|
Arthur Cayley, 16 Ağustos 1821 günü, İngiltere'nin Surrey
kentinin Richmond şehrinde doğdu. Arthur, geçici olarak
İngiltere'ye yerleşmiş olan ana ve babasının ikinci oğludur.
Cayley'in baba tarafının ataları, Normanlar'ın 1066 yılında
işgaline, hatta daha öncelerine kadar, Normandiya'daki bir
baronluğa kadar çıkar. Bu yetenekli aile, Darvin ailesi gibi,
soydan gelen özelliklerini incelemek için önemli bir konudur.
Cayley'in annesinin adı, Marie Antonia Doughty olup, aslen
Rus olduğu sanılmaktadır. Arthur'un babası Rusya'da çalışan
bir İngiliz tüccarıydı. Arthur, ana ve babasının
İngiltere'de bulundukları bir sırada doğmuştur.
1829 yılında Arthur sekiz yaşındayken, tüccar baba İngiltere'de
yerleşmek üzere çekildi. Arthur, önce Blackheat'te özel bir okula ve
daha sonra da on dört yaşındayken Londra'daki King's College School'a
gönderildi. Daha çok genç yaştayken matematik dehası kendini gösterdi.
Bu yüksek yeteneğinin ilk doğuşu Gauss'unkine benzer. Sadece kendi zevki
için uzun sayısal hesap işlemlerinde şaşılacak kadar bir beceri göstermişti.
Matematiğe çalışmaya başlayınca kısa bir süre sonra sınıftaki tüm
öğrencileri geride bıraktı. Öğretmenleri, çocuğun doğuştan bir
matematikçi olduğunu ve matematiği meslek olarak seçmesini öneriyorlardı.
Dinlenmeye çekilmiş olan tüccar baba, oğlunun matematikçi olmasına
şiddetle karşıydı. Okulun müdürü, tüccar babayı oğlu için razı etti.
Daha sonra oğlunu Cambridge'e gönderdi.
Cayley, on yedi yaşındayken, üniversite hayatına Cambridge'de Trinity
College'de başladı. Cayley, roman okuyan bir matematikçiydi. En çok
sevdiği yazar Walter Scott, sonra Jane Austen'di. Thackeray'i daha
sonra okudu ve hoşlanmadı. Dickens'i okuyamadı. Bunlardan başka
birçok yazarı ve şairi okudu. Shakespeare'in piyesleri ve komedileri
ona bir zevk kaynağıydı. İngiltere tarihini tekrar tekrar okudu.
Yunanca'yı ömrü boyunca elinden bırakmadı. Fransızca'yı İngilizce
kadar biliyordu. Almanca ve İtalyanca'sı da çok ileri düzeydeydi.
Okuldaki üçüncü yılında tüm birincilikleri topladı. Bu başarısından
dolayı ona ayrı bir sınıf açtılar ve özel bir eğitim uyguladılar.
1842 yılında yapılan özel sınavda en iyi dereceyi aldığı gibi Smith
ödülü için açılan zor bir yarışmada birinci geldi. (Aynı ödül Sylvester'a
verilmemişti). Cayley o zaman yirmi bir yaşındaydı.
Cayley de, Abel ve Galois gibi kendisinden önce gelenlerin
eserlerini süratle okudu. Yirmi yaşındayken yayınladığı ilk
çalışmasında Lagrange ve Laplace'ın eserlerinden esinlenmişti.
Bu sırada daha okulunu bitirmemişti. Cayley, öğretmenlik diplomasını
aldıktan sonra, ilk yıl sekiz, ikinci yıl dört ve üçüncü yıl da üç
çalışma yayınladı. Yirmi beş yaşına basmadan önce yaptığı bu yayınlar
bundan sonraki elli yıl içinde neler yapabileceği hakkında bir fikir
verebilir. Çalışmaları, n boyutlu geometri, invaryantlar kuramı,
düzlemsel eğriler kuramı ve eliptik fonksiyonlar üzerineydi.
Sürekli de çalışmıyordu. Seyahatler, dağlara çıkma ve sulu boya
tabloları onun zevkleriydi. Çok güzel tatiller geçirmiştir.
Zayıf ve nazik olmasına karşın çok sağlam yapılıydı. Gece,
gündüz, dağ, tepe demeden koşar, spor yapardı. Matematiğe birkaç
saat kadar zaman ayırırdı. İlk gezisi İsviçre'ye oldu. Orada
dağlara tırmandı. Kuzey İtalya'yı gördü. Buradaki mimari ve
resime hayran kaldı. Kendisi şahane sulu boya resim yapardı.
Edebiyata, mimariye, resme, doğanın güzelliklerine ve gezilere çok düşkündü.
1846 yılında, yirmi bir yaşındayken Cambridge'den ayrıldı.
Hıristiyan kilisesine bağlı olmadıkça bir yer elde edemeyeceğini
bildiği halde, o bunu kabul etmedi. İstemeyerek avukatlığa başladı.
Çok para da kazanıyordu. şöhreti gittikçe yükseldi. Hatta, yaptığı
bir işten dolayı adının hukuk kitaplarına geçtiği de söylenmektedir.
Avukatlığa başladığında yirmi sekiz yaşındaydı. Avukatlığı sırasında
da boş durmuyor ve matematik çalışıyordu. Bir gün, arkadaşı Sylvester
ile invaryantlar üzerinde çalışırken zengin bir müşterisinin bir
davasını kabul etmiyor ve matematiği seçiyordu. On dört yıl sonra
ilk fırsatta avukatlığı bıraktı. Fakat bu zaman süresinde bugün
çok ünlü olan iki ile üç yüz tane çalışma yayınlamıştı.
İnvaryantlar kuramı, varlığını Cayley'in gayretli çalışmalarına
borçludur. Bu arada Sylvester'ı da unutmamak gerekir. Matematik
yayınları bakımından, Euler, Cauchy ve Cayley'in matematikçiler
arasında ayrı bir yeri vardır. En çok matematik eseri veren bu
üç matematikçidir. Bu üç matematikçiden daha az yaşamış
ve genç yaşta ölen Poincare bunlardan sonra gelir. Cayley'i
ünlü eden çalışmaları, invaryantlar kuramıdır. İnvaryantlar
fikri, modern fizikte ve bağlılık kuramında önemli bir yer
tutar. İkincisi, yüksek dereceli uzaylar üzerindeki
çalışmalarıdır. Matrisler yine Cayley'in keşfidir. Cayley'in
yaşamı oldukça sakin ve düzenli olduğu halde, Sylvester'ın
hayatı acılarla ve bazı noktalarda başarısızlıklarla doludur.
|
|
|
|