"BİR MİLLET, UNSUR-U ASLÎNİN İÇİNDEN ÇIKAN ŞAHISLAR TARAFINDAN İDÂRE
EDİLMİYORSA,
İZMİHLÂL MUTLAK VE MUKADDERDİR."
Kürt asıllı vatandaşlarımızın değil de; kürtçülük yapan ama kendileri Kürt dahi olmayan Ermeni kökenli bölücülerin "vazgeçilmez" taleplerinden biri "yoz yönetim" ise, diğeri de "ana dilde eğitim"dir.
AKP iktidarının Türk olmayan önde gelenlerinin bol keseden vaad ettiği, yarı-aydın câhillerin, tatlısu frenklerin, yozlaşmış CHP ve SP yöneticilerinin bilir-bilmez desteklediği, ABD ve AB emperyalistlerinin Türkiye'yi bölmek için kullandıkları bu talep acaba karşılanabilir mi?
Kimse bunun "mümkün" olup olmadığını, birilerine "kürtçe anadilde eğitim" verirken, aslında diğerlerinin "anadil"ini ortadan kaldırıp kaldırmadığını sormuyor!..
Kürtçe diye bir dil yoktur!.. Kürt diye bir Millet de yoktur!... KÜRT kelimesi dahi "kürtçe" değildir, TÜRKÇE'dir, bütün türevleri "dağlı, karlı" mânâsı taşır. Kürt milleti yoktur, dağınık, birbirinden farklı, tarih boyunca hiç devlet kurmamış Kürt aşiretleri vardır. Bu aşiretlerin kullandığı lehçeler, ağızlar vardır. "Kürtçe biliyor musun?" diye sorarkan bile "Kurmançi zoni?", yâni "Kurmancça biliyor musun?" derler. Aynı şekilde "Zazaki sani?" de "Zazaca biliyor musun?" demektir.
Kürtçüler önce Kürtçe'yi APO dedikleri Ermeni dölü, 40.000 Kişinin kaatili, İmralı Cânisi Artin Agopyan a ve HDP-DBP'nin önde gidenlerine ögretsinler!
Biz zâten biliyoruz da, kulakları çınlasın, sağ ise ömrü uzun olsun, öldüyse toprağı bol olsun,Japon dil âlimi Goichi Kojima , "Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da her 40-50 kilometrede bir ayrı 'kürtçe' oluşmuş bulunduğunu, bunların yazılı hâlinin olmadığını, bâzen iki komşu köy halkının bile birbirini anlamadığını, farklı ağızların sayısının 50'yi bulduğunu" söylemiş idi.
Türkiye'de Kürt asıllı vatandaşlarımızın en yaygın şekilde kullandığı lehçe KURMANCİ'dir. Adıyaman, Ağrı, Batman, Bingöl, Bitlis, Diyarbakır, Hakkâri, Kars, Mardin, Şırnak, Siirt, Şanlıurfa, Muş ve Van illerinde, kısmen de, Gaziantep, Osmaniye, Elâzığ, Erzincan, Erzurum, Kahramanmaraş, Kayseri, Malatya, Sivas, Tunceli civarındaki Sünnî-Şâfî Kürt kökenlilerin dilidir. Ayrıca Suriye, Irak, İran ve Ermenistan'ın bâzı bölgelerinde de konuşulmaktadır. Ancak Kurmanci'nin bir çok şivesi vardır. Kullandıkları bütün kelimeler, çoğunluğu Türkçe, Farsça, Arapça'dan çalmadır. Dünyada hiçbir ilmi degeri olmıyan bir ÇORBA DİL'dir, dil denilebilirse!...
KURMANC'da dahi şiveler, lehçeler, ağızlar arasında ciddi telâffuz ve anlam farkları bulunur:
Botanî Lehçesi'nin ağızları
- Serhedkî
- Kızıl Kürdistan
şivesi
- Torî
- Herzî
- Farkînkî
- Devokê navendî
- Sancarî
- Cudikanî
- Erzurumî
- Bircandî
- Elburzi
Behdînî Lehçesi'nin ağızları
- Beyazidî
- Hakkârî
-
Surçî
- Şengalî
- Herkî
- Şîkakî
- Koçerî
- Cezire
-
Akra
- Dohuk
- Amadiye
- Zaho
Suriye Şiveleri
- Dersimkî
-
Sînemilî
- Reşoyî
- Urfî
- Kerejdahî
-
Efrînkî
Horasan Şiveleri
- Ameranlûyî
- Koçanî
- Bocnûrdî
-
Canbegî/Modanlûyî
- Kelûn Abdû
Ne etti? 36 ayrı lehçe, şive, ağız...
