OKURLARLA
SOHBET - 29
Bir okurumuz çeşitli gazetelerden derlediği yazıları göndermiş... Biliyorsunuz, Başbakan Erdoğan'ın "Kürt Açılımı" Hasan Cemal adlı gazetecinin Kandil Dağı'na gidip, PKK'lılarla görüşmesi ve "onlar da barış istiyor" mesajlı bir dizi yazı yayınlaması, satılmış medyanın hep bir ağzından bu terâneyi dile getirmesi ile başlamıştı. Konu "Kürt Açılımı"... Önce yazıyı, sonra bizim AÇIKLAMALAR'ımızı okuyun.
-- T. C. , 28.8.2009
Toprak reformu yapılmayınca
ya terörist, ya terörist oldular
HüÜSEYİN KANCO yiğit
adamdı. Kontrol ettiği toprakları İBRAHİM PAŞA bağışlamıştı ona... Aslında
BERHO AĞA. Sultan ABDÜLHAMİD’DEN aldığı “paşa” ünvanıyla kurmuştu Hamidiye
alaylarını... “Gazeteci” ayaklarıyla bölgeyi karış karış gezen ve etnik dini
haritayı çıkaran İngiliz Ajanı Mark Sykes, onunla çadırında görüşmüştü...
HÜSEYİN KANCO kürttü.
Devlete sadıktı. MUSTAFA KEMAL’i o kadar çok severdi ki, kızının adını
“TÜRKİYE” koydu. Kızını kendi gibi yiğit birine vermek istedi HÜSEYİN KANCO...
Bir oduncu vardı, gariban ama, bilekli, HACI SİNAN... Çağırdı HÜSEYİN KANCO
“Bak” dedi, “malımı mülkümü sana bırakacağım, tek şartım var, damadım
olacaksın!”
Evlendi HACI SİNAN ile
TÜRKİYE... 1934... Soyadı Kanunu çıktı. HACI SİNAN devletine bağlılığını
kanıtlamak için “TÜRK” soyadını aldı. SİNAN TÜRK oldu. Eşi de TÜRKİYE TÜRK.
Sinan bir evlilik daha yaptı. İkinci eşinden Ahmet doğdu. (DTP eşbaşkanı AHMET
TÜRK) Türkiye üzerine kuma getirilmesini kabullenemedi. Kaçtı, NECMİOĞLU aşiretine
sığındı. HACI SİNAN ile TÜRKİYE’nin büyük oğlu, gitti DERİK’e öz anasını vurup öldürdü.
“Törerist” oldu yani.. Herşey bir düğünle başlamış...Cenazeyle bitmişti!
Sene 2009... MARDİN,
aşiret, düğün, cenaze... Demem o ki, “oradaki TÜRKİYE”yi kavrayabilmek için
“gelin TÜRKİYE”nin neden öldürüldüğünü unutmayacaksın. ATATÜRK’ün hayali toprak
reformunu gerçekleştirmezsen, bin yıl bile geçse aynı kapıya çıkarsın: Ya terörizm,
ya törerizm.
* Yılmaz Özdil / Hürriyet
AÇIKLAMALAR:
1980'li yıllarda
gazetelerde bir KANCO ŞATOSU edebiyatı yapılırdı. Şimdi tescilli PKK partisi
DTP'nin eş başkanı AHMET TÜRK, o tarihlerde aşiretiyle birlikte bu şatoda
PKK'lılara karşı koyardı!.. Sonra ne olduysa, TÜRK DEVLETİ'nden yana SİNAN
TÜRK'ün oğlu AHMET KÜRT, bölücü oluverdi!.. Hem de yanına eşbaşkan diye Ermeni
EMİNE AYNA'yı alarak!..
Mektuptaki yazılara devam
ediyoruz:
Derebeylerinin
Cumhuriyet’le hesaplaşması
Aşiret sisteminin katı
kuralları, böyle akıldışı görünen facialar yaratır. Doğu Anadolu’da bu sistemin
temelini atan YAVUZ SULTAN SELİM’dir...
Osmanlı İmparatorluğu’nda
diğer bütün bölgelerinde toprağın sahibi devlet idi. Yavuz Sultan Selim; bu
bölgedeki Kürt ağalarını o civardaki ve İran’daki Kızılbaş Türkler'e karşı
kullanmak için onlara ‘beylik’ rütbesi verdi. Bunlar; bulundukları bölgenin
topraklarının sahibi oldular ve miras olarak da çocuklarına aktarabildiler.
Bunun sonucunda da Doğu-Güneydoğu Anadolu; genel yönetimin ve toprak düzeninin
dışına çıktı. Ağaların astığı astık kestiği kestik bir sistem doğdu.
Bu sistemin ideolojik
boyutunu da şeyhlik düzeni oluşturdu. Ağalar kılıçla, şeyhler din ile köylüleri
ve göçebeleri yüzyıllar boyunca bastırıp sömürdüler. Zaman içinde hem mollalığı
hem ağalığı eline geçiren aileler ortaya çıktı. Böylece kılıcı dinle birleştirmiş
oldular. Barzan isimli basit bir köyden çıkan Barzani ailesi böyle kuvvetlenmiştir.
Mesut Barzani’nin babası Mustafa, mollalık unvanı ile bölgenin egemeni haline
gelmiştir.
2. ABDÜLHAMİD; beylik
düzenini kuvvetlendiren Hamidiye Alayları’nı kurdurdu. Böylece; günümüze kadar
uzanan baskıcı, kıyıcı, insafsız bir derebeylik düzeni oluştu.
Cumhuriyet kurucuları,
bölgedeki feodal sisteme karşı savaşmanın gereğini anlamışlardı. 1925 yılında
ŞEYH SAİT isyan ederek; feodal düzene dokunacak olan cumhuriyetle hesaplaşmaya
çalışmıştı. Peşinden AĞRI isyanları patlak verdi. 1937-38 DERSİM olayları da
feodalların cumhuriyete kafa tutmasının sonucudur.
Cumhuriyet rejimi;
feodalizmle hesaplaşmanın zor olduğunu görünce o sistemle anlaşma yoluna gitti.
Özellikle çok partili sisteme geçişle birlikte eski aşiret reisleri ve şeyhler Millet
Meclisi’ne girerek ülkenin kaderine yön vermeye başladılar. OSMANLI DEVLETİ’nin
yaptığını; TÜRKİYE CUMHURİYETİ de yapmış oldu. PKK da aynı ortam tarafından üretildi.
* Rıza Zelyut / Güneş
AÇIKLAMALAR:
Rıza Zelyut pek çok
yönden yanılıyor. YAVUZ SULTAN SELİM'in Kürtler ile İDRİS-İ BİTLİSÎ
aracılığıyla anlaşması, ÇALDIRAN SAVAŞI'ndan öncedir. YAVUZ SELİM çoğu dağlık
bölgede yaşayan Kürt aşiretleri ile uğraşmak istememişti, ve onları kolayca
devlet yanına çekmişti. YAVUZ SELİM'in rakibi güçlü İRAN TÜRK SAFEVÎ DEVLETİ idi,
yoksa Kızılbaş Türkler değil!.. Sonradan bölge ile ilgilenilmemesi hatadır, ama
bu hata YAVUZ'un değil, KANUNÎ SULTAN SÜLEYMAN ve ondan sonrakilerindir.
2. ABDÜLHAMİD, bölgede
çıkan Ermeni isyanlarını ve kargaşayı Kürt Alayları sayesinde bir nebze
önleyebilmiştir. Onun da yaptığı başıbozuk Kürtler'den bir kısmını Devlet
yanına çekmekti... Hata, İsmet Paşa'nın Batı yanlısı bir politikaya dönmesi ve
gene Doğu ile ilgilenilmemesidir. Nitekim TÜRKİYE Batı yanlısı kaldığı sürece
2. Dünya Savaşı sırasında bile Kürt isyanı çıkmamış, Kürtçü-bölücü olaylar ve
Ermeni suikastleri 1973'de Kuzey Kıbrıs'ın fethinden sonra başlamıştır.
1939-1974 arası sâkindir.
Devam edelim:
Hasan Cemal ne zaman bir
PKK’lı ile konuşup “barış mesajı” getirse, ülkede terör biraz daha tırmanıyor
İkinci şeyhülmuharririn
Hasan Cemal hayatında ilk kez olay yerinden bildirmedi. Oysa biz onu hep
olayların en sıcak olduğu bölgelerde görmeye alışıktık. Hatta bir defasında
siyasi krizin yaşandığı bir Avrupa ülkesine gidip halkla mülakat bile yapmıştı.
