FIKRALAR!
AFRIKA
-Ev
odevi hazirlayan cocuk babasina sordu.? -"Afrika ne taraftadir
baba".?
-Babasi bilmiyorum demeyi kendisine yediremedigi icin biraz
dusundu.Fazla uzakta olmamali dedi.
-Cunki bizim sirkette bir zenci var.
-Hergun ise bisikletle gidip geliyor.
UYANIK
KIZ
Saf
kizin bir tanesini erkek arkadaslari erik agacina cikmasi
icin israr ediyorlarmis,Agaca cikarsan sana para verecegiz
hediye alacagiz diye kandirmaya calisiyorlarmis. Kizcaaz da
suphelenmis gelmis annesine sormus. Anne bu arkadaslarim benim
erik agacina cikmami neden bu kadar israrla istiyorlar,Annesi
kizim onlar seni erik agacina cikarip asagidan kilotuna bakacaklar
diyor ve pesine nasihati veriyor sakin cikma.Kizda peki diyor.
Ertesi gunu kizin annesi bakiyorki kizinin elinde bir suru
hediye ve para ile geliyor.Annesi cikisiyor seni erik agacina
cikardilar degilmi....!
Kizi anne ciktim ama kulotumu cikaripta ciktim onlarda benim
kulotumu goremediler.Ben kulotumu gosterecek kadar safmiyim...?
HOKKABAZ
-Eve
geldiginde burnu kaniyordu.Meraklanan annesine;
-Okula hokkabaz geldi.Burnumdan uc tane demir ellibinlik cikardi...dedi.
-Ama hokkabaz goz aldatir...Burun kanatmazki...
-"Zaten burnumu hokkabaz kanatmadiki.
-Baska para kalip kalmadigini kontrol eden arkadaslarim kanatti.
KARNE
-Bir
gun Hasan kosarak odaya girdi.Ve elindeki karneyi babasina
uzatti.
-Babasi karneye soyle bir goz atti..
-Iyi bir is yapmissin gibi,bu karneyi bana gosterebiliyorsun.
-Su karnenin haline bak.Beden dersinden baska iyi not varmi
sunda.
-Ama babacigin kizma.Bu benim degil senin kitaplarinin arasinda
buldum.
-Eski bir karnenmis.
KORKUNUN NEDENI
Kompartmanda tek basina yolculuk ediyordu. Birden kapi acildi ve
cifte tabancali biri;
Cabuk paralari!! sokul diye bagirinca, adam korkudan titreyerek
cevap verdi:
-Kusuruma bakmayin ama meteligim yok.
-Oyleyse niye titriyorsun?
-Yolcu guldu;
-Ben sizi konduktor sanmistim da!...
TABUTUN NERESINDE
Sormuslar Hocaya:
Cenaze tasinirken tabutun ne tarafinda bulunulmali, onundemi,arkasindami,sagindami,solundami?
diye.
Hoca soyle bir kasilmis cevap vermis tabutun icinde bulunmayinda
neresinde bulunursaniz bulunun!
PARA
HOCA ve CIMRI
Cimri
vede bos bogazin biri Hocaya:
Ya nasrettin hoca demis demek parayi cok seviyorsun..Acaba
neden ?
-Hoca cevabini yapistirmis. Senin gibilere muhtac olmamak
icin.
ANLAM
Hocaya
sormuslar Evliligin anlami nedir diye. Su cevabi vermis hoca
gunduzleri cifte hirlama geceleri cifte horlama
OLMEK
Hocayi
ramazan da iftara davet etmis biri. Yemekte borek sinisinin
basina ususup ev sahibi, atistirmaya atisitirdikcada siniyi
kendi yonune dondurmeye baslamis.Hoca bir bakmis iki bakmis
her lokma yutusunda oh oldum diyen ev sahibine, birader demis
birak birazda biz olelim.
UZAYLILAR
Diyarbakirli birisi kamyonuyla Adana`da gidiyormus. Radyo'dan bir
anons duyulmus : -Adana`da seyreden yolcularimiz, sehrimizi
kisa bacakli, uzun kollu, kirmizi suratli ve cüce uzaylilar
basmistir ama onlardan korkmayiniz ve dost olmaya çalisiniz.
