibaren iki ay içinde Sosyal Sigortalar Kurumuna başvururlar.

Sözleşmeler, baronun başvurma tarihinden itibaren en geç üç ay içinde yürürlüğe konur.

A) Topluluk sigortasına tabi oldukları tarihte 30 yaşını geçmiş bulunan avukatlardan, 55 yaşını

doldurmakla beraber 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 60 ıncı maddesinde yazılı şartları

yerine getiremediklerinden yaşlılık sigortasından aylık bağlanmasına hak kazanamıyan ve:

a) Sigortalılıklarının başladığı tarihten önceki on yıl içinde en az 2000 gün baro levhasında

kayıtlı avukat oldukları tevsik eden,

b) Sigortalılık süresince her yıl en az ortalama 200 gün sigorta primi ödemiş olan,

c) En az beş yıl sigortalı bulunan avukatlara, sigortalılık süresi 15 yılı doldurmuş olanlar gibi

Sosyal Sigortalar Kanununun 61 inci maddesindeki esaslara göre yaşlılık aylığı bağlanır.

(a) bendinde sözü geçen avukatlık süresi, avukatların sigortalıklarının başladığı tarihten itibaren

en geç iki yıl içinde ilgili barolardan alınarak Sosyal Sigortalar Kurumuna verilecek belgelerle

tespit edilir.

Barolar bu çalışma belgelerini düzenlemekten kaçınırlarsa, sigortalı avukatların ilgili baro ve

yönetim kurulu başkan ve üyelerinden zarar ve ziyan istemek hakları saklıdır.

Avukatlık süresini gösteren belgelerin gerçeğe uymadığı bir hükümle tespitedildiği takdirde gerek

bunu düzenliyenler gerekse ilgili sigortalılar, Sosyal Sigortalar Kurumunun bu yüzden uğrayacağı

zararları yüzde elli fazlasiyle ve kanunî faizi ile birlikte adı geçen Kuruma ödemekle yükümlüdür.

Bu gibiler hakkında ayrıca ceza kovuşturması da yapılır.

B) Topluluk sigortasına tabi oldukları takdirde 30 yaşını geçmiş bulanan avukatlardan, 50 yaşını

doldurup, erken yaşlanmış oldukları tespit edilen ve Sosyal Sigortalar Kanununun 60 ıncı

maddesinde yazılı şartları yerinegetiremediklerinden aylık bağlanmasına hak kazanamıyanlara (A)

fıkrasındaki şartlarla, sigortalılık süreleri 15 yılı doldurmuş olanlar gibi, Sosyal Sigortalar

Kanununun 61 inci maddesindeki esaslara göre yaşlılık aylığı bağlanır.

GEÇİCİ MADDE 2 - Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte T.C. Emekli Sandığındaki emekliliğe

esas teşkil eden hizmetleri toplamı en az 15 yıl olan avukatlardan;

A) (Değişik: 1238 - 26.2.1970) Emekli keseneği ödedikleri memuriyet veya hizmetten 7 Temmuz

1969 tarihinden önce her ne sebeple olursa olsun ayrılmış olanlar, kendilerine emeklilik veya

malüllük aylığı bağlanmamış olmak şartı ile, 7 Temmuz 1969 tarihine kadar Sosyal Sigortaya da

tabi olmaksızın geçen fiilî avukatlık sürelerinin tamamını veya bu sürenin emekliliğe esas olan

eski hizmetlerinin süresi ile birlikte 25 yılı doldurmaya yetecek kısmını aşağıdaki hükümlere göre

borçlanabilirler.

Fiilî avukatlık süresinin tamamını borçlananlar aşağıdaki (B) bendi hükümlerine göre T.C. Emekli

Sandığı ile ilgilerini devam ettirebilirler. Bunlardan T.C. Emekli Sandığı ile ilgilerini devam ettirmek

istemiyenlerle fiilî avukatlık süresinin bir kısmını borçlanmak suretiyle emekliliğe esas hizmet

sürelerini 25 yıla çıkarmış olanlara aşağıdaki hükümlere göre emekli aylığı bağlanır.

B) Emekli keseneği ödedikleri memuriyet veya hizmetten bu Kanunun yürürlüğegirdiği tarihte

veya daha sonra her ne sebeple olursa olsun ayrılanlar, toplamsüre 30 yılı geçmemek üzere, T.C.

Emekli Sandığı ile ilgilerini devam ettirebilirler.