Söz konusu olan halk, bir kafede oturmakta olan güzel kadınlardan ibaretti ama
olsun, kendimizi biraz zorlayarak güzel kadınları da sıradan vatandaş sayabiliriz.
Hasan Cemal fantastik bir
zamanlama hatası yapmayıp Kandil Dağı yerine Mardin’e gitseydi mutlaka töre
cinayetlerinin sosyolojisi üzerine epik yazılar yazardı.
Uğruna cinayetler
işleniyor, insanlar boğazlanıyor. Töre denilince insanlar canavarlaşabiliyor. Normalde
insan olanlar töreyi hatırlayınca hırtlaşıyor. Tabii Hasan’ın çıkmış olduğu
dağdan inip can yakan hırtlar da var işin içinde. İki numaralı şeyhülmuharririn
periyodik, düzenli olarak terör örgütü liderleriyle görüşüp onlardan barış
sözleri getirmeyi adet haline getirmiş durumda.
O onlarla her görüştükten
ve barış konuşmaları yaptıktan sonra terör biraz daha tırmanıyor.
İlliyet bağı nedir, bunu
da pek bilemiyorum ama mutlaka bir bağ olmalı diye düşünüyorum..
İki numara, eskiden Bekaa
Vadisi’nde Abdullah Öcalan ile görüşmüştü. Sonra olanları hepimiz biliyoruz. Şimdi
de yazdığına göre Murat Karayılan ‘Artık kan dökülsün istemiyoruz’ demiş.
Mülakatı ben yapıyor olsaydım ’Eee, istemiyorsanız o zaman kan dökmeyin’der ve
dağdan iniverirdim!
Ateşkes ilan etmiş
PKK’nın fiilen lideri olan kişi son olarak 10 askerimizin şehit olduğu olayla
da ilgili olarak "Merkezî planlanan bir şey değil bu. Yerel düzeyde
alınmış bir karar bu. Biz de üzgünüz," demiş.
Dünyanın bu bölgesinde
hiçbir olumlu konuda adem-i merkezileşme sağlanamasa da, sadece terörün adem-i
merkezileştiğini de anlamış olduk. İki numaranın absürd mülakatı başka hiçbir
işe yaramasa da sadece bu müjdeli haberi bize vermiş olduğundan dolayı Hasan’a
hepimiz müteşekkir olmalıyız bence...
* Serdar Turgut / Akşam
AÇIKLAMALAR:
Cemal Paşa'nın torunu
olduğu söylenen Hasan Cemal'in böyle damdan düşer gibi Kandil Dağı'na inip
Murat Karayılan adlı teröristle konuşması, ve bunun bir "açılım"
başlatması, hiç hayra aülâmet değil! Hele Karayılan'ı "barışı başlatan
kişi" gibi göstermesi, kabul edilemez!
Ortada bir savaş yok!..
Bir tarafta kendi iddialarına göre 5-6.000 silahlı kişi, diğer tarafta 700.000
kişilik TÜRK ordusu!.. Böyle savaş mı olur? Kaldı ki, 6.000 kişi bile olsalar,
bizim 60.000 korucu onları tükürükle boğar!..
İşin aslı şudur: Ben
250-300 kişiden fazlasını bir arada görmedim. Hem de Roj TV'de!.. Eğer öyle
1.000-1.500, hele 5-6.000 kişilik bir terörist grubu aynı anda ve bir arada
dağda ise, bir gün toplanıp hep birlikte bir hatıra fotoğrafı çektirsinler de,
biz de inansak!..
"Savaş" 30
yıldır sürüyormuş!.. Rusya'nın, Amerika'nın, Avrupa'nın, hatta Suriye'nin
desteğini alan eşkiya, elbette dağda 30 yıl gezer. Bunda şaşacak bir şey yok!..
Çakırcalı Mehmet Efe, hiç bir dış desteği olmadığı halde, 15-20 kızan ile 15
yıl İzmir-Aydın dağlarında gezmişti!.. Eşkiyalık zor bir şey değil ki! Bir
silah buldu mu, asker-polisle açıktan çarpışmadı mı, yol kesmeyle pusu kurmayla
işi götürdü mü, Koçero bile tek başına meşhur olur, nitekim olmuştu!.. Buna
"savaş" demek mümkün mü?
Savaş yoksa, zaten barış
vardır!.. Eksik olan huzurdur!.. Zaten bu heriflerin hareket noktası olan
"peace" kelimesi, hem "barış", hem de "huzur" anlamına
gelir. Amerikalılar'ın mezarlarında "Rest in Peace" yazar, bu "huzur
içinde yat" demektir!.. Huzuru bozan da hem dağdaki teröristler, hem de
şehirdeki eşkiyadır. Kapkaççılar, hırsızlar, uyuşturucu satanlar, ırz
düşmanları, çoluk-çocuk kaçıranlar, kadınları kızları tâciz edenler, yollarda
kaza yapıp can yakanlar, sarhoş olup nâra atanlar, rastgele silah çeken magandalar!..
Halkın gözünü arasıra
şehit olan 8-10 askerimizin kaybı ile korkutmaya çalışan, "savaş" var
gösterip "barış" isteyen bu salaklar görmüyorlar mı bu millet bir
Ramazan bayramında 96 ölü, 540 yaralı verdi!..(2009) Trafik "savaş"ı
daha büyük!.. Önce yollarda "barış" gerek!.. Öyleyse savaşı-barışı bırakıp
ülkeye huzur getirelim!.. Huzur da ancak açları doyurmak, çıplakları giydirmek,
açıkta olanları barındırmak, hastaları sağaltmak, insanları eğitmekle olur!.. O
zaman suç işleyenler azalır, vazgeçmeyen de şiddetle cezalandırılır!.. Ne Murat
Karayılan'la, ne de Hasan Cemal'le, ne Cengiz Çandar'la, ne Mehmet Ali
Birand'la, ne de Erdoğan-Gül ile barış-huzur olmaz!.. (Birisi daha var, ama aşağıda!)
Devam edelim:
“Hasan
Cemal başarılı”
Sado-Mazohist
itirafçıdan, bombacı itirafçıya destek
Sado-mazohist eğilimleri,
cinsellikte vahşeti, aile içi ilişkiyi, cinayetin cazibesini savunan Ahmet
Altan, eli kanlı katillerin terör kamplarını komşu kapısı yapan itirafçı Hasan
Cemal’e övgü yağdırdı. Cemal’in “çok başarılı bir gazeteciliğe imza attığını”
yazan, bir haftada 12 evladımızı şehit eden PKK’lıları “barışçı” ilan eden Altan,
daha önce Nelson Mandela’ya benzettiği Öcalan’ın da konuşulması gereken “akil
kişi” olduğunu ima etti.
Primat’ı bile isyan
ettirdi
Karayılan, ‘Silahlar
sussun’ diyor ama aynı gün düğmeye basılmışçasına Diyarbakır Lice’de ve Hakkâri
Şemdinli’de yapılan saldırıları, 10 askerin şehit düşmesini "Maalesef
oldu, biz de üzgünüz," diye geçiştiriyor.
Bu saldırılar sonrası
kendi örgütünün yayımladığı intikam bildirisini de unutuyor. Sonra da,
"silahlar sussun" diyor. Susturun o zaman!
Bazıları, "Türk
ordusu çekilsin, operasyonlar dursun," diyor. Pardon ama, nereden
çekilecek ki ordu? Dağda silahlı adamlar dolaşırken operasyonlar neden dursun
ki?
"Silahlar
sussun," deniyor. Kim konuşturuyor silahları? Kendi örgüt organlarına o
anlaşılmaz kelimelerle dolu ve inanılmaz uzunlukta demeçlerde Hasan Cemal’e
söylediklerini neden söylemiyor? Neden orada ‘silahlar sussun’ demiyor. Susturun,
sussun!
* İsmet Berkan / Radikal
AÇIKLAMALAR:
İsmet Berkant çok doğru
teşhis etmiş Ahmet Altan'ın hastalığını... Bu herif bir on yıl kadar önce,
"İnsan canı çekerse anasıyla, kızkardeşiyle de sevişmeli," diye
makale yazmıştı!.. Sonra da "Ben iki kadın memesine vatan satarım,"
diye öğünmüştü. Sattığı kesin de, terörist , bölücü Kürtler'i, Ermeniler'i,
hatta Rumlar'ı TÜRKLER'e tercih etmesine ne demeli?.. Haa, bir de
"Atakürt" diye bir yazı yazmış, "ATATÜRK kürt olsaydı, bu
ülkenin adı Kürdiye olurdu," demişti!.. Yani kaleminden lâğım suyu
damlayan herifin tekidir.