Adam yoluna devam etmis ve bir iki saat sonra adamin tuvaleti
gelmis . Bir çali kenarina inmis. Tam isini yapacakken çali
sallanmis. Bizim soför önce ürkmüs ama radyo anonsunu hatirlamis
veee : -Diyarbakirliyam, kamyon soförüyem, sizinle tanismak
istiyem. Ses gelmemis. Adam tekrar : -Diyarbakirliyam, kamyon
soförüyem, sizinle tanismak istiyem. Yine ses gelmeyince adam
bagirarak : -Diyarbakirliyam, kamyon soförüyem, sizinle tanismak
istiyem. Çalinin arkasindan ürkek bir ses : -Urfaliyam, tir
soförüyem, siçiyam.
TIRYAKI YOKSA
Bir
köylü telasla bir baska köylüye kostu :
-Bana bak, senin inekler sigara içer mi?
-Çildirdin mi sen? inek sigara içer mi hiç?
-Öyleyse ahirin yaniyor, kardesim.
SAKIN
YEME
Diyarbakir tren garindan Istanbul'a gelmek için yola çikmisti Haso
ile Reso.Trende birlikte yolculuk yaptiklari bir yolcuyu muz
yerken gördüklerinde, muzun ne menem bir sey oldugunu merak
ettiler.Trenin durdugu ilk istasyonda birer muz satin aldilar.
Tedbir olsun diye
-Reso :
-Haso, sen yemeyesen ben yiyacagim bana bir sey olursa sen
yardimci olacaksin, der.Reso muzu isirir isirmaz tren tünele
girer.
-Reso bagirir :
-Ula Haso sakin yemeyesen, ben yemisem, kör olmusam!
ISLAK
TEMEL
Temel
her baliga gittiginde islak donuyormus babasinin dikkatini
cekmis ve sormus ula Temel sen paluktan hep islak doneyursun
nedendur daa.Temel cevap vermis pabacugum ben paluga cikinca
sigara
iceyurum, baba e oglum bunun islaklikla ne ilcusu var demis
Temel pabacugum sigara bitunce denize atayirum sonsun diyede
ustune
basayurum onun icin islanayurum.
BU
DAHA KULLANILIRMIS
Temel
apartmanin onunden gecerken balkonda bir kari koca nin kavga
ettiklerini gorur,giderken adam balkondan karisini asagi atar,atar
atmasina ama kadin temelin onundeki cob bidonuna kafa ustu
cakilir
Temel hemen kadinin yanina gider cop tenekesinde kadinin cansiz
yatmakta oldugunu gorur,ve kendi kendine mirildanir ula bu
daha
kullanilirmis, ne diye salak adam cope atti bu kariyi anlamadum
demis.
HUKUMSUZDUR
Temelin esi evden kacar,Temel cok kizar ve gider kendine yeni bir
es bulur.
Daha sonra gazeteye ilan verir,yeni es aldigimdan eskisi hukumsuzdur.
HASERE
ILACI
-Temel
bir gun bol miktarda hasere ilaci icer...Koma halinde hastaneye
kaldirilir.
-Komadan cikinca doktor:
-Zorun neydi o kadar ilaci ictin...?
-Temel heycanla inleyerek;Ben soforum yolda bir tabela gordum.
-Icunuzdeki trafik canavarini oldurun yazayi....
-Bende oyle ettum..
ESEK
DEGIL
-Temel
yolda araba bekliyordu...Karsidan da bir adam yaninda keci
ile birlikte geliyordu.
Adam Temelin yanindan gecerken selam vermedi...Biraz gittikten
sonra
Temel kizarak arkalarindan yetisti ve;
-Hemserim habu esekle nereye gideyusun.?Adam gulerek ve Temel
ile alay
ederek;
-Ula gormeyumusun ? Habu esek degildur.Kecidur deyince
-Temel bende senlen konusmadum keciye sordum.
AVUKAT
TEMEL
-Temel
bir davada avukatlik yaparken yuksek sesle konusuyordu...
Derken disardan bir esek anirmaya basladi.
-Hakim : -Biriniz konussun...Deyince Temel susar...Ve esegin
anirmasi kesilince
-Hakim Temele buyur anlat ,der.
-Temel:
-Ne anlatayim ikumuzu da dinledun ver kararini.
SAMPUAN
-Temel
dus almaya girer sampuani kafasina bosaltip ovalamaya baslar.
-Sirtini keselemeye gelen annesi.
