|
Galois'nın yazdığı son sözler işte bunlardır.
Öleceğini anlayan Galois bu gece son arzularını,
vasiyetnamesini, ateşler içinde kağıda yazmakla
geçirdi. Daha önce kafasında kurduğu büyük konuları
aklında kaldığı kadarıyla topluyor ve kağıda
döküyordu. Arasıra yazıyı kesiyor ve kenara birşeyler
karalıyordu. "Vakit yok, vakit yok!"
Yine çalışmasının devamını kötü bir
yazıyla karalamaya koyuluyordu. Bu son
ümitsizlik saatleri sırasında, gün
ağarmadan önce yazdıkları, daha sonra
gelecek matematikçileri, yüzlerce yıl
heyecan içinde nefes nefese bırakacaktır.
Matematikçileri uzun yıllar üzmüş olan
problemin kesin çözümünü vermişti. Bir
denklem hangi koşullarda çözülebilir?
Sonunda bu da yaptıklarının bir parçasıydı.
Bu büyük eserde, Galois gruplar kuramını
parlak bir başarı ile kullanmıştır. Bugün,
bu önemli ve oldukça soyut olan kuramın
büyük öncüsü ve kurucusu ölmez Galois'dır.
Çılgınca yazılmış bir mektuptan başka, Galois, ilmi
durumunu yerine getirecek olan şahısa, İlimler Akademisine
sunulmak üzere kaleme aldığı bazı yazıları emanet etti. On
dört yıl sonra, 1846 yılında Joseph Liouville, bu
yazılardan bazılarını "Teorik ve Pratik Matematik
Dergisi"nde yayınladı. Kendisi de orijinal ve
seçkin bir matematikçi olan Liouville bu yayının
girişinde şunları yazıyor.
"Evariste Galois'nın çalışmalarının temel amacı,
denklemlerin köklerle çözülebilmesi koşullarıdır.
Galois burada, dereceleri birer asal sayı olan
denklemlere ayrıntılı bir biçimde uyguladığı genel
bir kuramın temellerini atıyor. Daha on altı
yaşından beri ve yeteneklerinin M. Richard adında
çok iyi bir öğretmen tarafından desteklendiği Louis
le Grand lisesinin sıralarında, Galois bu güç
problemle uğraşmıştı." Liouville daha sonra bu
çalışmanın Akademiye gönderildiğini ve raportörlerin
çalışmanın açık olmadığını belirterek kabul
etmediklerini anlatır. "Aşırı derecede bir kısa
yazma hevesi ve oldukça kapalı yazması anlamayı
oldukça zorlaştırmaktadır. Eseri inceledim ve
kullandığı yöntemin tümüyle doğru olduğuna inandım.
Ufak tefek bazı eksikliklerini tamamladım.
Çalışmamın sonucunu görünce de büyük bir zevk
duydum" diyordu.
Galois, son arzularını dostu Auguste Chevalier'e yazdı.
"Analizde bazı yeni sonuçlar buldum... Yaptıklarımın
doğruluğundan şüphem yok. Jacobi veya Gauss'tan, bu
teoremlerin doğruluğu hakkında değil de, bu teoremlerin
önemleri üstündeki düşüncelerini söylemelerini açıkça
rica edersin. Eğer umduğum gibi çıkarsa, bazı
kimselerin bu karışık örgüyü kendilerine kullanmaları
için sökmeleri kalır. Seni hasretle kucaklarım."
Zavallı Galois, hala kendisinin anlaşılması için nasıl
da çırpınıyordu. Jacobi cömert ve şerefli bir kimseydi.
Ya Gauss ne diyecekti? Daha önce Abel'e ne demişti?
Cauchy veya Labatchewsky hakkında ne söylemeyi unutmuştu?
Bu kadar acı bir derse karşın, Galois hala boş ümitlere
kapılıyordu. Bu ümitleri ancak ölümünden tam on dört
yıl geçtikten sonra Liouville tarafından anlaşılacak
ve eseri yayınlanacaktı.
Böylece, dahi bir matematikçi çocuğun acı yaşam öyküsünü
ve anlaşılmadan nasıl yok edildiğini gördük. Tüm
öğretmenler, anneler ve babalar, karşınızdaki
öğrencilerin her zaman bir Galois olabileceğini unutmayınız.
|
|
|
|