ATATÜRK, kürt olsaydı da
bu ülke TÜRKİYE olarak kalırdı! Zaten 1000 yıldır bu topraklar TÜRKİYE diye
anılır! Adını ATATÜRK vermedi ki! Kimse de değiştiremez!..
Devam ediyoruz:
Ezber
bozamamanın dayanılmaz pişkinliği
CIA bağlantılı
çalışanları olan küçük bir gazete dün Mardin’deki katliamla ilgili "Terör:
45 Ölü" başlığını kullanmış. İçine hemen JİTEM’i de katmış gazete,
kendince olaylardan bir şekilde askeri de sorumlu tutmaya çalışıyor. Masa
başında kafalarından uydurarak attıkları bu manşet gazete piyasaya çıktıktan
birkaç saat sonra ellerinde patladı.
Bu Türk Basını’nda bir
alışkanlığa dönüşmedi mi artık? Her büyük olayın ardından ortada hiçbir şey
yokken gazeteciler kendi kendilerine atıp tutuyorlar: ‘Bu olayın altında başka
bir şey var’, ‘Bu bir örgüt işi’, ‘Askerle ilgisi var’ ya da ‘Ergenekon
yapmıştır’ gibi akılları sıra ezberbozan açıklamalar yapıyorlar. Sonra bunların
hiçbirinin olmadığı ortaya çıkıyor; işi pişkinliğe vuruyorlar. Ekran yüzleri bu
sözde ‘ezberbozan’ açıklamaları söyleyenleri ekranda ağırlıyor, konuşturdukça
konuşuyor. Nedeni çok basit: Atıp tutanlar bilgisiz, onları ekrana çıkartıp
konuşan onlardan daha da bilgisiz. Hiçbiri habere, ayrıntıya hâkim değil.
Derinlemesine bir birikimleri, donanımları yok. Her şey kulaktan duyma, üçüncü
beşinci ağızlardan onlara aktarılanlardan ibaret.
Bu adamlar belli bir
şablon belirlemiştir, dünyaya o şablon çerçevesinden bakar, ‘uysa da uymasa da’
olayları eğip bükerek o şablona oturtmaya çalışıyorlar. Saç modeliyle
habercilikten daha çok ilgilenen Mirgün Cabas gibi cahiller de onların
palavlarını ağzı açık dinler... Yazık...
* Oray Eğin / Akşam
AÇIKLAMALAR:
Efendim, gençler bilmez,
Hitler'in Nazi imparatorluğu'nun bir Propoganda Bakanı vardı: Göbbels!.. Yani
propoganda, bakanlık olacak kadar önemli bir silah ve eğitimdir. Neyin
propogandasını sürekli yaparsan, onu zihinlere kazımış, öğretmiş olursun.
Böylece elinde toptan-tüfekten daha güçlü bir silah geçmiş olur!
Bu silahı kürt bölücüler,
Ermeniler, Rumlar ve Yahudiler Batılı ağababalarının desteği ile çok iyi
kullanıyorlar. Değil, Mardin'deki kürdün kürdü öldürmesi olayını, Sivas
olaylarını bile kullanıyorlar. Sivas'ta 33 kişi yakılmış!.. Bir defa yakılan
otel... Ölenlerin hemen hepsi dumandan boğularak öldü. Büyük acımızdır. Bizim
de yüreğimiz yandı. Ardından da Başbağlar köyünde sözümona Sivas'ın intikamı
için 29 köylü öldürüldü, bir daha yüreğimiz yandı. Ama dikkat edin, Sivas "katliam"ından
söz edenler, hiç Başbağlar Katliamı'nı dile getirmezler! "Madımak otelini
müze yapalım," diyenler, hiç "Başbağlar'a bir şehit anıtı
dikelim," demezler!.. Çünkü amaç şiddeti, terörü lânetlemek değil; kürtçülük-alevicilik
propogandası yapmak!
Propoganda için neler
kullanılmadı ki?..Sözümona kayıp çocukları, kocaları için toplanan Cumartesi
Anneleri... İlgi tükenince hemen kaybolurlar, tıpkı dağa çıkmış yakınları
gibi... Ölüm çukurları da öyle...Kıyamet koparıldı "insanlar öldürüldü,
asit çukurlarına atıldı," diye... Gösterdikleri yerler kazıldı, bir-iki
hayvan kemiğinden başka bir şey çıkmadı, o da bitti. Şimdi de Ceylan çıktı.
Havan topuyla parçalanmışmış!.. (2009) Yapılan incelemede PKK'lıların merada
unuttuğu bombaya dokunmasıyla parçalandığı ortaya çıktı. Zaten havan mermisini
bina üstüne düşürmek bile çok zordur, bırakın insan hedefine tam isabet yapmasını!..
Hepsi propoganda!
Önemli olan ne, biliyor
musunuz?.. TÜRKİYE'yi idare edenler gibi, bürokrasi kademeleri gibi, medya da
hep TÜRK OLMAYANLAR ile, yani DÖNME YAHUDİLER, ERMENİLER, RUMLAR, BÖLÜCÜ
KÜRTLER ve AHMET ALTAN GİBİ BENLİĞİNİ YİTİRMİŞ "türkler" tarafından
idare ediliyor!.. Doğru haber bulmak zor!
***
-- R.A. , 4.9.2009
Merhabalar,
Öncelikle hazırladığınız
bu bilgi dolu sayfalar için elinize, kolunuza ve aklınıza sağlık der, bizimle
paylaşıp aydınlattığınız için teşekkür ederim.
Benim adım R. Soyadım A.
Ankara da yaşıyorum ama aslen Erzurumluyuz ve baba tarafım şıhbızın kürdü
imiş.Gerek kitapçılarda gerek internette yaptığım araştırmalarla şıhbızın
Kürtleriyle ilgili daha doğrusu türkmenlikleriye ilgili hiçbir bilgiye
ulaşamadım (www.sihbizin.com dışında, oda daha çok haymana Kürtleri ile ilgili
bilgi veriyor) .Bana Şıh(Şeyh)bızın Kürtleriyle ilgili bilgi iletebilirmisiniz
veya kaynak gösterebilirmisiniz.
Saygılarımla,
CEVAP:
Bu konuda hiç bir bilgim
yok.Ama Yusuf Halaçoğlu'nun yakında çıkacak olan 41.297 aşireti kapsayan kitabında
bulabilirsiniz.
***
-- "Postacı" mahlâslı
bir okurumuz da, bizim çeşitli sayfalarda belirttiğimiz hususları bir yazı
olarak özet halinde derlemiş ve pek çok kişiye göndermiş. Bu arada bize de
yollamış. Kendisine gayreti için teşekkür ederiz.
***
-- T.C. , 14.9.2009
Işte bu kadar !
http://aksam.com.tr/2009/09/14/haber/pazar/369/tum_dunya_aslinda_turk.html
CEVAP:
Bu sayfada bir Amerikalı
bütün dünyanın TÜRK olduğunu öne sürüyor. Enteresan birisi, enteresan şeyler
yazmış.
***
Sürekli okurumuz T.C., Fatih
Altaylı'nın "Türk Geni Haritası" üzerine yazısına bir cevap yazıp göndermiş.
Yorumsuz olarak yayınlıyoruz:
-- T.C. , 14.9.2009
Yanılmıyorsam bu
Üniversite Türkiyenin Gen haritasını yapmıştı, değil mi Fatih Bey? Siz de bu
araştırmalara göre, Türkiye de Türk yok diyordunuz.. ve büyük bir saflıkla
(tabirimi caiz görün ama baska bir terim aradım bulamadım durumunuzu
özetliyecek) Türkiye'deki Türk oranının yüzde 3 olduğunu söylediniz (yani Orta
Asya geni). Madem Tarih bilginiz yetersiz bari bir yardım alsaydınız (Murat
Bardakçı dışında mümkünse! Adam söylüyor sıkıştığında tarihçi değilim diye).