-Oglum kafani islatmiyacakmisin der.
-Temel anne bu sampuan kuru saclar icin!!!.
ISINE
SON
-Temel
askerde biraz tembel..Sabah istimasindan kaytarip bir agacin
altina yatar.
-Ancak biraz sonra yakalanir.Komutan yanina cagirir.
-Meslegin nedir? -Insaat kalfalugu yapayurum komutanim.
-Ha demek oyle,Peki sen insaatta yaninda calisan bir isciyi
boyle yatarken yakalarsan ne ederdin.
-Temel firsati kacirmaz:
-Hemen ,hic dusunmeden isine son verirdim evine gonderurdum
komitanum.
MAKINIST
Temel
treni surerken raylar Uzerinde bir cocuk gormus,yantaraf dada
piknik yapan 200 kisi, Temel insanlari yada cocugu ezecekmis
ve cocugu
tercih etmis ertesi gun haberlerde 201 kisi tren kazasinda
oldu haberi
duyulmus polisler makinist temeli sorguya cekmisler temel
olayi ve
kararini anlatmis ve eklemis cocugu ezeceydum oda kalabaliga
dogru
kacinca hepsini ezdim.
HANGİSİ
DAHA AÇIKGÖZ
Çok akıllı
geçinirdi.Kapısında "ikinci kez gelen hastalardan yarım ücret
alınır"yazılı doktora girdi.Gülerek :
-Bakın doktorcuğum, yine ben geldim, hatırladınız mı beni?dedi.
Doktor da güldü :
Tabii, hatırlamaz olur muyum?
Eeee? Muayene etmeyecek misiniz?İlaç vermeyecek misiniz?
Hayır gerekmez...Geçen gelişinizde verdiğim ilaca devam edin...
AMELİYAT
YERİ
İki sevgili
bir ağacın gölgesinde otururlar.Delikanlının tatlı sözleri
arasında bir ara kız sevgilisinin kulağına fısıldar :
-Sevgilim sana apandist ameliyatı olduğum yeri göstereyim.
Delikanlının gözleri parlar.
-Göster canım göster.
Kız eliyle uzak bir yeri göstererek :
-Bak şu ilerde görünen sarı bina var ya, onun üçüncü katı....
ÜÇ KEZ
Ava çıkmış
adam, başına gelenleri anlatıyormuş :
-Ormanda ilerlerken, karşıma kocaman bir Ayı çıkmaz mı?Çifteyi
doğrultacak vakit yok!..Silahı bir kenara attığım gibi başladım
kaçmaya.Fakat Ayı peşimde!Benden hızlı koşuyor.Bir ara ayının
sıcacık nefesini ensemde hissettim.O kadar yaklaşmıştı.Derken
Ayının ayağı kaydı, yere düştü...Fırsat bu fırsat, tabana
kuvvet arayı açtım.Ama Ayı toparlandı, kalktı, bana yetişti.Yine
nefesi ensemde... Pençesini uzatsa omuzumdan yakalayacak.Allahtan
tam o sırada yine Ayının ayağı kaydı, yere düştü.Talih bana
gülüyor!Hızımı arttırabildiğim kadar arttırdım, yeniden arayı
beşyüz metre kadar açtım.Tanrı sizi inandırsın arkadaşlar,
Ayı yine bana yetişti.Yine nefesi ensemde...şansa bakın...Ayının
tekrar ayağı kayıp yere düşmez mi?
Serüveni dinleyenlerden biri dayanamamış :
-Sen de çok yürekliymişsin kardeşim!...Hayvan bana üç defa
nefesi enseme gelecek kadar sokulsa, çok ayıptır söylemesi,
ben korkumdan altıma ederim.
Avcı dönüp ters ters sözünü kesene bakmış :
-Lafı karıştırma yahu! Ayı üç kez neyin üstüne bastı da ayağı
kayıp yere düştü sanıyorsun?
BAKAN
KARISI?
Bakanlardan
birinin ölmesiyle başka bir milletvekili onun süresini doldurmak
üzere seçilmişti. Adam hemen karısına telefon ederek, bu haberi
vermek istedi :
-Bir bakan karısı olmak ister miydin? diye sordu.
Karısı biraz düşündü sonra:
-Hangisinin?