(A) bendine göre borçlanabilmek için ilgilinin, listesine yazılı bulunduğu baronun topluluk

sigortasına katıldığı tarihten itibaren üç ay içinde bu baroaracılığı ile T.C. Emekli Sandığına yazılı

olarak baş vurması zorunludur.Borçlanılacak miktar, ilgilinin T.C. Emekli Sandığına evvelce

kesenek ödediği memuriyet veya hizmette son aldığı maaş yahut ödenek derecesindeki

kıdemindenitibaren o memuriyet veya hizmetin asgari terfi süresi nazara alınarak 2 veya3 yılda bir

terfi etmiş sayılmak suretiyle T.C. Emekli Sandığı Kanunu hükümleri dairesinde, bu Kanunun

yürürlüğe girdiği tarihe kadarki fiilî avukatlık süresi için ödemesi gereken keseneklerin (Kurum

hissesi dahil)tamamıdır. Ancak, kesenekler ve kurum hissesi ait oldukları geçmiş yıllarda

yürürlükte bulunan T.C. Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre hesaplanır.

Borçlanılan süre ile T.C. Emekli Sandığına tabi eski memuriyet veya hizmet süreleri toplamı 30

yılı geçemez. Fiilî avukatlık süresinin bu miktarı aşankısmı için borçlanmak mümkün değildir.

Borçlanılacak miktar, ilgilinin talebine göre T.C. Emekli Sandığı tarafından yapılacak tebligat

üzerine en geç 1 ay içinde toptan veya on yıliçinde on eşit taksitle ödenir. T.C. Emekli Sandığına

tabi eski memuriyet veya hizmetlerinden ayrılırken keseneklerini almış olanlar bunun tamamını

kanunî faizi ile birlikte, borçlanılan miktarın tamamının veya ilk taksidinin ödenmesi süresi içinde

sandığa iade ile yükümlüdürler. Kesenekleri süresi içinde iade etmiyenlerin bu madde

hükümlerinden faydalanmaları mümkün değildir.

Borçlanan kimseler emekliliğe esas olan eski memuriyet veya hizmet sürelerine borçlandıkları

sürenin eklenmesi suretiyle hesaplanacak süre üzerinden ve borçlandıkları miktarın tamamını

ödedikleri tarihten itibaren 5434 sayılı Kanuna göre emekli aylığına hak kazanırlar. Emekli aylığına

hak kazanabilmesi için toplam süresinin 25 yıl olması yeterlidir.

Taksitle ödemede, borcun tamamını ödiyemeden ölen veya T.C. Emekli Sandığına göre malul

olan avukatların kendilerine veya hak sahibi mirasçılarına ölüm veya maluliyeti takibeden ay

başından itibaren 5434 sayılı Kanun hükümlerine göre malullük yahut dul ve yetim aylığı bağlanır.

Şu kadarki, ödenmemiş yıllık taksitlerin her biri 12 eşit parçaya bölünerek o yılın malullük veya dul

ve yetim aylıklarından kesilir ve artan miktar hak sahiplerine ödenir.

Taksitle ödemede, bir taksidi zamanında ödemiyen ve T.C. Emekli Sandığınca yapılan tebligat

üzerine 1 ay içinde bu borcunu yerine getiremiyenlerin borçlanma durumuna son verilir ve

ödedikleri miktara tekabül eden sürenin eski memuriyet veya hizmetlerine eklenmesi suretiyle

hesaplanacak süre üzerinden T.C. Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre işlem yapılır.

Yukarıdaki fıkralar gereğince kendilerine veya hak sahibi mirasçılarına emekli, malullük veya dul

ve yetim aylığı bağlananlara borçlanmadan önceki fiilî memuriyet veya hizmetlerin tutarı

üzerinden T.C. Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre ikramiye ödenir.

(B) bendinden faydalanabilmek için ilgilinin, T.C. Emekli Sandığına kesenek ödeneği memuriyet

veya hizmetten ayrılmasını takibeden bir ay içinde Sandığa dilekçe ile baş vurması ve kendisine

emekli aylığı bağlanmamış veya kesenekleri iade edilmemiş olması gereklidir. (A) bendinin ikinci

fıkrası delâletiyle (B) bendinden faydalananlar için bu süre borçlanma taleplerinin kabul edildiğinin

Sandıkça kendilerine tebliği tarihinden başlar.

(B) bendinden faydalanmak dileği ile yapılan baş vurmanın T.C. Emekli Sandığınca kabul

edildiğinin ilgiliye tebliğini takibeden aybaşından itibaren sandığa kesenek ödeme yükümlülüğü

doğar. Kesenekler (Kurum hissesi dahil) her ayın ilk haftası içinde doğrudan doğruya veya T.C.

Emekli Sandığının belirteceği bir banka aracılığı ile sandığa ödenir.

Kesenek ve kurum hissesi, ilgininin T.C. Emekli Sandığına kesenek ödediği evvelki memuriyet

veya hizmette son iktisap ettiği maaş veya ödeneğindeki kıdeminden başlamak üzere o memuriyet

veya hizmetin en az yükselme süresine göre iki veya üç senede bir terfi ediyormuşçasına

yürütülecek maaş dereceleri üzerinden hesaplanır.