Hadi diğer değineceğim konulari bilmiyebilirsiniz ama hiç değilse Kafkasya, iran
(yani Horasan) ve Balkanların Anadoluya son gelişimizden önce Türk yuvası
olduğunu bilmemek tam bir Cehalet örneği!!!!
Neyse şu Gen Haritasına
bir göz atalım bari:
1. J yani Orta Dogu,
Güney Avrupa (Balkanlar) ve Kuzey Afrika Geni (Allah Aşkına ne zamandan beri
Balkan ismi Güney Avrupa diye veriliyor? Bu deyimi ilk Avrupa Birliği,
Balkanların ismi Türkçe olduğu için, oraya Balkan dememek adına çıkarmadı mı?
Dünya da Balkanlara AB ve ABD dışında kim böyle hitap ediyor? Bu bile bu araştırmanın
ne kadar yanlı olduğunu göstermiyor mu? Ayrıca Balkan ismini Kafkasyadan
Balkanlara göçen Türkler getirmistir.. ve ilk o isim Türklerin Ana Yurtlarından
Kafkasyada geçmistir ve bugün hâlen daha Kafkasyada Balkan dağları vardır.
Balkanlar Istanbul
Fethinden 300 sene kadar önce zaten türkleşmemiş miydi? Oradaki Kıpcak, Uz,
Gagavuz ve Peçenek varlıklarını ne çabuk unuttunuz? ve Onlardan önce Avar
Türklerini ve Atilla ve Hunları? Macaristan bugün halen kendini Turan saymıyor
mu? Ya Kumanların Kurduğu Kumanya (Romanya) ve Ogurların soyu Bulgarlar peki?
Bugün Hırvatların kökeninin bile Avar Türkü olan Kuprat Handan (Kurat yani Kurt
Han demek) geldiğini Boşnak bir tarihçi ile beraber önemli Balkanologlarımızdan
Osman Karatay Kitaplarında ve konferanslarında belgelemiştir.. birgün davet
edinde sorun o zaman...
Devam edelim..
Kuzey Afrika Geni:
Siz Berberilerin acaba
kim olduğunu, nereden geldiğini hiç araştırdınız mı? Berberiler Hazar
Türklerinin bir koludur. En büyük Berberi Kahramanı da Ziyad (Zeyad)oğlu Tarık
(Tavarik)bey dir ve fethettiği Endülüs`ün başkentinin ismide Kurtoba'dır, yani
Kurt nesli demektir. Tarık Beyin Mağripden geldiği şehrin ismi de Tanca'dır. Bu
isimler öz ve öz Türkçedir. Almanyada bir sürü Berberi arkadaşım var ve
neredeyse tamamının gözleri çekiktir.. neden onların genleri ile Kafkasya ve
Türkistandaki Türklerin genlerini karşılaştırmıyorlar? Tarık bin Ziyad olayı
elimdeki Atatürkün zamanındaki Ortaokul Tarih kitaplarında da detaylı
geçmektedir. (Geçen günkü bir yazınızda Nutuk'un Kürtçe yazılmasını
önermişsiniz, bende ondan önce Atatürkün teşvik ettiği o muazzam Tarih
kitaplarının basılmasını öneriyorum.)
Kuzey Afrikada yine Yavuz
S. Selim kimlerle savaştı? Memlüklerle değil mi? Kimdi onlar peki? Arap
arşivlerince "Ed Devlet it Türkiyya", yani Büyük Türk Devleti. Ayrıca
Mısırda bulunan bir sürü hiyerografiler ile Orta Asya ve Türkistandaki
Hiyerografiller birbirleriyle örtüşmekteler.
Hatırlayınız Firavunların
gömülme olayını bunların diğer Türk büyüklerinin gömülme merasimleri ve bir
nevi Kurgan geleneği değil midir?
Mumyalama olayına ne
demeli peki? Sünni Müslüman olan Osmanlı Padişahları bile mumyalanmadılar mı?
Bunu sizin Programınızda Murat Bardakçı da söylemedi mi? ve siz de ona peki bu
islama aykırı değil mi diye sorduğunuzda, oda size bunun bir Orta Asyadan gelme
bir Türk geleneği demedi mi? Urumçi`deki Türk Piramidlerine ve mumyalarına ne diyeceksiniz?
Türkistan`daki o mumyalar Mısır`dakinden çok daha ileri ve ameliyat izleri var,
at kılıyla dikiş izleri, Amerikalı uzman doktorlar bunun dünyadaki ilk ameliyat
olduğunu söylüyorlar. Urumçi`de ki Piramidler, Mısırdakinlerden hem 2 kat daha
yüksek, hemde 2ooo sene daha eski. Ayrıca neredeyse tüm batılı bilim adamları
Ilk 3 Firavun un Asya`dan geldiklerini kabul ederler, iyide Asya`dan Türklerin
dışında kim geldi tarih boyunca?
Orta Doğu Geni:
Türklerin kurduğu
Eyyubiler Devleti (Eğer Halen daha Selahaddin Eyyubi`nin Türklüğünü bilmeyen
cahil birisi varsa kaynak göndermeye hazırım) Gerçi halkın çoğu Arap ama
yönetici kısmı Türktü. Tulunoğulları yine o bölgede kurulan bir Türk
devletidir. ve Selçukluların o bölgedeki hakimiyetini de unutmamak lazım. Bugün
halen daha Suriyede bir Türk nüfusu var mı yok mu? Doğu Perincek`in bundan
birkaç sene evvelki Suriye ziyaretinde Suriye Genel Kurmay başkanı`nın
soyadının "Türkmen" olduğunu söylemişti.
Irak: yine Türklerin
asırlarca hüküm sürdüğü ve Alp Arslan ve Melikşahların Türk Devletleri oralarda
kurulmadı mı?M usul, Kerkük, Felluce ve kısa süre öncelerine kadar Erbil
Türkmen şehirleri değil miydi?
İran: Şah Rıza Pehlevi
öncesine kadar asırlarca Türk hakimiyetinde değil miydi? ve bugün bile Iranın
yüzde 60'ı Türktür. (Kaynaklar 1. trt 1'de iran`lı bir bakan söylemistir. 2.
Yine Ortadoğu uzmanlarından Stratejisyen Yavuz Yıldız Gökalp ve Giresun
Üniversitesi Tarih bölümü başkanı Prof. Aygün Attar hanım söylemiştir
(kendiside Azeri Türküdür). Zaten İranın önemli bölümü Azerbeycan`dan ingilizlerce
alınıp İran`a verilmemiş midir?
Hem hemen hemen tüm Alp
Erenler, Erenler diyarı Horasan`dan gelmemiş midir? Hakiki Selçuklu mirası
bugün zaten İran`da yaşamaktadır.
2. R yani Avrupa Geni
yüzde 24:
Etrüsklerin Türk olduğunu
nedense kabullenmek istemiyorsunuz!! bakın işinize gelen Gen raporlarını
veriyorsunuz da, Toscana Üniversitesinin yapmış olduğu gen araştırma raporuna
niye değinmiyorsunuz? Bu rapordan haberiniz mi yok? O zaman nasıl bir gazetecisiniz?
yada haberiniz olduda önemsemediniz mi? O zaman durum tam "özürün
kabahatden de büyük" bir durum söz konusu!!! z(hani sizin devamlı
tekrarladığınız bir söz varya "biz Türkler uygarlık falan kurmamışız, biz
buyuz işte" diye.. ondan bu Türk Uygarlığı sözünden nem kapıyor olabilir
misiniz?
Neyse biz rapora gelelim;
Rapor Toscana Üniversitesinde, Ferrara ve Stanford Üniversitesince de
desteklenen ve Ferara Üniversitesi Biyoloji Bölümü Profosörü Guido Barbujani
başkanlığındaki bir araştırma sonucu açıklanmıştır. Ve bu yapılan Gen
araştırmasında Etrüsk mezarlarındaki iskeletlerden alınan DNA örnekleri tüm
Avrupa ile karşılaştırılmış ve sonuc: yüzde 97 Türk çıkmıştır. Sonucu her ne kadar
sizi üzmüş olsada, en azından gazeteci ilkelerine sadık kalarak bunu bir akşam
TV'den söylerseniz, ee bir zahmet!!!!
Hem Allah Aşkına Etrüsk
yazıtlarının neredeyse tümünü Kazım Mirşan okumadı mı? Floransa Üniversitesinin
en yüksek Etrüskloğu Prf. Giovannangelo Camporeale ile tartışmasından sonra
ikna etmedi mi ve Italyan Profosörde Etrüsklerin Türk olduıunu kabul etmedi mi?