GORÂNÎ Lehçesi
- Hevramanî Textî: Hewramanın Irak'ta kalan
kısmında konuşulur.
- Hevramanî Lûhonî: Hewraman bölgesinin İran tarafında
konuşulur.
- Şebeki: Şabaklarca Musul yakınlarında konuşulur.
-
Bacelanî: Hanekin ve Musul'da kalan büyük Bacelan boyunun konuştuğu lehçedir
- Sarlî: Musul'un kuzeyinde 15 köyde, Kakai Kürtleri'nin kulandığı şivedir.
- Kendulayî (asıl Gorani): Yarsanlar'ın kutsal dili olarak bilinen, Goran
aşiretinin konuştuğu lehçedir.
- Şexanî: eskiden Halepçe yöresinde
konuşulan lehçedir. İran-Irak savaşında Halepçe olaylarından sonra bu yöredeki
Goranlar Hewraman dağlarına sığınmışlardır.
- Kelhurî
SORÂNÎ Kürt ağızları
- Erbilî
- Pişdarî
- Kerkükî
-
Hanakinî
- Huşnavî
- Mukrî
- Süleymanî
- Bingirdî
- Garrusî
- Ardalanî
- Sanandajî
- Varmava
- Garmiyanî
- Câfî
-
Yahudi Kürtçesi
Soranî'nin dağılımı Süleymaniye'ye kadar uzanan Kürt Baban hanedanlığıyla bağlantılıdır. "Güney lehçesi" olarak da bilinir. İran-Irak hattı dışında Türkiye'de Şeyhbızın aşireti tarafından konuşulur.
ZAZAKİ (Kırmancki) Lehçeleri
1) Kuzey Zazaki (Yersim): Tunceli, Erzincan, Sivas, Muş dolaylarında
Alevî Zazalar tarafından konuşulur. Bunun da kendi içinde ağız farklılıkları
vardır:
- Tunceli
- Sivas
- Muş Zazakisi gibi...
Kuzey Zazaca'nın Kırmancki adlandırılması ile, Kurmanci lehçesi kavramları birbirine karıştırılmamalıdır.
2) Merkez Zazaki: Palu ilçesi başta olmak üzere Elazığ ve Bingöl
illerinde genellikle Şâfî Zazalar tarafından konuşulur. Bunun içinde de şive
farklılıkları vardır:
- Palu
- Eğil
- Solhan
- Hîni (Hani)
- Ergani
- Kulp
- Piran
- Maden şiveleri gibi...
3) Güney Zazaca: Siverek (Şanlıurfa), Gerger (Adıyaman), Mutki
(Bitlis), Kuzey Diyarbakır Malatya dolaylarında Hanefî Zazalar tarafından
konuşulur. Bunun içinde de kendi ağız farklılıkları vardır:
- Çermik
-
Gerger
- Siverek gibi...
Türkücü Mahsun Kırmızıgül'ün, ABD, Avrupa Birliği baskısı ile TRT'nin Zazaca yayına başlamasından sonra, "Benim anam Zaza... ama TRT'nin Zazaca'sını anlamıyor," deyişi meşhurdur.
LUR Lehçeleri :
Farsçayla birlikte güneybatı-İranî diller grubundan sayılır. İran'da bazı Kürt aşiretlerince kullanılır.
Aslında Kürt aşiretleri İran-Irak arasındaki dağlık bölgeden etrafa yayıldıkları için "kürtçe" diye bilinen bütün lehçe, şive ve ağızlarda güçlü bir Farsça etkisi vardır.
Ne oldu?.. 74 lehçe, şive, ağız... Çoğu birbirini anlamaz!
Şimdi hangisinin lehçesini, şivesini, ağzını alıp ta "kürtçe anadilde eğitim" yapacaksınız?
Bunu yaparken diğer 73 lehçe, şive, ağzı kullananların "anadil"ini unutturup, anasını bellemiş olmıyacak mısınız?
Üstelik nereye kadar "anadilde eğitim"?.. Anaokulunda mı, ilkokulda mı, ortaokulda mı, lisede mi? (şimdi adları değişti ya, neyse) Üniversite'ye gelince ne olacak?..
Hepsinde "anadile eğitim" yapsanız bile, TÜRKÇE'si zayıf kalan o garibanlar nerede, kimin yanında iş bulacak?.. İş bulmayı bırakın, 80 milyonluk Türkiye'de Kürt kökenli olmayan 70 küsur milyonla nasıl anlaşacak?.. Kendi ülkesinde "yabancı" durumuna düşmeyecek mi?