(B) bendi uyarınca T.C. Emekli Sandığı ile ilgileri devam edenlerin emekliliğe esas sürelerinin 30

yılı doldurduğu sandıkla ilgilerinin kesilmesini yazılı olarak istedikleri, öldükleri yahut T.C. Emekli

Sandığı Kanununa göre malûl duruma girdikleri veya borçlanma hükümlerinde gösterildiği

şekilde sandık tarafından verilen bir aylık süre içinde ödememekte temerrüt ettikleri takdirde bu

durumların husule geldiği tarihi takibeden aybaşından itibaren sandıkla ilgileri kesilir ve toplam

süreleri üzerinden kendilerine yahut hak sahibi mirasçılarına 5434 sayılı Kanun uyarınca emekli,

malullük dul veya yetim aylığı bağlanır. Bu kimselere ödencek ikramiye hakkında borçlanmaile

ilgili hükümler kıyasen uygulanır.

Geçici 3, 4 ve 5 inci maddeler uyarınca borçlandıkları süre ile birlikte emekliliğe esas

hizmetleri tutarı 15 yıl veya daha fazla olanlar da bumaddenin (B) bendi hükmünden

faydalanabilirler.

(Ek fıkralar: 1238 - 26.2.1970) Bu madde hükümlerinden faydalananların, (A) bendi uyarınca

borçlandıkları veya (B) bendi uyarınca T.C. Emekli Sandığı ile ilgilerini devam ettirdikleri sürelerin

tamamı, emekliliğe tabi görevden son defa ayrıldıkları maaş veya ödenekteki kıdemlerine

eklenmek suretiyle bu görev veya hizmetin en az yükselme süresine göre iki veya üç yılda bir

terfi etmiş veya ediyormuşcasına intibakları yapılır.

Bu maddenin 9 uncu fıkrasında T.C. Emekli Sandığına başvurma için konulmuş bir aylık süreyi

geçirmiş olanlar, 1 Ocak 1971 tarihine kadar başvurmaları şartı ile bu madde hükümlerinden

faydalanabilirler. (*)

GEÇİCİ MADDE 3 - (Değişik: 1238 - 26.2.1970) 7 Temmuz 1969 tarihinde veya bu tarihle 1

Ocak 1971 tarihi arasında T.C. Emekli Sandığında iştirakçi durumunda bulunanların, emeklilik

keseneği ödedikleri görev veya hizmetten önce T.C. Emekli Sandığı Kanununa tabi olmadan ve

Sosyal Sigortalar kapsamına da girmeden geçirdikleri fiilî avukatlık sürelerinin daha önce başka

kanunlarla borçlanılan süreler ile birlikte onbeş yılı geçmiyecek kısmı, 5434 sayılı Kanuna 23

Şubat 1965 gün ve 545 sayılı Kanunun 5 inci maddesi ile eklenen maddedeki esaslara göre

borçlanmaları şartı ile emekliliğe esas hizmetlerine eklenir. Şu kadar ki, bu kimselerin adlarına

borç kaydedilecek miktar borçlandırılan sürenin geçtiği tarihlerde kesilen kesenek ve karşılıklar

oranına göre tespit olunur.

Bu madde hükmünden faydalanmak için, ilgininin 1 Nisan 1971 tarihe kadar T.C. Emekli

Sandığına yazılı olarak başvurması şarttır.

GEÇİCİ MADDE 4 - (Değişik: 1238 - 26.2.1970) 7 Temmuz 1969 tarihinde veya bu tarihle 1

Ocak 1971 tarihi arasında T.C. Emekli Sandığında iştirakçi durumunda bulununlardan, emekli

keseneği ödedikleri görev veya hizmetten önce T.C. Emekli Sandığına tabi olmadan ve Sosyal

Sigortalar kapsamına da girmeden avukatlık yapan ve ondan önce de emekliliğe tabi bir görev

veya hizmette bulunanların T.C. Emekli Sandığı ile ilişkileri bulunan devreler arasındaki fiilî

avukatlık sürelerinin daha önce başka kanunlarla borçlanılan süreler ile birlikte onbeş yılı

geçmiyecek kısmı geçici 3 üncü madde uyarınca borçlanmaları şartı ile aynı madde hükümlerine

göre emekliliğe esas hizmetlerine eklenir.

Geçici 3 üncü maddenin son fıkrası hükmü bu halde de uygulanır.

GEÇİCİ MADDE 5 - Geçici 2, 3 ve 4 üncü maddelerin kapsamına giren avukatların bu maddeler

gereğince borçlandıkları fiilî avukatlık sürelerinden önce Sosyal Sigortalar Kurumu kapsamına

giren hizmetleri de mevcutsa, Sosyal Sigortalar kapsamına giden hizmetler 05.01.1961 tarihli ve

228 sayılı Kanunun aylık bağlanmasına ilişkin esasları dairesinde T.C. Emekli Sandığındaki

hizmetler (Borçlanılan süreler dahil) ile birleştirilir.

