4. Nefs-i Emmâre Sahibinin Rüyası
Nefs-i emmâre sahibinin kendisini bilmesi için şunlara da dikkati tavsiye etmişlerdir: Meselâ rüyasında hınzır görmek haram işlerle meşgul olduğuna, fil görmek kibir sıfatında, köpek görmek gazab ve şer sıfatında, yılan eza ve cefa, akrep lisan ile azab, fare sû-i zan, bit, pire mekruh olan şeyleri irtikâb, katır emre itaat etmezlik ve amelde ihlâs olmama, merkep ziyade şehvete tâbi olmak sıfatında olduğuna delâlettir. Kaplan ve fil kibir, kurt hased ve tâatte hırsızlık, ayı ve pars gadab, karınca hırs, maymun lâf taşımak, tilki nekir ve tezvir, azgın deve şeh-"vet, hırs ve kin, azgın öküz sıkılık ve emre itaatsizlik eşekarısı ve sarıcaarı faydası olmayan şeye mübaşeret sıfatlarına; kedi şeytanın vesvesesi, sansar gaflet, tavşancıl kuşu cehil ve hırs sıfatlarına; netice itibariyle eti yenmeyen ne kadar hayvan varsa, bunları rüyada görmek nefs-i emmârenin itaatsizliği ve şehvanî sıfatlarına delâlettir.
Eti yenilen ne kadar hayvan varsa, azgın olanları nefs-i emmârenin sıfatı ile tâbir olunmuştur.
Rüyada sarhoşluk verici şeyleri içmek, haram işi işlemek sıfatıdır. Eğer içmezse yine tâbi olmak sıfatıdır. Sigara, nargile, enfiye kullanmak kötü iş işlemek sıfatıdır. Meyhane, bozahane, kahvehane ve emsallerini görmek ve içine girmek, kalbini ve efkârını fesada sarf etmek sıfatıdır. Çöplük ve necis mahalleri görmek şehvaniyete ait sıfattır. Korkulu, zahmetli, sıkıntılı rüyalar, ruhu zahmete koşmak ve nefse tâbi olmak sıfatıdır. Oyun âletleri ve çalgıları görmek nefsin harama ve hevâya tâbi olduğuna, mevta ve ölmüş bir şey görmek nefsin cehli ve gafletine, döşemesiz yer, meyvesiz ağaç ve bulanık sel sulan, alevsiz ateş ve duman cehennem azabına, sıcaklık ve soğukluk, karanlık ve siyah renk, çıplaklık hep keyifsizliğe, çiğ et ve çamura düşmek şehevât-ı nefse dahil olan şeyler ve dünyalığa mütedair nesneler; şehevât-ı nefsaniyesine tâbi ve âhiret amellerinde itilâsı olmadığına delâlet eden sıfatlardır.
Haram ve menhî olan şeyleri düşlemek, haram işi işlediğine alâmettir. Bunun gibi rüyalar her halde usta ve erbabı, hâzik muabbirler tarafından tâbir olunur. Bunları zikirden maksat herkesin kendisini bilmesi içindir. Eğer tâbirci usta değilse rüyayı söylememek daha iyidir. Kötü rüyaları bile iyi olarak tâbir etmek, Allah Teàlâ’nın lûtfuna güvenmek daha doğrudur. Yaramaz rüyalar sahibinin istiğfar etmesi ve sadakalar vererek mümkün mertebe kötü huylarından uzaklaşması tavsiye edilir.
Bunları oku ve kendini tart. Eğer güzel halde isen şükrünü arttır. Şayet yaramaz halde isen onlardan da kurtulmak için mutlaka bir kâmil zat bulup emirlerine uy. “La ilahe illallah” zikrine devamla inşaallah nefs-i emmârenin bu yaramaz hallerinden kurtulmanı ümid ederiz.