Eee daha ne olsun, ne
olmalı ki sizler bu komplekslerinizden arınıp bunları dile getirebileseniz?
Troya yani Turova
(Türkobası demektir) Manfred Korfmann'in Troya'daki savaşan gruplar arasında
Turci'lerin bulunduğunu belirtmemiş midir?
Hector`un un soyundan
Turcus önderliğinde o katliamdan kurtulanlar Doguya,ihtimalen Kafkasyaya doğru
ilerlediğini, diğer katliamdan kurtulan Truvalıların da Italyaya göçerek Roma
Imparatorluğunun temelini atmışlardır. Yine Sezar`ın da bu Anadolu`dan göçen Truvalılardan
olduğu ve Sezar isminin manasının; çok güçlü sezgi sahibi manasınanda (yani
sezer) olduğu bilakis Roma kaynaklarında da geçtiği Cevizkabuğu programında da
işlenmiştir.
3. E yani Afrika ve Güney
Avrupa geni yüzde 11.4 (bu zaten verilmedi mi yani Kuzey Afrika ve Güney Avrupa
yani Balkan geni)
4. G yani Kafkasya Geni
(yani buna değinmeye bile lüzum görmüyorum çünkü Türklerin en büyük 2.
yurdudur, Kafkasya; Hazar Imparatorluğu, Büyük Altınordu Devleti, Deşt-i Kıpçak
Devleti, yine Bulgarlar, Avarlar, Kumanlar, Magyarlar hepside Kafkasyadan
göçmüstür Balkanlara, ve Oğuz boylarida Anadoluya direk Azerbeycandan
göçmüşlerdir.. yine Tatarlar, Alanlar, Yakutlar, Başkurtlar, Kırgızlar,
Kazaklar; Türkmenler ve Özbekler de hepsi bugün bile vatanları Kafkasyada
yaşamaktadırlar. Bunlara Çerkezleri, İnguşları ve Çeçenleride katmak istiyorum,
Çünkü efsane Çeçen lideri Şehid Cevhar Dudayev`in, Özerk Çeç enistan
Cumhurbaşkanıyken Türkiyedeki Türk Kurultayına gönderdiği Çeçen ve İnguş
temsilcileri, o Kurultay da "Biz Hepimiz, Büyük Türk Milletinin Bir
Ferdiyiz" demişlerdir. Bilmem başka söze gerek var mi?
5. I yani Kuzey ve Doğu
Avrupa geni yüzde 5.2: <p
Batı ve Doğu Gotlarının
efsanevi iki Lideri vardır.. isimlerine lütfen dikkat ediniz; Atanerik ve
Ermanerik. Atan er ik ve Erman er ik. p>Ik: Ahlak ve moral değerlerini
temsil eder Proto Türkçe`de.
ETIK: ahlaklı olmak
demektir.. bunu Fransızca veya Latinceye Etrüskler sokmuş olmalılar.
Et; etmek,olmak fiili. ve
ik; ahlak yani ahlaklı olmak demektir ve düpedüz hem Proto Türkce hemde günümüz
Türkçesi`nde bir manası vardır.
Eski zamanlarda bu Ik
fiili sadece Kralların isminin sonunda görüyoruz, işte Ermanerik, Atanerik ve
Alarik vs. de oldugu gibi. Bunuda en iyi temsil edebilecek kişilerin Krallar,
Hanlar, Hakanlar ve en iyi temsil edebilecek makamında (yaptırım gücünden
dolayı) Krallik ve Hakanlık olabileceğine göre.. bu ünvan Krallara
verilmeyecektide kimlere verilecekti?
6. N yani Sibirya ve
Finlandiya geni; yüzde 3.9:
Öncelikle Sibir isminin
Türkçeden yani Sabir`den geldiğini söyleyelim ve halen daha bu isim Kafkas
Türklerinde (yogunluk Azerbaycan olmak üzere) erkek cocuklarina verilir,
örneğin Sabir Mirza veya Sabir Rüstemhanlı gibi. Biz Anadolu Türkleri bunu
baska telafuz ederiz Sabri gibi (sabiri-Sabri) kızlara da Sabire ismi verilir. Finlandiya`ya
değinmeye hic gerek yok sanırım, zira hem kendileri hemde Batı onları Türk
sayar. En büyük şehirlerinden birisinin adı Turku`dur, manalarından biride
Türkü demektir.Ayrıca ilk Turancılığın başladığı yerdir Finlandiya. 1800lü
yilların sonlarına doğru Pan Slavizm ve Pan Germanizm`e karşı Pan Turanizm bir
nefsi müdafaa olarak gelişmistir. En ateşli, en önde gelen savunucularından ve
fikir babalarından Prof. Mathias Alexander Castren`dir. Onun çabaları sonucu Macaristan`a
Pal Teleki önderliğinde (eski Macar başbakanlarındandı) ve sonraları Slovenya
ve Lehistan`a (Polonya`ya) sıçramıştır. Prf. Castren'in sürekli Kafkasya
ziyaretleri sonucu bu Turancılık ateşinin bir anda oralardada yandığını
görüyüruz. Işte Prof. Castren`in yaktığı ateşin Ismail Gaspiralı`larla, Yusuf
Akçura`larla, Mehmet Emin Resülzade`lerle ve Mustafa Çokay`larla devam ettiğini
ve oradan Türkiye`ye sıçradığını görüyoruz. Şimdi siz kalkıp da bunlarla Türklerin
genlerini farklıymış gibi verirseniz bunun adına ne denir? Macar soylusu ve
Başbakanı Pal Teleki`nin sözünü vereyim "Bizi 200 milyonluk Slav`lıkla
tehdit edip, slavlaşmamızı istiyorlar, bizde onların karşısına, Finlandiya`dan,
Macarista`a, Kafkasya`dan Anadolu`ya, Japonya`ya kadar Turani aramalı, bulmalı
ve 200 milyonluk Slavların karşısına 500 milyonluk Turanla dikilmeliyiz".
Pal Teleki ayrıca 1. Dünya Savaşında ve Kurtuluş Savaşında Türkiye`yi desteklemistir.
Atatürk`ün Balkan Paktı`nı boşuna kurmadığını umarım anlarsınız!!!!
Bugün İsveç`in efsanevi
kult lideri Odin`in de Türk olduğunu bilakis İsveç`li bazı tarihçiler de
Kitaplarında söylemişlerdir. (İsim ve kaynak isterseniz gönderirim; sadece istiyorum
demeniz yeterli).
7. C, Q, O yani Orta Asya
Geni yüzde 3:
Buna deginmeye gerek var
mı; Türklerin en büyük Ana Yurdu....
8. L yani Hindistan geni
yüzde 4.2:
9. K yani Pakistan geni
yüzde 2.5:
(bu resmen bilimsel bir
devrim :-) Pakistan geni diye bir gen aynen güney Avrupa geni diye bir gen mi
olur be yahu?)
Timur Han`ın egemen
olduğu coğrafya nereleridir beyefendi? Hindistan ve şimdiki Pakistan değil
midir? Timur`un ordusundaki Türk ve Hintlilerin antlaşması için kullandıkları
bir dil vardı; ismi: Ordu. Pakistanın resmi Dili ne peki; Urdu yani Ordu
(manasıda aynıdır).
Timur Ankara Savaşında
Yıldırım Beyazıt`a karşı galip gelmedi mi? Dolayısıyla bu Coğrafyaya Hindistan
ve şimdiki Pakistan genini açıklaya biliyor mu acaba?
Bu açıklamalar ışığında,
bende diyorum ki, bu gen raporu, Türkiye`nin farklı genlerden oluştuğunu değil,
o saydıkları değişik Coğrafyalardaki Türk Genini gösterir!!!
Son olarak söylemek
istediğim bu Gen araştırmasını yapanlar önce kendi genlerini bir araştırsınlar
bakalım, eğer öz be öz Türk Dölü çıkmazlarsa namerdim. (Cengizhan`ın geninden birisi
Amerika`dan bir mühendis çıkmadı mı sonuçta)
Fritz Neumark`ında dediği
gibi "Eğer Tarihten Türkü çıkartırsanız, Geriye Hiç Bir şey
Kalmaz"...
"Ey birbirine diş
bileyen insan yığınları, Türk dediğiniz, Bir ırkın değil, bütün Adamların
iInsanların) birliğidir." M.Kemal Atatürk.