Bu madde hükmünden faydalanmak istiyenlerin, T.C. Emekli Sandığına başvurmalarının şekli ve

süresi hakkında geçici 3 üncü madde hükmü kıyasen uygulanır.

GEÇİCİ MADDE 6 - Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte Avukatlar Yardımlaşma Sandığında

üye bulunan avukatlar, levhasına yazılı oldukları baroya müracaat ederek sandıktaki kayıtların

silinmesini isteyebilirler.

(*) 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununa 8 Temmuz 1971 tarih ve 1425 sayılı Kanunla

eklenen GEÇİCİ MADDE 17 ile, bu kanunun yayınlandığı tarihten itibaren yeniden altı aylık

müracaat süresi tanınmıştır.

Yukarıdaki fıkra gereğince sandıktan kayıtları silinen avukatların sandıktaki alacaklarının, üyelik

süresi ve sandık mevcuduna göre kendilerine ödenmesi şekli, bu Kanunun yürürlüğe girdiği

tarihten itibaren üç ay içindei lgili baro yönetim kurulu tarafından hazırlanıp baro genel kurulunca

onaylanan bir yönetmelikle tespit edilir.

GEÇİCİ MADDE 7 - (30 Ocak 1979 tarih ve 2178 sayılı Kanunun 8 inci maddesiyle yürürlükten

kaldırılmıştır.)

GEÇİCİ MADDE 8 - Bu Kanunun yürürlüğe girmesinden önce Siyasal Bilgiler Okulu veya

fakültesinden mezun olup da eksik kalan derslerden hukuk fakültesinde sınav vermiş olanlar. Bu

Kanunun uygulanmasında hukuk fakültesi mezunu sayılırlar.

GEÇİCİ MADDE 9 - Bu Kanunun yürürlüğe girmesinden önce Yargıtay'da hukuk mezunu

başkâtip olarak en az dört yıl süre ile hizmet etmiş olanlar, 3 üncü maddenin (c) bendindeki

kayıttan vâreste tutulurlar.

GEÇİCİ MADDE 10 - Ankara Baro Başkanı, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren iki ay

içinde Ankara'da toplanıp Türkiye Barolar Birliği Başkanı ile Birlik Yönetim Kurulu, Birlik Disiplin

Kurulu ile Birlik Denetleme Kurulu üyelerini ve yedeklerini seçecek olan ilk genel kurul için

delegelerini seçip göndermelerini ve toplantı yer, gün ve saatini, toplantı gününden en azbir ay

önce barolara bildirir. Belirtilen günde toplantıyı açarak yerini en yaşlı delegeye bırakır.

GEÇİCİ MADDE 11 - 708 sayılı Kanunun ikinci ve 7 nci maddelerinde ve 2573 sayılı Kanunun

6 ncı maddesinde yazılı mülâzamet süresini 3499 sayılı Avukatlık Kanununun yürürlüğü tarihinde

bitirmiş olanlar 3 üncü maddenin (a), (b) ve (c) bentlerinde ve 5 inci maddede gösterilen şartlara

sahip oldukları takdirde baro levhasına yazılırlar.

Bu Kanunun uygulanmasında Medresetulkuzat ve Nüvap Mektebi mezunları hukuk mezunu

sayılırlar.

GEÇİCİ MADDE 12 - Gerek 3499 sayılı Kanun ve gerekse bu Kanunun yürürlüğe girmesinden

sonra dava vekâleti ruhsatnamesi ile 708 sayılı Kanunun 5 incimaddesine dayanılarak avukatlık

ruhsatnamesi verilemez.

Ancak, hukuk fakültesi veya mektebinden mezun olmadıkları halde 3499 sayılı Kanunun

yürürlüğünden önce hâkimlik veya savcılık sınıflarında, 3499 sayılı kanunun yürürlüğünden önce

veya sonraki görev sürelerinin toplamı dört yılı doldurmuş olanlara 3 üncü maddenin (b) ve (c)

bentlerindeki kayıtlardan vareste tutulmak şartiyle avukatlık ruhsatnamesi verilir. Sicilleri itibariyle

görevlerinden çıkarılmış olanlar hakkında bu hüküm uygulanmaz.

GEÇİCİ MADDE 13 - 3499 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte dava vekâleti

ruhsatnamesine sahip olanlar, beş avukat bulunmıyan yerlerde vekâlet icra edebilirler. Bu Kanunun

yürürlüğe girmesinden önce 3499 sayılı Kanunun (Muvakkat IV üncü) maddesi uyarınca beş avukat

bulunmıyan yerlerde dava vekilliği yapmakta olanların kazanılmış hakları saklıdır.