BEBEK
Adamın
biri misafirliğe gitmiş. Akşam olunca haliyle sormuşlar :
-Pardon arkadaş, demişler karı-koca. "Bizim odada mı yatarsın,
bebeğin odasında mı, yoksa boş bir odada mı?
Adam düşünmüş :
-Karı-koca nın yanında yatılmaz, bebekte uyanır ağlarsa uykusu
kaçacak, ben boş odada yatarım, demiş.
Sabah olunca adam elini yüzünü yıkamış, bir de bakmış çok
güzel bir kız adama havlu tutuyor.
Adam:
-Kızım senin ismin ne? diye sormuş.
Kız :
-Bebek amcacığım ya sizin isminiz?...
Adam :
-Eşek kızım eşşşeeek...
RESİM
Leyla,
ağacın altına oturmuş resim yapıyordu.Babası kızın elindeki
bomboş kagığıdı görünce sordu :
-Leyla, ne resmi yapıyorsun bakayım?
-Çimenlikte bir keçi resmi.
-Çimenler nerede?
-Keçi hepsini yedi.
-Ya keçi?...
-Yiyecek birşey kalmayınca o da gitti.
HOO!!!
Doğu
köylerinden birinde, kış kıyamette, adamın birisi ölmüş.Köylüler
cenazeyi kızakla mezarlığa götürüyorlarmış.Ama daha mezarlığa
varmadan, kızak da, öküzler de çamura saplanmış.Köylüler uzaktan
öküzlere bağırmışlar çağırmışlarsa da, kimse çamura girmeyi
göze alamamış.
O sırada, birisi, bakmış ki; dirilerden hayır yok, ölüye seslenmiş
:
-Ulan, öldün öldün de, öküzlere bir "Ho!" diyemeyecek kadar
mı öldün, mübarek?
KIZAMIK
Bey,
telefonu açıp seslendi :
-Alo...Doktor Bey, bizim oğlan kızamık.
-Biliyorum, dedi doktor, dün sizin eve girip gerekli şeyleri
söyledim, kendisini kimseyle temas ettirmeyin ve..
-Ama doktor bey, oğlan hizmetçiyi öpmüş bir kere...
-Ya bu fena işte...Öyleyse hizmetçiyi de karantinaya almalı.
-Doktor bey, bir şey daha var, sonra hizmetçiyi bende öptüm...
-O... İşler çatallaştı, hastalık herhalde size de bulaşmış
olmalı.
-Ya..sonra ben karımı öptüm...
-Ne diyorsun be? Öyleyse ben de kızamık olacağım demek...
SERT
KOVBOY
Bir kovboy
çiftliğine dönmektedir.Bindiği atı yeni satın almıştır.Atın
üstünde bir gün evvel evlendiği genç bir kadını da getirmektedir.Sel
yatağı boyunca ilerlediklerinden, kötü bir rastlantı sonucu
at kayar.
-Bir,der kovboy kısaca.
Ve on dakika sonra at yine bir yoldan sapma yapar.
-İki, der kovboy.
Biraz daha ileride, at bir engel karşısında, az kalsın dengesini
kaybeder gibi olur, bu kez kovboy ne bir, ne iki der.Kadını
attan indirir ve :
-Üç, der!
Ve bir tabancayla atı öldürür.
Genç evli kadın, dehşete düşmüştür.İtiraz etmekten kendini
alıkoyamaz.
-Herşeye karşın, biraz sert, yapmamalıydın!
Ve kovboy sayar :
-Bir!
ELTİMGİLE
GİDİYOM
Yeni
ilçe olan bir köye trafik ışıkları yeni konmuş, ışıkların
altında bir polis bekliyor ve halkın ışıklara uymasını sağlamaya
yani bir çeşit trafik eğitimi vermeye çalışıyormuş.
O sırada, bakmış ki; bir kadın, elinde tuttuğu çocuğuyla,
kırmızı yanarken karşıya geçiyor.Hemen seslenmiş :
-Hanım, hanım! Nereye?
Kadın dönüp :
-Vıy! demiş. Sana ne? Eltimgile gidiyom.
KAZANAN
KİM
Ağa ile
ırgatı köyden kasabaya giderken...Bir ara ağanın aklına bir
muziplik geldi :
-Bak, dedi, şu yol kenarında ineklerin bıraktığı tezekleri
yersen...Bu arabamı da, atları da, koşumları da sana veririm.Senin
olsun.
