|
Bir terzinin oğlu olan Jean Babtiste Joseph
Fourier, 21 Mart 1768 günü Fransa' da Auxerre
kentinde doğmuştur. Henüz dokuz yaşındayken
hem annesini ve hem de babasını yitirmiştir.
Hayırsever Madam Moiton ve Auxerre kasabasının
baş rahibine ne kadar teşekkür edilse azdır. Çünkü,
bu hayırsever kimseler öksüz ve kimsesiz kalan Fourier'i
şehirdeki askeri okula gönderdiler. Fourier
kendisini bu okulda çok iyi bir şekilde
yetiştirdi. Bu okulda kısa bir sürede kendisini
gösterdi. On iki yaşındayken yazdığı dini yazıları,
Paris kiliselerinde okunuyor ve benimseniyordu.
Bu sıralarda, güç beğenen, titiz, inatçı,
hırçın, sert ve şeytan bir çocuk kesildi.
Matematikle ilk karşılaşınca büyülenmiş gibi
oldu. Kendi kendine neyin zararlı olduğunu anladı
ve kısa bir sürede kendi kendini iyi etti. Herkesin
uyuduğu saatlerde topladığı mum parçalarını
birleştirerek gece paravanaların arkasına
gizlenerek ders çalışıyordu. İyi kalpli benediktenler
genç dahiyi papaz olması için razı ettiler.
Fourier, müritliğini yapmak için Saint-Benoit
manastırına gitti. Yemin etmeden önce 1789 Fransız
Devrimi ona yetişti. O, subay olmak istemişti.
Fakat, terzi oğluna subaylık diploması verilmediğinden,
askeri papaz olmak istemişti. İhtilal onu bu durumdan
da kurtardı. Onun eski arkadaşları Fourier'in bir papaz
olamayacağını anladıkları için, geri Auxerre'e çağırdılar
ve onu matematik öğretmeni yaptılar. Hastalanan arkadaşları
yerine onlardan daha iyi fizik ve klasik dersler
veriyordu. 1789 yılında yirmi bir yaşında
denklemlerin sayısal çözümüne ait bir çalışmayı
Akademiye sundu.
Fourier, başlangıçta devrim tarafını tuttu. Daha sonraki terör
ve şiddete karşı da cephe aldı. Cahilliğin yenilmesi için
Napolyon'a okullar açtırdı. Ecole Normale' de bu amaçla
öğretmenler yetiştirildi. Bu okulun matematik kürsüsüne
öğretmen olarak atandı. Ders vermeleri bir ciddiyete soktu.
Kendisi de orada tüm hocalara örnek dersler veriyordu.
Fourier, 1787 ile 1794 yılları arasını orta dereceli
okullarda öğretmenlik yaparak geçirdi. Fransız devrimi
sırasında önemli görevler aldı. Bu etkin görevlerden
dolayı fazla göze battı ve 1794 yılında bazı zamanlar
da Auxerre hapishanesinde yattı. Hapishaneden çıktıktan
sonra, EcoIe Normale'de ve Ecole Polytechnique'te
matematik öğretmenliği yaptı. Bu aralık, denklemler
kuramı ve uygulamalı matematikte bazı araştırmalarda
bulundu. Fourier serilerini ve Fourier analizini oluşturdu.
1798 yılında Napolyon Mısır'a giderken Fourier,
onun yanında bu yolculuğa katıldı. Mısır yolculuğunda
Napolyon'a arkadaşlık etti. Bir yıl sonra, Napolyon
Fourier'i bu seferdeki ilim heyetinin başına atadı.
Yukarı Mısır'da araştırma yapma, kayıtları, yazıları
inceleme ve tapınaklarda araştırma yapmalarını istedi.
1801 yılında Mısır'dan Fransa'ya dönen Fourier'e Napolyon
tarafından çok ağır yöneticilik görevleri verildi.
Bu dönüşten sonra 1803 yılında Baron oldu. Bu kadar
ağır ve yoğun yönetici görevlere karşın, Fourier
yine araştırmalar için kendine zaman buldu. Bu
ara yine ısının matematik kuramı üzerine
araştırmalarını yaptı. En önemli çalışması
"Isının Analitik Kuramı" adlı yapıtıdır. Bu
eser, 1822 yılında yayınlandı. Fourier, ısının
iletkenliği kuramı hakkında olan araştırmasıyla,
fizik matematiğin bugünkü gelişmesi çağını
açmıştır. Bu nedenle, bugünkü medeniyetimizin
gelişmesinin büyük bir kısmını Monge ve Fourier'e
borçluyuz. Fourier'in yaptıkları pratik sahalarda
oldukça çok kullanılır. El kitaplarında verilen
birçok kural onundur. Elektrik, ses ve radyo
teknikleri bugün herkesçe bilinir.
|
|
|
|