Dava vekillerinin, mesleklerini icra edebilmeleri için, o yerin bağlı olduğu baroca tutulan bir

listeye yazılmaları şarttır. Listeye yazılmak için yapılan baş vurma üzerine barolar, istemin kabul

veya reddine dair kararlarını bir ay içinde vermek zorundadır. Bu süre içinde karar verilmezse

istem reddolunmuş sayılır. Listeye kayıt kararı kesindir. Belli süre içinde karar verilmez yahut ret

kararı verilir ise ilgili şahıs, karar verilmemiş ise bir aylık sürenin sonundan, istem reddedilmişse

red kararının tebliği tarihinden itibaren onbeş gün içinde Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kuruluna

itiraz edebilir. Türkiye Barolar Birliğinin kararı, Adalet Bakanlığının onaylaması ile kesinleşir.

Listeye yazılma, bu Kanunun dava vekillerine tanıdığı hak ve yetkilerden faydalanmak ve

yükümlere tabi olmak bakımından, baro levhasına yazılmanın sonuçlarını doğurur.

Listenin barolarca nasıl düzenleneceği listeye yazılmak için yapılacak başvurma hakkındaki

işlemler listenin mahkemelere, Cumhuriyet savcılıklarına, icra ve iflâs dairelerine ve diğer resmî

mercilere bildirilme tarzı ve listeden kaydın silinmesi şekli bu Kanunun 182 nci maddesinde yazılı

yönetmelikte gösterilir.

GEÇİCİ MADDE 14 - 3499 sayılı Kanunla ek ve değişikliklerine göre kurulmuş olan barolar, bu

Kanun hükümlerine göre görevlerine devam ederler.

GEÇİCİ MADDE 15 - 168 inci madde uyarınca hazırlanacak asgarî ücret tarifesi, bu Kanunun

yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içinde yapılır ve yeni tarife yürürlüğe girinceye kadar eski

tarife uygulanır.

GEÇİCİ MADDE 16 - Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu görevine başlayıncaya kadar,

avukatlk haysiyet divanındaki dosyalar, bu kurala devredilmek üzere Ankara Baro Başkanlığınca

teslim alınır.

GEÇİCİ MADDE 17 - Yargı mercileri, Cumhuriyet Savcılıkları, icra memurlukları nezdinde

başkâtiplik, zabıt kâtipliği, zabıt kâtibi muavinliği yahut icra memurluğu veya yardımcılığı

görevlerinden birini en az on yıl süre ile yapmış olan kimseler, bu Kanunun 3 üncü maddesi

uyarınca Avukatlık meslekine kabul için aranılan tahsil, staj ve sınav dışındaki şartları haiz olurlar

ve 5 inci maddede yazılı engeller kendilerine bulunmazsa, en az üç avukat veya dava vekili

olmıyan bir yerde, o yerin bağlı olduğu baroca tutulan listeye yazılmak şartiyle, munhasıran o yerin

hukuk mahkemeleri ve icra ve iflâs dairelerinde dava ve iş takib edebilirler.

Bu kimseler, munhasıran vekâlet görevini yapabilecekleri yerde, listeye yazılma tarihinden

itibaren üç ay içinde bir büro açmak zorundadırlar. Bu orunluluğa uymıyanların adları listeden

silinir.

Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun

61 inci maddesinin son fıkrası gereğince vekâlet görevini yapanlar, geçmiş adalet hizmetine ait

şarta bakılmaksızın, birinci fıkrada yazılı diğer şartlara sahip oldukları takdirde, o yerin bağlı

bulunduğu baroca tutulan listeye yazılmak suretiyle, munharsıran o yerdeki hukuk mahkemeleri ve

icra ve iflâs dairelerinde vekâlet görevini yapmaya devam ederler. Ancak, listeden herhangi bir

suretle adları silinenler, birinci fıkrada yazılı şartların tamamına sahip olmadıkça bir daha listeye

yazılamazlar. Bu kimseler, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üçay içinde listeye

yazılmak için baş vurmak ve yazılma tarihinden itibaren üçay içinde bir büro açmak zorundadırlar.

Aksi halde listeye yazılmazlar;listeye yazılmışlarsa adları listeden silinir.