Türkiye'de herkes anadilini evde, sokakta, dil-daş komşularıyla konuşmakta serbesttir!.. Yazıp çizmek, dergi-gazete yayınlamak, hatta televizyon kanalı açmak ta serbesttir!.. (Şu anda Artı, Rehber, Kevser, TV 10, Dünya, Denge, Rudaw, Zarok, Damla, Berfin, Hevi, Evin, Ruha adlarında 13 kanal var, TRT-Şeş'in dışında, kimileri açılıp kapanıyor). Seyreden kaç kişi?... Gazeteleri var ama, okuyan kim?
12 Eylül 1980'den sonra kısa bir dönem hâriç, anadil hiç bir zaman da yasaklanmamıştır!
Ama ortak, millî ve herkesin birbiriyle anlaştığı bir tek eğitim, iletişim ve bilim dili vardır. O da TÜRKÇE'dir!
Dil bilmez, araştırmaz, işkembeden atan "anadilde eğitim" savunucularına duyurulur!
Böyle düşünen sâdece biz miyiz?.. Elbette ki hayır!
Bakın, MEHMET YİĞİTTÜRK, Oda TV'de "Kuzey Irak'ta Resmî Dil Neden İngilizce?" başlığı altında neler yazmış:
- "Bugünlerde televizyon ekranlarında sıkça tartışılan, gazetelerde bazı köşe
yazarları tarafından 'özgürlük, hak, vs' gibi
beylik sözcüklerle savunulan
bir konudur Kürtçe eğitim."
- "Konuşmak,hele bilmeden konuşmak bizim ülkemizde çok kolay. Ama sâhiden de Kürtçe eğitim olabilir mi?"
- "Bu konuyu inceleyen bir kitaba, en azından ben, bugüne kadar rastlamadım.
Abdullah Öcalan'a bile Kürtçe'yi mi, Türkçeyi mi
daha iyi bildiği
sorulduğunda "Ne Kürtçe'si? Ben rüyamı bile Türkçe görüyorum" demişti."
(Zaten o herif kürt-mürt değil; Ermeni ana-babadan doğma, düpedüz Ermeni'dir.
Asıl adı Artin Agopyan'dır.)
- "Peki, PKK?.. Onlar kendi içlerinde Kürtçe mi kullanıyordu? Elbette hayır!
Bütün iç yazışmalarınıTürkçe yapıyorlardı.
Eğitimleri, propaganda kasetleri,
Öcalan kitapları hep Türkçe'ydi." (Hâlâ Türkçe'dir.
PKK ve HDP
mensuplarının çoğu, Ermeni, Süryânî, Keldânî, Yezidî olduğu için Kürtçe
bilmez.
Bilenler de birbiri ile anlaşamaz, o 74 ağız-lehçeden dolayı.)
- "Çünkü Kürtçe ile herkes anlaşamıyordu. Ben aslında bu konuda size
bildiklerimi anlatmıyorum.
Kürtçe eğitim sorunu konusunda yeni çıkan ve çok
çarpıcı bilgilerle dolu bir kitaptan nakiller yapıyorum."
- "Kitabın adı: "Kürtçe Eğitim Sorunu". Mehmet Bedri Gültekin yazdı, Kaynak
Yayınları'ndan çıktı.
Mutlaka okunması gereken bir kitap. Çünkü yarın olası
bir referandumda bu konuyu halka soracaklar
ve çoğumuz işin aslını bilmeden
oy vereceğiz."
- "Kitapta PKK'nın Türkçe yazışmalarının örnekleri de yer alıyor."
- "Hiç düşündünüz mü, Kürtçe ile, meselâ, hukuk dersi verilebilir mi?..
Ya da geometri problemlerinin çözümü öğrenilebilir mi?"
- "Dillerin bilim ve uygarlık dili haline gelmeleri 50 yılda, 100 yılda
olmuyor.
Bir devlet geleneği, o dilde yaşanmış uygarlık deneyimleri
gerekiyor."
(Bir de yazılı edebiyat gerekiyor. Kürtler'in böyle bir
edebiyatı olmadığı için,
Lenin Tuva-Altay gibi küçücük gruplara bile
özerklik verirken
Rusya Kürtleri'ne özerklik tanımamıştı.)
- "Sözgelimi Irak'ın kuzeyindeki Kürt bölgesi bugün fiilî bir Kürt devletidir. Orada durum nasıl?.. Anlatayım."