Biz Türkler insanlığın
Varoluşundan beri varız, eğer Türk ismi insanlık ve Dünya Tarihinden
silinecekse, bilin ki O zaman Kainatta; insanlıkta olmayacaktır.!!!!!
Aşağıda aynı
Üniversitenin yapmış olduğu bir araştırma var; yani "Türkiye`de Türk geni
yok" diye rapor veren Stanford Üniversitesi diyor ki, "Mayalarla
Yakutlar akraba".)
Yakut Türkleri ile
Mayalar akraba
Araştırmacılar, yeni DNA
çalışmalarında Sibirya’daki Yakut Türkleri’yle yerli Amerikalılar arasında
yakın akrabalık bulunduğunu ortaya koydu. İşte şaşırtan genetik benzerlik:
Stanford
Üniversitesi’nden Richard M. Myers başkanlığındaki ekibin, Science dergisinde
yayımlanan çalışmasında, 51 halktan 938 kişinin genetik ayrıntıları
incelenerek, insanların nasıl benzer ya da farklı olduğunun kanıtı ortaya
kondu. Çalışmada ortaya çıkan bulgulardan biri de Sibirya’da yaşayan Yakut
Türkleri’yle Meksika, Orta Amerika, Kolombiya ve Brezilya’da yerli halklar
arasında bulunan genetik benzerlikler oldu. Yakutlar ile Amerika’da akrabalıkları
bulunan yerli halklara Orta Amerika’da Mayalar, Brezilya’da Surui ve
Karitianalar dahil.
Araştırmacılar, Yakut
Türkleri’yle, deniz seviyesinin daha alçak olduğu dönemde kara köprüsü
üzerinden Sibirya’dan geçtiklerine inanılan yerli Amerikalılar arasında yakın
akrabalık bulduklarını belirttiler. Bulguların, insanların Amerika’ya
muhtemelen 12 bin ila 30 bin yıl önce var olan kara köprüsüyle Bering Boğazı’nı
geçerek Sibirya’dan göçtüğü teorisine uygun olduğuna işaret ediliyor. Daha önceki
araştırmada, Yakutlar’la Amerikalılar arasında genetik bağlantının ortaya
konulduğu, ancak yeni bulgularda daha derin genetik bağlantı ortaya çıktığı
belirtiliyor
***
-- E.H.M. , 16.9.2009
Değerli Hocam,
Websitemiz
güncellenmiştir. Lütfen Ziyaret ediniz. http://www.turansam.org
Hayırlı Ramazanlar.
Mübarek Kadir Gecemiz da Kutlu olsun, hayırlara vesile olsun.Saygılarımla,
CEVAP:
Teşekkür ederiz. Geç te
olsa, biz de sizin geçmiş bayramlarınızı, bütün kutsal günlerinizi bir kere
daha kutlarız.
***
-- T.C., 29.9.2009
Subject: "Kâzım Mirşan" sana Facebook'tan mesaj gönderdi...
Ö. O. G.li, Kâzım Mirşan
üyelerine bir mesaj gönderdi.
Konu: HALUK TARCAN : TÜRK
DEVLETLERİ PARÇALANMAZLAR… 2
Gelelim ülkemize:
Batının amacı, Türkiye’de
Türk olmadığının ispatı ve sonra “Türkiye Türklere bırakılmaz” sloganı ile
gerçekleri saptırma propagandasına girişmektir. Adı Peter Andrews olan bir
Amerikalı 1992’de yayımladığı Bilimsel olduğu vehmedilen, "Türkiyede Etnik
Guruplar" adlı kitabında böl ve parçala sistemiyle -ona hayâl et ve
saçmala sistemi de diyebiliriz- 47 etni icat etmiştir.
Almanyadan değerli
arkadaşım A. K.’nin gönderdiği bu şahâne bilgileri aşağıda sunuyorum.
Türkler : Sünnî
Türkler : Alevî
Türkler : Sünnî Yörük
Türkler : Alevî Yörük
Türkmenler : Sünnî
6a- Türkmenler: Alevî
6b- Tahtacılar : Alevî
6c- Abdallar :Alevî
7- Azerî Türkleri : Şîi
8- Azerî Türkleri : Karapapak
Uygurlar
10- Kırgızlar
--
17- Bulgaristan’dan gelen Müslüman(!) göçmenler
18- Balkan ülkelerinden gelen Müslüman(!) göçmenler
21- Estonlar, sayıları; 8 ailede 40-50 kişi/Birkaç düzine;
-
22- Kürtler : Sünnî
23- Kürtler : Alevî
24- Kürtler : Yezîdi
-
27 – Ossetler, sayıları 8953 kişi.
28 - Ermeniler; burada birçok veride değişik sayılar verilmiş , ortalama olarak
80 bin
-
33 - Polonezler; toplam sayı 501
-
37- 1965 ve 1975 sayımlarına göre Kars’ta 21 ve Ardahan’da 25 kişi olan
Almanlar. (tarihte eşi görülmemiş bir etni???)-
38- Araplar : Sünnî
39- Araplar : Nusayrî
40- Araplar : Hristiyan
---
İşte bu ancak Tanzimat aşağılık
duygusuyla, Batıdan geleni tartışmasız kabul eden ya da dışa bağlı olanların
içlerine sindirebilecekleri bir tablo…Üzülerek söyleyelim ki, sayısı pek çok
entelimiz tarafından alkışlanmış ve üst makamlara, büyük bilimsel değeri olan
bir sınıflandırma olarak ARZEDİLMİŞ ve bundan da Anadolu’nun bir Mozayik
olduğu, Türklerin bu topraklarda Tanrının lûtfu ile bulundukları ve ancak ALT
KİMLİK ve ÜST KİMLİK kavramlarının kabûlünün Türkiye Cumhuriyetinin BEKA’sını
oluşturabileceği ve en âdil deyimin TÜRKİYELİ olacağı kabul edilmiştir(?!!).
Fakat aynı kişinin,
P.A.Andrews’un, bu kere, merkezi Amerika’da olan “Ethnologue data forum,
Languages of the World” için hazırlamış olduğu raporu şöyledir: (T.Yılmaz-
A.Kekevi)
Türkiye’de etnik
dağılımlar :
Türk % 86.21
http://www.facebook.com/l/102d0 ; 60.852.000
Diğer %13,79 ... 9.653.000
Kürtler % 8.36 ... 5.852.000
Zazalar % 0.53 ... 371.000
Çerkezler % 2.14 ... 1.520.000
Araplar % 1,63 ... 1.141.000
Lâzlar % 0.02 ... 14.000
Diğer(Ermeni, Rum vb…) % 1.00 ... 700.000
………………………………………………………………………………
Toplam % 13.79 .... 9.653.000
Diğer diye toplananlar,
Çerkezler, Kürtler, Lâzlar, Zazalar kökenlerinde Ön-Türk kültürü olan
halklardır. Gerçekten “Diğer” olanlar, Araplardır.