(Değişik 4.Fıkra: 1238 - 26.2.1970) Yukarıdaki fıkralar uyarınca vekâlet görevini yapmak hakkı o

yer avukat veya dava vekilleri sayısının üçü bulması halinde kendiliğinden sona erer. Sona erme

tarihinden itibaren üç ay içinde ilgili şahsın aynı baro bölgesi içinde üç avukat veya dava vekili

bulunmayan başka bir yere naklederek büro açması halinde, listedeki kaydı, nakledilen yer işaret

edilmek suretiyle devam eder. ilgili üç aylık süre içinde başka bir baroya başvurduğu takdirde,

dosyası getirilmek suretiyle başvurduğu baronun listesine kaydı yapılıp ayrıldığı baronun

listesinden de adı silinerek vekâlet görevine devam eder. Üç aylık süre içinde aynı baro

bölgesindeki başka bir yere nakil yapılarak büro açılmaması veya bu süre dolmadan başka bir

baroya nakil için başvurulmaması halinde ilgininin adı listeden silinir.

Geçici 13 üncü maddenin listeye yazılma için yapılacak baş vurma ile ilgili ikinci fıkrası hükmü

bu kimseler hakkında da kıyasen uygulanır.

Listeyle ilgili olup, geçici 13 üncü maddenin son fıkrasında gösterilen hususlar ve bu maddeye

göre vekâlet görevini ifa edeceklere verilecek yetki belgesinin neleri ihtiva eyliyeceği 182 nci

maddede yazılı yönetmeliktegösterilir.

Bu Kanunun ikinci, dördüncü, beşinci, yedinci, sekizinci, dokuzuncu, onbirinci ve onikinci kısmı ile

49, 57, 58, 59, 60, 61, 62 ve 65 inci maddeleri dışında kalan hükümleri bu maddenin kapsamına

giren kimseler hakkında da kıyasen uygulanır.

Baro giriş ve yıllık kesenekleri bu maddenin kapsamına giren kimselerden alınmaz.

(Değişik son fıkra: 1238 - 26.2.1970) Bu maddenin üçüncü fıkrası 7 Temmuz 1977 tarihinde

yürürlükten kalkar.

GEÇİCİ MADDE 18 - (Ek: 1238 - 26.2.1970) Geçici 3 ve 4 üncü maddeler uyarınca borçlanılarak

emekliliğe esas hizmetlerine eklenen sürelerin üçte ikisi, ilgililerin halen bulundukları görevin veya

hizmetin en az yükselme süresine göre iki veya üç yılda bir değerlendirilmek suretiyle intibakları

yapılır ve böylece görev veya hizmet aylıkları ile emeklilik keseneğine esas aylıkları yükseltilir.

GEÇİCİ MADDE 19 - (Ek: 2442 - 1.4.1981) Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte, bu Kanunun 1

inci maddesi ile Avukatlık Kanununun 14 üncü maddesine eklenen fıkrada belirtilenlerin

sıkıyönetim askeri mahkemelerinde almış oldukları davalar Avukatlık Kanununun hükümleri

dairesinde üç ay içinde devredilir.

GEÇİCİ MADDE 20- Seçim dönemleri ve görev sürelerinin sona ermiş olup olmadığına

bakılmaksızın, baroların organları ile Türkiye Barolar Birliği Genel Kurulunu oluşturacak delegelerin

ve Türkiye Barolar Birliğinin organlarının seçimleri 1 Aralık 1983 tarihinden itibaren üç ay

içerisinde tamamlanır.

Birinci fıkraya göre yapılan seçimler, baro organları ile Türkiye Barolar Birliği Genel Kuruluna

seçilen delegeler hakkında 1983 yılının, kanunda öngörülen ayında; Türkiye Barolar Birliiğinin

organları hakkında ise, 1984 yılı Mayıs ayında yapılmış sayılır ve kanuni süreleri buna göre

hesaplanır.

GEÇİCİ MADDE 1 - (3256 - 22.1.1986) Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce, 1136 sayılı

Avukatlık Kanununun 11 inci maddesi hükmü uyarınca avukatlık ve avukatlık stajıyla birleşmeyen

ilköğretimde öğretmenlik görevinde bulunulması sebebine dayanılarak;

A) Yapmış oldukları stajın geçerli sayılmamasından dolayı aynı Kanunun 72 nci maddesinin (b)

bendi uyarınca adları baro levhasından silinmiş bulunanlarla staj bitim belgesi almış oldukları

halde aynı sebeple baro levhasına yazılma istemleri reddedilenler, levhaya yazılmalarına dair baro

yönetim kurulu kararları Adalet Bakanlığınca onaylanmayanlar veya baro levhasına yazılmamış

olanlar, başvurdukları takdirde başkaca engellerinin bulunmaması kaydıyla baro levhasına

yazılırlar ve avukatlık yapabilirler.

B) Adları staj listesinden silinmiş olanlar, başkaca engelleri bulunmadığı takdirde bu Kanunun

yayımı tarihinden itibaren üç ay içerisinde başvurmaları halinde yeniden staj listesine yazılırlar ve

silme kararından önce yaptıkları staj geçerli sayılarak stajlarına devam ederler. Bunlardan adları

staj listesinden silinmesi gerekenler hakkında, başkaca engelleri yoksa silme işlemi yapılmaz.

Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce, 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 11 inci maddesi

hükmü uyarınca, avukatlık ve avukatlık stajıyla birleşmeyen diğer işlerde bulunulması sebebine

dayanılarak, yapmış oldukları stajın geçerli sayılmamasından dolayı aynı Kanunun 72 nci

maddesinin (b) bendi uyarınca adları baro levhasından silinmiş bulunanlarla staj bitim belgesi almış

oldukları halde aynı sebeple baro levhasına yazılma istemleri reddedilenler, levhaya yazılmasına

yazılma istemleri reddedilenler, levhaya yazılmalarına dair baro yönetim kurulu kararları Adalet

Bakanlığınca onaylanmayanlar veya baro levhasına yazılmamış olanlar, başvurdukları takdirde

avukatlıkla birleşmeyen işlerinden ayrılmış olmaları ve başkaca engellerinin bulunmaması

kaydıyla baro levhasına yazılırlar. Bu şekilde avukatlık stajı yaptıktan sonra baro levhasına

yazılmış bulunanların da avukatlıkla birleşmeyen bir işle uğraşmamaları ve başkaca engelleri

bulunmaması şartıyla kayıtları silinmez. Adları staj listesinden silinenler, avukatlıkla birleşmeyen

işlerinden ayrılmış oldukları ve başkaca engelleri bulunmadığı takdirde bu Kanunun yayımı

tarihinden itibaren üç ay içerisinde başvurmaları halinde, yeniden staj listesine yazılırlar ve silme

kararından önce yaptıkları staj geçerli sayılarak stajlarına devam ederler. Bunlardan adları staj

listesinden silinmesi gerekenler hakkında, başkaca engelleri yoksa silme işlemi yapılmaz.

Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce avukatlıkla bağdaşmayan bir işle uğraştıkları sırada

avukatlık stajını yapan veya yapmakta bulunanlar hakkında:

a) Cezai takibat yapılmaz.

b) Daha önce başlamış olan tekibatlar durdurulur.

Hükmolunan cezalar ceza mahkumiyetlerinin sonuçlarını da kapsamak üzere affedilmiştir.

Bu suretle cezaları bütün sonuçlarıyla affedilmiş olan avukat ve avukat stajyerleri hakkında, bu

avukatlığa kabul edilmemeye ve ruhsatnameleri geri alınmak suretiyle iptal ve adları bir daha

yazılmamak üzere levhadan silinmeye dair hükümleri uygulanmaz.

Geçici Madde 2 - Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra yapılacak ilk baro genel kurul

toplantısı, Kanunun yayımını izleyen ikinci yılın Ekim ayının ilk haftası içinde yapılır.

Geçici Madde 3 - Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte, baro disiplin kurulu üyesi olanlar ile

baro ve Birlik Denetleme Kurulu üyesi bulunanlar, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra,

yönetim kurulu seçimlerinin yapılacağı ilk genel kurul toplantısına kadar görevlerine devam

ederler.

Geçici Madde 4 - Bu Kanunun yürürlüğe girmesinden önce Siyasal Bilgiler Okulu veya

Fakültesinden mezun olup da eksik kalan derslerden Hukuk Fakültesinde sınav vermiş olanlar.

Bu Kanunun uygulanmasında Hukuk Fakültesi mezunu sayılırlar.

GEÇİCİ MADDE - Seçim dönemleri ve görev sürelerinin sona ermiş olup olmadığına

bakılmaksızın, baroların organları ile Türkiye Barolar Birliği Genel Kurulunu oluşturacak delegelerin

ve Türkiye Barolar Birliğinin organlarının seçimleri 1 Aralık 1983 tarihinden itibaren üç ay

içerisinde tamamlanır.

Birinci fıkraya göre yapılan seçimler, baro organları ile Türkiye Barolar Birliği Genel Kuruluna

seçilen delegeler hakkında 1983 yılının, kanunda öngörülen ayında; Türkiye Barolar Birliiğinin

organları hakkında ise, 1984 yılı Mayıs ayında yapılmış sayılır ve kanuni süreleri buna göre

hesaplanır.

GEÇİCİ MADDE 1 - (3256 - 22.1.1986) Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce, 1136

sayılıAvukatlık Kanununun 11 inci maddesi hükmü uyarınca avukatlık ve avukatlıkstajıyla

birleşmeyen ilköğretimde öğretmenlik görevinde bulunulması sebebine dayanılarak;

A) Yapmış oldukları stajın geçerli sayılmamasından dolayı aynı Kanunun 72nci maddesinin (b)

bendi uyarınca adları baro levhasından silinmiş bulunanlarla staj bitim belgesi almış oldukları

halde aynı sebeple baro levhasına yazılma istemleri reddedilenler, levhaya yazılmalarına dair

baroyönetim kurulu kararları Adalet Bakanlığınca onaylanmayanlar veya barolevhasına yazılmamış

olanlar, başvurdukları takdirde başkaca engellerinin bulunmaması kaydıyla baro levhasına

yazılırlar ve avukatlık yapabilirler.