- "Olmuyor, yapamıyorlar! Anayasalarını bile Kürtçe yazamadılar. Önce Arapça
yazıp,
ardından Kürtçe'nin Sorânîi lehçesine çevrildi. Ama çok büyük
hatalar yapıldığını fark ettiler."
- "Eğitimde de olmuyor. Üniversitelerdeki öğretmenlerin yüzde 90'ı yabancı.
Okullardaki en önemli dil İngilizce.
Eğitim İngilizce ve Arapça yapılıyor.
Amerika bu üniversitelere denklik hakkı tanıyor."
- "Ve bölgedeki cemaat okulları... Onlar da İngilizce eğitim yapıyor.
Sorânîce ile anlaşılamadığı takdirde,
günlük hayat İngilizce ile devam
ediyor. Yani orada İngilizce konuşulan bir Kürt devleti (!) kuruluyor."
- "Örnek, Güney Sudan... 9 Temmuz 2011 günü Güney Sudan bağımsızlığını ilan
etti
ve hemen ardından da BM'ye 192. üye olarak kabul edildi.
Devlet
Başkanı Salva Kiir Mayandik, Eylül ayında Washington'a resmi bir ziyarette
bulundu
ve gazeteler bu yeni devletin başkanının Teksaslı kovboy şapkasıyla
verdiği
fotoğrafın altına koydukları demecini yayınladılar: 'Güney Sudan'ın
resmî dili İngilizce olacak
ve eğitim İngilizce yapılacak.' Ülkede 7 dil
konuşuluyor ve 24 etnik grup var.
Bağımsızlıktan önceki resmî dilleri
Arapça... Tam 20 yıl Sudan merkezî hükûmetine karşı
yürütülen bağımsızlık
savaşı Batılılar, en başta Amerikalılar tarafından desteklendi."
- "Türkiye'ye ne kadar benziyor bu öykü. Batının amacı Kürtçe'yi
özgürleştirmek filân değil,
bölgede bir kukla devlet kurmak."
- "Gelelim Türkiye'deki "Kürtçe Eğitim" baskısına... Tunceli Üniversitesi'nde
2009-2010 öğretim yılında Kurmançca ve Zazaca dillerini seçmeli ders olarak
müfredata dâhil edildiğinde, ilk yıl öğrencilerin yüzde 37'si Kurmançca,
yüzde 34'ü Zazaca, ikinci yıl yüzde 12 Kurmançca, yüzde 7 Zazaca ders aldı.
Üçüncü yıl ise bir tek öğrenci kayıt yaptırmadı!..Olmadı, yâni...
Çünkü
bâzı duygusal kararlar hayatın gerçeklerine uymaz. Bu da böyle. Olmadı!
Ne
bilimde, ne de günlük hayatta ihtiyaçlara cevap verebildi."
- "Çarpıcı bir rakam verelim: Türkiye'de bir kuşaktan diğer kuşağa geçerken
anadili Kürtçe'den başka bir dil olan yurttaşlarımızın yüzde 17'sinin
anadili değişmektedir."
- "Bu yüksek değişimin nedeni sadece ve sadece ihtiyaçlar ve hayâtın
gerçekleridir.
Örneği Tunceli Üniversitesi'nde yaşanmıştır."
"Kürtçe yaşatılmalıdır. Öğrenilmeli, öğretilmeli, şiirleri, şarkıları yeni
nesillere
aktarılmalıdır. Bu kültür zenginliğidir.
Ama eğitim dili
olması pek mümkün görünmemektedir."
(Buna aynen katılıyoruz. Yalnız
"Kürtçe" diye tek bir dil yok, 74 ayrı ağız, şive, lehçe var.
Bunların
hepsi kurulacak bir kaç enstitüde araştırma-derleme konusu olmalıdır.
Siyâsî ve artniyetli bir faaliyet değil, tamâmen bilimsel, kültürel bir
çalışma yapılmalıdır.)
- "Size bu konuda son bir rakam daha aktarayım: Anadili farklı olanların
yüzde 72'si
annesiyle anadilde konuşurken, bunların sadece yüzde 27'si
kendi çocuklarıyla
anadilde konuşuyor. Ve bu her geçen yıl daha da
azalıyor."
- "Bu kitabı okumanızı tavsiye ediyorum. Çünkü burada aktardıklarımdan çok
daha
çarpıcı ayrıntılarla karşılaşacaksınız. Sizlere birkaç ayrıntısını
paylaşmak için elime aldım ama,
bir solukta bitiriverdim."
Ne dersiniz, dil bilmez, araştırmaz, masa başında işkembeden atan "anadilde eğitim" savunucuları???