Bu yutturmadan 6 yıl
sonra 1998’de Ali Tayyar Önder Türkiye’nin etnik yapısı adlı araştırmasında,
hem Andrews’u çürütmüş hem de bambaşka bir sayısal sonuca varmıştır… Fakat, entellerimiz
hiç Ali Tayyar’ı okurlar mı!…Onlar ülkelerini aşağılayacaklar ve böylece bakın
biz entelektüeller, ne kadar tarafsızız, gereğinde ülkemizin aleyhinde de
konuşuyoruz diyecekler… Ve DE Batı’nın, - görünüşte- alkışını alacaklar .. Ama,
Batılı içinden, “eksik olmasın bu alçaklar” diyecektir…Entellerimiz başarılarından
dört köşe olurlarken…
Günümüzde alçakça yapılan
son propaganda şudur: Anadolu çok karışmıştır, diyerek Türk nüfus, bu
karışıklık içinde kaybolmuştur fikri işlenmektedir… Arka arkaya yaşanan
olaylarla iyice yorulmuş, kendinden bezmiş olan halkımız bu saptırmalar
karşısında, şaşırıp kalmış ve söylenenleri kabul etmiştir…Edilmesi için
çalışanlar da var!...hem de sırıtarak. Evet, Anadolu çok karışmıştır…Ama bu
karışıklık oranı nedir, ondan söz eden yok, onu yukarıdaki tablo’dan biz
inceleyelim:
Çerkezler 1.5 milyon…60
milyon’a karşı… Çerkezler kimdir. Kafkaslardan gelmişlerdir. Etnik adları
UB-IQ’tır…Ön-Türkçe’dir, anlamı : Yüce algılanan
Genel nüfusa göre
oranları %2.14
Araplar : 1milyon 100bin… 60 milyon’ a karşı… Sünnî Arap, Şîi Arap, Katolik
Arap.. oran: %1.63…
Zazalar, 371bin… oran %0.53… Bunların içinde, 8 milyon gösterilen ve Kürt denen
nüfus kısa sürede bu sayını üstüne çıkmağa başlamıştır. Bu, Kürt nüfusu
çoğaltıp, Türk ve öteki nüfusu azınlık hâle getirip Türkleri Anadolu’da boğmak
için planlanmış dıştan güdümlü bir politikadır… Görüldüğü gibi
60 milyona Karşı 10
milyon…Karışık denen Anadolu’da durum hiç karışık değildir. Sadece kafalar
karıştırılmak istenmiştir.., Vicdanları karışık olanlar tarafından…
Batı’yı, Karışık kavramı
açısından inceleyelim :
Akdeniz Sahil ülkelerinin
hepsi denizlerden gelenlerle karışıktırlar.. Geçmişin sömürgeci ülkeleri, İspanya,
Portekiz, Fransa, İngiltere, Hollanda, Belçika Yalnız Avrupa’da karışmakla
kalmamış, Afrika ve Hindistan ve güney Doğu Asya’dan gelenlerle kanları da
karışmıştır… VE DE, AB’yi oluşturan bu devletler, Anadolu ve Türkler
dendiğinde, harekete geçmeyen vicdanları ile Ülkemizi “karışık” bir ülke diye vasıflandırmakta
tereddüt etmemişlerdir...
Tam bir köşe başı olan
Balkanlar karma karışıktır…Makedonya… Makedonya’nın sözlük anlamı “türlü çeşitli,
karışık demektir!..
Bir öteki sömürgeci
devlet olan Almanya’ya bakalım :, Nazi Almanya’sı döneminde üstün ırk
iddiasında bulunan Hitler, Almanya’da saf kan Alman bulamamıştı, Bunun için de
çare olarak, (SS) subaylarını çiftleştirmek gereğinde kalmıştı…
Gelelim ,ulusal devlet
olan Almanya’nın etnik durumuna. Aydoğan Kekevi, Andrews’un sistemini Almanlara
uygulayarak aşağıdaki sayıları elde etmiştir: (Yukarıdaki tüm bilgiler için
bakınız "Peter Alford Andrews : Türkiye'de Etnik Gruplar, Tüm Zamanlar
Yayıncılık)
13 etni : AB’den gelenler
21 etni : öteki ülkeler (Afrikalı, Çinli, Rus, Portekizli, İspanyol, vb…)
1 etni: istatisliklerde adı geçmeyen Türkiye'den ve artı ülkelerden gelen
Kürtler,
1 etni : Almanlarin
kendileri, etti mi (Bavyeralı, Prusyalı, vb… diye ayırmadan…)
toplam = 36
Şimdi buna Almanya'nin
resmen "ulusal azınlık" olarak tanıdığını söyledigi,
Denler,
Sorben,
Friesen
Sintiler ve
Roman'ları da ekliyoruz
36 +5 = etti mi 41 (maşallah)
Yani 80 milyonluk
Almanya'da en azından 41 başka başka ülkelerden gelen, sayıları 1.000'in
üzerinde ayrı etnik kökenli ALMANYA YURTTAŞI yaşamaktadır.
Şimdi bu 41'i, ülkemizi
48’e bölen Amerikalı Andrews yöntemi uyarınca inançları doğrultusunda da
ayırıyoruz ve bunu yaparken sayın Andrews’un yaptığı gibi ufak büyük demeden
ayırmıyor, burada da sadece yoğunlukta olduğunu düsündüklerimizi göz önüne
alıyoruz.
Örneğin sayıları binlerle
onbinlerle ölçülebilecek olan Budistleri,
Serbest Kiliseyi,
Ateistleri,
Yehova Şahitlerini, vb. etnik topluluk olarak saymıyor,
cinsel tercihleri ile başkalığı simgelemelerine rağmen, eşcinselleri de
mozayiğimize katmıyoruz... (Tabii isteyen çarpma bölme işlemlerini yukarıda
saydıklarımı da ekleyerek yapabilir.)
Müslümanları sadece ;
Sunni, Şii, Alevi diye üçe ayırdıkları gibi;
Hıristiyanları da ;
Katolik, Protestan, Ortodoks diye yine üçe ayırıyoruz ve, her inançta en az 3
ayrı dinsel aidiyet koluyla yetindiğimizden ortalama olarak 3 sayısını alıyor
ve 41' ile çarpıyoruz:
3 çarpı 41, eşittir 123 ;
yazı ile YÜZ YIRMI ÜÇ..
CEVAP:
Bu konuda bizim daha önce
uzun bir yazıda, Ali Tayyar Önder'in çok önemli
tesbitlerini yayınlamıştık. Özellikle politikacı ve bilim adamı geçinenlerin
bilir-bilmez kullandıkları "mozaik" kavramının uluslararası hukukta
ne anlama geldiğini belirtmiştik. Bir ülkede "mozaik"ten söz edilmesi
için azınlık ve diğer unsurların % 34 olması gerekmektedir. Hiç bir
yerli-yabancı raporda TÜRKİYE'de bu oranda "etnik unsur" yer almaz!..
TÜRKİYE MOZAİK FALAN DEĞİLDİR!..
***
-- T.C. , 29.9.2009
Subject: "Kâzım Mirşan" sana Facebook'tan mesaj gönderdi...
Ö. O. G., Kâzım Mirşan
üyelerine bir mesaj gönderdi.
Konu: HALUK TARCAN : TÜRK
DEVLETLERİ PARÇALANMAZLAR… 3
Buna bir de, bir kaç yıl
öncesine kadar sayıları 25.000 olan ve son yıllarda 100.000'e vardığı söylenen Musevîleri
de ekliyoruz, etti mi YÜZ YIRMI DÖRT (124) etni? Evet, işte Mozaik meraklısı 80
milyonluk Almanya'nın mozaik görünümü de böyle…Yani, "Andrews
hesaplaması"na göre Türkiye'nin iki buçuk katı, sayın Ali Tayyar ÖNDER'in
hesabınca da neredeyse 5 katı... Sonuç :Amanya’da ALMAN yok.. ALMANYALI var.(*)
Tarihteki en büyük dört
yol ağzı olan güney Doğu’yu inceleyelim. Bunun için de, Adana’dan Urmiye gölüne
bir çizgi çekelim, altı, Kuzey Mezopotamya olmaktadır. Bu çizgide ilk
görünenler 10 binlerde , Orta Asya’dan gelen Ön-Türklerdir. Fransız
araştırmacılar tarafından bulunan Sırlı taş yazıtı, tarihi Fransa- Lyon
Termo-lüminisans laboratuarı tarafından tarihi 9700 / 8300 diye saptanmıştır ;
Tanrı katına alınmayı yazar.. 6.000’ler…Hakkâri’nin güneyinde Irak’ta Şanidar
mağarası kültürü. Prof.Ali Sevin ‘in bulduğu 6 dikilitaş’ın eşleri Orta Asya’da
bulunur. 2200, Doğu Anadolu’da TURKİ krallığı (prof.E. Memiş) 2000, Asur
Yıllıklarında TURUKKU adı vardır, Bu, Asur’da Türkçe konuşulmakta olduğunu
göstermektedir (Prof. Abdülhalûk Çay)
Asur’un ön-Türkçe adı
AT-UB UÇUĞ’dur (Kâzım Mirşan).
URMİYE gölü… adı URUM’
dan gelir, Ön-Türkçede Bayındır demektir
Nizip, esas adı Nizip
Er-RUM’dur. Bu adlar, İstanbulda Bizans‘tan çok önce kurulmuş ilk Ön-Türk
devleti OY-URUM ATIN’dan kalan adlardır. Mezopotamya’ya son gelen Türkler
İSKİT’lerdir (K. Mirşan)
LûT gölüne yerleşmiş,
Hristiyanlığın kökeninde bulunan doktrinlerin sahibi ESENLER.
Aynı çizgi üzerindeki
devletleri sıralayalım
Hurriler
Asur’lar
Mİtanni’ler.. esas adlarıyla MAİTANNİ’ler. (prof.E. Akurgal)… Kral adları AİTA,
ATA Kelimelerini içerirler, M(AİTA)nni, Bar(ATA)MA vb.. kelimelerin içerirler.