B) Adları staj listesinden silinmiş olanlar, başkaca engelleri bulunmadığı takdirde bu Kannuun

yayımı tarihinden itibaren üç ay içerisinde başvurmaları halinde yeniden staj listesine yazılırlar ve

silme kararından önce yaptıkları staj geçerli sayılarak stajlarına devam ederler. Bunlardan adları

staj listesinden silinmesi gerekenler hakkında, başkaca engelleri yoksa silme işlemi yapılmaz.

Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce, 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 11 inci maddesi

hükmü uyarınca, avukatlık ve avukatlık stajıyla birleşmeyen diğer işlerde bulunulması sebebine

dayanılarak, yapmış oldukları stajın geçerli sayılmamasından dolayı aynı Kanunun 72 nci

maddesinin (b) bendi uyarınca adları baro levhasında silinmiş bulunanlarla staj bitim belgesi almış

oldukları halde aynı sebeple baro levhasında yazılma istemleri reddedilenler, levhaya yazılmalarına

dair baro yönetim kurulu kararları Adalet Bakanlığınca onaylanmayanlar veya baro levhasına

yazılmamış olanlar başvurdukları takdirde avukatlıkla birleşmeyen işlerinden ayrılmış olmaları ve

başkaca engellerinin bulunmaması kaydıyla baro levhasına yazılırlar. Bu şekilde avukatlık stajı

yapdıktan sonra baro levhasına yazılmış bulunanların da avukatlıkla birleşmeyen bir işle

uğraşmamaları ve başkaca engelleri bulunmaması silinmez. Adları staj listesinden silinenler,

avukatlıklabirleşmeyen işlerinden ayrılmış oldukları ve başkaca engelleri bulunmadığı takdirde bu

Kanunun yayımı tarihinden itibaren üç ay içerisinde başvurmaları halinde, yeniden staj listesine

yazılırlar ve silme kararından önce yaptıkları staj geçerli sayılarak stajlarına devam ederler.

Bunlardan adları staj listesinden silinmesi gerekenler hakkında başkaca engelleri yoksa silme işlemi

yapılmaz.

Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce avukatlıkla bağdaşmayan bir işle uğraştıkları sırada

avukatlık stajını yapan veya yapmakta bulunanlar hakkında;

a) Cezaî takibat yapılmaz.

b) Daha önce başlamış olan takibatlar durdurulur.

Hükmolunan cezalar ceza mahkûmiyetlerinin sonuçlarını da kapsamak üzereaffedilmiştir.

Bu suretle cezaları bütün sonuçlarıyla affedilmiş olan avukat ve avukatstajyerleri hakkında, bu

mahkûmiyetlerine dayanılarak Avukatlık Kanununun, avukatlığa kabul edilmemeye ve

ruhsatnameleri geri alınmak suretiyle iptal veadları bir daha yazılmamak üzere levhadan silinmeye

dair hükümleri uygulanmaz.

GEÇİCİ MADDE 2 - (3256 - 22.1.1986) Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra yapılacak

ilkbaro genel kurul toplantısı, Kanunun yayımını izleyen ikinci yılın ekin ayınınilk haftası içinde

yapılır.

GEÇİCİ MADDE 3 - (3256 - 22.1.1986) Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte, baro disiplin

kuruluüyesi olanlar ile baro ve Birlik Denetleme Kurulu üyesi bulunanlar, bu Kanununyürürlüğe

girdiği tarihten sonra, yönetim kurulu seçimlerinin yapılacağı ilkgenel kurul toplantısına kadar

görevlerine devam ederler.

GEÇİCİ MADDE 4 - (3256 - 22.1.1986) Bu Kanunun yürürlüğe girmesinden önce Siyasal

BilgilerOkulu veya Fakültesinden mezun olup da eksik kalan derslerden Hukuk fakültesinde sınav

vermiş olanlar, bu Kanunun uygulanmasında Hukuk Fakültesimezunu sayılırlar.

MADDE 199 - (1580 sayılı Belediye Kanunu ile 31 Mart 1329 tarihli İdarei Umumiyei Vilayet

Kanununa maddeler eklenmesine dair olup ilgili kanunlar metnine işlenmiştir.)

KANUNUN YÜRÜRLÜK TARİHİ

MADDE 200 - Bu Kanun yayımı tarihinden üç ay sonra yürürlüğe girer.

KANUNU YÜRÜTEN MAKAM

MADDE 201 - Bu Kanunun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.

 

 

Ana sayfa | Hukuk Sayfası | Mevzuat Sayfası