Irgat gıcır gıcır arabayı, atları, koşumları görünce, düşünmedi
bile...Tezeğin hepsini yiyip bitirdi.
Kasabaya gittiler, alışveriş yaptılar, dönerken...Ağa birden
düşünceye daldı."Muziplik derken, araba da, at da, koşumlar
da gitti"diye :
-Bana bak, dedi, arabayı, atları, koşumları geri istiyorum.Kaça
verirsin?
-Para filan istemem.Aldığım fiyata veririm,ağa...
-Yani?
-Yanisi şu ; Bak karşı kenarda duran tezekleri gördün mü?Sen
de onları ye!Al arabayı, atları koşumları!...
Baktı başka çare yok, ağa da eğildi, zorlana zorlana yedi
tezekleri...
Tam köye yaklaştıkları sırada ırgat gülmeye başladı kendi
kendine...
-Ne gülüyorsun, diye sordu ağa, bir şey mi var?
-Nasıl gülmem, ağam?Biz yola çıkarken bu araba da, bu atlar
da, bu koşum da senindi.Şimdi yine senin...Peki, öyleyse biz
o tezekleri niye yedik?
DAHA
ÇOK İSTİYOR...
Çocuk,
okuldan bir gözü şiş olarak dönünce, annesi telaşlandı :
-Oğlum ne oldu gözüne? Düştün mü yoksa?
-Hayır düşmedim.Arkadaşım Orhan'la dövüştük.Ben de yarın onun
gözünü şişireceğim!
Annesi yatıştırmaya çalıştı :
-Sakın ha! Dövüşmek iyi birşey değil.Ben sana yarın pasta
çörek vereyim.Arkadaşına da ver, barışın.Güzel güzel oynayın
olmaz mı?
-Olur anneciğim, barışırız.
Ertesi gün, çocuk öteki gözü de şişmiş olarak döndü.Annesi
merakla sordu :
-Yine ne oldu?
-Arkadaşım yaptı, daha çok pasta, çörek istiyor!
PATATES
FBI gizli
ajan eksikliğini giderebilmek için ajan seçmeleri yapmaya
karar vermiş. Ve hergün üçer kişi çağırıp aralarından birini
ajan olarak himayelerine alıyorlarmış. Seçimlerin 3. günü
Temel' de katılmış. Yanındada bir ingiliz ve bir amerikan
varmış. Bunlardan ilk olarak kamuflaj olmalarını istemişler.
İçinde sadece bir çuvalın bulundu boş bir odaya sokmuşlar
ve burada gizlenmelerini söylemişler. İlk önce ingiliz girmiş.
5 dk. sonra odaya giren bir yetkili gitmiş içinde ingilizin
saklandığı çuvala tekme atmaya başlamış.
Hemen çuvalın içinden bir ses gelmiş: " Miyaw, miyaw." İngilize
ilk testi başarıyla geçtiğini söyleyip amerikan' ı odaya koymuşlar.
Amerikan' da aynı çuvala saklanmış. Biraz sonra yine odaya
giren yetkili gitmiş ve çuvala bir tekme atmış. Çuvalın içinden:
"Hav, hav." diye bir ses gelmiş. Amerikan' ıda tebrik edip
Temel' i odaya koymuşlar. 5 dk. sonra odaya giren aynı görevli
gitmiş çuvala bir tekme atmış. Ama hiçbir ses gelmemiş. Bir
daha atmış yine tık yok. Bir daha bir daha derken en sonunda
çuvaldan cılız bir ses yükselmiş: " Patateeeeesss
ŞEMSİYE
Yıllar
önce İngiltere'de erler şemsiye kullanmazmış.Şemsiye taşıma
hakkı sadece subaylara tanınıyormuş.
O yıllarda bir gün genç teğmenlerden biri, koltuğunun altında
bir şemsiye ile hızlı hızlı yürüyen eri görünce, beyninden
vurulmuşa dönmüş.Eri çağırarak :
-Bu ne küstahlık, demiş.Ve şemsiyeyi aldığı gibi dizinde iki
parça etmiş.
-Bu sana bir ders olsun, bir daha böyle küstahlıklar yapma!
Neye uğradığını anlamayan er :
-Başüstüne, diyerek selamı çakmış ve şöyle sormuş :
-Teğmenim, beni az önce evine yollayan general şemsiyesini
istediğinde kim kırdı diyeyim?
|