Burada yaşan bazı aşiretler METİNAN adını taşırlar ve biz Orta Asya’dan geldik
derler. (K. Kadri Sevengil)
Orta Asya’dan gelmiş olan
ELÂM’ler.
Çuvaşların akrabası
SÜMERLER… Çivi yazısı, Ön-Türk’çe Mirşan tarafından okunmuştur,
Araştırmacı dostumuz Ünal
Mutlu, İngiliz kaynaklarında Sümer dilinde bugün anlayacağımız çok sayıda
Türkçe kelime bulmuştur.
Tarihsel durumu bu olan
Kuzey Mezopotamya’da yaşayan etniler, yaklaşıl olarak :
Sünnî, Şîi ve Katolik Araplar... Araplardan kendilerini ayıran
Süryâniler
Ortodoks, Katolik Ermeniler
Anadolu Türkleri
Türkmenler
2’si bizde 3’ü Suriye’de yerleşmiş olan BARAK aşiretleri…
Kürt adı altında toplanan fakat değişik lehçelerle ayrılmış sanırım 6’ya
ayrılmış olan halk
Acemler
Musevîler…ve de
Kalde , Elâm, Asur, Sümer’den oluşan büyük bir Mezopotamya tarihi ve karma
kültürü…Bu tarihin ısrarla okutulduğu Lise öğrenimi ... Buna karşın bir kalem
darbesiyle Güney Anadolu’yu parçalayan bir çavuş ve susan resmî
tarihçilerimiz…Nereye gidiyoruz?...Neden gidiyoruz ya da götürülüyoruz?
Neden dur demiyoruz?
Halûk Tarcan (CNRS)
Bilimsel Araştırmacı (araştırmacı yazar değil)
Kaynak : Evrensel
Uygarlıkların Köken Kültürü – Kökenindeki Ön-Türk–kültürünü bilmeyen Avrupa
Birliği / Halûk Tarcan….
Kitaplar tarafımdan
sağlanır: tarcanhaluk@gmail.com
CEVAP:
T.C.'nin peşpeşe
gönderdiği üç yazısını sıkılmayacağınızı umarak yayınladık. Sonuncusu HALUK
TARCAN'ın tesbitlerini ihtiva ediyor.
***
-- F.E. , 29.9.2009
tek hafi degiştirerek
gutiyi oğuz yaptnya yuh tek harfle AT ET OLUR TEK ETEK OLUR tabiki hayatta sen
cemşid ş.gonaltay a.kaşgarlı gibi salak tarihçi bulamam faşizm tedavisi olmayan
bir hastalıktır bak insana nasl salakca şeyler düşündürtüyor aranızda salaklar
konfedarasyonu kurun
CEVAP:
Okuması yazması kıt ve
kendini Kürt sanan birinin gönderdiği mektup.
Şu "faşist"
lâfına da bayılıyorum! Beğenmediği ve kendisini eleştiren her kişiyi
"faşist" diye damgalamak 1960'lardan beri moda!.. Ama kelimeyi kullananlara
sorsanız, "Faşist kimlere denir? Tanımı, tarifi nedir?" Bilmezler!..
Kaldı ki, kendi "faşist" anlayışlarına uygun en büyük faşistler Kürt
bölücülerdir. Çünkü onlar acımadan kendilerine katılmayan Kürtler'i dahi
öldürmekten kaçınmazlar. Kürtçülük güderler ama TÜRKLER'in ülkesi TÜRK-İYE'de
yaşayanların "TÜRK'ÜM" demesine bile tahammül edemezler. Sonra da
kalkar, "Bizim kimliğimizi tanıyın," derler!
Ulan, önce sen TÜRK
kimliğini tanı! Bak, dünyanın dörtte biri TÜRK diyarı!.. Bir Amerikalı kalkmış "DÜNYA
TÜRK'TÜR" diye site açmış!. "TÜRKLER'LE
HİNDİSTAN'I VE MEKSİKA'YI BİRBİRİNE HANGİ ESRARENGİZ BAĞ BAĞLIYOR?" diye
kitap yazmış!.. 1000 yıl önce kopup geldiğimiz diyarlardan, 6000 kilometre ötelerden,
Kazakistan Bakanı Muhtar-Kul Muhammed TÜRKLER BİRLEŞİRSE HARİTA
BÖYLE OLUR," demiş!..
Sen en az 1000 yıldır bizimle bir arada yaşadığın halde, daha ne
"ayrıyım, gayrıyım" diye konuşuyorsun?..
***
-- E. İ. , 5.10.2009
Subject:Türklük hakında....
Öncelikle selamlar;
Türk tarih araştırması hakkında yazınızı eski masonlar konusundaki yazınız
gibi zevkle okuyorum... Tabi katıldığım konularda oluyor katılmadığımda.
Şartlı bir anlayış yapısına sahipmişsiniz gibi geliyor,sonucu mu görmek
istiyorsunuz yoksa sonuçtan sonuç mu çıkarmak istiyorsunuz inanın kuşkuluyum.
Bırakın Türklerin başlangıç safhasını, Osmanlının kuruluşunda bile
uzlaşılamamışken nasıl Kürtler şudur budur denilebilir. Yazı kaynakların
hangisinde somut veri var ki? Türklüğü bile, orhun anıtları olmasa kaynak yok
diyecektik.
Şinasi Tekinde çok büyük bir Türkiyatçıdır. Eşi Gönül hanımın TekeTek
programında,aynı sizin yaptıgınız gibi kelime benzerliklerinden soy saptama
işine daldığı ama eşine danışınca bu işlerin boş işler olduğunu ibretle
anlattı. Bir Dildeki benzerlikten çok ayrılıkların o dilin akrabalığını
güçlendirdiğinden bahsetti.
Elimizdeki neredeyse olmayan belgelerle ciltler dolusu kitap yazılması
ferçekten ilginç....
saygılarla...
CEVAP:
Değerli kardeşim, Tarih eldeki belgelerin yorumlanmasından ibarettir.
TÜRKİYE 1980'lere kadar hep Batılılar'ın tarih yorumları ile geçirdi
günlerini... Bugün dahi sadece Batılılar'ın bulgu ve belge yorumları ile
TÜRKLER'e tarih yazmak isteyenler var. Atatürk son yüz yılın adamı olmasına
rağmen ne kadar farklı değerlendirildiğini görüyorsunuz. Demek ki "somut
veri" eldeki bulgu ve belgedir, ama tarih bir yorumdan ibarettir.
Batılılar, Ruslar, Çinliler ve Amerikalılar tarihi kendilerine göre yorumlar,
meselâ "Afrika'yı kolonileştirerek medeniyet götürdüklerini" iddia
edebilirler de, biz mi kendi yorumumuzu dile getiremeyiz?.. Olur mu böyle
şey?..
Biz, Kâzım Mirşan'a dayanarak 40.000 yıllık bulguları, kurganları, mezar
taşlarını, tamgaları, yazıtları çözümler, yorumlarız; başkaları da
yapabiliyorlarsa bizim değerlendirmemizi çürütsünler!.. Çürütemezlerse, niye
bizden susmamız bekleniyor ki???
***
-- S. A. , 5.10.2009
Subject:bilgi
eski uygarlıkları araştırıken rastladım isminize. ön türk alfabesi var
mıdır. bu yazıları anlayabilmekiçin nereden başlamak gerekir. internet
ortamında çokça kaynak yok. nereden başlamamk gerekli.
şimdiden teşekürler .
CEVAP:
Ön-Türk alfabesi yok, mânâ yüklü resimler, semboller, tamgalar var.
Sembolik resimler sonradan tamgalara, onlar da harflere dönüşmüş, ortaya ORHUN
ALFABESİ çıkmış. Kâzım Mirşan'ın kitaplarını okursanız
bu konuda daha fazla bilgi edinirsiniz.
***
· DİĞER BÖLÜMLER : OKURLARLA
SOHBET - MEKTUPLAR , OKURLARLA SOHBET - MEKTUPLAR /
30 , TÜRKLER'İN
TARİHİ - MURAD ADJİ , BATI ANADOLU'NUN TÜRKLÜĞÜ , DÜNYA MEDENİYETİNDE TÜRKLERİN PAYI , TÜRKLERLE
İLGİLİ LİNKLER , GİRİŞ